• Sonuç bulunamadı

Silah Kavramı

Belgede Kolluğun zor ve silah kullanması (sayfa 154-157)

Kolluk kuvvetleri, görevlerinin gereği olarak caydırıcı etki doğurması için görünür şekilde silahla donatılmış bulunmaktadır.

Emniyet Teşkilatı Kanunu Madde 3’te, silahlı bir kuvvet olan Polis ve Jandarma genel zabıtadır demekle, polisin silah taşımaya yetkili olduğunu belirtmiştir. 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar Kanunun 7/B bendi C fıkrası: “Ateşli Silahları ancak; Emniyet Hizmeti sınıfına dahil kadrolarda çalışan personelden olanlar taşıyabilirler veya mesken ya da işyerlerinde bulundurabilirler” ifadesi ile, polise silah taşıma ve bulundurma yetkisini vermektedir.

Kelime anlamı olarak hukuk sözlüğünde silah, savunma veya saldırma amacı ile kullanılan araç olarak tanımlanmıştır524. Eski TCK’ da her maddeye, başlık ve bölüme uygulanabilecek bir silah kavramının tanımı yapılmamıştı. Kanunda, geçen silah kavramı bazı maddelerde cezayı artıran bir hal olarak, bazı maddelerde ise suçun unsuru olarak düzenlenmişti.

524 Ejder 728

140

Türk Hukuk düzeninde silah kavramı ile ilgili düzenlemeler, TCK’ da ve Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Yönetmelikte, PÇKY’nde, JTGYY’de yer almaktadır. Kanun ve yönetmelikler nelerin silah sayılabileceğini açıklamaya çalışmıştır. Ancak bu silahların yasal olarak kullanılabilmesi için kolluğun kadrosunda bulunması veya özel bir görev için verilmesi gerekir525. Birleşmiş Milletlerin kabul ettiği KAZSKDTP ’in 11/a maddesinde, kanun adamlarının silah kullanmaları konusunda ülkelerin çıkardığı tüzük veya yönetmeliklerde, kanun adamlarının hangi şartlarda silah taşımaya yetkili oldukları ve taşınmasına izin verilen silahlar ile mühimmatın türlerinin gösterilmesi gerektiği belirtilmiştir.

Teknik gelişmeler sonucu ortaya çıkan silahlar birlik kadrosunda yer almak kaydıyla Jandarma tarafından kullanılabilmektedir Silah, silahı kullanacak birlik ya da personelin kadrosunda gösterilmedikçe o birlik ve personel tarafından kullanılamaz526.

Öncelikle silah kavramından ne anlaşıldığının tespit edilmesi gerekir. TCK’nun 6. maddesinin f bendi silah kavramını şu şekilde tanımlamıştır:

Silâh deyiminden; 1. Ateşli silâhlar, 2. Patlayıcı maddeler,

3. Saldırı ve savunmada kullanılmak üzere yapılmış her türlü kesici, delici veya bereleyici alet,

4. Saldırı ve savunma amacıyla yapılmış olmasa bile fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli diğer şeyler,

5. Yakıcı, aşındırıcı, yaralayıcı, boğucu, zehirleyici, sürekli hastalığa yol açıcı nükleer, radyoaktif, kimyasal, biyolojik maddeler, anlaşılır.

Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Yönetmeliğin 2/b maddesinde silah; “uzaktan veya yakından canlıları öldürebilen, yaralayan, etkisiz

525

Alçalar 102. 526

Akçe 147. al.y. Sözen,“v.d.” Jandarmanın Görev ve Yetkileri. (Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Yayını, 2003) 215.

141

bırakan, canlı organizmaları hasta eden, cansızları parçalayan veya yok eden, ruhsata tabi araç ve aletlerin tümü” şeklinde tanımlanmıştır.

Çevik Kuvvet Yönetmeliği 4. maddesinde; “Silah ve araç; cop, sis ve gaz

bombaları, tabanca, makinalı tabanca, ve tüfek, gaz ve bomba tüfeği, dürbünlü tüfek ve benzeri vurucu, önleyici etkisiz hale getirici savunmaya elverişli aletleri, gaz, boyalı ve boyasız tazyikli su püskürten veya personeli ve malzemelerini taşıyan zırhlı veya zırhsız araçlar ile helikopterleri veya uçakları, ifade eder”, şeklinde bir tanım yapılmıştır. Bu tanımdan, silahtan anlaşılması gereken; polisin günün şartlarına göre teçhiz edilerek kadrosunda bulunan tabanca, makinalı tabanca tüfek, dürbünlü tüfek ve benzeri, vurucu, önleyici etkisiz hale getirici aletlerdir.

JTGYY’nin 40. maddesinde: “Silah kullanmak deyiminden, mutlaka ateş etmek anlaşılmaz. Ateş etmek, silah kullanmada en son çaredir.

Bu yönetmeliğin uygulanmasında silah deyimi; ateşli silahları, kesici ve dürtücü silahları, önleyici, etkisiz duruma getirici ve savunmaya ilişkin aletleri cop, sis ve gaz bombalarını; gaz, boyalı ve boyasız basınçlı su püskürten, personel ve malzeme taşıyabilir zırhlı ve zırhsız araçları, helikopter ve uçakları kapsar” şeklinde tanımlanmıştır.

JTGYY, PVSK’nın aksine jop, gaz, basınçlı suyu maddi güç olarak değil silah olarak kabul etmiştir527.

Silahın amaç yönünden tarifi de yapılmaktadır. Amaç yönünden silah; yakından ve uzaktan kullanılarak canlıları etkisizleştirmeye, yaralama ve öldürmeye, cansız varlıkları tahrip, imha ya da niteliğini bozarak kullanılmaz hale getirmeye, kullananı ise çeşitli olumsuz etkilerden korumaya yarayan araç ve gereçlerin ortak adı olarak tanımlanmaktadır528.

PVSK madde 16’da “her çeşit silah” tabiri kullanılmış olup, bu kavramdan ne anlaşılması gerektiği konusunda herhangi bir açıklama yer almamıştır. PVSK m.16’da geçen silah tabiri, açıkça ifade edilmemekle birlikte ateşli silahı

527

Güzeloğlu 40. 528 Akçe 147.

142

kastetmektedir. Çünkü maddenin önceki bölümünde diğer araçlar maddi güç olarak tanımlanmıştır ve madde de silahtan sonra ateş etme kavramı kullanılmıştır529.

Zeki Hafızoğulları, madde de geçen her çeşit silah ibaresinden polisin kadrosunda olan silahın anlaşılması gerektiğini belirtmiştir530. Ancak TEZCAN; “meşru müdafaa bakımından herhangi bir ayırım gözetilmemesi gerektiği, yeter ki saldırıyı ortadan kaldırma bakımından söz konusu silahın kullanılması zorunluluk arz etsin ve saldırıyı bertaraf edecek ölçüde kullanılmış olsun” görüşündedir531.

Anayasa Mahkemesi bir kararında “her çeşit silah ibaresinden, polisin teçhiz edildiği geleneksel silahlar arasında olayın nitelik ve şiddeti göz önünde tutularak seçilecek silah anlaşılmalıdır” demektedir.532 3711 Terörle Mücadele Kanunu’nun ek 2. maddesinin iptaline ilişkin açılan davada; Anayasa Mahkemesi, silah ibaresiyle sadece ateşli silahların anlaşılmayacağını kararında belirtmiştir533.

Belgede Kolluğun zor ve silah kullanması (sayfa 154-157)

Benzer Belgeler