• Sonuç bulunamadı

Halk arasında göz değmesi, göze gelme anlamında kullanılan nazar değmesi göz değmesi karşılığı olarak nazar değmesi, nazara gelme, nefesi dokunma, kem göz, kem nazar şeklinde kullanılır.

Nazar inancının temelinde belli kimselerde bulunduğuna inanılan, insanlara özellikle çocuklara, evcil hayvanlara, eve, mala mülke hatta cansız nesnelere de zarar veren, bakışlardan çıkan çarpıcı kimi zaman da öldürücü güç düşüncesi yatmaktadır.

Günümüzde nazara inanan halk kadar bu konuda araştırma yapan bilim adamları da çeşitli düşünceler ileri sürmüşlerdir. Halk arasında nazarın nedeni; kıskanç, kötü niyetli kişilerin gözlerini ya da sözlerini kıskandıkları nesneye zarar vermesi diye açıklanmaktadır. Bu açıklamaya göre insanların gözlerinde mor ötesi ve kızıl ötesi

131

Baybal, a.g.m., s. 670.

132

ışınları vardır ve bu ışınlar kızgınlık ve kıskançlık duygusuyla karşıdaki kişiye aktarılırsa o kişide ya da varlıkta tahribata neden olmaktadır. Çünkü bu enerji nedeniyle karşıdaki varlığın biyolojik dengesi bozulmaktadır. Bu nedenle bol ürün veren tarla yanmakta ya da ürün bozulmakta, doğal afet gelmekte, çok güzel bir eşya kırılmakta, güzel insanların başına çeşitli hastalıklar, bünyesi zayıfsa da ölüm gelmektedir. Bu olumsuz gücün daha çok mavi gözlü insanlarda olduğuna inanılmaktadır.133

Nedeni çözülmeyen aksilikler, çaresiz kalınan hastalık ya da ölümler, ansızın yaşanan kötü olaylar ve güzel bir şeyin zarara uğraması nedeniyle yaşanan üzüntü başka toplumlarda da bizim inandığımız nazara benzer inançlar doğurmuştur. Nazar önlenmek istendiği için koruma ve önleme pratiklerini de beraber taşımaktadır. Özellikle en savunmasız çocuklar görüldüğü için çocukları nazardan korumak için pek çok uygulama yapılmaktadır.

1. Nazara karşı muska yazdırmak çok yaygındır. Nefesi keskin bir hocaya yazdırılan muska, çocuk ise omzuna, yetişkin biri ise boynuna asılmakta, hayvan için de boynuna, bahçe ürününü korumak içinse toprağa gömülmektedir.

2. Beyşehir yöresine misafirliğe gelen kişilerin küçük çocuklara veya bebeğe nazarın geçmesini önlemek için ev sahipleri misafirler gittikten sonra meydana gelen tozu veya küllüğü çocukların başlarına saçarlar.134

3. Nazara karşı diğer bir uygulamada kurşun dökmedir. Bu pratik üç aşamada yapılır. Đlk aşama kurşun eritilip başının üstü beyaz bir örtü ile kapatılmış kişinin üzerindeki suya dökülür. Bundan sonra ki aşama sudaki kurşunun şeklinden nazar eden kişinin eşkâli ve nasıl bir ortamda değdiği tespit edilir, kurşun tekrar eritilerek aynı şekilde suya dökülür, bu kötülükleri kovmak içindir ve dua okunur. Üçüncü aşamasında da kurşun dökme işlemi tekrarlanır, bu sefer kötü güçler nazar edene yönlendirilir. Kurşun dökülürken “ elemtere fiş kem gözlere şiş” denilir. Kurşun dökme merasimi küçük ve büyük baş hayvanlara da uygulanır.

4. Renkli, özellikle mavi gözlü insanların nazarının değeceğine inanılır.

133

http:/www.hurafeler.com, 10.03.2008

134

5. Nazardan korunmak için üzerlik otu taşınır.

6. Adaköy Kasabası’nda bebek, hayvan tersinin atıldığı delikten veya ulu bir ağacın kavuğundan geçirilirse sağlıklı olacağına ve nazar değmeyeceğine inanılır.135

7. Evin bereketi için ufak cam şişelere üzerlik otu konup saklanır.

8. Bir şeyi hayırlı etmek, bir şeyi kutlamak ve göz değmesini önlemek için “Maşallah”, “Hayırlı olsun”, “güle güle kullan” “Allah bağışlasın” vb. sözler söylenir.

9. Nazarı değdiği düşünülen kişinin evinin eşiğinden -eskiden tahta olurmuş- gizlice bir parça alınıp nazar değen kişinin evinde tütsülenirse geçeceğine inanılır.136

10. Nazarı dediği düşünülen kişinin evinden gizlice bir çaput parçası alınır nazar değilen kişinin evinde tütsülenir ve böylelikle nazarın geçeceğine inanılır.137

11. Nazar değmemesi için kırk bir adet çörek otu okunarak bir bezin içine sarılır ve bu bez elbiseye iliştirilerek vücutta taşınır.138

12. Mesutlar Köyü din görevlisinin verdiği bilgiye göre kendisine nazar değmiş kimse, nazar değeceğinden şüphelenilen kişinin basıp geçtiği yerden toprak alıp yalar, böyle yapılınca iyileşeceğine inanılır.139

13. Nazardan korunmak için yeni yapılan inşaatın temeline kurban kesip kanı akıtılır.

14. Mahsul hasat edildikten sonra mahsülü bol olan kimse mahsul üzerine iğde dalı koyarak, nazar yoluyla telef edilmesinden koruyacağına inanılır.140

15. Ayet’el-Kürsi nazardan korumak için evden çıkmadan okunur. 135 Baybal, a.g.m., s. 666. 136 Hatice Akteke 137 Nefise Samancı 138 Fadime Söğütlü 139 Baybal, a.g.m., s. 665. 140 Baybal, a.g.m., s. 666.

16. Güzel bir şey karşısında “Maşallah, Allah esirgesin” denmezse nazar değeceğine inanılır.

17. Nazardan korunmak için Cevşen duasının kişinin üstünde taşınması gerekir.

18. Kişinin kendi üzerinde, evinde, arabasında, büyük yada küçükbaş hayvanında, evcil ev hayvanının da, nazar değeceğinden korktuğu eşyanın üzerinde nazar boncuğunu bulundurulur.

19. Övücü sözler, iltifatlardan sonra ya da bakışında hasetlik olduğu hissedilen kişilere fark ettirmeden poponun kaşınması durumunda nazar değmeyeceğine inanılır.

20. Kur’an’dan ayetler ve Felak ile Nas sureleri, üç Đhlâs ile bir Fatiha Sûresi okunursa nazar değmeyeceğine inanılır.

21. Karahisar Köyü’nde inek, at, köpek gibi hayvanların kafa iskeletlerini ve birkaç deliği olan taş parçalarını, şerit haline getirdikleri renkli bezlerle süslerler. Süsledikleri bu taş ve iskeletleri evlerin girişlerine, üzüm asmalarının yakınına asarlar. Bu şekilde nazardan korunacağına inanılır. Üstünler Kasabası’nda da Hasan Ali Çetirel (1947) ve Musa Biber (1937) tarafından verilen bilgiye göre yörede bağa, bahçeye, eve (kapılarına veya herhangi bir yerine) hayvanlar (öküz, at, eşek)’ın kurumuş kafaları asılıyor. Nazar değdirmek isteyen art niyetli kişiler batkılarında gözleri hemen kuru kafaya ilişirse nazar o mekâna değmezmiş. Aynı kaynak şahısların anlattığına göre, yeni ev veya araba satın alan kişi bir kurban kesip kan akıtıyor. Akıtılan kandan önce kurban kesenin anlına parmakla kan sürülüyor, sonra da arabanın tekerleklerine veya evin duvarlarına o kandan sürülerek bir çeşit nazara karşı koruma eylemi yapılıyor. Gölkaşı Köyü’nde ise bu uygulama ilk alınan vasıtanın tekerlekleri akan kanın üzerinden geçiriliyor.141

22. Nazar değmemesi için eve çaydanlık, bardak, kaplumbağa kabuğu, nazar boncuğu, delikli taş ve sığır kafatası asılır.142

141

Baybal, a.g.m., s. 665.

142

23. Çiçeğe nazar değmemesi için çiçek saksısına çubuk dikilir. Üstüne yumurta kabuğu geçirilir.143

24. Suludere Köyü ile ilgili yapılan bir çalışmada, Hilal Yıldız tarafından çekilmiş bir resimde, evine nazar değmesini istemeyen köy halkından bir bayanın, evinin balkonuna astığı terliğin görüntüsü vardır. Burada da insanlar çok sevdiği nesnelere zarar değmesin diye, evlerinin uygun yerlerine iğde dalı ya da ayakkabı, terlik asıyorlar.144

25. Beyşehir yöresinde nazar değecek diye ahır ve ağıllara yabancıların bakmasından korkulur. Yine nazara karşı tedbir mahiyetinde besi damlarının kapılarına at kafası iskeletleri, domuzun azı dişli olan iskeleti ve nazar boncuğu asılır.145

26. Çivril Köyü’nde hayvanlara nazar ve isabet değmemesi için hayvanların üzerine idrar atılır. Yeşildağ Kasabası’nda Gülsüm Demir’in (1951) anlattığına göre nazar değmesin diye hayvanların sırtlarına, evin erkeğine ufak çişini yaptırırlar yahut şüphe edilen adamın bastığı yerden toprak alıp yine hayvanların sırtlarına sürerler.146

27. Üstünler Kasabası’nda nazardan dolayı süt sağdırtmayan hayvanın sağdırtması için hayvan sürüye ya da sulamaya gidip gelirken yol üzerinde buluna ve gözü geçti diye şüphelenilen kişilerin evlerinin önünden çör çöp toplanarak yakılıp hayvana tütsü verilir ya da bir avuç tuz okutularak hayvana yedirilir. Çiçekler Köyü’nde Hamza Özgül (1955) ise civcivi bol olması için tavuklara nazarlık takıldığını ileri sürmüştür.147 Köyün imamı Cengiz Sürer’in verdiği bilgiye göre Yazıyurdu köyünde yeni yapılan yerlere veya yeni alınmış mallara renkli bez parçası takılır.

143 Bedriye Hatipoğlu 144 Baybal, a.g.m., s. 665. 145 Baybal, a.g.m., s. 665. 146 Baybal, a.g.m., s. 665. 147 Baybal, a.g.m., s. 665.