• Sonuç bulunamadı

TÜRKĠYE’DE GÖÇMEN KAÇAKÇILIĞININ OLUġUMUNU VE

Göçmen kaçakçılığı, “kapsadığı insan sayısı, suç örgütleri tarafından bu sektörden kazanılan para ve çok yüzlü doğası nedeniyle en hızlı büyüyen suç piyasasıdır” (Duman, 2008: 30). Suç örgütleri, uyuĢturucu, silah ve çalıntı malları sınır aĢarak naklettikleri gibi göçmenleri de çeĢitli araçlarla yurtdıĢına nakletmektedir. Bu suç örgütlerine karĢı yaptırımların artırılması kararlarına rağmen,

ücretini ödeyerek, ölümle yüz yüze gelme riskini göze alarak sınırları aĢmayı isteyen kitleler, kaçakçılık kanallarını canlı tutarak geniĢletmektedir (Kümbetoğlu, 2003: 286).

Baskı, savaĢ, Ģiddet, yoksulluktan kaçma ve Batılı ülkelerde daha iyi iĢ ve ücret vaatleri gibi nedenler göçü teĢvik ederken, insanları göçmen kaçakçılarının kucağına itmektedir. GeliĢmiĢ Batılı ülkelere yönelik göçmen kaçakçılığı hızlı biçimde artmaktadır. Özellikle Soğuk SavaĢ sonrası dönemde göçmen kaçakçılığı olaylarında dikkat çeker bir geliĢme yaĢanmaktadır.

Göçmen kaçakçılığı suçunun iĢleniĢ nedenlerini araĢtırırken “uluslararası göçün” nedenlerinden hareket etmek gerekir. Çünkü göçmen kaçakçılığını tetikleyen temel olgu insanların yaĢadıkları ülkeleri terk ederek kendilerine daha iyi yaĢam koĢulları sunan ülkelere yerleĢme olgusudur. Göç etmek isteyen bir kiĢi olmadan, göçmen kaçakçılığı suçunun iĢlenmesi mümkün değildir. Bu nedenle, aĢağıda sayılan nedenler, aynı zaman da “uluslararası göçün” de nedenleri olarak karĢımıza çıkmaktadır.

a) Türkiye’nin Coğrafi Konumu: Türkiye‟nin coğrafi konumu itibariyle Asya ile Avrupa arasında bir köprü durumunda olması Türkiye‟yi göçmen kaçakçılarının kullanmakta oldukları bir transit ülke haline getirmektedir. Örneğin Türkiye yerine Karadeniz‟in kuzeyinden yapılacak geçiĢlerde (Türkmenistan, Rusya, Ukrayna, Beyaz Rusya, Romanya) geçiĢin daha uzun, geçilecek ülkelerin daha fazla sayıda olması, coğrafi ve iklim Ģartlarının daha sert olması ve Irak‟ın kuzeyinin karıĢık ve emniyetsiz bir durum arz etmesi dolayısı ile Ġran-Irak-Suriye-Akdeniz yolunun kullanılamaması ve Türkiye‟nin doğuda sarp, dağlık, kontrolü güç olan kara sınırlarına, batıda ise çok uzun deniz sınırlarına sahip olması Türkiye‟yi kullanılabilir bir güzergâh haline getirmektedir. Ege adalarının kıyılarımıza çok yakın olması da göçmen kaçakçılarının Avrupa Birliği‟ne açılan bir kapı (Yunanistan) olarak burayı kullanmalarına neden olmaktadır (Doğan, 2008: 161).

b) ĠĢsizlik ve Yoksulluk: YasadıĢı göçün kaynağını oluĢturan ülkeler her Ģeyden önce geri kalmıĢ ve geliĢmekte olan ülkeler olmaktadır. Bu ülkelerin

niteliklerinden biri de her çeĢit iĢsizliğin yaygın olmasıdır. ĠĢsizlik beraberinde ekonomi üzerinde ağır bir yükü ve kiĢiler ve toplum üzerinde sayısız sorunları, huzursuzlukları beraberinde getirmektedir. ĠĢte bu nedenle, insanlar iĢ bulabilme umuduyla yaĢadıkları yerleri terk etmekte ve uluslararası iĢçi göçü teĢviki ile “hükümet politikaları” uygulanmaktadır. Bu teĢviklerin zamanla sona ermesi ve göç alan ülkelerin bu taleplerine sanayide otomasyona geçilmesi ile birlikte devam etmemeleri de yasadıĢı göçü gündeme getirmiĢtir (Doğan, 2008: 162).

Bu tür vasıfsız iĢçi göçleri özellikle Batı Avrupa ülkelerindeki yaĢam standartlarının yüksek olması, Afrika ve Uzakdoğu ülkelerinde yaĢayan kiĢilerin ilgisini çekmekte ve bu ülkelere gidebilmek için çeĢitli yasadıĢı yollara baĢvurmalarına neden olmaktadır.

c) Eğitim ve Fırsat EĢitsizlikleri: Eğitimin bu suçun engellenmesindeki önemi, yasadıĢı olarak göç etmek isteyen kiĢilere, bunun sonucunda hayalini kurdukları yaĢam koĢulları yerine bir tırın kasasında veya bir gemi ambarında hayatlarını kaybetme riskinin yüksek olduğunun öğretilmesi ile ortaya çıkar. Bunun dıĢında özellikle Avrupa ülkelerinde eğitimsiz kiĢilere vize verilmemesi, eğitim imkânı bulamamıĢ kiĢilerin göçmen kaçakçılarının eline düĢmelerine neden olmaktadır (Keser, 2002: 361).

d) Politik ve Ekonomik Ġstikrarsızlık: Kayıt dıĢı ekonomi; kontrollerin eksikliği Türkiye‟yi ülkesinde çalıĢma imkânı bulamayan veya istediği koĢullarda çalıĢamayan iĢçiler için bir kaçak iĢçiler cenneti haline getirmektedir (Keser, 2002: 361). Firmaları kaçak yabancı iĢçi çalıĢtırmaya iten temel neden ise bu tür iĢçiliğin maliyetinin düĢük olmasıdır. Yurt dıĢından kaçak olarak gelen iĢçi çok kötü Ģartlarda ve sigortasız olarak çalıĢmayı kabul etmektedir. Ülkesine dönme korkusu ile ücret veya zor Ģartlarda pazarlık yapmaksızın çalıĢmayı kabul etmektedir. Yabancı kaçak iĢçiler daha ziyade tekstil, inĢaat, turizm ve otelcilik sektörlerinde tercih edilmektedir. Son yıllarda da özellikle büyük Ģehirlerde ev iĢlerinde de yabancı kadınların tercih edilmekte olduğu bilinmektedir. Bu konuda Yabancıların ÇalıĢma Ġzinleri Hakkında Kanun, kamu kurum ve kuruluĢları arasındaki iletiĢim eksikliğinin ortadan kaldırılmasına yönelik hükümler içermektedir (5683 S.K. md.18,19, 20).

YasadıĢı göçü artıran sebeplerden bir tanesi de halen siyasi otoritenin bunu denetlenmesi gereken bir tehlike olarak görmemesi, görse bile gerekli önlemleri almamasıdır. Bu konuda yabancı kaçak iĢçi çalıĢtıranlar hakkında uygulanacak cezalar da caydırıcı değildir. Bu konuda 4817 Sayılı Yabancıların ÇalıĢma Ġzinleri Hakkında Kanun m.21/3 gereği, çalıĢma izni bulunmayan yabancıyı çalıĢtıran iĢveren veya iĢveren vekillerine her bir yabancı için beĢbin Türk Lirası idari para cezası verilir. Bu durumda, iĢveren veya iĢveren vekili yabancının ve varsa eĢ ve çocuklarının konaklama giderlerini, ülkelerine dönmeleri için gerekli masrafları ve gerektiğinde sağlık harcamalarını karĢılamak zorundadır.

DemokratikleĢme süreci yaĢayan ülkelerde olduğu kadar, çatıĢmaların yaĢandığı veya istikrarsızlıkların yoğun olduğu ülkelerde sosyal ve ekonomik açıdan var olan belirsizlik, sosyal düzendeki çökme, silahlı iç çatıĢmaların varlığı ve toplumsal ortamda büyük bir sorun yaratan doğal afetlerin oluĢması, insanların göç etmesine veya organizatörler veya tacirler tarafından ikna edilmek suretiyle ülke dıĢına çıkarılmalarında büyük rol oynamaktadır (Doğan, 2008: 163).

Ayrıca, Irak, Afganistan, Ġran gibi ülkelerde yaĢanan siyasi istikrarsızlık, rejim değiĢiklikleri ile bazı Afrika ülkelerinde yaĢanan iç savaĢlar sonucunda bu Ülkelerden kaçan kiĢilerin hedef ülkelere ulaĢabilmek için Türkiye‟yi transit olarak kullandıkları ya da yasadıĢı yollardan Türkiye‟ye giriĢ yaptıkları gözlenmektedir.

e) Örgütlü Suçlulukta YaĢanan ArtıĢ: Özellikle son yıllarda uluslararası toplum yapısında meydana gelen geliĢmeler, ülkelerarası çıkar çatıĢmaları, savaĢlar, iç savaĢlar veya ekonomik zorluklar, insanların daha iyi ve rahat bir yaĢam isteği, insan hakları ihlalleri, birçok insanın doğup büyüdüğü topraklardan ayrılarak değiĢik yerlere yasal veya yasal olmayan yollardan göç etmesine neden olmuĢtur (Doğan, 2008: 163).

ĠĢsizlik ve bölgesel politik istikrarsızlık, genç kadın ve erkek nüfusu daha iyi yaĢam arayıĢlarına sürüklemektedir. Ayrıca, kadınların karĢı cinse oranla yaĢamakta olduğu fırsat eĢitsizlikleri kadınların daha seks sektöründe çalıĢma amaçlı göçlerini artırmaktadır.

Birçok kiĢi, insan ticareti yapanların eline düĢme riskini, onların imkânlarını değerlendirme umuduyla göze almaktadır. Ancak, geliĢmiĢ Ģehirlerde, endiĢe verici Ģekilde kadın ve çocukların fuhuĢ ve pornografi amacıyla kullanıldığı, ucuz ve gizli iĢçilik akımı geliĢmektedir (Doğan, 2008: 164).

Göçmen kaçakçılığının dünya çapında belirgin olarak geliĢmekte olan bir sektör olarak ön plana çıkma nedenleri, küreselleĢme, bölgesel ekonomik ve politik istikrarsızlıktır. Yeni bilgi teknolojisi, sermaye ve insan transferinin kolaylaĢması göçmen kaçakçılığını daha da kolay iĢlenebilir bir hale getirmektedir.

1.3. TÜRKĠYE’ YE YÖNELĠK GÖÇ HAREKETLERĠ VE GÖÇMEN

Benzer Belgeler