• Sonuç bulunamadı

MHP‟nin TBMM‟ye GiriĢi ve Milliyetçi Cephe Hükümetleri Dönemi

2.2. l Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi‟nden Milliyetçi Hareket Partisi‟ne

2.2.2. MHP‟nin TBMM‟ye GiriĢi ve Milliyetçi Cephe Hükümetleri Dönemi

MHP, ilk kez katıldığı genel seçimler olan 1969 seçimlerinde % 3.3 oranında oy alabilmiĢ ve parlamentoya milletvekili olarak yalnızca lideri olan ve 1965 seçimlerinde CKMP‟den milletvekili olarak TBMM‟ye giren Alparslan TürkeĢ‟i gönderebilmiĢtir.138

MHP‟nin hedefi siyaset sahnesinde güçlü bir parti olarak belirmek ve sonraki genel seçimlerde iktidar olmaktır. Bu seçimler Adalet Partisi‟ni ikinci kez tek baĢına iktidara taĢımıĢtır.

Seçim sonuçlarına göre, MHP‟nin ideolojik söyleminin en güçlü tabanı ve en fazla varlık gösterebildiği bölge Orta-Doğu Anadolu olmuĢtur.139

Siyasi düzeyde milliyetçi unsurların en kuvvetli terkibini oluĢturan bölge olarak karĢımıza çıkmaktadır. Ayrıca bu dönemde yükselen milliyetçilik, taĢra kökenli ve büyük Ģehirlere göçmüĢ gençler arasında bir kimlik ve iktidar arayıĢı olarak güçlenmiĢtir. Bir milliyetçi aydın, 1970‟lerde milliyetçilik siyaseti içinde yer alan gençleri; “Onların tamamı Türk veya

136 http://www.kocaeliaydinlarocagi.org.tr/Yazi.aspx?ID=5942. [08.12.2016]. Prof. Dr. Abdülkadir

Donuk ile röportaj.

137 BeĢir Ayvazoğlu, “Tanrıdağ‟dan Hira Dağı‟na Uzun Ġnce Yollar”, Modern Türkiye‟de Siyasi Düşünce

C.4, Milliyetçilik (ed. Tanıl Bora), ĠletiĢim Yayınları, Ġstanbul 2001, s. 574.

138 Turgay Uzun, a.g.e., s. 278. 139

38

kendini Türk hisseden, fakir veya orta halli, muhafazakâr, genellikle Demokrat Parti‟ye oy veren ailelerin çocuklarıydı” diye tanımlamıĢtır.140

1960‟ların sonu 1970‟li yılların baĢı, Türk siyasetinin tıkanma noktasına geldiği bir sürece denk gelmektedir. 1968-71 döneminde Avrupa‟daki sol hareketin ivme kazanmasıyla sol hareket Türkiye‟de geliĢme göstermiĢ ve MHP, faaliyet ve söylemini anti-komünist bir yapıya sokmuĢtur.141 Bu yıllarda özellikle üniversite öğrencileri tarafından yapılan gösteri ve boykotlar, ülkücü gençlerle eylemcileri karĢı karĢıya getirmiĢtir. ġiddet eylemlerinin giderek yaygınlaĢması ve ülkenin içinde bulunduğu buhran sonucu Türk Silahlı Kuvvetleri, 12 Mart 1971 tarihinde bir muhtıra vermiĢtir. Kimilerince “Yarı Askeri Darbe” olarak nitelendirilen muhtıra sonucu, Türk siyasal hayatında önemli değiĢiklikler kaydedilmiĢtir.

Önceleri bu uyarının MHP baĢta olmak üzere sağa yapıldığı düĢünülmüĢtür fakat bir süre sonra müdahalenin sola karĢı yapılmıĢ olduğu ortaya çıkmıĢtır. Müdahale sonrası özellikle sol örgütlere tasfiye giriĢimleri baĢlasa da, MHP ve ülkücüler de zarar görmüĢ fakat TürkeĢ muhtırayı destekleyici bir söylem içine girmiĢtir. MHP Gençlik Kolları‟nın denetimindeki Ülkü Ocakları Birliği‟nin de muhtırayı onaylayıcı tavrını bir kısmı aĢağıda yer alan bildirisinden anlamaktayız:

“Büyük Türk Milleti;

Memleketimizi bir uçuruma sürüklemek üzere olan beynelmilel komünizmin eli kanlı uĢaklarına karĢı tedbir almak üzere siyasi hayatımızda önemli geliĢmeler oldu. Biz, Ülkücü Türk gençliği olarak inanıyoruz ki, ordumuz Türk devletinin bağımsızlığına, Türk milletinin ve vatanının bütünlüğüne yönelen ihanet yuvalarını dağıtacak, hainlere gerekli dersi verecektir...”142

12 Mart sonrası süreç, MHP‟nin ideolojik olarak değiĢim yaĢadığı dönemi kapsamaktadır. Ülkücülerin girdikleri silahlı çatıĢmalarda ölmeleri ve Ģehit ilan edilmeleri ile Türkçü-Turancı çizginin yumuĢatılıp söyleme Ġslami motiflerin eklenmesi bu döneme tekabül etmektedir. MHP‟nin kullandığı “Kanımız aksa da zafer Ġslam‟ın”, “çağrımız Ġslam‟da diriliĢedir” gibi sloganlar da, 12 Mart sonrası kapatılan Milli Nizam Partisi‟nin devamı olan Milli Selamet Partisi‟nin geleneksel- muhafazakâr oy tabanına da etkileyebilecek niteliktedir.143 Türkçü düĢünce ile Ġslamiyet arasındaki bağı gösteren bu ideolojik açılım, MHP‟nin zaten doğasında olan Türk-Ġslam Sentezi düĢüncesinin vücut bulmuĢ halidir.

140 Nuray Mert, Merkez Sağın Kısa Tarihi, Ġstanbul 2007, s. 70. 141 Turgay Uzun, a.g.e., s. 278.

142 Hakan Akpınar, a.g.e., s. 88. 143

39

1973 genel seçimlerine kadar geçen süreçte, muhtıranın etkisiyle Nihat Erim, Ferit Melen ve Naim Talu gibi isimlerin baĢbakanlığında yaĢanan siyasal hayat içerisinde önemli değiĢiklikler yaĢanmadı.144

1973 seçimlerinde CHP % 33.5 oy oranıyla birinci parti olmuĢtur fakat hükümeti kuracak çoğunluğa sahip olamadığı için 1974 yılında Milli Selamet Partisi ile koalisyon hükümeti kurmuĢtur. Bu koalisyon hükümetinin bozulmasının ardından 1. Milliyetçi Cephe Hükümeti Dönemi baĢlamıĢtır. 1975‟te Adalet Partisi-Milli Selamet Partisi-Cumhuriyetçi Güven Partisi-Milliyetçi Hareket Partisi koalisyonu kurulmuĢtur. Bu dönemde özellikle CHP ile MHP arasında karĢılıklı suçlamalar devam ederken ülke içinde terör olayları endiĢe verici boyutlara ulaĢmıĢtır.

Toplumda tam bir cepheleĢme döneminin yaĢandığı 1970‟li yılların sonlarında ülkücüler ve sol örgütler arasındaki gerilim tırmanmıĢ, büyük bir kutuplaĢma yaĢanmıĢtır. Kaos ve anarĢi ortamının kanıksandığı, yoklukların, karaborsanın ciddi boyutlara ulaĢtığı bu dönemde 1977 seçimlerine giden süreç baĢlamıĢtır. Seçim sonucunda MHP oylarını yaklaĢık iki katına çıkarmıĢtı. 1974‟te CHP-MSP koalisyonundan MSP zarar gördü. AĢırı solcu olmakla suçlanan Ecevit ve CHP‟yle ortaklık, muhafazakâr ve Ġslamcı tabana sahip MSP içinde hazmedilmedi. Erbakan sağ seçmen için güven vermeyen bir siyasi figürdü. 1973 seçimlerinde145

48 milletvekili çıkaran MSP 1977 seçimlerinde ancak 24 milletvekili çıkarabildi. MHP‟nin söylemindeki değiĢiklikler yanı sıra Erbakan‟ın güven vermekten uzak siyaseti, Necip Fazıl Kısakürek‟in bile MHP‟yi destekleyeceğini açıklaması MHP‟nin oylarının artmasına yol açan sebeplerdendir. Kısakürek‟in parti menfaatleri uğruna dini bağlılıkları yok sayan Erbakan ve ekibinden uzaklaĢarak MHP‟ye yönelmesi oyların bir kısmının MSP‟den geldiğini düĢündürmektedir.146

Ayrıca 1980‟li yıllara doğru ülkenin ekonomik durumunun giderek kötüleĢmesi ve gelirler arasındaki uçurumun artması, MHP‟nin diğer partilerden farklı olarak geliĢtirdiği ekonomik programın tercih edilmesine ve MHP oylarının artmasında etkili olmuĢtur.147

CHP‟nin oy potansiyeli sebebiyle milliyetçi-muhafazakâr kesimlerin MHP‟de toplanması ve Türk-Ġslam Sentezi kavramsallaĢtırması da ideolojik olarak bu zemini hazırlamıĢtır.148

144 Turgay Uzun, a.g.e., s. 280.

145 1973 Genel Seçimleri Oy Oranları; MSP: %11, MHP: %3, 1977 Genel Seçimleri Oy Oranları; MSP:

%8, MHP: %6.

146http://www.nfk.com.tr/erbakan.htm. [14.10.2016]. 147 Turgay Uzun, a.g.e., s. 284.

148 Hatem Ete, Hamza TaĢdelen, Sami Orçun Ersay, Ülkücülükten Tepkisel Milliyetçiliğe MHP‟nin

40

Türkiye, 1960 sonlarından 1971 yılına kadar nispeten yoğun ve yaygın Ģiddet olaylarına sahne olmuĢtur. 12 Mart 1971 tarihinde verilen muhtıradan sonra olaylar durulsa da, 1974 yılında CHP-MSP koalisyon hükümetinin çıkardığı genel af kanununun kapsamının Anayasa Mahkemesi tarafından geniĢletilmesiyle sol örgütler terörü yeniden canlandırmıĢtır.

1977 yılında Adalet Partisi, Milli Selamet Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi‟nden oluĢan 2. Milliyetçi Cephe Hükümeti kurulmuĢtur. Ülkücüler, devletin zaafa düĢtüğü noktada vatana, millete, devlete, bayrağa sahip çıkma misyonuyla yönlendirilmiĢlerdir.149

Bu dönemde sağ-sol kutuplaĢmalar ve bu grupların silahlanarak çatıĢmaları ülkedeki anarĢi ortamını artırmıĢtır. MHP yöneticilerine karĢı yapılan saldırılar sonucu ölümlerin yaĢanması tansiyonu iyice yükseltmiĢ ve nihayet 2. Milliyetçi Cephe Hükümeti‟nden sonra kurulan Ecevit Hükümeti 19 Aralık 1978‟de baĢlayıp yedi gün süren ve 108 vatandaĢın ölümüne sebep olan KahramanmaraĢ olaylarından sonra, 26 Aralık 1978 sabahı sıkıyönetim ilan etmiĢtir.150

Sıkıyönetim ilan edilmesine rağmen ülkede terör olayları devam etmiĢtir. Hem MHP içinden hem de sol parti ve örgütlerden birçok ölümler yaĢanmıĢtır. 27 Mayıs 1980 tarihinde Gümrük ve Tekel eski Bakanı, MHP Genel BaĢkan Yardımcısı Gün Sazak bir suikast sonucu öldürülmüĢ, 19 Temmuz 1980‟de ise eski baĢbakan Nihat Erim bir silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmiĢtir.151

Terör olayları sağdan ve soldan onlarca kiĢinin hayatına mâl olmuĢtur.

Fahri Korutürk‟ten boĢalan CumhurbaĢkanlığı makamına yeni bir isim seçmek için beĢ ay boyunca 115 tur oylama yapılmasına rağmen bir sonuç alınamamıĢtır. Bu durum Türk siyasal kültüründe uzlaĢmaz elit kültürünün hüküm sürdüğü ve siyasi düzende rekabet anlayıĢının olmamasına bağlanabilir. 12 Eylül darbesine giden bu süreçte devlet mekanizmasının kaos ve çatıĢma ortamı karĢısında yetersiz kalması yanında, siyasilerin ortak hareket edememesi de etkili olmuĢtur.