• Sonuç bulunamadı

Daha önce de belirttiğimiz üzere kat karşılığı inşaat sözleşmesi, eser sözleşmesi ve taşınmaz satım sözleşmesinin özelliklerini ihtiva eden çifte tipli ve karma niteliğe sahip bir sözleşme türüdür. Bununla beraber kat karşılığı inşaat sözleşmesinin eser sözleşmesinden ayrılan birtakım noktaları da bulunmaktadır.

1. Genel Olarak Eser (İstisna) Sözleşmesinin Tanımı ve Hukuki Niteliği Arapçadan dilimize geçmiş olan istisna sözcüğü, kelime anlamı itibariyle konusu sanat gerektiren bir işin yapılmasının üstlenilmesi anlamına gelir. Kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin eser sözleşmesi ile mukayesesi gerek öğretide gerekse uygulamada sıkça karşılaşılan bir durumdur.

a. Eser Sözleşmesinin Tanımı

Yürürlükten kaldırılmış olan 818 Sayılı Eski Borçlar Kanunu, eser sözleşmesini “İstisna Akdi” başlığı altında incelemekteydi. BK. md. 355 uyarınca

36 Erman, s. 10.

14

“İstisna, bir akittirki onunla bir taraf (müteahhit), diğer tarafın (işsahibi) vermeği taahhüt eylediği semen mukabilinde birşey imalini iltizam eder.” denilmiştir. Eser sözleşmesinin 818 Sayılı Borçlar Kanunu’ndaki bu tanımı, İsviçre Borçlar Kanunu’nun ilgili maddesinin birebir çevirisidir37. Öğretide birtakım yazarlar İBK’da düzenlenmiş olan ve eser sözleşmesi anlamına gelen “Werkvertrag” terimini kullanmaktadır.

6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu md. 470 uyarınca “Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, işsahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.” Bu tanımdan yola çıkarak eser sözleşmesi;

yüklenicinin bir eser meydana getirme yükümlülüğü karşısında işsahibinin, eserin yapımını üstlenmiş olan yükleniciye kendisine teslim edilen eser karşılığında bir miktar bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir38.

Öğretideki hâkim görüşe göre eser (istisna) sözleşmesi, “işsahibinin ödemeyi taahhüt ettiği ücret karşılığında, müteahhidin bir eser meydana getirmeyi ve teslim etmeyi üstlendiği iki taraf için hak doğuran ve borç yükleyen bir sözleşme”39dir.

b. Eser Sözleşmesinin Hukuki Niteliği

Eser sözleşmesi, tam iki tarafa borç yükleyen (synallagmatic, gegenseitiger, sinallagmatik) ve bu sebeple gerek yüklenicinin gerekse işsahibinin karşılıklı olarak asli edim yükümlülüğü altına girdiği rızai ve ivazlı bir sözleşme türüdür. Usulüne uygun bir biçimde kurulmuş bir eser sözleşmesi ile yüklenici (müteahhit), belirlenmiş olan eseri (inşaat) meydana getirme, işsahibi (arsa sahibi) ise yükleniciye ücret ödeme borcu altına girer. Bu durum, az önce değinmiş olduğumuz “tam iki tarafa borç yükleme” hususunun tezahürüdür.

Eser sözleşmesi, rızai bir sözleşmedir. Dolayısıyla karşılıklı ve birbirine uygun irade beyanı, eser sözleşmesinin kurulabilmesi için yeterlidir. Bununla birlikte sözleşmenin kurulması için başkaca bir şarta gerek yoktur.

37 Ahmed Akgündüz ve Halil Cin, Türk Hukuk Tarihi - C. II, Timaş Yayınevi, İstanbul, 1990, s. 254-255.

38 Eren, (Özel) s. 584; Cevdet Yavuz, Faruk Acar ve Burak Özen, Borçlar Hukuku Dersleri (Özel Hükümler), 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’na Göre Güncellenmiş ve Yenilenmiş 12.Baskı, Beta Yayınevi, İstanbul, 2013, s. 510.

39 Aral ve Ayrancı, s. 315.

15 Eser sözleşmesi herhangi bir şekil şartına bağlı değildir. Bu sebeple taraflar, kanunun emredici hükümlerine aykırı olmamak kaydıyla ve sözleşme serbestisi uyarınca hiçbir şekle bağlı olmaksızın eser sözleşmesini diledikleri gibi yapabilme hürriyetine haizdir. Ancak sözleşmenin içeriği, tarafların yükümlülükleri ve varsa diğer (tali) yükümlülüklerin yahut ek unsurların tespiti ve sonrasında meydana gelebilecek uyuşmazlıklar bakımından da söz konusu şartların ispatı bakımından eser sözleşmesinin yazılı olarak yapılmasında fayda olacaktır. Bununla birlikte TBK. md.

17 uyarınca tarafların özgür iradeleriyle şekle bağlı olarak eser sözleşmesini kararlaştırması durumunda ise şekil şartlarına uyulmaması halinde eser sözleşmesi geçersiz kabul edilir ve tarafları bağlamaz.

2. Eser Sözleşmesinin Unsurları

Eser sözleşmesinin unsurlarını; “bir eser meydana getirme”, “bedel ödeme” ve bu hususta “tarafların anlaşması” olmak üzere üçe ayırmak mümkündür40.

a. Bir Eser Meydana Getirme

Beden gücüne yahut fikri bir emek neticesinde ortaya çıkan hukuki varlığa eser denilmektedir41. Öğretide eserin maddi bir varlık olup olmadığı hususu tartışmalıdır.

İsviçre Hukuku’nda maddi olmayan bir varlığın eser sözleşmesine konu olamayacağı görüşü hakimdir. Buna karşılık ülkemizdeki ağırlıklı yönelim, maddi olmayan varlıkların da eser sözleşmesine konu olabileceği üzerinedir. Nitekim Yargıtay42 da maddi olmayan unsurların eser sözleşmesine konu olabileceği görüşündedir.

b. Ücret (Bedel) Ödeme

Ücret (bedel) ödeme unsuru, eser sözleşmelerinde kurucu bir unsurudur.

Dolayısıyla herhangi bir bedel olmaksızın meydana getirilmiş eser, eser sözleşmesi kapsamında değerlendirilemeyecek ve bu durum vekâlet sözleşmesinin konusunu

40 İhsan Erdoğan, İstisna Sözleşmesi ve Bazı İşgörme Sözleşmeleri ile Karşılaştırması SÜHFD, C III. S. 1., s. 135.

41 Erdoğan, s. 135.

42 Yarg. 9. CD. 1981/725 E., 1981/889 K., 05.03.1981 T. “Ses ve saz sanatkârları ise, eser meydana getiren kişilerdir. Çalışmalarındaki ana unsur eser meydana getirmektir. İşverenin, emir, direktif, kontrol, cezalandırılma edimlerine muhatap değillerdir. İşi üslenen bu gibi kişiler kural olarak iş sahibine bağlı olmaksızın çalışarak eserlerini verirler. Eserin oluşma süresi içinde işverenin bunlar üzerinde denetim ve gözetim yetkisi yoktur. Sanatçı, kendi sanat gücü ve yeteneği oranında, iş sahibinin talimatına tabi olmaksızın, kendi sorumluluğu altında icrayı gerçekleştirir. Bu nedenlerle, ses ve saz sanatçıları ile yapılan akitlerin, istisna akdi olarak kabulü gerekeceği ve olayda hizmet akdinden söz edilemeyeceği…”

16 oluşturacaktır. Ücretin para yahut para dışında bir edim olması mümkündür. Edimin para dışında ifasının en tipik örneği kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde ortaya çıkar.

Söz konusu sözleşmede yüklenici, işsahibine, önceden belirlenmiş bir miktar arsa payına karşılık bağımsız bölümü yapmak, işsahibi de kendisine yapılıp teslim edilen bağımsız bölüm karşılığında ücret olarak kendi payına düşen bölümlerin dışındaki bağımsız bölümlerin mülkiyetini devir borcu altına girer.

c. Tarafların Anlaşması

Sözleşmenin kurulabilmesi için tarafların “bir eser meydana getirme” ve bunun karşılığında “bir bedel ödeme” hususunda anlaşmaları gerekmektedir. Sözleşmenin taraflarının bu husustaki irade beyanları açık (sarih) olabileceği gibi örtülü (zımni) de olabilir.

3. Eser Sözleşmesinin Sona Ermesi

Eser sözleşmesinin sona ermesi, TBK’nun 481 ile 486. Maddeleri arasında düzenlenmiştir. Eser sözleşmesi, kendisinden doğmuş olan bütün borçların taraflarca ifası ile birlikte olağan olarak sona erer. Bunun dışında yaklaşık bedelin aşılması, eserin yok olması, tazminat karşılığı fesih, iş sahibi yüzünden ifanın imkânsızlaşması ve yüklenicinin ölümü veya yeteneğini kaybetmesi hali de eser sözleşmesini sona erdiren durumlardır.

4. Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinden Farkları

Yukarıda değindiğimiz bilgiler ışığında eser sözleşmesi, kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile benzer nitelikte olup, eser sözleşmesinin özelliklerini taşıyan çifte tipli karma niteliğe sahip bir sözleşme çeşididir. Fakat bu benzerlik, hukuki bağlamda birtakım farklılıkları da beraberinde getirmektedir.

Söz konusu farklılıkların ilki, tarafların üstlenmiş olduğu edimlerin niteliği bakımından ortaya çıkacaktır. Eser sözleşmesinde yüklenici, bir eser meydana getirmeyi taahhüt eder ve taahhüt ettiği eser karşılığında sözleşmede kararlaştırılmış olan miktara hak kazanır. Ancak kat karşılığı inşaat sözleşmesinde yüklenicinin meydana getireceği inşaat karşılığında işsahibinin bir miktar para yerine sözleşmede belirlenmiş olan arsa payının yükleniciye devredilmesi söz konusudur.

17 Eser sözleşmesi, şekil şartları bakımından da kat karşılığı inşaat sözleşmesinden ayrılır. Eser sözleşmesinde, herhangi bir şekil şartı bulunmazken kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geçerli olması için yazılı yapılması gerekmektedir.