• Sonuç bulunamadı

2.7 STEM Yaklaşımı İle İlgili Yapılan Yayın ve Çalışmalar

2.7.2 Türkiye’de Yapılan Yayın ve Araştırmalar

Türkiye’de Haziran 2012’de öğretimin kalitesini artırmaya yönelik olarak kabul edilen pedagojik bir yaklaşım olan STEM süreci başlamış ve bu süreç sonunda literatürde birçok çalışma yer almaya başlamıştır. STEM ile ilgili yapılan araştırmalardan bu çalışma ile ilgili olabilecek çalışmalar aşağıda belirtilmiştir.

Türk (2019) tarafından yapmış olduğu doktora tezinde eğitim fakülteleri lisans programlarında yer alabilecek bir öğretim programının tasarlanması, uygulanması ve programın yeterliliğinin değerlendirmesini amaçlamıştır. Bu amaç kapsamında öğretim elemanlarından, öğretmenlerden ve öğretmen adaylarından STEM eğitim yaklaşımına

21

ve bütünleşik öğretmenlik bilgisine ilişkin görüşlerine başvurulmuştur. Elde edilen sonuçlardan STEM öğretim programı tasarlanarak uygulanması ve değerlendirmesi gerçekleştirmiştir. Araştırma bulgularından yola çıkılarak elde edilen verilere göre Stufflebeam’in program değerlendirme modeline göre değerlendirilmesini gerçekleştirmiştir. Araştırmasında çok aşamalı desen yöntemini kullanmıştır. Araştırma sonucundan elde ettiği bulgulara sonucunda, öğretmen yetiştirme programlarının öğretmen adaylarına bütünleşik öğretmenlik bilgisi kazandırmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Bunun nedeninin ise çoğunlukla lisans programından kaynaklı olduğu tespit edilmiştir. Araştırmanın sonucunda lisans programlarında STEM eğitimi ile ilgili bir ders bulunması gerektiğini ve bu dersin içeriğinde ise STEM alanlarını enetegrasyonuna yönelik uygulamaların yer alması gerektiği çıkarılan sonuçlardandır.

Korkmaz (2018) tarafından yapılan çalışmada 2017 yılında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan Fen Bilimleri Dersi Taslak Öğretim Programına (FBTÖP) FeTeMM eğitiminin hangi oranda yansıtıldığını tespit etmeyi amaçlamaktadır. Doküman analizi yöntemi kullanılarak yapılan araştırmada veri analizlerinde ise içerik ve betimsel analiz yöntemleri kullanılmıştır. Araştırma FeTeMM eğitiminin 2017 yılında MEB tarafından taslak olarak sunulan Fen Bilimleri 7 ve 8. sınıf öğretim programına hangi oranda yansıtıldığını ortaya çıkarmak amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda; FBTÖP’ün programa ilişkin açıklamalar kısmı ve kazanımlar kısmı incelendiğinde FeTeMM’in önemli ölçüde FBTÖP’e yansıttığı sonucuna ulaşılmıştır.

Kuvaç (2018) tarafından doktora tezi yapılmıştır. Araştırmada STEM temelli çevre eğitimine yönelik öğretim tasarımı modelinin geliştirilmesi amaçlanmaktadır. Fen bilimleri öğretmen adaylarının çevre okuryazarlıkları ile çevreye yönelik zihinsel modellerinin 21. yy öğrenimine yönelik tutumları, STEM’e yönelik algıları, STEM eğitimine yönelik özyeterlik inançları, mühendis ve mühendisliğe yönelik algılarına etkisinin incelenmesi hedeflenmektedir. Araştırmada kullanılmış olduğu model gömülü deneysel karma yöntem araştırma modelidir. Çalışmada ön-test son-test deneysel desen kullanılmıştır. 2016-2017 bahar döneminde İstanbul ilinde yer alan bir devlet üniversitesinin fen bilgisi eğitimi programında ikinci sınıfta öğrenim görmekte olan 51 öğretmen adaylarına 12 hafta boyunca uygulanmıştır. Araştırma bulgularından elde edilen sonuçlara göre fen bilimleri öğretmen adaylarının çevresel bilgi, çevresel tutum,

22

çevre dostu davranış, 21. yüzyıl öğrenimine yönelik tutum ve STEM’e yönelik algılarında istatistiksel olarak anlamlı farklılık olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Altun Yalçın (2018) tarafından hazırlanan yüksek lisans tezinde; STEM eğitim yaklaşımının fen bilgisi öğretmen adaylarının eleştirel düşünme ve problem çözme becerileri üzerine etkisinin incelenmesi ve adayların bireysel gelişimlerine katkıda bulunularak ülkemizde nitelikli bireylerin yetiştirilmesini sağlamak amaçlanmaktadır. Araştırmada kullanılan yöntem açıklayıcı karma yöntem araştırma modeli kullanılmıştır. Bu araştırma Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Fen Bilgisi Öğretmenliği Anabilim Dalı 3. sınıflarında öğrenim gören öğretmen adayları ile gerçekleştirilmiştir. Araştırmada tek gruplu ön-test son-test deseni ile öğretmen adaylarının problem çözme ve eleştirel düşünme becerilerindeki değişimi belirlemek amaçlanmıştır. SPSS 22.0 paket programı ile nicel verilerin analizi; nitel verilerin analizi ise içerik analizi ile gerçekleştirilmiştir. Ayrıca nicel verilerin desteklenmesi amacıyla araştırmacı tarafından hazırlanan nitel veriler açık uçlu yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Araştırma bulgularına göre öğretmen adaylarının problem çözme ve eleştirel düşünme becerilerinin STEM eğitimi ile geliştiği sonucuna ulaşılmıştır.

Arslan (2018) tarafından hazırlanan yüksek lisans tezinde; Fen, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik (STEM) uygulamalarının, öğretmen adaylarının pedagojik alan bilgileri ve fen öğretimine yönelik öz yeterlilik inançları üzerine etkilerinin incelenmesi amaçlamıştır. Araştırma 2016-2017 eğitim-öğretim yılı bahar döneminde 10 haftada yapılmış olup 20 fen bilimleri öğretmen adayı ile gerçekleştirilmiştir. Araştırma karma araştırma yöntemlerinden yakınsayan paralel desene göre tasarlanmıştır. Araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden ön-test son-test tek gruplu yarı deneysel desen ve nitel araştırma yöntemlerinden ise, durum çalışması yöntemi kullanılmıştır. Araştırmada nicel veri toplama aracı olarak “Fen Öğretiminde Öz- Yeterlik İnancı Ölçeği”, nitel veri toplama aracı olarak ise, araştırmacı tarafından geliştirilen “Öğretmen Adayı Görüşme Formu” kullanılmıştır. SPSS paket programı nicel verilerin analizinde kullanılmıştır. Nitel verilerin analizinde ise, içerik analizi yapılmıştır. Araştırmanın sonucunda STEM uygulamalarının öğretmen adaylarının fen öğretimine yönelik öz yeterliliklerini geliştirdiği, ayrıca STEM uygulamaları öğretmen adaylarının alan bilgisini geliştirdiği tespit edilmiştir.

23

Delen ve Uzun (2018) tarafından FeTeMM eğitiminin bir disiplini olan matematik açısından öğretmen adaylarının bu yaklaşımı ne ölçüde uygulayabilecekleri amaçlanmıştır. Bu çalışmaya bir devlet üniversitesinin Matematik Öğretmenliği bölümünün son sınıfında öğrenim gören 50 öğretmen adayı katılmıştır. Öğretmen adaylarına FeTeMM eğitimleri verilerek öğretmen adaylarından ders planları oluşturup FeTeMM yaklaşımına dayalı öğrenme ortamları tasarlamaları istenilmiştir. Çalışma sonucunda katılımcıların matematik ve fen bilimlerini entegre edebildikleri ancak bunu tasarımlara yansıtma ve bu sürece teknolojiyi ekleme noktasında zorlandıkları sonucuna ulaşılmıştır.

Murat (2018) tarafından yüksek lisans tezi yapılmıştır. Yapılan bu çalışmanın amacı Fen Bilgisi öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerileri yeterlik algılarını, STEM’e yönelik tutumlarını ve 21. yüzyıl becerileri yeterlik algıları ile STEM’e yönelik tutumları arasındaki ilişkinin tespit edilmesidir. Araştırmada kullanılan model ilişkisel tarama modelidir. Araştırma 2016-2017 akademik yılında ve Fen Bilgisi Öğretmenliği son sınıf öğrencileri ile gerçekleştirilmiştir. Verilerin toplanması amacıyla “ Öğretmen Adaylarına Yönelik 21. Yüzyıl Becerileri Yeterlik Algısı Ölçeği” ve STEM’e yönelik tutumları belirlemek amacıyla STEM Tutum Ölçeği (STEM Attitude Scale) kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre fen bilgisi öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerileri yeterlik algıları ile STEM’e yönelik tutum alt boyutları arasında düşük ve orta düzeyde pozitif ilişkiler olduğu tespit edilmiştir.

Özçakır Sümen (2018) tarafından hazırlanan doktora tezinde sınıf öğretmeni bölümü öğretmen adaylarının matematik başarısı, matematiksel problem çözmeye ilişkin inançları, STEM farkındalıkları, 21. yüzyıl becerileri, problem çözme becerileri alanlarındaki gelişimleri ile çalışmada geliştirdikleri projeler ve STEM eğitiminin özellikleri incelenmiştir. Araştırmanın modeli karma yöntem şeklinde gerçekleştirilen yakınsayan paralel desendir. Araştırmada nicel verileri toplamak için Matematik Başarı Testi ile FeTeMM Farkındalık Ölçeği ve Matematiksel Problem Çözmeye ilişkin İnanç Ölçeği kullanılmıştır. Nitel verileri ise yarı yapılandırılmış görüşmeler ile toplanmıştır. Nicel verilerin analizi betimsel istatistikler, bağımlı gruplar t testi, ANOVA ve MANCOVA istatistikleri kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Nitel verilerin analizinde ise Maxqda programı kullanılmıştır. Araştırmanın sonucunda STEM eğitiminin geleneksel eğitime göre öğretmen adaylarının matematik başarısını ve STEM farkındalıklarını

24

anlamlı olarak artırdığı sonucuna ulaşılmıştır. STEM eğitiminin öğretmen adaylarının problem çözme ve 21. yüzyıl becerilerini geliştirdiği, matematiksel beceri ve yeterliliklerini geliştirdiğini, matematik eğitimini eğlenceli ve zevkli hale getirdiği tespit edilmiştir.

Bahar, Yener, Yılmaz, Emen ve Gürer (2018), tarafından çalışma yapılmıştır. 2017-2018 Fen Bilimleri Öğretim Programları arasındaki farkı STEM açısından ele almak ve fen bilimleri öğretim programında STEM’e ilişkin oluşturulduğu düşünülen konu ve kazanımların sürelerini tespit etmek amacıyla çalışma yapmışlardır. Doküman incelemesi yöntemiyle yapılan bu çalışmada üniteler içerisinde yer alan kazanımların STEM eğitiminin doğasına uygun etkinlikler kapsamında değerlendirilebilecek kazanımlar olarak kabul edildiği sonucuna ulaşmışlardır.

Karışan ve Yurdakul (2017) STEM alanlarının disiplinlerarası şekilde öğretilmesine olanak sağlaması amacı ile geliştirilen STEM etkinlikleri hakkında bilgi vermek ve geliştirilen etkinliklerin öğrencilerin STEM alanlarına yönelik tutumlarına etkisini incelemek amacıyla çalışmalarını gerçekleştirmişlerdir. Yapmış oldukları bu çalışmada STEM alanlarına yönelik tutumun geliştirilmesinde Ardiuno Uno ve Raspberry Pi kartları ile geliştirilen STEM etkinliklerini kullanmışlar ve öğrencilerin STEM tutumlarına etkisi incelemişlerdir. Veri toplama aracı olarak Faber vd. (2012) tarafından geliştirilen ve Yıldırım ve Selvi (2015) tarafından Türkçe ’ye uyarlanan STEM Tutum Ölçeği kullanılmıştır. Çalışma sonuçları STEM temelli etkinliklerin öğrencilerin STEM’e yönelik tutumlarını olumlu şekilde etkilediği sonucuna ulaşılmıştır.

Tezsezen (2017) tarafından yüksek lisans çalışması yapılmıştır. Bu çalışma, FeTeMM (Fen, Teknoloji, Mühendislik, Matematik) ile ilgili öğretmenlik programlarında okuyan birinci sınıf ve son sınıf öğretmen adayları ile gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın amacı, FeTeMM farkındalıklarını FeTeMM tanımları ve alan ilişkileri üzerinden tanımlamaktır. Bu çalışma için karma metot araştırma yöntemleri uygulanmıştır. Araştırma iki aşamalıdır. Birinci aşamada, FeTeMM Farkındalığı Açık Uçlu Anketi 204 katılımcıya uygulanmıştır. İkinci aşamada ise en az bir FeTeMM alanını FeTeMM alanları arasındaki ilişkiler üzerinden tanımlayan ve betimleyen katılımcılar seçilmiştir ve 9 katılımcıyla görüşmeler yapılmıştır. Araştırma sonucunda katılımcıların FeTeMM alanları arasındaki ilişkilere daha fazla yer verdiğini

25

göstermiştir. Fakat katılımcıların günlük hayat örneklerinde FeTeMM alanları arasındaki ilişkileri ifade etmekte zorlandıkları görüldüğü tespit edilmiştir.

Hacıoğlu (2017) tarafından hazırlanan doktora tezinde STEM eğitimi temelli etkinliklerin fen bilgisi öğretmen adaylarının bilimsel yaratıcılık ve eleştirel düşünme eğilimlerine etkisini incelemeyi amaçlamıştır. Araştırma 2014-2015 eğitim-öğretim yılının bahar döneminde bir üniversitenin Eğitim Fakültesi Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü Fen Bilgisi Eğitimi Ana Bilim Dalı’nda 3. Sınıfa devam eden öğretmen adayları ile birlikte gerçekleştirilmiştir. Fen Öğretimi ve Laboratuvar Uygulamaları dersinde, iki ayrı gruptaki 34 öğretmen adayı ile mühendislik tasarım temelli fen eğitimi yaklaşımı doğrultusunda 14 hafta süresince yapılmıştır. Araştırma da nicel verileri toplamak için Bilimsel Yaratıcılık Testi, Kaliforniya Eleştirel Düşünme Eğilimi Ölçeği ve Yaratıcılık Açısından Bireyin Kendini Değerlendirme Anketi kullanılmış ve istatiksel olarak analiz edilmiştir. Nitel verileri toplamak için etkinlik dokümanları, yarı yapılandırılmış görüşme ve açık uçlu soru formu kullanılmış ve veriler içerik analizi, betimsel analiz ve sürekli karşılaştırmalı analiz edilmiştir. Araştırma bulgularına göre öğretmen adaylarının bilimsel yaratıcılık becerilerinin ve eleştirel düşünme eğilimlerinin STEM eğitimi temelli etkinlikler ile geliştiği tespit edilmiştir. Ayrıca öğretmen adaylarının bilimsel yaratıcılık ve eleştirel düşünme becerilerine ilişkin değerlendirmeleri de geliştirdiği sonucuna ulaşılmıştır.

Alan (2017) tarafından yüksek lisans tezi yapılmıştır. Bu çalışma fen bilgisi öğretmen adaylarının bütünleşik öğretmenlik bilgilerini desteklemek için gerçekleştirilen STEM uygulamalarının, öğretmen adaylarının bilimsel süreç becerilerine, problem çözme becerilerine ve STEM öğretimi yönelim düzeylerine etkisi incelemek amacıyla yapılmıştır. Çalışma 2016-2017 Eğitim Öğretim Yılı içerisinde öğrenim görmekte olan 31 deney, 31 kontrol grubu olmak üzere toplam 62 fen bilgisi öğretmen adayı ile gerçekleştirilmiştir. Deney grubundaki öğretmen adayları ile birlikte bir dönem boyunca Fen Öğretimi Laboratuvarı Uygulamaları dersi kapsamında STEM uygulaması gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın nicel verileri için Bilimsel Süreç Becerileri Testi, Problem Çözme Envanteri ve Entegre STEM Öğretimi Yönelim Ölçeği kullanılmıştır. Çalışmanın nitel verileri için de deney grubu fen bilgisi öğretmen adayları ile yapılan mülakatlar, süreç boyunca tuttukları günlükler ve mikroöğretim esnasında kullanılan gözlem formu kullanılmıştır. Çalışmanın sonucunda, deney grubu

26

fen bilgisi öğretmen adaylarının kontrol gurubu fen bilgisi öğretmen adaylarına oranla bilimsel süreç becerilerinin ve problem çözme becerilerinin gelişmesinde etkili olduğu, fakat STEM öğretimine yönelim düzeylerinde etkili olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Gökbayrak (2017) tarafından yüksek lisans tezi yapılmıştır. Araştırmanın amacı fen bilgisi öğretmenliği lisans programında yer alan Fen Öğretimi Laboratuvar Uygulamaları-I dersinin STEM temelli etkinlikler ile yürütülmesi sürecinin öğretmen adaylarının STEM farkındalık düzeylerine, entegre STEM öğretimi yönelimine ve bilimsel süreç becerilerine etkisini ortaya çıkarmaktır. Araştırmada kullanılan desen nicel araştırma yöntemlerinden ön-test son-test eşleştirilmiş kontrol gruplu yarı deneysel desendir. Araştırmanın örneklemini Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen Bilgisi Öğretmenliği Anabilim Dalı Fen Öğretimi Laboratuvar Uygulamaları-I dersini alan üçüncü sınıf 50 katılımcı oluşturmaktadır. Uygulamaya katılan öğrenciler rastgele deney ve kontrol grubu olarak belirlenmiştir. Bilimsel Süreç Becerileri Testi, STEM Farkındalık Ölçeği ve Entegre STEM Öğretimi Yönelim Ölçeği veri toplama aracı olarak kullanılmıştır. Verilerin analizinde SPSS 18.0 paket programı kullanılmıştır. Araştırmanın bulgularına göre fen laboratuvarı uygulamalarına katılan kontrol grubu öğrencilerinin BSB testi başarı puanlarının artış olduğu, STEM farkındalık düzeyleri arasında anlamlı bir farklılık olduğu, ayrıca STEM öğretimi yönelimlerinde de anlamlı bir fark olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Araştırmanın sonuçları STEM temelli laboratuvar etkinliklerinin öğretmen adaylarının STEM farkındalıklarını artırdığı sonucuna varılmıştır.

Aşık, Doğança Küçük, Helvacı ve Çorlu (2017) tarafından yapılan araştırmada Bütünleşik Öğretmenlik Çerçevesi incelenmiştir. Bu amaç doğrultusunda, öncelikle farklı bilgi kaynakları ve veri setlerine dayanan bir pedagojik olarak açıklanmış bir STEM yorumu yapılmıştır. Daha sonra bu çerçeve kapsamında bir öğretmen eğitimi projesinin ne ölçüde özgün değer ve yaygın etkiye sahip olduğu teorik ve uygulamaya dönük olarak açıklanmaktadır.

Taştan Akdağ ve Güneş (2017) tarafından yapılan çalışmada enerji konusunda STEM uygulamaları konusu ele alınmıştır. Fen Lisesinin 9. Sınıfında öğrenim gören 30 öğrenci ile yürüttükleri çalışmayı Enerji ünitesi çerçevesinde yapılan STEM uygulamaları ile ilgili öğretmen ve öğrenci değerlendirmelerinin saptanması amacı ile

27

yapmışlardır. Araştırma sonucunda STEM uygulamaların öğrencilerin öğrenmelerine katkı sağladığı saptanmışlardır.

Gülgün, Yılmaz ve Çağlar (2017), STEM Uygulamaları Kalite Standartları Ölçeği ve öğretmen adayları ile yarı yapılandırılmış görüşme kullanarak fen bilimleri öğretmen ve yapmış oldukları çalışmada fen bilimleri öğretmenlerinin STEM hakkında olumlu görüşlere sahip olduğunu ancak STEM uygulamalarında bulunması gereken niteliklerin henüz ülkemizde yeterince uygulamaya geçirilemediğini göstermiştir.

Yıldırım (2018) tarafından araştırma yapılmıştır. Yapmış olduğu araştırma da fen bilgisi öğretmen adaylarının fen, teknoloji, mühendislik ve matematik entegrasyonu hakkındaki görüşlerini belirlemek amaçlamaktır. Durum çalışması yöntemini kullanarak çalışmasında on iki fen bilgisi öğretmen adayı ile yarı yapılandırılmış görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Çalışma sonucunda öğretmen adaylarının fen, teknoloji, mühendislik ve matematiğe dayalı fen öğretiminin yapılması hakkında genel olarak olumlu algıya sahip oldukları fakat disiplinler arası yaklaşıma uygun olarak fen öğretimi tasarlama-uygulama anlamında öğrencilerden önce kendilerinin bu konuda bilgi ve deneyime ihtiyaç duydukları ifade edilmiştir.

Aslan-Tutak, Akaygün ve Tezsezen (2017) tarafından çalışma yapılmıştır. İşbirlikli FeTeMM Eğitimi Modülünün (İFEM) öğretmen adaylarının FeTeMM eğitimi algılarına olan etkisi incelemeyi amaçlamaktadır. İFEM öncesinde ve sonrasında katılımcılar FeTeMM eğitiminin tanımı, yöntemleri, öğretmen eğitimi ve kendileri için ne tür destek gerektiği konusunda açık uçlu sorulardan oluşan FeTeMM Farkındalığı anketini cevaplamışlardır. Katılımcıların İFEM deneyimleri, FeTeMM eğitimi algılarında belirli düzeyde değişiklik gözlemlendiği sonucuna varılmıştır.

Koştur (2017) tarafından FeTeMM eğitimi hakkında bilgi verilerek Türkiye'deki fen programlarında ve bilim tarihinde FeTeMM unsurlarının nasıl yer bulduğu araştırılmış ve seçilen bazı örneklerin FeTeMM eğitimi doğrultusunda nasıl kullanılabileceği açıklamayı amaçlamıştır. Verilen örnek etkinlikler, El-Cezerî'nin icatları arasından seçilmiştir. El-Cezerî'nin icatlarında bilim, teknoloji, mühendislik, matematik ve sanatı bir arada görmek mümkündür.

Tarkın-Çelikkıran ve Aydın-Günbatar (2017) tarafından yapılan çalışma da 13 Kimya öğretmen adayının bütünleşik Fen, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik

28

(FeTeMM) eğitimi yaklaşımı temel alınarak hazırlanan dört farklı etkinliğin uygulanması hakkındaki görüşlerinin değerlendirilmesi hedeflenmiştir. Verilerin analizi içerik, betimsel ve sürekli karşılaştırmalı analiz teknikleri ile yapılmıştır. Katılımcılar FeTeMM eğitimi uygulamalarının disiplinler arası bakış açısı kazandırmak için ve kimya alan bilgisi/öğrenilenleri hatırlama/pekiştirme noktasında önemli katkıları olduğunu ifade etmişlerdir. Araştırmadan elde edilen bulgulardan FeTeMM eğitimi etkinliklerinin katılımcılara fen eğitiminin temel prensiplerini kazandırabileceği sonucuna varılmıştır.

Çolakoğlu ve Günay Gökben (2017) tarafından hazırlanan çalışmada FeTeMM eğitimini okullarda uygulayabilecek bir nesil yetiştirmek için Milli Eğitim Bakanlığına öğretmen yetiştiren eğitim fakülteleri eğitim programlarında yapılması gereken iyileştirmeler için önerilerde bulunmayı amaçlamışlardır. Bu amaca uygun olarak Türkiye’deki tüm eğitim fakültelerinin FeTeMM eğitimi programları, tez çalışmaları, ulusal ve uluslararası kaynaklardan desteklenen projeleri ve etkinlikleri incelemişlerdir. Araştırma sonuçlarına göre eğitim fakültelerindeki öğretim üyelerinde konuyla ilgili farkındalık ve ilgi düzeyi yüksek olmasına rağmen FeTeMM eğitimi alanında kurumsal düzeyde yeteri kadar uygulama ve hazırlık yapılmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Bozkurt Altan, Yamak ve Buluş Kırıkkaya (2016) tarafından çalışma yapılmıştır. Fen sınıflarına FeTeMM eğitim yaklaşımını yansıtabilmek amacıyla önerilen Tasarım Temelli Fen Eğitimi ile planlanan bir sürecin hizmet öncesi fen öğretmenlerinin eğitiminde uygulanması ve öğretmen adaylarının sürece yönelik değerlendirmelerinin tespit edilmesi amaçlamışlardır. Bu araştırmada fen bilgisi öğretmenliği lisans programında yer alan Fen Öğretim Laboratuvar Uygulamaları I dersinin TTFE ile yürütülmesi sürecine yönelik öğretmen adaylarının değerlendirmelerinin tespit edilmesi amaçlanmıştır. Bu araştırma nitel araştırma desenlerinden olan durum çalışması deseni ile yapılmıştır. Çalışmada mühendislik tasarım sürecinin en güçlü yönlerinin yaparak ve yaşayarak öğrenmeyi sağlaması, kalıcı öğrenmeyi desteklemesi ile sorgulamaya dayalı olması gibi özellikleriyle değerlendirdikleri sonucuna ulaşılmıştır.

Eroğlu ve Bektaş (2016) tarafından makale yapılmıştır. Bu makalede STEM eğitimi almış fen bilimleri öğretmenlerinin STEM temelli ders etkinliklerine yönelik görüşlerinin ne olduğu araştırılmıştır. Bu çalışma nitel araştırma yöntemlerinden fenomenoloji deseni ile yapılmıştır. Çalışma üç farklı ortaokulda görev yapan beş fen

29

bilimleri öğretmeninin katılımı ile gerçekleşmiştir. Çalışma da veriler, yarı yapılandırılmış görüşme kullanılarak dört gün boyunca toplanmıştır. Verilerin analizinde içerik analizi kullanılmıştır. Yapılan görüşmelerden elde edilen sonuçlara göre öğretmenlerin STEM temelli etkinlikleri fen alanlarından özellikle fizik alanı ile bağdaştırdıkları ve fizik konularına uygun olarak gördükleri, fen dersi ile teknoloji, mühendislik ve matematik arasında bir ilişki olduğunu düşündükleri tespit edilmiştir.

30

BÖLÜM 3

3 YÖNTEM

Yenilenen eğitim fakültesi fen bilimleri öğretmenliği programlarında verilen lisans derslerinin STEM okuryazarı öğretmenler yetiştirmedeki potansiyelinin incelenmesi amacıyla yapılan bu çalışmada, araştırmanın modeli, araştırmanın

Benzer Belgeler