• Sonuç bulunamadı

3. BÖLÜM TÜRKİYE’NİN ENERJİ POLİTİKASI ve NÜKLEER ENERJİ

3.2. Türkiye’de Kullanılan Enerji Kaynakları ve İthalatı

3.2.2. Petrol

Petrol temel olarak hidrojen ve karbondan oluşmaktadır, içeriğinde az miktarda nitrojen, oksijen ve kükürt bulunun bu karmaşık bileşim doğada gaz, sıvı ve katı halde bulunabilmektedir. Gaz halindeki petrolü imal edilmiş gazdan ayırt edebilmek adına genel olarak doğalgaz tabiri kullanılmaktadır. Ham petrol ve

279 “3 Milyar Dolarlık İthalata Neşter”, Samsun Gazetesi, 11 Aralık /2017, https://www.samsun gazetesi.com/son-dakika/3-milyar-dolarlik-ithalata-nester-h878250.html, Erişim Tarihi (18.05.2018).

280 Sevil Acar, Lucy Kitson ve Richard Bridle, “Türkiye’de Kömür ve Yenilenebilir Enerji Teşvikler”

The International Institute for Sustainable Development, GSI Report, Mart 2015, https://www.iisd. org/gsi/sites/default/files/ffsandrens_turkey_coal_tk.pdf, Erişim Tarihi (31.05.2018), s. 10.

doğalgazın temel bileşenleri hidrojen ve karbon olduğu için bunlar “hidrokarbon” olarak nitelendirilmektedirler.281

2018 Şubat ayı verilerine göre bir önceki yılın rakamlarına oranla toplam petrol ürünleri ithalatı %2,54 artarak 2.745.876,045 tona ulaşmıştır. Ham petrol ithalatında %23,88’lik bir azalma yaşanmıştır. Toplam tüketim artarken ham petrol verilerindeki azalış petrokimya ürünlerinin üretiminin azaldığını göstermektedir.

Yine motorin türlerinin ithalatında %41,89’luk bir artış yaşanırken havacılık yakıtlarının ithalatı da %530 artarak 40.181,261 ton olarak gerçekleşmiştir. Bunun yanında motorin türlerinin ihracatı %92,15 azalarak 5.637,277 ton olmuştur.282

2014 yılsonu rakamlarına istinaden Türkiye birincil enerji tüketimi içinde petrolün payı %26,9 olarak yer bulmuştur. Petrol fiyatlarında yaşanan dalgalanmalar ve bölgesel istikrarsızlıklar enerji arz güvenliği konusunu dünya gündeminin üst sıralarına taşımıştır. Türkiye’nin petrol ihtiyacının büyük bölümünün ithal kaynaklardan temin edilmesi sebebiyle yeni hidrokarbon kaynaklarının keşfedilmesi ve değerlendirilmesine yönelik yatırımların öncelikli olarak tercih edilmesinin önemi aşikârdır. Yurtdışı ve yurtiçinde arama ve üretim faaliyetlerinde bulunan Türkiye Petrolleri bu açıdan stratejik bir öneme sahiptir.

1954 tarihinde 6327 sayılı özel hukuk hükümlerine tabi kanunla entegre ve özerk bir yapıya sahip Türk Petrolleri’nin hidrokarbon kaynaklarının aranması, keşfedilmesi ve üretilmesi sonucunda devlet ekonomisine kazandırmakla görevlendirilmiştir.

Türkiye’nin ham petrol tüketimi yine 2014 rakamlarına istinaden 23.257 ton olarak gerçekleşmiştir. Bu tüketimin %89,4’ü dış kaynaklardan karşılanmaktadır. Türk Petrolleri, Türkiye’de 1,33 milyar varil üretilebilir petrol rezervinin %63’üne ve 312 milyon varil kalan üretilebilir petrol rezervinin %82’sine sahiptir. Son on yıl içerisinde Türkiye’de gerçekleştirilen jeolojik saha faaliyetlerinin %90’ı, jeofizik saha faaliyetlerinin %83’ü, sondaj faaliyetlerinin %52’si ve ham petrol üretiminin

281 ETKB, Petrol, http://www.enerji.gov.tr/tr-TR/Sayfalar/Petrol, Erişim Tarihi (21.05.2018). 282 T.C. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, “Petrol Piyasası Sektör Raporu”, Şubat 2018.

%73’ü Türkiye Petrolleri tarafından gerçekleştirilmiştir. Türk Petrolleri arama faaliyetlerini başta Güney Doğu Anadolu ve Trakya Bölgesi olmak üzere aranmamış basenler ve denizlerde de faaliyetlerini sürdürmektedir.283

Son 16 yılda petrol kanunu ile ilgili yapılan değişikliklerden bahsetmek gerekirse; 27 Şubat 2003 tarihinde kabul edilen 4817 sayılı “Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun” ile Petrol Kanunu değişikliğe uğramıştır. Yapılan değişikliğe istinaden petrol çıkarma izni olan hak sahiplerine ETKB ve İçişleri Bakanlığı’nın görüşü alınarak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca verilen izne tabi olarak yabancı idari ve mesleki personel çalıştırabilme imkânı tanınmıştır.

20 Aralık 2003 tarihinde yürürlüğe giren 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu284 ile petrol üretimi ve rafinajı yapan, büyük miktarlarda depolama faaliyetlerinde bulunanların belge ifası Petrol Kanunu kapsamından çıkarılmıştır. Dağıtım, nakliye ve benzeri faaliyetlerde bulunanlar ve serbest kullanım gerçekleştirenler ise ilk kez yasal düzenleme kapsamına girmiştir.

17 Ocak 2007 tarihinde TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’nda taslak çalışmaları tamamlanan 5574 sayılı yeni Türk Petrol Kanunu TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilmiş ve dönemin Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer tarafından biri geçici dört maddesi yeniden görüşülmek üzere TBMM’ye geri gönderilmiştir. Komisyon’da bir maddesi çıkartılarak yeniden kabul edilen kanun yeniden kabul edilerek TBMM Genel Kurulu’na gönderilmiştir. Kanun Şubat 2007 tarihinden beri TBMM gündeminde bekletilmektedir.

2007 tarihinden itibaren çalışmaları sürdürülen 6491 sayılı yeni Türk Petrol Kanunu 30.05.2013 tarihinde resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Yeni kanun çerçevesinde arama ve işletme faaliyetlerine dair ruhsat süreleri uzatılmıştır. Arama ruhsatı sahiplerinden “Devlet Hakkı” alınması sonlandırılarak acele

283 Türkiye Petrolleri, “Dünyada ve Türkiye‘de Petrol” http://www.tpao.gov.tr/tp5/?tp=m&id=75,

Erişim Tarihi (21.05.2018).

284 F. İlker Kıl, “Akaryakıt Piyasasında EPDK Tarafından Uygulanan İdari Yaptırımlar Üzerine Genel

Bir Değerlendirme”, Enerji Piyasaları ve Politikaları Enstitüsü, 12 Mayıs 2014,

kamulaştırma olanağı yaratılmıştır. Ayrıca petrol bulgusu tespit edilmemiş veya geleneksel olmayan yöntemlerin uygulanması hususunda bakanlık takdirinin yeterli olacağı karara bağlanmıştır.285

Petrol-İş tarafından hazırlanan raporun sonuç cümlesinde ise Yeni Türk Petrol Yasası ile petrol arama ve üretim faaliyetlerini yürüten TPAO’nun etkisi azaltılarak yerli ve özellikle yabancı sermayenin önü açıldığı vurgulanmıştır. Çok stratejik bir sektör olan petrolde devlet kontrolünün tasfiye edilmek istendiği görüşü savunulmuştur.286 Türkiye Hükümeti devlet çıkarları hakkında derinlemesine analizler sonucu kararlar almakla mükelleftir. Her ne kadar yenilenebilir enerji ve nükleer enerji teknolojileri konusunda gelişmeler sağlansa da petrol halen dünya çapında en yaygın enerji çeşitlerinden birisini oluşturmaktadır. Günümüzde halen petrol kaynakları hakkında söz sahibi olmak isteyen güçler birbirleriyle çatışırken devlet kaynakları üzerinde devlet kontrolünün azaltılmasının kamu yararına olup olmayacağı çok iyi tartılması gereken bir konu olarak önemini korumaktadır.

Benzer Belgeler