• Sonuç bulunamadı

302. madde çerçevesinde alacaklılarca kabul edilen konkordatonun tasdik edebilmesi için bazı koşulların varlığı aranmalıdır. Mahkeme ancak 305. mad- dede öngörülen koşullar varsa konkordatoyu tasdik edecektir. Konkordato- nun tasdik edilebilmesi için bu koşulların kümülatif olarak bir arada olması gerekir. Bu koşullardan ilki maddenin ilk fırkasının a bendinde düzenlenmiş- tir. İlgili bent gereğince adi konkordatoda teklif edilen tutar, borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olmalıdır. Maddenin b bendinde ise teklif edilen tutarın borçlunun kaynaklarıyla orantılı olması koşulu düzenlenmiştir. Aslında bu iki bendi birlikte değerlendirmek ge- rekmektedir50. Çünkü her iki bentle hedeflenen amaç aynıdır. Konkordatonun alacaklıları iflastan daha kötü bir noktaya taşımaması gerekir. Borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçecek meblağ, konkordato teklifinden daha fazla olacak ise konkordato tasdik edilmeyecektir. Mahkemenin bu noktadaki fonk- siyonu, konkordato projesinin içeriksel olarak denetlenmesidir. Bu denetimin asıl nedeni de, konkordatoya olumlu oy vermemiş veya alacaklarını bildirme- miş alacaklıların korunmasıdır. Zira bu alacaklılar da konkordato ile bağlıdır- lar. İşte aslında konkordatoya tabi olsa da kabul oyu kullanmayan veya alacak- larını bildirmeyen azınlığın korunması gerekmektedir. Netice itibariyle burada korunan, alacaklıların “en iyi menfaatleri” olmalıdır. Mahkeme konkordato projesini bu açıdan değerlendirmeli, bütün alacaklıların en iyi menfaatlerinin korunacağı bir projeyi tasdik etmelidir. Mahkemenin tasdik yargılamasındaki işlemlerinden birisi de alacaklıların en iyi menfaatlerinin korunması testi ola- caktır. Mahkeme bu değerlendirmeyi yaparken, tasdik yargılamasında karar aşamasına yakın bir dönemdeki borçlunun malvarlığı değerlerini hesaba kat- malıdır. Mahkeme ayrıca iflasın borçlu açısından doğuracağı olumsuzlukları da dikkate almalıdır. Örneğin, borçlunun mallarının iflas tasfiyesinde satılma- sı halinde muhammen bedelinin yüzde ellisine satılması ihtimalini göz önünde bulundurmalıdır. Aslında çoğu kez konkordato alacaklılar açısından iflastan daha avantajlı bir sonuç doğuracaktır. Genel kabulün bu doğrultuda olması gerekmektedir51. Aksini iddia eden tarafın bu iddiasını ispat etmesi gerekmek- tedir.

Borçlunun malvarlığı değeri hesaplanırken müstakbel alacakları da dikkate alınmalıdır. Örneğin borçlunun payına düşecek bir miras hissesi bu kapsam- da bir beklenen alacaktır. Beklenen alacakların gerçekleşip gerçekleşmeyeceği 50 Kale, s. 49.

veya miktarının ne olacağı, tespiti zor bir durumdur. Bu halde somut olayın özelliklerine göre mahkemece bir değerlendirme yapılmalıdır.

Hemen belirtmek gerekir ki, borçlunun malvarlığı borçlarının tamamını karşılayacak değerde olmasına rağmen malvarlığının paraya çevrilmesinde güçlükler bulunmakta ise artık bu halde borçlunun tenzilat konkordatosu de- ğil, vade konkordatosu teklif etmesi gerekir52. Malvarlığı borçlarının tamamını karşılamaya yeten borçlunun ihtiyacı olan şey zamandır. Bu durumda borcun tamamı (faizler dahil) vadeye yayılmış şekilde ödenmeli ve bu sebeple borçlu, alacaklılarına vade konkordatosu teklif etmelidir. Aksinin kabulü hem borçlu- nun teklifinin malvarlığı ile orantılı olmadığı hem de alacaklıların iflastan daha kötü bir noktaya geleceği sonucunu doğurur ki bu durumda konkordatonun tasdiki talebinin reddi sonucunu doğuracaktır.

Konkordatonun tasdik edilebilmesi için gerekli olan bir diğer koşul ise borç- lunun bazı alacaklıların alacaklarını güvence altına almak için teminat göster- mek zorunda olmasıdır. İİK m.305 f. 1 bent d uyarınca, 206 ncı maddenin bi- rinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklılar bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması gerekmekte- dir. Bu alacaklıların alacakları tamamen ödendiği için konkordatoya tabi değil- lerdir. Borçlunun konkordato mühleti içerisinde yeni kreditörler bulabilmesi için, mühlet içerisinde akdedilen sözleşmeler için teminat göstermesi gerek- mektedir. Aksi halde, konkordato sürecinde olan kimse ticari ilişkiye girecek kimseler bulunamaz.

Mülga hükümden farklı olarak, yeni düzenlemede borçlunun göstermesi gereken teminatın kapsamı oldukça dar bir kapsamda çizilmiştir. Önceki dü- zenlemede (İİK m. 298 f.1) konkordatoya yazılmış bütün imtiyazsız alacaklılar ile tüm imtiyazlı alacaklılar için bu alacaklılar vazgeçmediği sürece teminat ya- tırılması gerekmekteydi. Oysa yeni düzenlemede teminatın kapsamı oldukça dar çerçevede çizilmiş, sadece 206. maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı ala- caklılar ile konkordato mühleti içinde komiserin izniyle akdedilmiş alacaklılar açısından (bu alacaklılar açıkça vazgeçmedikçe) teminat yatırılması zorunlu hale getirilmiştir. Teminat, bu tür alacakların tamamını karşılayacak kadar ol- malıdır.

Konkordatonun tasdiki için gerekli olan teminatın, komiserin konkordato raporunu mahkemeye sunmadan önce yatırması gerekmektedir. Mahkeme, borçlu tarafından yatırılan teminatın yeterli olup olmadığını resen gözetme- lidir. Şayet teminat konusunda bir eksiklik mevcutsa mahkeme bu eksikliğin 52 Altay, Eskiocak, s. 95; Kuru, Cilt: 4, s. 3603.

giderilmesi için borçluya kısa bir süre vermelidir.

Konkordatonun tasdik edilebilmesi için gerekli olan koşullardan sonuncusu ise konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordato- nun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olmasıdır (m.305 f.1 b.e). Harçlar Kanununda yapı- lan değişiklik ile konkordatonun tasdik edilebilmesi için alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden yatırılacak nispi harç binde 2,27 olarak değişti- rilmiştir. Şayet rehinli alacakların çoğunluğuyla rehinli alacaklar için de kon- kordato hükümleri geçerli olacaksa, yapılandırma sonunda rehinli alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden binde 1,13 oranında harcın yatırılma- sı gerekmektedir (Harçlar Kanunu’na bağlı (1) sayılı Tarifenin “B) İcra ve iflas harçları:” başlıklı bölümün “II-İflas harçları:) başlıklı alt bölümünün (2) nu- maralı fıkrasının (b) bendi). Tasdik kararından önce borçlunun harcı yatırması gerekmektedir. Aksi halde konkordato talebi reddedilecektir.

Mahkeme, tasdik yargılamasında konkordato projesini kontrol edecek, kon- kordato sürecinde yapılması gereken işlemlerin zamanında ve kanuna uygun olarak yapılıp yapılmadığını denetleyecektir. Şekli inceleme kapsamımda ya- pacağı en önemli tespit, komiserin süresi içinde dosyayı kendisine teslim edip etmediğidir. İçerik olarak dikkatle araştırması gereken husus ise borçlunun alacaklılar arasındaki dengeyi koruyup korumadığıdır. Tasdik yargılaması es- nasında konkordatonu feshi (308/f) sebeplerinden birisi gündeme gelmişse, mahkeme tasdik talebini reddedecektir. Konkordatonun feshi sebebi ilgililer- den birisi tarafından ileri sürülebileceği gibi mahkeme de sebebin varlığını re- sen dikkate alabilir53 .

Tasdik yargılamasında mahkeme, komiserin raporunu, alacaklılar toplan- tısı kararlarını ve huzurunda alacaklılar tarafından yapılan itirazları değerlen- dirmeye tabi tutarak bir karar verecektir. Bu değerlendirmeden sonra mah- keme borçlunun teklifinin yetersiz olduğu kanaatine varırsa, teklifin artırıl- masını borçludan isteyebilecektir (m. 305 f.2). Bu aşamada mahkeme takdir yetkisini kullanmaktadır. Konkordatonun tasdik şartları tamamen sağlıklı bir şekilde mevcut değilse hâkim zaten konkordatoyu tasdik etmeyecektir54. Ancak konkordatonun tasdiki için gerekli olan tüm şartların varlığına rağmen hâkim resen veya alacaklılardan birinin talebi üzerine, konkordato teklifinin yeterli olmadığı kanaatine varırsa, gerekli gördüğü düzeltmeyi yaparak, konkordato- nun hakkaniyete uygun ve tüm alacaklılar için adil hale gelmesini sağlayabi- 53 Hunkeler, Art. 306, Rdn. 43.

lir. İİK m. 305 f.2, “düzeltmenin yapılmasını isteyebilir” diyerek, konkorda- to oranı konusunda takdir yetkisinin hâkimde olduğunu belirtmiştir. Madde metninden hâkimin sadece teklif edilen oran bakımımdan düzeltme yetkisinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Bunun dışında projede yer alan hususların içerik- sel değişimi veya düzeltilmesi, mahkemenin görev tanımı dışına çıkmaktadır. Yani tasdik merciinin buradaki fonksiyonu, şikayet yoluyla icra dairesinin iş- lemlerini denetleyen icra mahkemesinin fonksiyonundan tamamen farklıdır. Tasdik makamının projenin esası ve içeriği hakkında düzeltme ve tamamlama isteyememesi gerekmektedir.

2. Konkordatonun Reddi Kararı

İİK m. 308 uyarınca, konkordato tasdik edilmezse mahkeme konkordato talebinin reddine karar verir ve bu karar 288 inci madde uyarınca ilan edilerek ilgili yerlere bildirilir. Borçlunun iflasa tabi şahıslardan olması ve doğrudan doğruya iflas sebeplerinden birinin mevcut olması halinde mahkeme, borçlu- nun iflâsına re’sen karar verir.

Mülga konkordato hükümlerinde, konkordatonun reddi halinde tacir olsun veya olmasın tüm borçluların iflasına karar verileceği düzenlenmekteydi. Bu tercih yeni konkordato hükümlerinde yer bulmamıştır. Yani artık mevcut dü- zenleme ile sadece iflasa tabi borçlunun konkordatonun reddi halinde iflası gündeme gelecektir. Tacir borçlunun iflasına karar verebilmek için, konkorda- tonun reddi başlı başına yeterli değildir. İİK m. 308 gereğince, tacir borçlunun iflasına ancak doğrudan doğruya iflas koşullarının oluşması halinde karar ve- rilebilecektir. Örneğin borca batık bir sermaye şirketinin konkordato talebinin reddedilmesi halinde mahkeme, konkordato talep eden şirketin iflasına karar vermek zorundadır. Görüldüğü üzere borçlunun tacir olması ve doğrudan doğ- ruya iflas sebeplerinin bulunması halinde, konkordatoyu tasdik etmeyen mah- keme, borçlunun iflasına karar verecektir. Oysa mülga İİK m. 301 f.1 de, borç- lunun iflasına karar verilebilmesi için alacaklılardan birinin talebi gerekliydi. Yine mülga hükme göre, konkordato talebi reddedilir edilmez alacaklının iflas talep edebilmesi mümkün değildi. İlgili düzenleme gereğince, önce konkorda- tonun reddi kararının kesinleşmesi, sonra da bu kararın ilan edilmesi, daha sonra ise ilandan itibaren on gün içinde alacaklının borçlunun iflasını talep et- mesi gerekmekteydi. Oysa İİK m. 308 gereğince mahkeme koşulların oluşması halinde resen iflas kararı vermek zorundadır. Bu konuda alacaklılardan birinin veya borçlunun talebine ihtiyacı yoktur. Mühlet içerisinde de 292. maddede- ki koşulların gerçekleşmesi halinde tasdik kararından önce borçlunun iflasına karar verilebilir. Burada da borçlunun konkordato sürecini devam ettirip ettir- meme isteğine bakılmaksızın koşulların oluşması halinde mahkemece re’sen

iflasa karar verilebilecektir.

VI. Tasdik Edilen Konkordatonun Hükümleri

A. Konkordatonun Tasdiki Kararının Alacaklıların Hakları Üzerindeki