• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM II. KURAMSAL AÇIKLAMALAR

2.5 İLGİLİ ARAŞTIRMALAR

2.5.2 Konu İle İlgili Yurt Dışında Yapılan Araştırmalar

2.5.2.1. Zihinsel Engelli Bireylerin Sosyal Becerileri ve Davranış Problemleri İle İlgili Yurt Dışında Yapılan Araştırmalar

Foxx, McMorow, Bitle ve Ness (1986) zihinsel özürlü yetişkinlere verilecek olan sosyal beceri eğitiminin, bireylerdeki sosyal becerilerin gelişimine katkısını incelemek amacı ile yaptıkları çalışmada 6 yetişkin zihinsel özürlü bireyi, deney ve kontrol grubu olarak üçer üçer ayırmış ve sosyal beceri eğitimi öncesinde ve sonrasında genel durum aktivitelerini değerlendirmişlerdir. Araştırma sonunda, deney grubuna uygulanan program sonrasında bu gruptaki bireylerin kontrol grubundakilere göre olumlu gelişmeler gösterdikleri saptanmıştır.

Bramlett ve arkadaşları (1994), Social Rating System (SSRS) kullanarak yaptıkları araştırmada 20 öğrenme güçlüğü bulunan, 20 orta düzeyde zihinsel engelli ve 20 normal gelişim gösteren çocuğun sosyal yeterliliklerini ve problem davranışlarını incelemişlerdir. Çalışma sonucunda zihinsel engelli ve öğrenme güçlüğü bulunan çocukların, normal gelişim gösteren çocuklara göre sosyal becerilerinin önemli derecede düşük, problem davranışlarının ise yine önemli derecede yüksek olduğu ortaya çıkmıştır.

Leffert, Siperstein ve Millikan (2000), zihinsel engelli çocukların sosyal uyumunu anlamaya yönelik bir çalışma yapmışlardır. 1 - 5 yaşları arasında zihinsel engelli olan ve olmayan 117 çocuk üzerinde yapılan bu araştırmanın sonucunda, zihin engelli çocukların olumsuz bir olay sonucundaki, zararsız bir sosyal göstergeyi kavramakta güçlük çektikleri, sosyal anlaşmazlıkların çözümünde, zorlandıkları ve etraflarındaki kişilerden öneri bekledikleri görülmüştür.

Matson, Minshavi, Gomalez ve Mayville (2006), 120 katılımcı ile yürütmüş oldukları çalışmalarında, zeka geriliğinin şiddeti ile sosyal eksikliğin şiddeti arasında pozitif bir korelasyon bulmuşlardır. Ayrıca bu çalışmanın sonuçları, araştırmaya katılan bireylerde sosyal beceri eksikliği ile kendini yaralama davranışı arasında da pozitif ilişki olduğunu göstermiştir.

Mclntyre, Blacher ve Baker (2006) tarafından yapılan, okula geçiş sürecinde zihinsel engelli ve zihinsel engeli bulunmayan küçük çocuklarda uyum konulu çalışmada, zihinsel engelli 24 ve zihinsel engeli bulunmayan 43 küçük çocukta okul döneminde, okula uyumlarını etkileyen faktörler incelenmiştir. Araştırma sonuçlarına göre, ebeveynler ve öğretmenler zihinsel engelli çocukların, normal gelişim gösteren çocuklara göre, daha fazla problem davranışlar, daha zayıf genel öğrenci-öğretmen ilişkileri, daha az sosyal beceri ve oto kontrol becerileri sergilediklerini ifade etmişlerdir.

2.5.2.2. Zihin Engelli Çocukları Olan Ebeveynlerin Öz Yeterlilik Algıları İle İlgili Yapılan Yurt Dışı Araştırmalar

Seybold, Fritzve ve MacPhee tarafından 1991 de yetersizliği olan bebeklerin anneleriyle yapılan bir çalışmada, sosyal destekler ile yetersizliği olan bebeklerin annelerinin yeterlilik algıları arasındaki ilişki araştırılmıştır. Araştırma sonucunda, annelik yeterliliğiyle desteklerden sağlanan doyum arasında olumlu bir ilişki bulunmuştur. Ayrıca ağır düzey yetersizliği olan bebeklerin annelerinin desteklerden daha az doyum sağladıkları görülmüştür. Öz yeterlilik düzeyi yüksek olan annelerin ise sosyal desteklerden daha yüksek düzeyde doyum sağladıkları belirtilmiştir.

Hastings ve Brown’un (2002), ebeveynlerin ruh sağlıkları ve öz yeterlilikleri ile engelli olan çocuklarının problem davranışları arasındaki ilişkiyi inceledikleri araştırmalarında, yüksek depresyon ve anksiyeteli olan annelerin ve öz yeterlilikleri düşük olan babaların çocuklarında daha fazla davranış problemleri görüldüğü sonucuna ulaşılmıştır.

Beck ve diğ. (2004), en az bir çocuğu zihinsel engelli olan 33 anneyle, annelerin normal olan çocuklarına ve engelli çocuklarına karşı olan duygularını ve yeterliliklerini araştıran bir çalışma yürütmüşlerdir. Çalışmanın sonucu, annelerin normal çocuklarına karşı ebeveynlikte yeterli olduklarını ancak engelli çocuklarına karşı yeterliliklerinin daha az olduğunu ve daha olumsuz tutum sergilediklerini göstermiştir.

Ripp (2005), rastgele örnekleme yolu ile seçtiği engelli bireye sahip 383 ebeveyn ile yürüttüğü deneysel çalışmada, ebeveynlerin motivasyonlarını, engelle baş edebilme stratejilerini, bilgi ve becerilerini artırmaya yönelik hazırlanan bir aile eğitimi müfredatını internet üzerinden ebeveynlere uygulamıştır. Uygulama öncesinde ebeveynlerin psikolojik durumları ve öz yeterlilik algıları düşük iken, uygulama sonrasında belirgin bir artış gözlenmiştir.

Emerson, Hatton, Llewellyn, Blacker, Graham (2006), 100 engelli çocuğa sahip ve 100 normal çocuğa sahip olmak üzere 200 anne ile çalışma yürütmüşler ve

annelerin benlik saygıları, umutsuzluk düzeyleri ve öz yeterlilik algılarını karşılaştırmalı olarak incelemişlerdir. Araştırmanın sonuçlarında zihinsel engelli bireye sahip annelerin diğerlerine göre daha az mutlu oldukları, benlik saygıları ve öz yeterlilik algılarının daha düşük olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır. Ve sosyo ekonomik konumlarındaki farklılıklar bu değerler üzerinde etkilidir.

Paczkowski ve Baker (2007), gelişimsel geriliği olan ve olmayan 225 ebeveyn ile yapmış oldukları çalışmada gelişimsel geriliği olan bir çocuğa sahip ebeveynlerin öz yeterliliklerinin daha düşük olduğu ve düşük öz yeterlilik algısı ile çocukların gösterdiği problem davranışlar arasında pozitif bir ilişki olduğu sonucuna ulaşmışlardır.

Lloyd ve Hastings (2009), zihinsel engelli bireylerin annelerinin psikolojik durumlarını belirlemek ve öz yeterlilik algı düzeylerini ölçmek amacı ile 91 anne ile bir çalışma yürütmüşlerdir. Araştırma sonuçları, annelerin psikolojik durumlarının olumsuz ve öz yeterlilik algılarının düşük olduğunu göstermiştir. Ayrıca, çocuklarının göstermiş olduğu problem davranışlarla annelerin öz yeterlilik algıları ve stres düzeyleri ilişkilidir.

 

 

   

Benzer Belgeler