• Sonuç bulunamadı

2.5. Okul Öncesi Eğitimin GeliĢim Alanlarına Etkisi

2.5.5. Okul Öncesi Eğitimin Ahlaki GeliĢim Üzerindeki Etkileri

“Kelime anlamıyla ahlak; tabiat, huy, karakter, adet, hal ve hareket tarzı gibi anlamlara gelmektedir. Türkçe’de ahlak kelimesi, Batı dillerindeki ethic, (ethique) ve morale terimlerinin her ikisini de karĢılar” (Aydın, 2003: 15). “Ġnsan topluluklarınca zamanla benimsenen, bireylerin birbirleriyle ve diğer insanlarla iliĢkilerini düzenleyen kurallar, ilkeler bütünüdür” (Aydın, 2003: 16).

Toplum bireylerden oluĢtuğuna ve her birey toplumun bir parçası olduğuna göre, bir arada huzurlu ve uyumlu bir Ģekilde yaĢamak için bireyler birbirlerine karĢı sorumluluklarını yerine getirmek ve toplumsal kurallara uymak zorundadırlar. Toplum içinde, bulunduğumuz her sosyal ortamda, aldığımız toplumsal roller doğrultusunda çeĢitli görev ve sorumluluklarımız vardır. Özden (1998: 32), birlikte yaĢadığımız insanlara karĢı görev ve sorumluluklarımızı öğrenmenin, ahlâkî geliĢimin bir parçası olduğunu ifade etmiĢtir.

“Ahlâkî geliĢim, bireylerin doğru ve yanlıĢ davranıĢları, bilinçli olarak benimsemeyi öğrenmesiyle gerçekleĢir” (TopbaĢı, 2006: XV).

Özeri (1994), ahlak geliĢimini “çocukların belirli davranıĢları “doğru” yada “yanlıĢ” olarak değerlendirmelerine rehberlik eden ve kendi eylemlerini yönetmelerini sağlayan ilkeleri kazanmaları süreci” olarak tanımlamıĢtır. Çocuk geliĢim özellikleri gereği, henüz zihinsel yapısı iyi ve kötünün ayrımına varabilecek seviyede olmadığından doğru ve yanlıĢı ayırt edemez. Olay yada eylemleri kendi duygusal çıkarları doğrultusunda veya kendisine aksettirilmek istenilen Ģekliyle algılar. Bu nedenle bu dönemde çocuk ahlaki geliĢimi sağlıklı bir Ģekilde ilerletebilmek için çevresindekilerin yöneltme ve yönlendirilmesine muhtaçtır. Bu yönlendirme aile ve okul öncesi eğitim kurumunda çocuğa sunularak ahlaki ilkeleri kazanma süreci desteklenmelidir.

“Ahlak (moral) geliĢim, doğru ve yanlıĢın belirlenmesinde geçerli olan prensip ve ilkelerinin geliĢimidir” (Özbay, 1999: 53). Çocuk içinde yer aldığı ilk sosyal ortam olan ailede kuralları ve uygun davranıĢı öğrenmeye baĢlamakta ve zamanla katıldığı diğer sosyal ortamlardaki kural ve değerlere uygun hareket etmesi gerektiğini anlamaktadır. Ġlk zamanlar sadece istekleri doğrultusunda hareket eden ve ihtiyaçları karĢılanmadığında veya istekleri yerine getirilmediğinde saldırgan tepkiler veren çocuk, aile tarafından davranıĢının yanlıĢlığının uygun bir dille anlatılması ve tabi biliĢsel olarak da geliĢmeye baĢlaması ile zamanla bu davranıĢının yanlıĢ olduğunu anlamaya ve doğru davranıĢlar göstermeye baĢlamaktadır. Smetana (1999: 216), çocuğa emretmenin, sık sık kuralları tekrarlamanın, ebeveyn otoritesinin daima gösterilmesinin, bazı yasaklar konulmasının, istenilmeyen davranıĢı sadece o anda ortadan kaldıracağını ifade etmiĢtir. Yani kural koyucu ortamda olmadığında çocuk istenmeyen davranıĢı yeniden yapabilir oysa çocuğa doğru ve yanlıĢı bu tür baskılarla öğretmeye çalıĢmak yerine çocuğun bir davranıĢın neden yapılması veya yapılmaması gerektiğini en uygun Ģekilde gerekçeleriyle anlatarak ve model olarak kavramasını sağlamak gereklidir. Böylece ahlak kavramını sınırlı da olsa ilk olarak toplumun en küçük birimi olan aile içinde oluĢturmaya baĢlamaktadır. Okul öncesi eğitim, çocuğa kuralları anlama, uyma, doğru davranıĢ gösterme ve dolayısıyla tanımda da belirtilen doğru ve yanlıĢın belirlenmesinde geçerli olan prensip ve ilkeleri geliĢtirmesine destek olmaktadır. Çocuk doğru davranıĢı gösterdiğinde ödüllendirilmekte yanlıĢ olanı yaptığında ise çevresindeki yetiĢkinler tarafından uyarılırken akranları tarafından daha duygusal tepkilere maruz

kalabilmekte ve dıĢlanma davranıĢlarına maruz kalmamak için de olsa toplumsal kurallara uymaktadır. Zamanla yani yaĢı ilerledikçe ise kuralları ve değerleri ve bunlara uygun hareket etme gerekçesini daha iyi anlamaya baĢlamakta ve ahlaki geliĢimini daha da ilerletmeye baĢlamaktadır.

“Ahlaki geliĢim, kiĢilik geliĢiminin en önemli öğelerinden biri olup çocuğun toplumsallaĢma süreci içinde neyin iyi, neyin kötü olduğu konusunda bir bilinç geliĢtirmesiyle ilgilidir” (Selçuk, 2004: 110). Okul öncesi eğitim ile çocuğa neyin iyi, neyin kötü olduğunun öğretilmesi, iyi ile kötüyü ayırt edebilme becerisinin kazandırılması amaçlanmaktadır. Bu beceri okulöncesi dönemde kazandırılması amaçlanan diğer geliĢim alanlarının becerileri gibi, bu dönem çocuğunun geliĢim özelliklerine uygun olarak daha çok oyunlaĢtırarak öğretim yöntem ve faaliyetleri ile kazandırılmaya çalıĢılmaktadır. Bu oyunlar çoğu kez ilgili beceriye yönelik olarak düzenlenen grup etkinlikleri Ģeklinde gerçekleĢtirilmektedir. Çocuk, kendini kabul ettirmeyi, baĢkalarını kabul etmeyi, haklarını korumayı ve baĢkalarının haklarına saygıyı, bu grup oyunlarında öğrenir (Oğuzkan ve Oral, 2002: 5).

Doğru ve yanlıĢ davranıĢın bilincinde olan çocuk doğru davranıĢları yapıp yanlıĢlardan kaçınarak toplumda kabul görür. Böylece topluma daha kolay uyum sağlar ve içinde bulunduğu sosyal ortamlarda değer görerek olumlu bir kiĢilik geliĢtirir. Toplumsal yaĢamın ve düzenin gereği olan toplumsal kurallar ve değerler çerçevesinde doğru ve yanlıĢ kavramlarını ayırt etmek ve buna uygun davranmak ahlak kavramı ile doğrudan alakalıdır. Çocuk bu Ģekilde ahlak geliĢimini Ģekillendirmeye baĢlar.

Okul öncesi eğitimde çocuklara ahlaki olayları ve kavramları içeren öyküler okunmakta, örnek olaylar sunularak bu olaylar üzerinde konuĢmaya teĢvik edilmekte ve doğru davranıĢlar ödüllendirilirken yanlıĢ davranıĢlar doğrularıyla değiĢtirilmeye çalıĢılmaktadır. Bu Ģekilde çocuk modeller üzerinde ve objektif olarak inceleme imkanına sahip olmakta ve doğru davranıĢ ve sonuçları, yanlıĢ davranıĢ ve sonuçları Ģeklinde Ģemalar oluĢturabilmektedir.

Kandır da (2001), okul öncesi eğitim kurumlarının çocukların bedensel, psiko- motor, sosyal, duygusal, zihinsel ve dil geliĢimlerine yardımcı olup, onları ilkokula ve gelecekteki toplumsal yaĢama hazırlayan bunu da anne-babaların desteğiyle ve gerektiğinde onları da eğiterek yapan, eğitim kurumları olarak iĢlevlerini yerine getirdiklerini ifade etmiĢtir. Sonuç olarak yapılan çalıĢma ve araĢtırmalar da

göstermiĢtir ki; okul öncesi eğitim çocuğun bütün geliĢim alanları üzerinde son derece önemli etkilere sahiptir.