• Sonuç bulunamadı

2. SĠYASAL DAVRANIġ VE KĠTLE ĠLETĠġĠM ARAÇLARININ ETKĠSĠ

2.1. Siyasal ĠletiĢim

29

30 Tabi bu tanımlamada ki esas sorun hangi örgütlerin ya da aktörlerin iletiĢimin siyasal iletiĢim olacağını ve bu aktörlerin hangi ilettiklerinin gerçekten siyasi iletiĢim mesajı sayılıp sayılmayacağının ayırt edilebilme hususudur.

Aziz‟e göre siyasal iletiĢim toplumun her alanında etkindir. Ekonomik, kültürel ve bütün siyasal kurumların günlük rutinlerinde bile siyasal iletiĢim görülebilmektedir.

Toplumu oluĢturan her birimin kültürel, ekonomik ve sosyal kararları aynı zamanda içinde siyasette barındırır. Siyaset kavramını günlük hayattan ayrı düĢünmek bütünün parçalarından birini yok saymak anlamına gelecektir. Bu fikirden hareketle diyebiliriz ki siyasal iletiĢim sadece seçim süreçlerinde ortaya çıkan bir kavram değil hayatın her alanında varlığını görebildiğimiz bir yaĢam biçimidir.

Seçim süreçlerinde, sürecin öncesi ve sonrasında toplumun her kesiminde çok farklı araçlar kullanarak ve sürekli üreterek yapılan bir iletiĢim biçimi haline gelmektedir.

2.1.1. Siyasal ĠletiĢim Tarihi

Siyasetin, siyasal iletiĢim ile iliĢkisi modern demokrasinin II. Dünya savaĢı sonrası yeniden yapılandırılmaya baĢlanmasıyla oluĢmuĢtur. Bu oluĢum sürecinde yani demokrasileri yeniden inĢa ederken; toplumun düĢünme, inanma biçimlerini, etki-tepki iliĢki süreçlerini nasıl yaĢadığını, kabul etme ve karĢı koyma tutumlarını açığa çıkartabilmek için kamuoyunun yeniden ama bu kez daha bilimsel olarak tanımlanması gereği doğmuĢtur. Bu ihtiyaç doğrultusunda ise siyaset ve iletiĢim biliminin kullandığı yöntem ve teknikleri değerlendirerek yeni bir yöntem sonunda siyasal iletiĢim ortaya çıkmıĢtır (Crowley, 2014: 1-100). Bir nevi siyasal iletiĢim, siyasetin daha akademik ve bilimsel ele alınma yaklaĢımı olarak da değerlendirilebilmektedir.

Siyasal iletiĢim kavramının ve iĢleyiĢinin küreselleĢme sonrası Amerikan siyaset tarzının bir getirisi olduğu bilinmektedir. Bu siyaset tarzı siyasal iletiĢim kampanyalarının en tipik özelliği idi ve bu Amerikan tarzı bir siyaset anlayıĢı demektir.

Süreç içerisinde gözlemlenen parti yerine lidere, ideoloji yerine ise imaj siyasetine yönelmek Amerikan tarzı bir siyaset yapıĢ Ģekli olarak kendini göstermektedir.

Genellikle bu mantık çerçevesinde yapılan kampanyalarda aslolan liderin imajı olduğundan ve bu imaj üzerinde durulduğunda siyasal iletiĢim süreci tam bir imaj ve lider Ģovuna dönüĢmektedir.

31 Ayrıca siyasal kampanyaların baĢarısı ve etkisi adına bu kampanyalarda ses ve sinema sanatçıları, yazarlar, aydınlar ve de akademisyenler boy gösterebilmektedir (Crowley, 2014: 1-105).

Renkler üzerinden imaj çalıĢması, beden dili çalıĢmaları, sembollerle konuĢmak ve mesaj vermek artık siyasal iletiĢimin vaz geçilmezlerinden olmaktadır.

Türkiye‟de 2000‟li yıllar ve sonrası siyasal iletiĢimine incelediğimizde Ak partinin siyasi iletiĢimi kullanma Ģekline bakıldığında; bir imaj çalıĢması ve bunun üzerine kurulu bir strateji görebilmekteyiz.

Örneğin; Ak Partinin rengi turuncu seçilmiĢ ki bu devrim rengi olarak görülmektedir. Eski sosyalist ülkelerde yaĢanan devrimler turuncu devrim yılları olarak tarihlenmiĢlerdir. Rengi turuncu seçilen Ak Partinin sloganı ise “Durmak Yok Yola Devam” olarak belirlenmiĢ bütün bunlar geliĢen ve değiĢen siyasal iletiĢimin getirisi süreçler olarak planlanmıĢtır. Siyasal iletiĢimde asıl gaye Habermas‟ın öne sürdüğü bu iletiĢim Ģeklinin toplumu düzenlenebiliyor ve yönlendirebiliyor olması ile alakalıdır.

Siyasal iletiĢimden söz etmeyi devam ettirebilmek için aktörlerini iyi bilmek gerekmektedir.

2.1.2 Siyasal ĠletiĢim Aktörleri

Günlük hayatımızın akıĢı içerisinde de farketmeden ya da bilerek siyasal iletiĢime çokça maruz kalmaktayız. Bunun sebebi siyasal iletiĢim aktörlerinin her yerde her zaman karĢımıza çıkmasıdır. Bu aktörler genelde günlük rutinde siyaset üzerine çeĢitli faaliyetlerde bulunup söylemler üreten, siyasal liderler, medya profesyonelleri, sendikalar, egemen gruplar ve siyasi iktidar sahipleri olabilmektedir. Bu aktörlerin gerek birbirleri ile gerek kamuoyu ile yürüttükleri iletiĢim ve söylem değiĢ-tokuĢu çerçevesinde siyasal iletiĢim süreci iĢlemektedir.

Siyasal iletiĢim söylemlerini gerçekleĢtiren her aktöre siyasal iletiĢim aktörleri denmektedir ve bu süreçleri ağırlıklı olarak kitle iletiĢim araçlarıyla yürüttüklerini gözlemlemek mümkündür.

Siyasal iletiĢim aktörlerinin her biri kendilerine toplum tarafından biçilen rolleri oynamaktadırlar. Köker‟e göre; bu aktörler, politika yapıcı, parlamento, politikacı, yargıç, bürokrat, teknokrat, devlet içi ve devlet dıĢı aktörlerdir. Bu kadroların

32 içine, araĢtırma Ģirketlerinden, sendikalardan, sivil toplum örgütlerinden, sermaye gruplarına kadar pek çok örgütü dâhil edebiliriz (Kılıçarslan, 2013: 1-155).

Devlet yapısı, yönetim Ģekli veya izlediği siyaset nedeniyle bu rollerde yer alanların statüleri ya da görevleri değiĢkenlik gösterebilmektedir.

Örneğin Devlet BaĢkanı bir ülkede siyasal iletiĢimi uygulama noktasında en üst makamsa bu ülkenin siyasi yapısına göre bu görev baĢkanlıktan farklı olarak kral, imparator, prens tarafından yönetilen bir siyasi iletiĢim öğesine dönüĢebilmektedir.

Siyasi iktidarlar ülkeleri yönetirler ve bu yönetimin tipi ülkelerin siyasetine göre farklılık gösterebilmektedir. Örneğin oligarĢi, monarĢi veya cumhuriyetle yönetilebilir ve bu yönetimlerdeki iktidarlarda iç iĢlerinde halk ile dıĢ iliĢkilerde diğer ülkeler ile bir siyası iletiĢim içerisinde bulunmak zorundadırlar. Haliyle bu iletiĢimler yapı gereği siyasaldır ve siyasal partiler ile iktidar güçleri tarafından gerçekleĢtirirler.

Siyasi parti kavramı siyasal iletiĢim açısından bakıldığından bu sürecin en yoğun kullanıldığı yerler ya da aktörlerdir. Çünkü siyasi partilerde amaç siyasetle halkı yönetmektir ve siyasi partiler her türlü faaliyetleri siyasal iletiĢimle yaparlar.

Siyasal aktörlerin mesajlarını kitle iletiĢim araçlarıyla kamuoyuna ya da hedef kitleye iletmeleri medyayı bu süreçte en önemli güçlerden biri yapmaktadır. Çünkü medya vasıtasıyla gündemi belirlemek ve gündeme yön vermek mümkündür. Burada medya bir araç vazifesi görmektedir. Uztuğ‟a göre medyada en önemli aktör haber medyasıdır. Haber medyası; yöneten-yönetilen iliĢkisinde önemli bir kamuoyu ve gündem oluĢturmakta ve denetim yaparak bu konularda seçmen yani halkı bilgilendirmektedir (Uztuğ, 2004: 57).

Bir baĢka kuramcı Woltan‟a göre ise; siyasal iletiĢim farkı aktörler tarafından dile getirilen ve medya tarafından aktarılan siyasal söylemlerin üretimi ve değiĢimine iliĢkin akla gelebilecek her Ģey olarak tanımlanabilmektedir. Örneğin kamuoyu araĢtırmalarını, kitle iletiĢim araçlarını, siyasal pazarlamayı ve siyasal reklamcılığı, siyasal iletiliĢim öğeleri olarak saymak mümkündür.