• Sonuç bulunamadı

2.9. Malatya Teknokent

2.9.1. Pusula Ön Kuluçka Merkezi

2017 yılında kurulan Pusula Ön Kuluçkanın temel amacı, İnönü Üniversitesi bünyesindeki akademisyenler ve öğrenciler başta olmak üzere, Malatya ve bölgede girişimcilik potansiyeli taşıyanlar için oluşturdukları iş fikirlerinin ticari değere dönüşmesi adına gerekli olan altyapı, mentörlük / danışmanlık hizmetlerini sunmaktır.

Yazılım; 36 Elektronik; 5

Kimya; 5 Sağlık; 1

Diğer; 6

Firma Sayısı

Yazılım Elektronik Kimya Sağlık Diğer

65 Misyon

Girişimcilerin inovasyona dayalı ileri teknoloji alanındaki girişimlerini ya da düşüncelerini modelleme geliştirme ve yönlendirmede başvuracakları temel kaynak olmak.

Vizyon

Eğitimli ve girişimci insan gücü ile üreten, yaşam kalitesi yüksek bir bölge yaratmak. Bölgenin teknoloji geliştirme potansiyel ve kabiliyeti süreçlerine katkıda bulunan bir merkez olmaktır.

Pusula ön kuluçka merkezinin dört paydaşı bulunmaktadır. Bunlar;

1) İnönü Üniversitesi, 2)Malatya Teknokent,

3) Fırat Kalkınma Ajansı (FKA), 4) Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’dır.

Pusula Ön Kuluçka’nın içerisinde prototipleme atölyesi bulunmaktadır. Bu atölyeyi kullanarak girişimciler iş fikirlerini modelleyebilir ve prototip üretimi işlemlerini yapabilirler. Bu atölyenin gerekli altyapısı PUSULA LAB tarafından sağlanmaktadır. Laboratuvar girişimcilerin fikirlerini modellemesi ve prototip üretimi işlemlerini gerçekleştirmek için gerekli olan tüm donanıma sahiptir. Prototipleme atölyelerinde hem Malatya teknokent personeli hem de Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) uzmanları teknik destek ve rehberlik konusunda yardımcı olmaktadır.

Pusula Ön Kuluçka Merkezi bünyesinde Malatya’da, bölgede ve tüm ülkede girişimci ve girişimci adaylarına mentor-mentee eşleştirmeleriyle hizmet veren ve giderek büyüyen bir Pusula Mentor havuzu bulunmaktadır. Pusula Ön Kuluçka Merkezi Malatya Teknokentte yer almaktadır. Bu merkeze bağlı olarak eş zamanlı olarak kurulan Pusula Girişimcilik Merkezi ise İnönü Üniversitesi kampüsü içerisinde yer almaktadır. Pusula girişimcilik merkezinde 28.02.2018 tarihinden itibaren birer haftalık girişimcilik eğitimleri verilmeye başlanmıştır. KOSGEB destekli olarak verilen eğitimler İnönü Üniversitesi akademisyenleri tarafından verilmiştir. 20.07.2019 tarihine kadar 19 haftalık eğitim gerçekleştirilmiştir. Bu eğitimlere 475 girişimci adayı katılmış fakat 368 kişi sertifika almaya hak kazanmıştır.

66 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

MALATYA TEKNOKENT’TE GİRİŞİMCİLİK EKOSİSTEMİ 3.1. Literatür İncelemesi

Stam, E. (2015), çalışmasında girişimcilik politikalarının girişimcilik miktarının artırılmasından girişimcilik kalitesinin artırılmasına doğru bir geçiş sürecinde olduğu ve gelecek adımın girişimcilik politikasından, girişimci bir ekonomiye yönelik politikaya geçeceğinin altını çizmiştir. Yazara göre girişimcilik ekosistemini oluşturan ve sağlıklı işlemesini sağlayanlar girişimcilerdir. Çalışmada girişimcilik ekosistemi literatürü incelenmiş ve eksiklikler belirlenerek yeni bir sentez sunulmak istenmiştir. Bu çalışmanın sonucunda yeni bir girişimcilik ekosistemi modeli belirlenmiştir. Ekosistem modeli çevre koşulları(resmi kurumlar, kültür, fiziksel altyapı ve talep) , sistematik koşullar(ağlar, finans, yetenek, bilgiliderlik ve destek hizmetleri), çıktılar(girişimcilik faaliyetleri) ve sonuçlar(kümülatif değer yaratımı) olmak üzere toplamda dört açıdan ele alınmıştır.

Scaringella ve diğerleri (2018) ekosistemler üzerine sistematik literatür incelemesi şeklinde bir çalışma sunmuşlardır. Bu çalışmada iş ekosistemi, inovasyon ekosistemi, bilgi ekosistemi ve girişimcilik ekosistemi olmak üzere dört ana ekosistem tanımlanarak ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Bu çalışmanın sonucunda 1) dört ekosistem türü tanımlanarak ortak bir ekosistem kavramı anlayışı oluşturulmaya çalışılmış, 2) ekosistem değişmezleri belirlenmiş, 3) ekosistem arketipleri araştırılmıştır, 4) gelecekteki araştırma gündemini belirlemek için kavramsal bir temel oluşturacak temel değişmezleri esas alan bir çalışma alanı önerilmiştir.

Cansız ve diğerleri (2018), çalışmalarında girişimcilik ekosistemi kavramının son yıllarda üzerinde en çok tartışılan konulardan biri olduğunu belirtmişlerdir. Çalışmada girişimcilik ekosistemi yaklaşımı kullanılarak Türkiye’de girişimcilik ekosistemi içinde eksik bir bileşen olduğu düşünülen ve sistem içinde faaliyet gösteren firmaların, girişimcilerin ve yenilik alanında çalışan aktörlerin yararlanabileceği bölgesel yenilik merkezlerinin kurulması ya da ekosistemde yer alan ara yüz mekanizmalarının desteklenerek yenilikçi girişimciliğin yetenek, kapasite ve rekabet gücünün artırılmasını amaçlayan yeni bir model önerisi sunulmuştur. Bu modele göre Türkiye’nin girişimcilik

67 ekosisteminin yenilik merkezlerine ihtiyaç duyduğu, kurulacak bu merkezlerin ulusal kalkınma politikasına hizmet edecek bir olmasının yanında bulundukları bölgenin girişimcilik ve yenilik ekosisteminin gelişmesi için katkı sağlayabileceği vurgulanmıştır. Sonuç olarak kurulacak yenilik merkezlerinin, girişimcilik ve inovasyon alanlarındaki boşlukları dolduracağı ve gelişmiş bölgelerde özellikle ticarileşme sorununu çözmeye odaklanarak Türkiye’deki Ar-Ge, yenilikçi girişimcilik ve ticarileşme kapasitesini geliştireceği belirtilmiştir.

Audretsch, D. B. ve Belitski, M. (2017), çalışmalarında bölgesel girişimcilik ekosistemine odaklanarak Bölgesel Girişimcilik ve Kalkınma Endeksi ile ekosistem bileşenlerinden oluşan yeni bir start-up modeli sunmuşlardır. Yapılan bu çalışma ile şehirlerdeki girişimcilik faaliyetlerindeki farklılıklar ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. Bu çalışma bölgesel inovasyon ve girişimcilik sistemlerine elverişli yeni politikaların geliştirilmesinde politika yapıcıları desteklemekte ve kentsel girişimcilik ekosistemi üzerine yapılacak yeni araştırmalara kaynak niteliğindedir. Çalışmanın sonucunda bilgiye ve internete daha hızlı erişim sağlayan politikaların izlenmesinin daha fazla yeniliğe ve daha fazla girişimciliğe yol açacağı belirtilmiştir. Yüksek verimlilik için bölgesel girişimcilik sistemlerinin çerçevesi ve sistematik koşulları arasında tamamlayıcılığın önemi yazarlar tarafından vurgulanmıştır. Bölgesel ve kentsel sistemler bütüncül bir yaklaşımla modellenmiştir.

Suresh, J. ve Ramraj, R. (2012), çalışmalarında bireylerin bireyleri yeni bir işe başlama konusunda motive edecek kavramsal bir ekosistem çerçevesi geliştirmeyi amaçlamışlardır. Bu amaç doğrultusunda derinlemesine mülakat(görüşme) tekniği kullanılmıştır. Ekosistem faktörlerini test etmek için pilot bir çalışma kullanılmıştır.

Girişimcilerle yapılan görüşmelerin sonucunda dış etkenlerin ve desteklerin hem bir işe başlamada hem de başlanılan işin başarısında oldukça etkili olduğu anlaşılmıştır.

Bireylerin girişimcilik yolunu seçmelerinde etkili olan sekiz faktör tespit edilmiştir. Bu faktörler moral desteği, finansman, teknoloji, pazar, toplum, ağlar, hükümet ve desteklerdir.

Isenberg, D. (2011), yaptığı çalışmada girişimciliğin para kazanma hırsı ile ilgili olduğunu ve başarılı olunması halinde genel ekonomi ve toplum üzerinde benzersiz etkiler yaratacağını belirtmiştir. Ekonomik bir dönüşüm ya da gelişimi yakalamak için

68 girişimcilere uygun ortamın sağlanması gerektiğini ve bunun için girişimcilik ekosisteminin olması gerektiği üzerinde durmuştur. Girişimcilik ekosistemini oluşturmanın, geliştirmenin önemi ve ekosistemi oluşturan altı bileşen ele alınmıştır. Bu bileşenler politika, pazar, insan sermayesi, destek, kültür ve finanstır. Sonuç olarak çalışmanın genelinde üzerinde durulduğu gibi girişimcilik ekosisteminin önemi vurgulanmış ve girişimcilik ekosistemi oluşturmadan diğer ekonomik stratejilerin girişimcilik üzerinde olumsuz etkiler meydana getireceği belirtilmiştir. Yazarın bu çalışmasıyla girişimcilik ekosistemi ile ilgili kendinden sonra yapılan çalışmalara kaynak teşkil ettiği söylenebilir.

Mason ve Brown (2014) yapmış oldukları çalışmada gelişmiş ekonomilerin, yüksek potansiyelli firmaların sayısını artırmaya yönelik politikalar izlediği belirtilmiştir. Girişimcilik faaliyetlerinin artması için mevcut girişimcilere verilen desteklerin artması gerektiğini ve yüksek büyüme potansiyeline sahip girişimlere verilen desteklerin teşvik edici özelliğinin olduğu vurgulanmıştır. Çalışmanın sonucunda girişimciliği destekleyici nitelikte ortamlar oluşturmak için çeşitli öneriler sunulmuştur.

Acz ve diğerleri (2014) çalışmalarında üç noktaya değinmişlerdir. İlk olarak girişimciliği ulusal düzeyde ölçmek için girişimlerin ayırt edici özelliklerini, güçlü yönlerini ve eksikliklerini belirlemeye çalışmışlardır. İkinci olarak ulusal girişimcilik ekosistemi kavramını tanıtmışlardır. Üçüncü olarak ise ulusal girişimcilik ekosistemi kavramını karakterize etmeye yönelik bir yaklaşım ileri sürülmüştür.

Etzkowitz ve Leydesdorff (2000) çalışmalarında inovasyon ve üçlü sarmal (üniversite-sanayi-devlet işbirliği) modeli üzerinde durarak bilgi temelli toplumlarda üniversitelerin giderek artan önemine vurgu yapmışlardır. Devletlerin bilime dayalı ekonomik kalkınmada üniversitelere odaklanması gerektiği ileri sürülmüştür. Hem bölgesel hem de ulusal inovasyon sistemlerinde bilginin artan öneminin girişimci üniversite kavramını ortaya çıkardığı belirtilmiştir.

Roundy, P. (2016), Çalışmasında girişimcilik ekosistemlerine duyulan ilginin giderek arttığını fakat geçmiş araştırmaların sadece bu tür sistemlerin fiziksel özelliklerine odaklanmalarını eksiklik olarak gördüğü için bu sistemlerin ihmal edilen konulardaki boşluklarını doldurmak amacını gütmüştür. Çalışmada sosyal sermayenin

69 önemi ve ekosistemde yer alan bileşenler arasındaki bağlantılara vurgu yapılmıştır.

Çalışmanın ekosistem katılımcılarını bir araya getirmenin katılımcılar arasında bir etkileşim meydana getireceği ve bunların söylem alışverişinde bulunabileceği böylece bir girişimcilik kültürü oluşturulabileceği belirtilmiştir. Gelişmiş anlatılara sahip ekosistemlerin, gelişmiş anlatılara sahip olmayan ekosistemlere oranla daha etkili bir şekilde çalıştığı belirtilmiştir. Anlatıların evrensel olarak olumlu olmadığı konusunda bir uyarı yapılmıştır.