• Sonuç bulunamadı

Seyfeddin Torumtay’ın Hatiroğlu İsyanındaki Rolü

1.2. Selçuklu Devlet Adamı Olarak Seyfeddin Torumtay

1.2.5. Seyfeddin Torumtay’ın Hatiroğlu İsyanındaki Rolü

İlhanlı hükümdarı Abaka Han 1275 yılında oğlu Argun Han’ı, maktul IV. Rükneddin Kılıç Arslan’ın kızı Selçukî Hatun ile evlenmesi kararını almıştır. Bu sayede Abaka Han Anadolu’ya daha rahat şekilde hükmedebilmeyi düşünmüş olmalıdır. Çeyizi hazırlanan gelin alayını uğurlayanlar arasında Seyfeddin Torumtay da bulunmaktadır. Muinüddin Pervane gelin alayı ile birlikte Anadolu’dan ayrılmış bu süreçte Seyfeddin Torumtay’ın da içlerinde bulunduğu bir kısım devlet adamı III. Gıyâseddin Keyhüsrev ile birlikte Kayseri’de kalmıştır113

. Bu sırada Muinüddin Pervane Erzincan’ı Seyfeddin Torumtay’a ikta olarak vermiştir114

. Bu dönem Muinüddin Pervane’nin, Moğollar nezdindeki itibarının ciddi anlamda sarsılmaya başladığı ve iktidarının sıkıntıda olduğu bir dönemdir. Bu sayede Muinüddin Süleyman Pervane daha önce de aralarında sorun olan Erzincan’ı, Seyfeddin Torumtay’a ikta ederek onu yanına çekmeye çalışmıştır. Erzincan’ın Seyfeddin Torumtay’a ikta edilmesinden rahatsız olan Erzincan Ermeni başpapazı Merhasya, Pervane Muinüddin Sülayman’ın Erzincan’ı Seyfeddin Torumtay’a ikta eylemesini Toku Noyan’a şikâyet etmiştir. Bu bölgenin kendisine verilmesi halinde Han’a her yıl 500 süvarilik bir kuvvet besleyip hizmet edeceğini söylemiştir. Bunun üzerine Toku Noyan: “askerî iktalar burmuş giyenlere (din adamlarına)

değil başlarında sorguç taşıyanlara (askeri şahıslara ve kumandanlara) layıktır. İkta istiyorsan sırtından burmuşu çıkar“ demiştir115. Bunun neticesinde Erzincan Seyfeddin Torumtay’ın elinde kalmıştır.

İlhanlı hükümdarı Abaka Kaan’ın kardeşi Acay Noyan ve ordu kumutanı Samagar Noyan’ın baskılarından kurtulmak isteyen Muinüddin Pervane, Anadolu halkının Moğollara

111

Abaka, Hûlâgû Han’ın on dört oğlunun en büyük olanıdır. Abaka, 1256 yılında babasıyla birlikte İran’a gelmiştir. Babasının 8 Şubat 1265 tarihinde vefatıyla İlhanlı tahtına çıkıncaya kadar Horasan valiliği yapmıştır. Bk. Mustafa Akkuş, “Abâkâ Han’ın Dinî şahsiyeti ve Anadolu’daki Uygulamaları”, SUTAD, S. 40, s.73-85.

112

Baybars Mansûrî, Zubdetü’l Fikre, s. 47.

113

İbn Bîbî, el-Evâmir’l Âlâ’îye fî Umûr’l Âlâ’îye , s. 179; İbn Şeddâd,Al-Melik Al-Zahir, s.73. 114

İbn Şeddâd,Al-Melik Al-Zahir, s. 58. 115

27

karşı kurtarıcı gibi gördüğü Mısır Memlük Sultanı Baybars’a bir elçilik heyeti göndererek Gıyâseddin Keyhüsrev’e ve Selçuklu saltanatına dokunmamak şartıyla Baybars’ı Anadolu’ya çağırmıştır. Sultan Baybars, 1275’te ordusuyla birlikte Anadolu’ya yönelmiş ancak Abaka Kaan’ın bu sırada Acay ve Samagar Noyan’ı Anadolu’dan geri çağırması üzerine Muinüddin Pervane Baybars’a elçi göndererek ittifakın bu yıl uygulanmasının mümkün olmadığını bu sebeple seferini gelecek yıla ertelemesini istemiştir. Bu sırada Abaka Kaan, Toku Noyan'ı Anadolu’da görevlendirmiş ve Selçuklu devlet erkânına onun izni olmadan herhangi bir konuda karar vermemelerini bildirmiştir. Bunun üzerine Muinüddin Pervane diğer devlet adamlarıyla anlaşarak Baybars’tan Anadolu’ya gelmesini istemiştir. Ancak Baybars bu seferin gelecek yıl olabileceğini bildirmiştir116. Sultan Baybars’a yardım çağrısında bulunan başta Muinüddin Süleyman Pervane Hatiroğlu Şerefeddin Mesud, kardeşi Ziyaeddin Mesud, Emir Hüsâmeddin Bicar117, oğlu Diyarbakır valisi Bahaeddin gibi devlet adamlarıdır. Seyfeddin

Torumtay bu süreçte hiçbir olaya karışmamıştır118

.

Muinüddin Süleyman Pervane, Tebriz’e gelin alayıyla birlikte yola çıkmadan önce Anadolu’da oyalanarak Sultan Baybars’tan haber beklemişse de herhangi bir elçi gelmemesi üzerine Abaka Han’a doğru yola çıkmıştır. Onun İlhanlı ülkesinde bulunduğu sırada Anadolu’daki Hatiroğullarının Baybars’tan yardım talep edeceklerinden tereddüt etmiştir. Bu sebepten Muineddin Arslandoğmuş’un oğlu Sinaneddin ve Taceddin Giv’i,119 Hatiroğullarına karşı dikkatli olmaları hususunda uyarmıştır120

.

Moğolların ve Muinüdddin Pervane’nin Anadolu’da bulunmamasını fırsat bilen Hatiroğlu Şerefeddin, 1276 yılında isyan etmiştir. Kardeşi Ziyaeddin’i Kayseri’ye yollayarak Sultan III. Gıyâseddin’i getirmesini istemiştir. Bu sırada Kayseri’de Sultanın yanında Atabey Mecidüddin, Emir Seyfeddin Torumtay, Müstevfî Celâleddin Mahmud, Nureddin Caca’nın kardeşleri bulunmaktaydı. Sultanın teslimi hususunda devlet adamları arasında tartışmalar olduysa da adı geçen emirler Hatiroğlu’na karşı koyamayacaklarını düşünerek Sultan’ı teslim

116

Kaymaz, a.g.e., s. 143.

117

I. Alâeddin Keykubad dönemindeki önemli Harezmli devlet adamlarındandır. II. İzzeddin Keykavus ve IV.Rükneddin Kılıç Arslan arsındaki taht mücadelesinde Rükneddin Kılıç Arslan’ın yanında yer almıştır. Harput subaşısı Baycar, Muineddin Pervane’nin gizli emri ile 1277 yılında, Ermeni başpapazı Marhasya Sergîs’i otuz papazıyla birlikte öldürmüştür. Daha sonra Harput subaşısı Hüsâmeddin Baycar ve oğlu Diyarbakır Subaşısı Bahaeddin Bahadır Memlûklara iltica etmişler ve Sultan Baybars nezdinde iyi karşılanmışladır. Bk. Efe Durmuş, “Türkiye Selçukluları Devrinde Harizmli Bir Türk Emîri: Hüsâmeddin Baycar”, Fırat Üniversitesi Sosyal

Bilimler Dergisi, XIX/1 (2009) , s. 223-232. 118

İbn Şeddâd, Al-Melik Al-Zahir, s. 60-61.

119

Kayseri sübaşısı olup Hatiroğullarını ortadan kaldırmayı düşünmüşse de Hatiroğu Şeefeddin’in bundan haberinin olması üzerine idam edilmiştir. Turan, Selçuklular Zamanı, s. 556.

120

28

etmişlerdir. Sultan III. Gıyâseddin’i ve devlet erkânını da yanına alan Hatiroğlu Şerefeddin Niğde’ye gitmiştir121

.

Niğde’ye ulaşan Hatiroğlu Şerefeddin Mesud, Kayseri’den getirdiği devlet adamlarına Sultan Baybars’tan, Moğollardan kurtulmak için yardım istedikleri yazılı olan kağıtları imzalatmıştır. Kardeşi Ziyaeddin’nin yanına bir nevi rehine olarak Emir Seyfeddin Torumtay’ın oğlu Sinaneddin Musa, Atabey Mecidüddin Mehmet’in kardeşi Nizameddin Yusuf ve Müstevfi Celâleddin Mahmut’un kardeşini de vererek 1276 yılında Sultan Baybars’a büyük bir heyet göndermiştir. Sultan Baybars Ziyaeddin’e ordusunun büyük bir kısmının Mısır’da bulunduğunu ve Pervane ile 1277 baharı için anlaşmış olduklarını şimdi Anadolu’ya gidemeyeceğini bildirmiştir122

.

Eylül 1276’da Anadolu’ya Abaka Han’ın kardeşi Şehzade Kongurtay’ın kumuta ettiği 30 bin kişilik Moğol askeriyle dönen Pervane Muinüddin Süleyman, isyanı bastırmak için Sivas’tan Yabanlu Pazarı’na123

oradan da Niğde’ye ulaşmıştır. Hatiroğlu Şerefeddin Lulua Kalesi’nde yakalanmıştır. Yapılan yargılamanın ardından 1276 yılında idam edilmiştir124

. Moğollar Emir Seyfeddin Torumtay, Atabey Mecidüddin, Cacaoğlu Nureddin ve Müstevfi Celâleddin Mahmut’u da sorgulamışlardır. Bunlar Taceddin Giv’in akıbetine uğramaktan korktukları için Hatiroğlu’na boyun eğmek zorunda kaldıklarını belirtmişlerdir. Moğollar bu devlet adamlarını bağışladılarsa da her birinin ödemesi gereken yüksek miktarlarda diyet bedeli belirlemişlerdir. Kaynaklarda, Seyfeddin Torumtay’ın Abaka Han’a 200 at, 400.000 dirhem cürüm resmi ve bütün kış boyunca 1000 Tatar’ın iaşesini karşılamak üzere verdiği bedel üzerine canının bağışlandığını yazmaktadır125

.

İbn Şeddâd, Seyfeddin Torumtay’ın Hatiroğlu isyanına katılmadığını yazmıştır126

. Osman Turan ve İsmet Kayaoğlu da Seyfeddin Torumtay’ın iradesi dışında gelişen olaylar sebebiyle isyana karıştığını söylemişlerdir127. İbn Şeddâd, Seyfeddin Torumtay’ın oğlu Sinaneddin Musa’nın Hatiroğlu isyanına katıldığı, Baybars’ı Anadolu’ya davet eden heyet

121

İbn Bîbî, el-Evâmir’l Âlâ’îye fî Umûr’l Âlâ’îye, s. 181; Aksarayî,Müsâmeretü’l-Ahbâr, s. 78.

122

İbn Şeddâd, Al-Melik Al-Zahir, s.77.

123

Kayseri-Pınarbaşı arasında bir mevkidedir. Yabanlu Pazarı’nda “kusurlu, sahte ve kalp emtia bulunduğu gibi, kazanç getiren çok kıymetli mallar da bulunur. Yabanlu, tacirler için gerçekten büyük bir kazanç yeridir.” Bk. Faruk Sümer, Yabanlu Pazarı: Selçuklular Devrinde Milletlerarası Büyük Bir Fuar, Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı, İstanbul 1985; Mevlâna Celâleddin, Mesnevi, VI, (çev. Veled Çelebi İzbudak- Gözden Geç. Abdülbâki Gölpınarlı), Konya 2016, s. 997.

124

Aksarayî, Müsâmeretü’l-Ahbâr , s. 81-82.

125

İbn Şeddâd, Al-Melik Al-Zahir, s. 81.

126

İbn Şeddâd, Al-Melik Al-Zahir, s. 77.

127

29 içerisinde bulunduğu bilgisini vermektedir128

. İbn Bîbî’nin kaydından ise Sinaneddin Musa’nın bir rehine şeklinde Hatiroğlu Ziyaeddin’nin yanında bulunduğu anlaşılmaktadır129

. Netice itibariyle Seyfeddin Torumtay’ın Hatiroğlu isyanından sonra katledilmemesi onun bu isyana destek vermediğini göstermektedir. Ancak oğlu Sinaneddin Musa’nın isyana dâhil olarak veya rehine şeklinde Mısır’a gitmesi Moğolların Seyfeddin Torumtay’a yüklü miktarda bir diyet bedeli belirlemesine neden olmuştur. Seyfeddin Torumtay’ın Moğollara ödediği miktarın onun ne derece zengin bir devlet adamı olduğunu açık şekilde göstermektedir.