• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM III YÖNTEM

5.1. Sonuç Ve Tartışma

5.1.14 Literatür Taraması ve Sonuçların Karşılaştırılması

Uçaner’ in 2011 yılında yaptığı “Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Öğrencilerinin Türk Müziği Tarihi Dersine Yönelik Tutum Ve Akademik Başarıları Arasındaki İlişkinin Farklı Değişkenler Açısından Değerlendirilmesi” adlı doktora tezinde; bu çalışmanın aksine TMT dersine ilişkin tutumlarının cinsiyetlerine göre karşılaştırılması sonucunda, toplam tutum puanları arasında anlamlı düzeyde farklılık bulunmamıştır. Aynı şekilde üniversitelerin karşılaştırılmasında bu çalışmada çıkan sonuçlar gibi anlamlı bir farklılık vardır. Öğrencilerin TMT dersine ilişkin tutumlarının devam ettikleri sınıflara göre karşılaştırılması sonucunda, bu çalışmada olduğu gibi toplam tutum puanlarında farklılık görülmüştür. Bu çalışmada 2. Sınıf öğrencilerinin tutumlarının düzeylerinde düşüklük ortaya çıkmış Uçaner’ in tezinde ise 2. sınıf öğrencilerinin toplam tutum puanlarının 3. sınıf ve 4. sınıftakilere

göre daha yüksek olduğu bulunmuştur. Öğrencilerin TMT dersine ilişkin tutumlarının mezun oldukları liseye göre karşılaştırılması sonucunda, toplam tutum puanları arasında anlamlı düzeyde farklılık bulunmamıştır. Bu çalışmada ise mezun oldukları orta öğretim okulların göre farklılık bulunmaktadır. Öğrencilerin TMT dersine ilişkin tutumlarının bireysel çalgılarına göre karşılaştırılması sonucunda, toplam tutum puanları arasında anlamlı düzeyde fark olduğu görülmüştür. Buna göre; bireysel çalgısı ud ve bağlama olan öğrencilerin tutum puanlarının, bireysel çalgısı viyolonsel olan öğrencilere göre daha yüksek olduğu ve bireysel çalgısı ud olan öğrencilerin tutum puanlarının bireysel çalgısı gitar olan öğrencilere göre daha yüksek olduğu bulunmuştur. Aynı şekilde bu çalışmada da bireysel çalgılarına göre yapılan karşılaştırılma sonucunda, sonuçlarda anlamlı bir farklılık çıkmış bireysel çalgısı “ney” ve “şan” olan öğrencilerin tutumlarının bireysel çalgısı “kanun “ ve “klarnet” olan öğrencilere göre tutumları daha yüksek çıkmıştır. Öğrencilerin TMT dersine ilişkin tutumlarının ailelerinde Türk Müziği ile ilgilenen bireylerin bulunma durumuna göre karşılaştırılması sonucunda toplam tutum puanları arasında anlamlı düzeyde farklılık bulunmuştur. Buna göre; ailesinde Türk Müziği ile ilgilenen bireyler olan öğrencilerin tutum puanları ailesinde Türk Müziği ile ilgilenen aile bireyleri olmayan öğrencilere göre daha yüksek bulunmuştur. Bu çalışmada da “Annesi” müzik ile ilgilenen öğrencilerin tutumlarının müzik ile “ilgilenmeyen” öğrencilerin tutumlarına göre daha olumlu olduğu ortaya çıkmıştır.

Sağlam’ın 2008 yılında yaptığı “Müzik Öğretmenliği Bölümü Öğrencilerinin Öğretmenlik Mesleğine Yönelik Tutumları” adlı çalışmasında yapılan istatistiksel analizlerde, müzik öğretmenliği bölümü öğrencilerinin öğretmenlik mesleğine yönelik tutumlarının cinsiyet, devam edilen sınıf düzeyi ve mesleği tercih sebebine göre anlamlı farklılık gösterdiği sonucuna varılmıştır. Genel olarak kız öğrencilerin erkek öğrencilere göre öğretmenlik mesleğine yönelik tutumlarının daha olumlu olduğu görülmüştür. Üst sınıflara doğru gidildikçe öğrencilerin öğretmenlik mesleğine yönelik olumlu tutumunun arttığı sonucuna ulaşılmıştır.Yapılan bu çalışma ile aynı sonuçlar ortaya çıkmış olduğu görülmüştür.

Şen’in 2011 yılında yaptığı “Müzik Öğretmenliği Öğrencilerinin Geleneksel Türk Müziği Derslerine İlişkin Tutumlarının Çeşitli Değişkenler Açısından İncelenmesi” adlı doktora araştırmasında öğrencilerin GTM derslerine ilişkin tutumlarının cinsiyete, mezun oldukları ortaöğretim kurumlarına, okumakta oldukları üniversitelere, bireysel çalgı ve çalgı gruplarına, dinlediği müzik türüne, yerleşim yerlerine, ailede sıklıkla dinlenilen müzik türüne, anne ve babalarının eğitim durumuna göre anlamlı düzeyde fark bulunmuştur. Bulgular sonuncunda öneriler yazılmıştır. Bu çalışma da da demografik sorulara alınan cevaplara göre çeşitli farklılıklar ortaya çıkmıştır.( Bu farklılıklar bulgular kısmında açıklanmıştır.)

Gürsoy’un 2014 yılında yaptığı “Güncel ve Popüler Müzikler Dersine İlişkin Öğrenci Tutumları” adlı yüksek lisans tezinde bu çalışmada çıkan çeşitli farklılıkların aksine okudukları sınıfa, cinsiyetlerine, mezun oldukları ortaöğretim kurumlarına ve en çok dinledikleri müzik türüne göre anlamlı bir farklılık bulunmamış; öğrenim gördükleri üniversitelere ve bireysel çalgılarına göre anlamlı bir farklılık saptanmıştır.

Konakçı’nın 2010 yılında yapmış olduğu “Eğitim fakültesi güzel sanatlar eğitimi bölümü müzik eğitimi anabilim dalı öğrencilerinin bireysel çalgı eğitimi dersine yönelik tutumları” adlı yüksek lisans çalışmasının sonunda eğitim fakültesi müzik eğitimi anabilim dalı öğrencilerinin bireysel çalgı eğitimi dersine yönelik tutumlarının bu çalışma da da olduğu gibi olumlu olduğu sonucuna varılmıştır. Bununla beraber, öğrencilerin bu derse yönelik tutumlarında etkili olan çeşitli değişkenler ve tutumun alt boyutlarına göre farklılaşma söz konusu olduğu belirlenmiştir. Aynı farklılaşma bu çalışmadaki alt problemlere ve başlıklara göre de farklılık göstermektedir.

2019 yılında yapılan “Relationships between Musical Attitudes, Self-Esteem, Social Status, and Grade Level of Elementary Children /Müzikal Tutum, Benlik Saygısı, Sosyal Durum ve İlköğretim Çocuklarının Seviye Düzeyi Arasındaki İlişkiler” adlı çalışmada bu çalışmanın aksine; sınıf içi müzik deneyimlerine yönelik tutumların sınıf düzeyi arttıkça daha olumsuz hale geldiğini görülmüştür. Bunun

sebebinin küçük yaş gruplarında, yaş büyüdükçe olumlu tutum düzeylerinin düştüğü olduğu söylenebilir.

2008 yılında yapılan “Children’s Attitudes Toward Singing and Song Recordings Related to Gender,Ethnicity, and Age/ Çocukların Söyleme ve Şarkı Kayıtlarına İlişkin Tutumlarının Yaş Cinsiyet Ve Etnik Kökene Göre Belirlenmesi” adlı bu çalışmada çıkan sonuçlar, kız ve erkek çocuklar arasında şarkı söylemeye karşı tutumlarında çok az bir farklılık olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bu çalışmada kız öğrenciler ile erkek öğrenciler arasında anlamlı bir farklılık ortaya çıkmıştır. Fakat bu araştırmada farklı etnik gruplar karşılaştırıldığından ötürü Amerikalı ve Afrikalı öğrenciler arasında şarkı söylemeye karşı tutumlarında cinsiyete göre farklılık ortaya çıkmamıştır.

Benzer Belgeler