• Sonuç bulunamadı

Türkiye’nin Kömür Görünümü

Belgede ( Feed Forward : Bi-Lstm ) (sayfa 149-155)

LİTERATÜR TARAMASI

1. ENERJİ KAYNAKLARI

2.1 Küresel Enerji Üretimi Trendleri

2.1.3 Kömür Üreticileri, Tedarikçileri ve Alıcıları

2.1.3.1 Türkiye’nin Kömür Görünümü

Rezerv bakımından tükenme ömrü diğer fosil yakıtlara nazaran daha uzun olması ve küresel boyutta geniş bir coğrafyaya yayılması nedeni ile kömür diğer kaynaklara göre daha avantajlı konuma gelebilmektedir. Petrol ve doğalgazın daha çok istikrarsız bölgelerde yer aldığı kanıtlanmıştır. Bu nedenle geniş sayıca üstün olan ülkelerde bulunması ve bu ülkelerin genel itibariyle istikrarlı bölgelerde yer alması nedeniyle kömür kaynak olarak daha önemli hale gelebilmektedir.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı resmi sitesinde Türkiye kömür durumunun ele alındığı raporda Türkiye’nin rezerv ve üretim miktarı

bakımından linyit alanında dünya sıralamasıdna orta sıralarda, taşkömürü alanıdna ise alt sıralarda yer aldığı belirtilmektedir. Dünya toplam lityit rezervinin yaklaşık olarak %3,2’lik kısmı Türkiyede yer almaktadır. Ancak Tükiye linyit kömürünün ısıl değerinin düşük olması nedeniyle kullanım alanı genellikle termik santralleri olmaktadır. Türkiye linyit rezervinin yaklaşık olarak %46’lık bölümü Afşin-Elbistan havzasında ve taşkömürünün çok büyük kısmı ise Zonguldak ve civarında yer almaktadır. Taşkömkürünün yer aldığı Zonguldak’ta görünür rezerv 506 milyon ton olmasına rağmen, havzadaki toplam taşkömürü miktarı 1,3 milyar tondur (http://www.enerji.gov.tr/tr-TR/Sayfalar/Komur Erişim Tarihi: 05.03.2018). Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının yerli üretime daha fazla ağırlık vermesiyle beraber kömür kaynağına ilgi artmıştır. Yine aynı raporda, 2005 yılı itibariyle dışa bağımlılığın azaltılarak yerli kaynaklara önem verilmesinin planlandığı ve böylece sanayileşme ve nüfus artışından kaynaklı olarak artan enerji talebinin karşılanması amaçlandığı bildirilmektedir. Bu kapsamda mevcut kömür sahalarının geliştirilmesi ve yeni kömür sahalarının bulunması çalışmaları hızlandırılmıştır. Çalışmalarla beraber mevcut olan 8,3 milyar ton kömür rezervine ilaveten 2014 yılı sonunda 7,38 milyar ton linyit rezervi bulunmuştur. 2015 sonunda toplam linyit rezervi 15 milyar ton olarak gerçekleşmiştir. 2016’da da kömür kaynaklı santrallerden toplam olarak 92,3 TWh elektrik üretimi gerçekleşmiştir ve toplam elektrik üretiminin %33,9’u da kömürden elde edilmiştir (http://www.enerji.gov.tr/tr-TR/Sayfalar/Komur Erişim Tarihi:

05.03.2018). Bu veriler ışığında kısmi olarak diğer fosil kaynaklara nazaran kömür açısından daha zengin olan Türkiye’nin, enerji elde etmede politikasını bu yöne kaydırmaya başladığı görülebilir.

Tablo 27. 2011-2015 Yılları Arasında Türkiye Kömür Madeni Üretim Verileri

Kaynak: Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, http://www.enerji.gov.tr/tr-TR/Sayfalar/Komur (Erişim Tarihi: 10.10.2017)

Yıllar bazında Türkiye taşkömürü üretim değerleri Şekil 39’da görülebilmektedir.

2011-2015 YILLARI ENERJİ HAMMADDELERİ ÜRETİMİ (ton)

Maden Adı Üretici 2011 2012 2013 2014 2015

Asfaltit ……. 572.089 649.830 648.953 336.852 837.112 Bitümlü Şist TKİ 394.277 394.277 149.828 259.508 288.185 Kömür EÜAŞ 31.455.812 24.297.709 16.011.459 18.987.907 10.855.125 ….. TKİ 41.530.095 36.815.592 23.257.009 22.854.114 12.432.171 ….. Diğer Kamu 11.245.055 1.063.927 399.816 Özel Sektör 9.389.340 16.900.893 12.810.342 23.301.062 35.043.058 …. Toplam 82.375.247 78.014.194 63.323.865 66.207.011 58.730.170 Taş kömürü TTK Rödövansçılar 2.619.247 + 3.235.299 2.789.338 1.916.833 2.074.049 KÖMÜR GENEL TOPLAMI 85.960.860 82.293.600 66.911.984 68.720.204 61.929.516

Şekil 39. 1965-2015 Yılları Arası TTK ve Özel Sektör Kömür Üretimi (Ton)

Kaynak: TTK, 2017, 2016 Yılı Türkiye Taşkömürü Sektör Raporu, Ankara: 26 Petrol krizlerinin yaşandığı 1970 yıllarında elektrik üretimi için linyit kaynağının kullanımına dair işletme yatırımları hız kazanmıştır. 1970’lerde 5.8 milyon tonluk linyit üretimi 1998 senesinde 65 milyon tona kadar çıkmıştır. Bu dönemden sonra ise doğalgazın Türkiye’de yayılması ile beraber üretim sürekli azalmış, en düşük üretim ise 2004 senesinde 43,7 milyon ton seviyesini göstermiştir. 2004’den sonra yine artan bir ivme kazanarak linyit üretimi 2008 yılında 76 milyon tona ulaşmıştır. Yine 2013 yılına kadar azalış göstermiş (57,5 milyon ton) ardından 2014’te 62,6 milyon tona yükselmiştir (TKİ 2016: 27). Türkiye Linyit üretim grafiği Şekil 40’da görülebilmektedir.

k: TKİ, 2016, ss. 27

1980’li yılların başında hareket kazanan kömür ithalatı ile birlikte Türkiye toplam taşkömürü tüketiminin %80’i yerli kaynaklardan sağlıyorken 1980’li yılların sonlarında bu oran %45’e gerilemiştir. 2016 yılına bakıldığında 36,195 milyon ton olan taşkömürü tüketiminin yalnızca %3,63’ünün yerli kaynaklardan (TTK ve havza üretiminden) karşılandığı görülmektedir (TTK 2017: 27). Türkiye’nin 2000-2016 yılları arasında üretim, ithalat ve tüketim miktarları Tablo 28’de görülebilmektedir.

Tablo 28. Türkiye Taşkömürü Üretim, İthalat ve Tüketim Değerleri (Bin Ton)

Kaynak: TTK, 2017, ss: 28

Toplam linyit arzı 2014 yılında 64,7 milyon ton olarak gerçekleşmiş ve bu arzın %88,8’lik kısmının tüketimi elektrik elde etmek amacıyla termik santrallerde gerçekleşmiştir. Linyit kömürünün kullanım payı

sanayi sektöründe %6,3 iken, konut ve işyerlerinde kullanım payı %4,7 seviyesindedir. Elektrik üretimi için kullanılan linyitin ısıl değeri ısınma amaçlı kullanılan linyitten çok daha düşüktür. Bu bağlamda Toplam ısıl değer üzerinden bakıldığında; 2014 yılında kullanılan linyitin %79,9’unun elektrik üretiminde, %11,3’ünün sanayi sektörlerinde ve %8,5’inin ise konut ve işyerlerinde tüketildiği görülmektedir. Yine 2014 yılı için 771 bin ton olan asfaltit kullanımının %59,4’ü elektrik üretiminde, %20,4’ü sanayide ve %20,2’si ısınmada tüketilmiştir (TKİ 2016: 35).

Kömür kaynaklı enerji üretiminin maliyetleri zaman içerisinde düşmüştür. Bu avantajı ile beraber çevre için yaratmış olduğu problemler kömürü dezavantajlı hale getirmektedir. Kömürün özellikle sera gazı salınımına neden olması bu kaynak üzerinde çevre baskısını artırabilmektedir. Kömürden kaynaklı hava ve iklim problemleri nedeni ile alınması gereken bazı tedbirler bu kaynak için dikkatli olunması gerektiğini göstermektedir.

Çevre kirliliğinin çük büyük bir kaynağı olan kömür kullanımı için Türkiye 2014 yılında Lima’da gerçekleştirilen COP20 iklim değişikliği zirvesinde teknolojik, kapasite geliştirme ve finans desteğinden faydalanabilmek için 2020 ve 2030 yılları arasında sera gazı emisyonunu %21’e kadar düşüreceğini bildirmiştir (TTK 2017: 21).

Belgede ( Feed Forward : Bi-Lstm ) (sayfa 149-155)

Benzer Belgeler