• Sonuç bulunamadı

Sanata ölümsüzlüğü katmış sanatçılar, zamana meydan okurcasına Beşiktaşlılarla buluşuyor Şairler Parkı’nda

E

ğer bir gün şehirden uzaklaşmadan yemyeşil ağaç-ların altında sakince oturup kendinizi dinlemek ister-seniz Vişnezade’deki Şairler Sofası Parkı’na gitme-lisiniz. Beşiktaş’ın en huzurlu semtlerinden biri olan Vişnezade’nin tam merkezinde bulunan parkta sizi Türk şiirinin en önemli şairleri bekliyor olacak.

Beşiktaş Akaretler yokuşunu çıkarken sol tarafta kalan, Beşiktaş kulüp bi-nasının hemen karşısında bulunan parkın etrafındaki yapılar size park hak-kında biraz ipucu verecektir. Ağır ve görmüş geçirmiş havaları olan eski İs-tanbul apartmanlarının arasında bulunan bir parkta ancak huzur bulabilir insan. İçeri girdiğiniz zaman farkedeceğiniz gibi, bu mütevazı yapıların ve Vişnezade semtinin güzelliği ve sakinliği Şairler Sofası Parkı’na da sirayet etmiş.

Eski adı Vişnezade Parkı olan Şairler Sofası Parkı 1939 yılında, dönemin İstanbul Belediye Başkanı Lütfi Kırdar’ın girişimiyle kurulmuş. Üç tara-fı derzli taş duvarlarla çevrelenerek toprak kaymasının önlendiği parkın üç tane kapısı var. Bu kapılardan ikisi Süleyman Seba Caddesi’ne çıkıyor, di-ğeri de Taşlık tarafındaki Baba Efendi Sokağı’na…Yani park aslında olduk-ça merkezi bir yerde, ama içeriye girdiğinizde İstanbul’un bütün keşmeke-şinden sıyrılıp, nerede olduğunuzu unutmanız çok olası.

Beşiktaş Belediyesi daha önce Melih Cevdet Anday’ın heykelinin bulun-duğu parka 19. ve 20. yüzyıllarda Beşiktaş ve çevresinde yaşayan şairlerin heykellerini yerleştirmeyi planlamış. Neyzen Tevfik, Cahit Sıtkı Tarancı, Or-han Veli, Behçet Necatigil, Özdemir Asaf, Sabahattin Kudret Aksal, Şair Nigar ve Oktay Rifat’ın heykelleri yerleştirildikten sonra Şairler Sofası adını alan parkın açılışı 2 Aralık 1998’de yapılmış. Projenin tasarım ve uygulama-sı Mimar Erhan İşözen’e ait. Cahit Sıtkı Tarancı’nın, Özdemir Asaf’ın, Beh-çet Necatigil’in ve Neyzen Tevfik’in heykelleri Namık Denizhan’ın; Saba-hattin Kudret Aksal’ın heykeli ise Yunus Tonkuş’un eseri.

Küçük bir canlı bitki müzesini andıran bu parkta birbirinden güzel ağaçlar var; Himalaya servileri, çitlembik ağaçları, manolyalar, akasyalar, dişbudak-lar, atkestaneleri ve akağaçlar... Top mazıları, ispirya ve kartopuları da

par-kın diğer güzellikleri… Güneş ışıkları ağaçların arasından süzülüp şairlerin heykellerinde dans ederken insanın içini tuhaf bir duygu kaplıyor. Yazdık-ları şiirlerle zamandan sıyrılmış bu şairler, heykel sanatı aracılığıyla mekânın ayrılmaz bir parçası olmuşlar bu parkta. Buraya şu veya bu şekilde yolu dü-şen herkes onları görüp hatırlıyor, belki de onlarla yeni tanışıyor. Bu park, içindeki heykellerle sanatın değerleri yaşatma, aktarabilme ve yarınlara ta-şıyabilme gücünü içinde barındırıyor. Şairlerin heykelleriyle şiirselleşen ve sanat taşan bu park şehrin merkezinde sizi bekliyor. Özellikle bir yaz akşa-mını bu parkta şairlerle geçirmek, onlarla sessizliği paylaşmak size çok iyi gelecek…

Melih Cevdet Anday

Süleyman Seba Özdemir Asaf

62 B+ İLKBAHAR

Melih Cevdet Anday

“Güzel günlerin şairi” Melih Cevdet Anday, Orhan Veli ve Oktay Rifat ile beraber “Garip” akımının öncülüğünü yapmış, sonradan “İkinci Yeni” akımı-na katılmıştır. İlk şiiri “Ukde” 1936’da Varlık Dergisi’nde yayımlandı. Şiir ve romanın yanısıra tiyatro oyunları yazan ve önemli eserleri Türkçe’ye kazan-dıran Anday 28 Kasım 2002’de vefat etti.

Neyzen Tevfik

1879’da Bodrum’da doğan Neyzen Tevfik taşlama türünün en önemli tem-silcilerindendir. Eserlerinde toplumdaki haksızlıklar, dini baskı ve çıkarcılık konularını işlemiştir. 28 Ocak 1953’te vefat eden Tevfik’in cenaze nama-zı Beşiktaş’ta Sinan Paşa Camii’nde kılınmıştır. Caminin avlusundan taşan kalabalık ana caddeleri, kahveleri, yolun karşısındaki Barbaros Bulvarı’nı doldurmuştur.

Cahit Sıtkı Tarancı

2 Ekim 1910’da Diyarbakır’da doğan Tarancı en çok “35 Yaş” şiiriyle bilinir. Lise son sınıfta öğrenciyken Muhit ve Servet-i Fünun dergilerinde çıkan ilk şiirleri ile tanındı. Karamsar bir havası olan şiirlerinde çoğunlukla ölüm ve acı temalarını işledi. 44 yaşında ağır bir hastalığa yakalandı ve 13 Ekim 1956’da tedavi için gittiği Viyana’da vefat etti.

Orhan Veli

Garip akımının kurucularından biri olan Orhan Veli Kanık felsefe eğitimi al-mıştır. Her şeyin şiire konu olabileceğini savunmuştur. Duygularını mısrala-ra en samimi şekilde döken şair olamısrala-rak tanınır. 13 Nisan 1914’de doğan Or-han Veli henüz 36 yaşındayken vefat etti.

Behçet Necatigil

16 Nisan 1916’da İstanbul’da doğan Necatigil edebiyat eğitimi aldı. İlk

şi-iri lise öğrencisi olduğu yıllarda Varlık Dergisi’nde yayınlandı. Beşiktaş’ta bugün Behçet Necatigil Sokağı olan Camgöz Sokağı’ndaki 22 numa-ralı ahşap evde yaşadı. 1964 yılında Nüzhetiye Caddesi üzerindeki De-niz Apartmanı’nda 23 numaralı daireye taşındı ve ölümüne dek (13 Aralık 1979) burada yaşadı.

Özdemir Asaf

11 Haziran 1923’te Ankara’da doğdu. 28 Ocak 1981’de İstanbul’da öldü. İlk yazısı 1939 yılında Servet-i Fünun dergisinde çıktı. Şiirlerinde çok sık kul-landığı kelime oyunlarıyla en az kelimeyle en çok şeyi anlatan şair olarak ta-nınır.

Sabahattin Kudret Aksal

1920’de “Akaretler sıraevler”de dünyaya gelen Aksal felsefe eğitimi aldı. İlk şiiri 1938’de Varlık Dergisi’nde, ilk öyküsü 1940’ta Küllük Dergisi’nde yayınlandı. İlk zamanlar “Garip” akımı, daha sonra “İkinci Yeni” akımı içinde şiirler yazdı. 19 Nisan 1993’te, Beşiktaş Şair Leylâ Sokak’taki evinde öldü.

Şair Nigar Hanım

1856 – 1918 yılları arasında yaşamış Servet-i Fünun şairidir. Macar asıllı Os-man Paşa’nın kızıdır. Birçok dil bilen Şair Nigar Hanım eserlerinde Nigar Binti Osman adını kullanmıştır. Aks-i Seda, Efsus ve Niran adlı eserler ver-miştir.

Oktay Rifat

“Garip” akımının kurucularından olan Oktay Rifat 10 Haziran 1914’de Trabzon’da doğdu. İlk şiirlerini Varlık Dergisi’nde yayınladı. Şiirlerinin ya-nında romanları ve hikâyeleriyle de Türk edebiyatına yenilik katmış bir

ede-biyatçı olan Oktay Rifat 18 Nisan 1988’de vefat etti. B+

E. Emre İnanç

Yazın ve ilkbaharda bu parka sık sık geliyorum. Burada, ağaçların al-tında kitap okumak en sevdiğim şeylerden biri. Buranın merkezili-ği de benim için büyük avantaj. Türkali Mahallesi’nde oturuyorum ve buraya yürümek en fazla beş dakikamı alıyor. Buna rağmen parka gelince şehirden çıkmış gibi oluyorsunuz.

N. İbrahim Karahan

Ben Şişli’de oturuyorum. Hafta sonları köpeğimle Demokrasi Parkı’ndan aşağıya inip, İnönü Parkı’ndan geçip bu parka geliyoruz. Bizim için çok güzel ve bulunmaz bir gezi yolu. Burada bir şeyler yi-yip gazetemi okuyorum. Bence Beşiktaş’ın parkları ve park düzen-lemeleri çok başarılı.

Benzer Belgeler