• Sonuç bulunamadı

GRAFİK 9. AYLARA GÖRE AFLATOKSİN MİKTARI DEĞİŞİMİ-KARABİBER

5. SONUÇ VE ÖNERİLER

Küf gelişimi ve mikotoksin oluşumu başta Türkiye olmak üzere fındık üreten ve tüketen tüm ülkeleri çok yakından ilgilendirmektedir. Fındık sert bir kabuk tarafından korunmaktadır. Hasattan önce ağaç üzerinde iken endospermde A.flavus ve aflatoksin bulunmamıştır. Sert kabukta zedelenme olması veya fındık kurdu vb. zararlıları etkisiyle endosperm küflerle bulaşmaktadır. Aflatoksin ise harman-kurutma aşamasında oluşmakta ve kurutma başlangıcında düşük miktarlarda bulunmaktadır. Sağlam kabuklu fındıklarda A.flavus –A.parasiticus bulaşması ve aflatoksine rastlanılmamaktadır .Fındıkta aflatoksin dağılımı homojen olmayıp A.flavus-

A.parasiticus bulaşması sadece dış kabuğu zedelenmiş tanelerde görünmekte bu

nedenle bazı tanelerde yüksek miktarla ulaşmaktadır. Buna göre fındıkta aflatoksin tehlikesine maruz kalma açısından risk düşük ancak tehlikenin boyutu açısından değerlendirildiğinde yüksek boyutta olduğu söylenebilir.

Ülkemizde antepfıstığı üretimi açısından önemli gelişmeler kaydedilmiş olmasına karşılık ihracatta istenilen düzeye gelinememiştir. Bunun en önemli sebeplerinden birisi ürünün aflatoksinle kontamine olma riski taşımasıdır. Aflatoksin oluşumunda; ürünün işlenmesi sırasında yapılan birtakım yanlışlıklar (zamanında ve etkin kurutma yapılamaması, meyve içinin çıkarılması sırasında için zarar görmesi) ve yanlış depolama önemli sebeplerdendir. Antep fıstığının işlenmesi için hala eski teknolojilerden faydalanılmaktadır. Antep fıstığının, fındıkta olduğu gibi içe zarar vermeden kabukların ayrılmasında kullanılan herhangi bir teknolojisi yoktur. Bu durum antep fıstığının doğal yapısından kaynaklanmaktadır. Bilindiği gibi fındıkta iç ve dış kabuk arasında hava boşluğu mevcuttur. Fındık kırıldığında iç zarar görmez . Fakat antepfıstığında meyve sert kabuğa yapışık olduğundan kırma işleminde iç de kırılır. Toplanan antep fıstıkları ön kurutmadan sonra su veya buharla ıslatılmakta , yumuşayan dış kırmızı kabuk sert kabuktan ayrılmakta , ayrılan sert kabuklu meyveler

Ceviz ve badem içinde çok gelişmiş teknoloji bulunmamaktadır, bunlarda antepfıstığı gibi küçük aile işletmelerinde yapılmakta ve kırma işlemi sırasında çok dikkatli olmak gerekmektedir. Kırma işleminde iç tane ile sert kabuk mümkün olduğu kadar birbiriyle temas ettirilmemesi gerekmektedir, çünkü küfler genelde bu tür tanelerin dış kısımlarında bulunmaktadır.

Yerfıstığının ekonomik bir ürün olması yanı sıra meyveleri toprak altında geliştiği için diğer ürünlerden farklı olarak toprak kökenli hastalık etmenlerine karşı daha hassastır. Özellikle Osmaniye de yerfıstığı fidelerine saldıran önemli fungus hastalıkları bulunmaktadır. Yerfıstığında etkili olan başlıca Rhizopus, Aspergillus, Penicillum, Fusarium ve Rhizoctonia gibi bazı toprak kökenli funguslar ekseri yer fıstığı tohumları üzerinde bulunurlar. Bu funguslardan biri olan Aspergillus niger dünyanın hemen her yerinde toprakta bulunan bir türdür. A.niger A.flavus ile birlikte kuraktan etkilenmiş topraklarda başat olarak bulunur.

Aflatoksin oluşumunda ürünün nem içeriği, bulunduğu ortamın sıcaklığı ve depolama şekli çok önemlidir. Depolama koşullarının yanında ürünlerin hasat edilmesi sırasında üründe meydana gelen mekanik tahribatta kontaminasyon riski oluşturur. Yapılan bir çok araştırma kurutma ve depolamanın Aflatoksin oluşumu ve gelişimi açısından son derece önemli olduğunu ortaya koymuştur. Depolama işlemi mikotoksin oluşumu açısından en kritik aşama olup, depolama sırasında ürünün kontamine olmaması için depolarda uygun bağıl nem ve sıcaklık koşulları kontrollü olarak sağlanmalıdır. uygun şekilde ambalajlanmış ürünler, kuru ve serin ortamda depolanmalıdır. Depolanan çiğ kuruyemişlerin ambalajlanmasında 25-50 kg ’lık havalandırmaya uygun malzemeden üretilmiş çuvallar kullanılmalı ve partiler 5-10 çuvallık yükseklikte sıralanmalıdır. Eğer depolama uzun süreli olacaksa benzer ve uygun çeşitler biraraya getirilmelidir. Çiğ kuruyemişlerin işlenmesinde (ıslatma, kurutma) ve depolanmasında gerekli hassasiyet gösterilirse küf mantarlarının gelişmesi ve dolayısıyla Aflatoksin oluşma riski azalır.

Gıdalarda Aflatoksin bulaştıktan sonra kavurma, haşlama gibi yüksek sıcaklık uygulamaları, aflatoksinler üzerinde fazla etkili değildir. Aflatoksinlerin gıdalara bulaşmasını önlemek amacıyla kurutma,kavurma ve haşlama işlemleri ürünün depolanmasından önce yapılmalıdır. Ayrıca fiziksel ayırma işlemiyle de ürün tamamen güvence altına alınmalıdır.

Sonuç olarak incelenen dönemlerdeki kuruyemişlerde tespit edilen aflatoksin miktarlarının giderek azaldığı, fakat problemin hala devam ettiği ortaya çıkmıştır. Tespit edilen aflatoksin miktarlarının giderek azalması sevindiricidir.

6.KAYNAKLAR

Aluç, M. ve Aluç, S., 2005. Antepfıstıklarında aflatoksin kirliliği üzerine bir çalışma 26-33. II. Ulusal Mikotoksin Sempozyumu bildirileri kitabı (Heperkan, D., Güler, K.F., Kaya, G.D. eds.). 23-24 Mayıs, İstanbul.

Anklam, E.; Stoka, J. 2002. The European perspective of mycotoxins and food safety. In Int. Workshop on Mycotoxin. July, 22-26.FDA and JIFSAN, Univ.of Maryland, USA.

Anonim, 2000 , Yerfıstığı Ekonomik Raporu, Çukobirlik Genel Müdürlüğü, Adana

Anonim 2006 a www.fındık.com

Anonim 2006 b www.ftg.org.tr (Fındık Tanıtım Grubu)

Anonim 2006 c www.gap-dogu-kalkinma.com/112_bad_fis_cev.htm Anonim 2006 d www.ceviz.gen.tr Anonim 2006 e www.bitkisel-tedavi.com/baharat.html Anonim2006f www.turkgazetesi.com/alternatif_tip/alternatif_saglik_karabiber.htm Anonim 2006 g www.fiskobirlik.org.tr

Anonim 2006 h Gıda Mikrobiyolojisi ve Uygulamaları; Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü 891112005

Anonim 2006 ı Türk Gıda Kodeksi

Anonim 2006 i Beacon Analytical Systems

Anklam, E., Stroka, J., Park, D. 2002 The European perspective of mycotoxins and food safety. In Int. Workshop on Mycotoxin. Yuly, 22-26. FDA and JIFSAN, Univ. of Maryland. USA.

Arıoğlu, H.H., 1999. Yağ Bitkileri Yetiştirme ve Islahı, Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Ders Kitabı, Genel Yayın No:220 Adana.

Baytop, T. ve Sezik, E., 1968. Türk salep çeşitleri üzerine araştırmalar. İstanbul Üniv. Eczacılık Fak. Mec. 4:61-68.

Bilgen, A. M. ,1998. Antep fıstıkları Anaçları ve Aşılama tekniği

Boyacıoğlu, D. 1985. Çekirdeksiz Kuru Üzümlerde Aflatoksin B1,B2,G1,G2 tayini için mevcut bazı metotların karşılaştırılması üzerine bir araştırma. Ege Üniv. Müh. Fak. Gıda Müh. Bölümü Yüksek Lisans Tezi, İzmir.

Çağlar, S., Nikpeyma, Y., Balcı, S. 2004. Badem tarımına genel bakış-KSÜ Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, 46100 Kahramanmaraş

Gerçekçioğlu, R. ve Güneş, M. 1995. Sarı ve Kırmızı Mahleplerin Fenolojik ve Pomolojik Özellikleri üzerinde bir araştırma. Türkiye II. Ulusal Bahçe Bitkileri Kongresi, Meyvecilik, Cilt 1, s:277-281, Adana.

Gürsoy, N., Biçici, M. 2005. Çukurova Bölgesi Yerfıstıklarında hasat ve depo koşullarında oluşan toplam aflatoksinin araştırılması 40-47. II. Ulusal Mikotoksin Sempozyumu, 23-24 Mayıs, İstanbul.

Heperkan,D. 2003a. Gıdalarda mikotoksinler ve ülkemiz açısından önemi. 1-7 I. Ulusal Mikotoksin Sempozyumu bildiri kitabı (Heperkan, D., Dalkılıç, G., Şenyuva,H. Eds.)

Heperkan,D. 2003b. Mycotoxin in foods:hazelnut. In 3rd Balkan Conference of Microbiyology. Proceedings and abstract book. 109-113. (Uzun, M., Erturan, Z., Arığ, Ö. Eds.)

Jorgensen, K. and Petersen, A. 2002. Content of ochratoxin A in paired kidney and meat samples from healthy Danish slaugher pigs. Food Add 19(6):562-567.

Kaya, S.1989. Yem ve besinlerdeki mikotoksinler: insan ve hayvan sağlığı için önemleri. Ankara Üniv. Vet. Fak. Derg. 31:226-253

Kaya, S. 1990. Veteriner Toksikoloji. Yüzüncü Yıl Üniversitesi Veteriner Fkültesi Yayınları.

Klich MA. 2002. Identification of common Aspergillus species. First Ed.122 pp. Centraalbureau voor Schimmelcultures, Utrecht, The Netherlands.

Özkoç, İ.ve Dalcı, M. 1991. Bazı orkide türlerine ait tohumların çimlenmesi üzerine yüzeysel sterilizasyonda kullanılan sodyum hipokloritin etkisi. Ondokuz Mayıs Üniv., Fen Dergisi 3,(1),116-122.)

Samson RA, Hoekstra ES, Frisvad JC, Filtenborg O. 2002. Instroduction to food and airborne fungi. Sixth Ed. 389 pp. Centraalbureau Voor Schimmelcultures-Utrecht- The Netherlands.

Şanlı, Y. 1989. Küflenmiş Yem: Kullanımı,tüketimi ve sakıncaları. Çiftlik Derg. 62:23-25.

TEŞEKKÜRLER

Yüksek Lisans Öğrenimim sırasında, tez konusunun seçiminden hazırlanmasına kadar bana her türlü bilgi ve yardımı sağlayan Sn. Yrd . Doç. Dr. İsmail Yılmaz’ a teşekkürlerimi sunarım.

Kiziroğlu Gıda San.Tic.Ltd.Şti’ in laboratuarını ve geçmiş yıllardaki şirket bilgilerini kullanmama izin veren Sn. Bülent Kiziroğlu’ na ve Kiziroğlu Gıda çalışanlarına teşekkürlerimi sunarım.

Uzun ve yorucu çalışmalarımda benden her türlü desteğini esirgemeyen eşime, farkında olmadan benim çalışmamı engelleyen ve taslaklarımı karalayan biricik oğluma ve hepsinden öte manevi desteğini benden esirgemeyen aileme sonsuz teşekkürler. İyi ki hayatımda varsınız.

Hafize Garipoğlu Uçkun 2006,Tekirdağ

ÖZGEÇMİŞ

04.05.1977 yılında Bulgaristan’ın Şumen ilinde doğmuşum. İlk okulu Bulgaristan’da okuduktan sonra zorunlu göç ile Türkiye’ye ailemle beraber geldik ve ortaöğrenimimi Sefaköy Lisesinde tamamladım. 1996 Yılında Selçuk Üniversitesi Gıda Müh. Bölümünü kazandım, 1 yıl burada okuduktan sonra 1997 yılında Trakya Üniversitesi Tekirdağ Ziraat Fakültesi Gıda Müh. Bölümüne yatay geçiş yaptım ve 2000 yılında mezun oldum. 2000 yılında başladığım ve özel sebeplerden dolayı ara vermiş olduğum Trakya Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Gıda Mühendisliği Ana Bilim Dalındaki yüksek lisansıma 2005 yılında tekrar başladım.

Benzer Belgeler