• Sonuç bulunamadı

6. TARTIŞMA

6.3. Sodyum Salisilatla Oluşturulan Kulak Çınlamasının İyon Kanallarına Göre

6.3.1. Sodyum Salisilatla Oluşturulan Kulak Çınlamasının Voltaj Kapılı

Yapılan literatür taramasında elektrofizyolojik bulguların, salisilatla oluşturulan kulak çınlamasının aydınlatılmasında öncül basamak görevi yaptığı görülmüştür. Şöyle ki salisilatın sistemik uygulanmasından sonra merkezi işitme sisteminde iyon kanalları aracılığıyla oluşturabileceği etkiler, yapılan doku

gözlemlenmiştir. Bu amaçla özellikle aksiyon potansiyelinin oluşumu ve devamı için önemli olan voltaj kapılı iyon kanalları üzerine çalışılmıştır.

Voltaj kapılı potasyum kanalları bütün beyin bölgelerinde genişçe eksprese edilir ve nöronlarda çeşitli hücresel olayların düzenlenmesinde önemli rol oynar. Bunlardan bazıları hücre zarı dinlenim potansiyelini ayarlamak, repolarizasyonu oluşturmak, aksiyon potansiyelinin zamanını ayarlamak ve ilk aksiyon potansiyelinden sonra gelen uyarım arasındaki gecikmeyi sağlamaktır (201). Liu ve Li IC nöronları üzerine uyguladıkları farklı dozlarda salisilatın etkilerine bakmış ve 1mM salisilatın voltaja bağımlı dengeli durum aktivasyonunu ya da dengeli durum inaktivasyonunu önemli derecede değiştirmediğini görmüşlerdir. Bununla birlikte potasyum akımının zayıfladığını ve inaktivasyon kinetiğinin değişmediği bildirilmiştir. Bu sonuçlar dört şekilde yorumlanmıştır. Bu yorumlardan biri IC nöronlarındaki bazı potasyum kanallarının sayısı azalmasına bağlanmıştır. Diğer muhtemel sonuç bazı kanalların özelliğinin salisilat tarafından değiştirilmesidir. Hiperpolarizasyonda görülen kaymaların nedeni ise potasyum kanallarının sayısının azalmasından ziyade bu kanalların biyofiziğinin değişmesi olarak yorumlanmıştır. Potasyum akımlarının azalmasının IC nöronlarınındaki uyarılmayı arttırdığı yorumuna varılmıştır (202). Yaptığımız çalışmada yukarıda bahsi geçen bilgilere uyumlu sonuçlar bulunmuştur. Voltaj kapılı potasyum kanallarından olan KV11.1-Erg1 (KCNH2) ve KV11.3-Erg3 (KCNH7) kanalı

mRNA’larının kontrol gruplarına göre sırasıyla 0.43 ve 0.18 kat azaldığı belirlenmiştir. Ayrıca yapılan floresan immunohistokimya analizine göre deney grubuyla kontrol grubu arasında düzeltilmiş toplam alan floresan yoğunluğu KV11.1 için 3,03, KV11.3 için 2,27 kat azalmıştır. Her iki analizden elde edilen

sonuçlar dinlenim potansiyelinin bozulduğuna ve cochlear çekirdek bölgesinde bir aşırı uyarımın olduğuna işaret eden bulgulardır. Elde edilen bulguların literatürle uyumlu olduğunu görülmektedir.

6.3.2. Sodyum Salisilatla Oluşturulan Kulak Çınlamasının Voltaj Kapılı Kalsiyum Kanallarına Göre Değerlendirilmesi

Liu ve arkadaşlarının inferior collculus nöronlarında yaptığı elektrofizyolojik çalışmada doza bağımlı olmak üzere L tipi kalsiyum kanallarının akımlarını azalttığı bulunmuştur. 1mM konsantrasyondaki salisilat inaktivasyon eğrisini hiperpolarizasyon yönününe kaydırmıştır. Salisilatın bu tür bloke edici etkisi inaktif ya da dinlenim halindeki L tipi kalsiyum kanallarına bağlanmasına yorulmuştur. Ayrıca kulak çınlamasındaki rolünün, azalmış L tipi kalsiyum kanalı akımı aracılığıyla GABA salınımının azalması ve dolaylı olarak GABA aracılı inhibisyonun azalması olduğu belirlenmiştir (203). Yüksek voltajla aktive olan kalsiyum kanalları L, N, P/Q ve R tipi kalsiyum kanallarıdır. L tipi kalsiyum kanalları uyarılabilir hücrelerde depolarizasyona cevap olarak uzun süreli kalsiyum akımlarının oluşturur. Bu kanalların sağladığı kalsiyum hücre içi sinyallerin başlamasına neden olurken, aynı zamanda nöronlarda aksiyon potansiyelini takiben hiperpolarizasyonun oluşmasından sorumludur. Başka bir özellik olarak GABA gibi nörotransmitterlerin salınımını düzenleyen en önemli kalsiyum kanalı tipidir (203). N tipi kalsiyum kanalları ise özellikle presinaptik sinir uçlarına lokalize olmuştur ve sinaptogenez ve nörotransmisyonda anahtar

bölgelerine sahiptir (204, 205). Yaptığımız çalışmada salisilat ve aşırı gürültüyle oluşturulan kulak çınlamasında CaV2.2 (Cacna1B) iyon kanalı mRNA’larının

kontrol grubuna göre sırasıyla 0.08 ve 0.09kat azaldığını görüyoruz. Bu sonuç Chen ve arkadaşlarının inferior colliculus nöronlarında yaptığı elektrofizyolojik değerlendirmelerde, dışarıdan uygulanan kalsiyum takviyesinin spontan aktivitedeki artışı iptal etmesini destekler niteliktedir (59).

6.3.3. Sodyum Salisilatla Oluşturulan Kulak Çınlamasının Voltaj Kapılı Sodyum Kanallarına Göre Değerlendirilmesi

Voltaj kapılı sodyum kanalları ise tüm nöronlarda iletim ve uyarım için hayati öneme sahiptir. Çoğu uyarılabilir hücrede aksiyon potansiyelinin hızlı yükselen fazının ve inen fazının ilk bileşenidir. Aksonlar üzerindekiler ise aksiyon potansiyelinin eşik değerini belirler. Tekrarlanan ateşlemelerin frekansını ve zamanını etkiler. Sodyum tarafından aktive edilen presinaptik sinir uçlarından nörotransmitter salınımını ayarlar. Hiperpolarize durumda kapalı olarak bulunurlar. Hücre zarı depolarize olduğunda kanal kısa bir süre açık kalır ve sonra inaktif duruma geçer. İnaktif durumda tekrar açılmazlar. Tekrar açılabilmeleri için bir dinlenim süresine ihtiyaçları vardır. Açılma yeteneğini tekrar kazanmaları için hücre zarının hiperpolarize zar potansiyeline geçmesi gerekmektedir. Liu ve arkadaşlarına göre salisilatın bloke edici etkisi muhtemelen bu dönemde yani hücre zarı dinlenim durumundayken gerçekleşir. Kanallara açık oldukları zaman da bağlanabilmesine rağmen aktivasyon sürecinin voltaja bağımlılığını etkilemez. Ayrıca rat inferior colliculus kesitlerine değişik dozlarda (0.1, 0.3, 1, 3 ve10 mM)

salisilat uygulandığında sodyum akımlarının genliğinde doza uygun olarak azalmalar görülmektedir (206).

Liu ve arkadaşlarının aksine, Zheng ve arkadaşları antiepileptik bir ilaç olan carbamazine’nin doza bağımlı olarak insanlarda kulak çınlamasını iyileştirdiğini göstermişlerdir. Mekanizma olarak da voltaj kapılı sodyum kanallarının bloke ederek bu iyileşmeyi sağladığını bildirmişlerdir (207). Bizim çalışmamızda salisilata oluşturulan kulak çınlamasında SCN1A, SCN2A1 ve SCN3A mRNA’larında sırasıyla 0.11, 0.13 ve 0.14 oranında azalma görülmüştür. Bu bulgular Liu ve arkadaşlarının sonuçlarını desteklerken, Zheng ve arkadaşlarınınkine ters düşmektedir. Eğer salisilat ile oluşan kulak çınlamasının nedeni voltaj kapılı sodyum kanallarının bloke edilmesi ise, aynı mekanizma ile çalışan carbamazin’in salisilata karşı koruyucu etki göstermesini anlamak biraz güçtür.

6.3.4. Sodyum Salisilatla Oluşturulan Kulak Çınlamasının HCN