• Sonuç bulunamadı

Motivasyonu açıklamaya yönelik bir çok kuram vardır. Bunlar genel olarak kapsam kuramları ve süreç kuramları olarak iki ana başlık altında ele alınmaktadırlar. Kapsam kuramları daha çok içsel motivasyon araçlarını öne çıkarırken süreç kuramları dışsal motivasyon araçlarına ağırlık vermektedirler79

. Kapsam ve süreç kuramlarının yanında bilişsel değerlendirme, öz gereksinim, öz yönetim, iş özellikleri, dinamik motivasyon kuramı gibi pek çok kuramın daha olduğunu belirtmek gerekir80.

2.2.1. İçsel Motivasyon Kuramları (Kapsam Kuramları)

İçsel motivasyon araçlarını öne çıkaran pek çok kapsam kuramı vardır. Literatürde en çok adı geçen kuramları ise İhtiyaçlar Hiyerarşisi Kuramı, Çift Faktör Kuramı, Başarı Güdüsü Kuramı ve Varolma-İlişki Kuramı olarak sıralamak mümkündür81. Bu kuramlar aynı zamanda kuramı ortaya atan bilim adamının da

adıyla anılan kuramlardır. Aşağıda bunlara kısaca değinilmiştir.

2.2.1.1. Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisi Kuramı

İşletme biliminde ve sosyolojide davranışları açıklamak üzere en sık başvurulan kuramlardan birisi Abraham Maslow’un geliştirdiği İhtiyaçlar Hiyerarşisi Kuramı’dır. Maslow’a göre insanların aşağıdan yukarıya doğru sıralanmış beş temel ihtiyacı vardır ve alt basamakta yer alan ihtiyaç giderilmeden insanlar üst basamaklardaki ihtiyaçlarla ilgilenmezler. İhtiyaçlar Hiyerarşisi literatürde en sık karşılaşılan kavramlardan birisidir ve insanların güdülenmesini sağlayan ihtiyaçları kendine özgü bir şekilde kategorize etmektedir. En alt basamaktaki ihtiyaçlar fiziksel nitelikli iken üst basamaklara çıkıldıkça ihtiyaçlar soyut bir nitelik almaktadır. Örneğin en üst basamakta bulunan kendini gerçekleştirme ihtiyacı tamamen soyut bir ihtiyaçtır ve net bir ölçüsü yoktur. Oysa ki beslenme ihtiyacı ortalama olarak ölçüsü

78Nezahat Güçlü vd., “İlköğretim Okullarının Örgütsel Sağlığı İle Öğretmenlerin İş Motivasyonları

Arasındaki İlişki”, Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2014, Cilt: 29, Sayı: 1, 140-156, s. 142-144.

79Tamer Koçel, “İşletme Yöneticiliği”, Beta Yayınevi, İstanbul, 2003, s.636

80 Ahmet Ayık ve Aynur Taş, “Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Mesleğine Yönelik Tutumları ile

Öğretmen Motivasyonları Arasındaki İlişki”, Eğitim Bilimleri Araştırma Dergisi, 2014, Cilt: 4, Sayı: 1, 25-42, s. 27.

81

33

belli bir ihtiyaçtır ve hemen her insanda aynı şekilde ortaya çıkar. Bir insanın bir günde içebileceği su miktarı ya da yiyebileceği yemek miktarı hesaplanabilir ama bir insanın neleri yaparsa kendini gerçekleştirmiş olacağına dair bir ölçme imkanı yoktur.

Bu ihtiyaçların alt basamaklarda yer alanları çoğu zaman dışsal faktörlerle giderilebilirken üst basamaklara gidildikçe içsel faktörlerin ağırlığı artmaktadır. Örneğin en altta yer alan beslenme ihtiyacı dışsal faktörlerle giderilebilirken en üst basamakta yer alan kendini gerçekleştirme ihtiyacı ise tamamen içsel faktörlerle ilgilidir. En alt basamaklarda yer alan beslenme ve güvenlik ihtiyacı birincil ihtiyaçlar olarak tanımlanırken üst basamaklarda yer alan ait olma, kendini gerçekleştirme gibi ihtiyaçlar ise ikincil ihtiyaçlar olarak ele alınmaktadır82.

2.2.1.2. Herzberg’in Çift Faktör Kuramı

Herzberg’in ve arkadaşlarının geliştirdiği Çift Faktör Kuramı ise temelinde teşvik ve özendirme araçlarının insanları güdüleyebileceğini ileri süren bir kuramdır83. Herberg’in kuramında harekete geçirici motivasyon araçları hijyen ve

teşvik edici faktörler olarak iki ana gruba ayrılmaktadır. Çalışanların iş yerindeki yönetici ve iş arkadaşları ile ilişkilerinin içerdiği olumsuzluklar, yaşanan geçimsizlikler, kişisel değerlere saygı duyulmaması gibi faktörler hijyen kurallarını oluşturmaktadır. Takdir, kurumdaki başarının görülmesi, işi yapmış olmanın sağladığı tatmin, ilgi, yeteneklerine uygun işlerde çalışma, terfi, özendirici tedbirler gibi motivasyon araçları ise teşvik edici faktörler kategorisinde ele alınmaktadır. Ancak Herzberg’e göre birinci gruptaki faktörlerle ilgili olumsuzlukların varlığı durumunda ikinci gruptaki faktörlerin bireyleri gerektiği şekilde motive etmesi mümkün değildir84.

2.2.1.3. McClelland’ın Başarı Güdüsü Kuramı

McClelland’ın geliştirdiği Başarma Güdüsü Kuramı’nın temelinde ilişki kurma ihtiyacı, güç kazanma ihtiyacı ve başarma ihtiyacı vardır. Kurama göre; bireyler, diğer insanlarla iletişime geçerek bir ilişki kurar ve bunu geliştirmeye çalışırlar. Bunun yanında bireylerin temel amaçlarından bir tanesi güç sahibi olmaktır. Bunu sağlamak için ise diğer insanları etkileyerek onları etki altında tutmak ister. Üçüncü

82 Enver Özkalp ve Çiğdem Kırel, “Örgütsel Davranış”, Anadolu Üniversitesi Yayınları, Eskişehir, 2001,

s.39

83

Erol Eren, Örgütsel Davranış ve Yönetim Psikolojisi, Beta Kitabevi, İstanbul, 2011, s.502

34

ihtiyaç ise başarma ihtiyacıdır. Bu ihtiyacın giderilmesi ise kişilerin sahip oldukları yetenek, bilgi ve tecrübelerini hayata geçirmesi ile mümkündür85.

2.2.1.4.Alderfer’in Varolma-İlişki Kuramı

Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşi üzerine inşa ettiği kuramı sadeleştirerek kendi kuramını inşa eden Alderfer’inVarolma-İlişki Kuramı’na göre, ihtiyaçlar daha basit bir şekilde sıralanmış ve üç grup altında; var olma, aidiyet ve gelişme ihtiyacı şeklinde ifade edilmiştir. Var olma ihtiyacı, fizyolojik ihtiyaçlara karşılık gelirken aidiyet ihtiyacı sosyal hayata ilişkin ihtiyaçları ifade etmektedir. Kendini geliştirme ihtiyacı ise aynen kendini gerçekleştirme ihtiyacında olduğu gibidir86.

2.2.2. Dışsal Motivasyon Kuramları (Süreç Kuramları)

Süreç kuramlarına göre bir çok kuramın ileri sürdüğü gibi ihtiyaçlar harekete geçiren tek faktör değildir, birçok faktörden sadece birisidir. İnsanı motive edici faktörler içsel ve dışsal faktörler olarak ikiye ayrılırken insanı bu faktörler ortaklaşa olarak harekete geçirirler87. Dışsal faktörlerin ağırlıkta olduğu kapsam kuramlarına

karşın süreç kavramları daha çok kişileri harekete geçiren veya bir davranışı gerçekleştirmekten alıkoyan içsel faktörlere odaklanmışlardır. Bu kuramların özünde kişilerin davranışı gerçekleştirmesi veya gerçekleştirmemesinin temelinde hangi kişisel faktörler ne şekilde etkili olduğunu incelemek vardır. Bu kuramlara göre herkesin güdülenmesinde önemli bir rolü olan kişisel faktörler büyük bir öneme sahiptir ancak bütün insanların güdülenme süreci aynı şekildedir88.

2.2.2.1. Vroom'un Beklenti Kuramı

Vroom’un geliştirdiği beklenti kuramına göre kişileri güdüleyen temel faktör beklentilerdir. Buna göre çalışanlar yaptıkları iş karşılığında beklediklerini elde ettikleri düzeyde tatmin olurlar. Bu kuram, çalışanların yerine getirdikleri işler ve görevler dolayısıyla çalışanların bir ödüllendirilme, takdir edilme davranışı içine girdiklerini ileri sürmektedir. Eğer ki çalışanlar bekledikleri ödüllere kavuşamazlarsa harekete geçme istekleri ve motivasyonlarında bir azalma/sönme ortaya çıkacaktır89.

85Tamer Koçel, İşletme Yöneticiliği, Arıkan Basım Yayım, İstanbul, 2005, s.643

86Koçel, 2003, s. 643; Ayşe Can Baysal ve Erdal Tekarslan, “İşletmeler İçin Davranış Bilimleri”, Avcıol

Basım-Yayın, İstanbul 1996, s.114

87Koçel, 2003, s. 759

88Dinçer ve Fidan, a.g.e., s.325 89

35

2.2.2.2.Lawler ve Porter’ın Beklenti Kuramı

Vroom’a benzer şekilde Lawler ve Porter da Vroom’un kuramındaki eleştiren bir takım yönlerden yola çıkarak bir beklenti kuramı oluşturmuşlardır. Bu kurama göre ödüllendirme kadar adaletli ödüllendirme de öne çıkmaktadır. Kişiler ulaştıkları ödülleri diğerlerinin ödülleriyle karşılaştırmakta ve kendilerine ne kadar adaletli davranıldığını sorgulamaktadırlar. Bu karşılaştırma sonucunda kendilerine haksızlık yapıldığını düşündüğünde çalışanların motivasyonlarında azalma meydana gelmektedir90.

2.2.2.3. Adams’ın Eşitlik Kuramı

Eşitlik kavramından hareket eden Adams’ın geliştirdiği Eşitlik Kuramı’na göre ise çalışanların iş yerindeki çalışma ortamı ile ilgili olarak algılamış olduğu eşitlik duyduğu işiyle ilgili tatmin seviyesini ve işinde göstereceği başarıyı etkilemektedir91.

Çalışma ortamındaki eşitliğin bozulduğuna inanan kişiler kendilerine yönelik eşitsizlik durumunu telafi etmek için harekete geçecek ve yaşadığı tatminsizliğe çözüm üretmeye çalışacaktır. Ancak dengenin sağlanmasına ilişkin inancı ortadan kalktığı zaman kuruma ve işine olan bağlılığı da iyice azalacaktır92