• Sonuç bulunamadı

2. İlgili Alan Yazını

2.7. Türkiyede Çevre Eğitimi

1. Okul öncesinde 2. İlköğretimde 3. Orta öğretimde 4. Yüksek öğretimde B. Yaygın Eğitimde Çevre Eğitimi

28 2.7.1.Örgün Eğitimde Çevre Eğitimi

Örgün eğitimde niyet; öğrencilere sosyal bilimler ve doğa bilimlerini doğal kaynaklar ve eğitim programlarında sistemdeki her seviyede kullanımı hakkında genel bilgiler vermektir. Çevre bilinci kazanmak ve çevre sorunlarına karşı duyarlı bireyler yetiştirmektir (Polat, 2012: 35).

2.7.1.1.Okul Öncesinde Çevre Eğitimi

Çocukların çevre ile ilişkili duyarlılıklarını geliştirmede ve geleceğe olumlu tutumlar kazanmalarında anneden daha sonra gelen kurumlar, okul öncesi eğitim kurumlarıdır. Bu sebeple fazla sayıda araştırmacı, çevre eğitiminin okul öncesi dönemlerde başlaması gerekliliği üzerinde durmaktadır. Yaşamının ilk zamanlarında çocuğun çevresi hakkında öğrenecekleri, çevreyi tanımak ve çevreyi korumak olmak dahil ikiye ayrılır. Bir sonraki süreç, benimseme konusunda sorumluluk duygusunun eklenmesidir. Bir çocuk erken yaşta çevresine karşı sorumluluk hissederse, çevrenin korunmasına odaklanır (Malkoç, 2011).

Yetişkinlerin tutum ve davranışlarının kökenleri erken çocukluk döneminde veya anaokulu döneminde alınır. Çevreye yönelik olumlu düzeylerde tutum ve davranış oluşturmayı ve bireylerde çevre bilincini sağlamayı hedefleyen çevre eğitimi, okul öncesinden itibaren yaşam süresince devam etmesi elzem bir durumdur. Froebel, Montessori ve Rousseau'nun de belirttiği gibi okul öncesi eğitimde çocuğun doğaya, hayvanlara, doğa yasalarına duyarlı olması ve doğa ile uyum içinde yaşamayı öğrenmesi için çok önemli bir olgudur (Akçay, 2006).

2.7.1.2.İlköğretimde Çevre Eğitimi

Çeşitli sorunlardan arındırılarak yaşanabilir, sağlıklı bir ortamın sağlanmasında önemli bir faktördür. Bu nedenle, Türkiye'de ilköğretimde temel ve zorunlu eğitime başarılı bir çevre eğitimi verilmelidir. İlköğretim düzeyinde çevre hakkında öğretilmesi hedeflenen en önemli ders, çocuğun öncelikle çevre ve çevre problemlerinin farkında olması olur. Böylece, çocuk çevreyi koruma ve sevme duygusunu geliştirecektir. Çevre ve çevre bilinci, çocuklarda oluşması gereken duygusal özelliklerden biridir. Çevresel tutumların erken yaşta kapsamlı bir şekilde anlaşıldığı ve kavrananların değişmesinin zorluğu kesindir. Bu sebepledir ki çevre

29

eğitimine ailede başlanmalı ve öğrencilere ilköğretimde çevreye karşı olumlu bir tutum verilmelidir (Malkoç, 2011).

Doğal çevrenin bilişsel duyarlılığının 9-10 yaşlarında geliştiğini gösteren bilimsel veriler ışığında, temel eğitim dönemi çevre eğitimi ile ilgili en önemli eğitim seviyesidir. Çünkü çocuklar insan ve doğa arasındaki etkileşimi bu dönemde anlayabilmektedirler. Onlar için bu dönem çocuklar, öğretmenler, eğitim programcıları, çeşitli eğitim ve yaşam etkinlikleri örgütleyenler ve öğretmen yetiştiren kurumlar yönünden önemle hakkında düşünülmesi gereken bir özellik bulundurmaktadır. Bu düzeydeki öğretmenlerin farklı kaynaklara, yardımcı ders araç-gereçlerine ve hepsinden önemlisi danışmanlığa ihtiyaçları vardır (Arslan, 1997: 25).

İlköğretimin 6., 7. ve 8. sınıflarında yapılan çalışmalar, bu öğrencilerin çevresel duyarlılık seviyelerinin istenen seviyenin altında olduğunu göstermesi açısından çok önemlidir. Bu nedenle, öğrencilerde çevresel değerlerin oluşması mümkün değildir ve çevresel konular sadece Fen dersi öğretim programındadır. Elbette, tüm derslerde çevresel değerler yaratma çabaları gösterilmeli ve değer yargısında değişiklik yapılmalıdır. Bu tür erken eğitim çağlarında, çevre sorunları teorik olarak kaldırılmalı ve pratik bir şekilde uygulanmalı, problem çözmeodaklı hale gelmelidir. Ayrıca, bu düzeyde çalışan öğretmenlerin hizmet içi eğitim faaliyetlerinin seviyelerini arttırmaya çalışılmalıdır (Çelikbaş, 2006).

2.7.1.3. Ortaöğretimde Çevre Eğitimi

Orta öğretimde temel amaç, eğitim ve öğretim aşamasından geçen bireylerin, çevre konusunda bilinçli davranışları sergileyen donanımlı, becerili ve değer yargılarıyla donatılmış vatandaşlar olarak yetişmelerine imkan tanımaktır (İleri, 1998: 7).

Geleceğin yetişkinleri olan, ortaöğretim kurumlarında eğitimlerini devam ettiren bugünün gençlerinin, çevre ile ilgili fazlaca eğitilmesi, yakın gelecekte çevresel konular ile ilişkili daha hassas olmaları ve çevresel problemlerin çözümünde daha verimli olmaları yönünden oldukça önemlidir. Ayrıca, gençlere eğitimlerini devam ettirdikleri kurumlarda verilen eğitimin daha etraflı ve yaygın duruma getirilmesi, bu hedef için birleşen ve işbirliği içinde emek veren öğretmen ve veliler tarafından sağlanması mümkün olabilir. Bu birliktelik ve işbirliği, çevreyi korumak

30

için atılacak ortak adımların ve eylem planlarının öğrenci tarafından öğrenilmesini, öğrencide çevre bilincinin oluşmasını ve çevreye karşı tutum geliştirmesine yardımcı olur (Türkoğlu, 2009).

2.7.1.4.Yükseköğretimde Çevre Eğitimi

Çevre eğitiminde doğal denge içindeki ekolojik zincirler öğrenciye anlatılmalı, kişi ekosistemdeki yerini ve önemini haylice fark etmelidir. Doğal denge içinde yapacağı ufacık bir davranışın nasıl bir sonuç doğuracağını fark edebilmeli ve hareketlerini buna düzenlemelidir. Bitkiler, hayvanlar ve cansız varlıkların tamamının çevrenin bir parçası olduğu, doğanın cansız bir yapı olmadığı, hava, su ve toprağın hayatın ana elemanları olduğu anlayışı öğrenciye kazandırılmalıdır. Dünyada herhangi bir yerde gerçekleşecek kirlenme olayının kendisini ve bütün insanları etkileyeceği düşüncesi öğrencide oluşturulmalı, ve de çevre koruma bilinci geliştirilerek duyarlılık artırılmalıdır (Mert, 2006).

Son dönemde Türkiye’de ve dünyada çevre problemleri insan ırkına zarar verecek seviyelere çıkmıştır. Bu çevre problemlerine çözüm bulmak amacıyla Türkiye’deki çeşitli üniversitelerde araştırma merkezleri kurulmuştur (Çelikbaş, 2006: 16).

Çevre eğitimi dersinin yükseköğretim alanındaki dersleri göz önüne alındığında farklı başlıklar altında öğrencilere verilmektedir. Bu derste ekosistemlerin işleyişi, çeşitliliği, insan kaynaklı faaliyetlerden kaynaklanan çevresel problemler ve çözümleri açıklanmaktadır .Ziraat, biyoloji, mimarlık, ormancılık, biyoloji öğretimi, çevre mühendisliği, fen ve sınıf öğretimi gibi programlara kayıtlı olan öğrenciler konuyla ilgili ders almak zorundadır. Diğer programlara kayıtlı olan öğrencilere çevre ile ilgili seçmeli dersler verilir (Yaylı ve Berk, 2011).

2.7.2.Yaygın Eğitimde Çevre Eğitimi

Yaygın eğitim, örgün eğitim sisteminin hiçbir bölümünde yer almayan insanların belirli bilgi, beceri ve davranışlar sağlamak için yaşam boyu eğitim ve öğretimidir. Yaygın eğitimin asıl amacı, zamanın gerektirdiği bilgi ve becerileri yükleyerek kişinin dinamik ve daima dinamik kalmasını mümkün kılmaktır. Yaygın eğitim çerçevesinde çevre eğitimi, bireylerin çevreyi faydalı ve dikkatli bir şekilde kullanabilmeleri için gerekli olumlu tutum ve davranışları oluşturmayı ve böylece

31

onları gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde aktarmalarını amaçlamaktadır (DPT, 1997).

Çevre eğitiminin hayat boyu sürmesi gerekliliği unutulmamalı ve yaygın eğitimin, sistemin dışında düşünülmemesi gerekmektedir. Yaygın eğitim de eğitim sisteminin bir parçasıdır ve yetişkin nüfusun eğitim ihtiyaçlarının giderilmesine ilişkin ulusal seviyede hazırlanmış eğitim hizmetlerini içeren uygulamaların tamamıdır (Eroğlu, 2009).

Çevre için yaygın eğitim, çevre sorunlarının çözümünde etkili olacaktır. Yaygın eğitim düzeyinde çevre eğitimi, örgün eğitim uygulamalarının sonuçlarının ele alınmasını, yetersizlikleri ortadan kaldırmayı, konsolidasyonu sağlamayı ve sonuçları değerlendirmeyi sağlar (Polat, 2012).

Yaygın eğitimin çevre bilincinde amacı, çevrenin kendi kendini yenileme özelliğini koruma yeteneğini sürdürmesini sağlamak için insanlara olumlu davranış değişikliği yaratmaktır (Akbaş, 2007).

Yaygın eğitim olarak verilecek olan çevre eğitimlerinde, örgün eğitimde verilen eğitimlerin neticeleri belirlenerek, bulunan eksikliklerin giderilmesine ve kazanılan olumlu davranışların güçlendirilmesine yönelik bir yaklaşımın benimsenmesi ve değerlendirilmesi sistematik sonuçlar çok yararlı olacaktır (Polat, 2012).

2.7.3 . Beden Eğitimi Dersi ve Çevre Eğitimi

Beden eğitimi, kişinin vücut ve psikolojik sağlığını ve bedensel özelliklerini geliştirmek için, bulunduğu çevresel durumlara ve yarışmacıların özelliklerine göre biçimlenebilen kurallara göre disipline, harekete, kordinasyona ve spora yönelik alıştırma ve çalışmaların tamamını içeren bütüncül bir etkinliktir (Aracı, 2000: 47).

Kişinin bedensel ve ruhsal sağlığını direkt etkileyen beden eğitimi ve spor, zihinsel olarak daha zinde ve dingin, disiplinli ve bilinçli olmasını sağlarken, bedensel olarak da olduğundan daha güçlü, kuvvetli, dayanaklı, becerili, yaratıcı, üretken ve daha verimli olmasına katkı sağlar. Toplumsal kurallara ve yasalara bireyler tarafından uyulduğu, farklı fikirlere saygı duyulduğu, iyinin ve doğrunun takdir

32

edildiği, başarısızlıklar için özeleştiri yapıldığı bilinçli ve arzulanan bir toplumun oluşmasını kolaylaştırır (Yolcu, 1991).

Son zamanlarda dünyada gelişen olaylar, çevresel sorunların çözümünde en öncelikli yöntem toplumu oluşturan kişileri yetiştirmektir. Ne var ki, toplumsal ve ekonomik kökenlere dayanan pek çok çevresel sorunun çözümlenmesinde eğitimin tek seçenek olarak görülmesinin çok doğru olmamasının ötesinde; eğitim bireyde bir düşünce, davranış, değer yargısı, bilgi ve beceri geliştirme evresidir. Bu niteliğinden dolayı çevresel sorunların çözümünde, bireyleri bilinçlendirme ve çevreye yönelik tutum geliştirmeye yöneltme aracı olarak eğitimden ne kadar çok faydalanılabilineceği verilecek eğitimin amaç, kapsam ve özüyle yakından ilişkilidir (Geray, 1995: 667).

Ülkemizde beden eğitimi dersi, spor sahası, spor salonu, bahçe vb. alanlarda veirlmekte, öğretmenle öğrencinin çevre iletişimi açısından diğer derslerden farklı biçimde yapılmaktadır. Bu farklılık sebebiyle okullarda derste veya ders zmanı dışında verilen genel eğitimi de tamamlayıcı nitelikteki bu dersi yapacak öğretmene de daha fazla görev ve sorumluluk düşmektedir (YalçınTaşmektepligil, Hazar, Ağaoğlu, Öğreten ve Terzioğlu, 2012: 14).

Beden eğitimi dersi ve izcilik faaliyetleri diğer branş derslerine göre öğrenci ve öğretmenin doğal çevre ile daha fazla etkileşim ve iletişim halinde olmasına neden olabilir. Çevre eğitiminin doğal çevrede daha yoğun verilebileceği ve bu şekilde öğrencide doğaya ve çevreye yönelik tutum ve bilinç geliştirilebileceği fikrinden yola çıkarak beden eğitimi dersinden çevre eğitimi verilmesinde yararlanabilir. Bu çerçevede beden eğitimi dersinin çevre eğitimi ile ilişkisinin irdelenmesi, beden eğitimi derslerinde çevre eğitimini verebilecek beden eğitimi öğretmenin çevreye yönelik tutumlarının ve çevre eğitimiyle ilişkisinin üstüne düşülmesi gerekmektedir (Türkoğlu, 2009).

Benzer Belgeler