• Sonuç bulunamadı

Kelime ve Kelâm Sözcüklerinin Anlam ve Bağlantıları

Evrendeki her varlık, her olay, her olgu Allah'ın bir “Kelime”sidir; Allah'ın bilgisindeki ezelî mahiyetlerinin görünür şekil veya biçimleridir. Allah'ın “Kelime”leri saymakla-yazmakla bitmez tükenmez:

“Yeryüzündeki ağaçlar kalem olsa, denizler de ardından yedi denizle (mürekkep olsa) Allah'ın “Kelime”leri tükenmez.”108

Kelimeler Kelâm'ı oluşturur. Kur’ân'daki her “Kelime”, Kur’ân’ı, yani Kelâmullahı meydana getirir; bunun gibi, Kitab’ı-Mubin’in açılmış ve teshir edilmiş biçimi olan evren de içindeki her varlıkla Allah'ın kelâmı, yani “ol” emrinin ürünleridir. Bu bağlamda, Kur’ân'da geçen kelimeler gerçek anlamını bulmaktadır. Sözgelimi

Muhakkak Allah sana kendisinden bir “Kelime”yi doğrulayıcı olarak Yahya'yı müjdeliyor.”109 ayetinde “Kelime” Đsa demek olabileceği gibi, Tevhid anlamına da gelebilir. Çünkü Tevhid kelimesi Kur’ân'ın, teşriî ve tekvini iradesinin özüdür.

“De: “Ey Ehl-i Kitap! Aramızda tek bir “Kelime”' ye gelelim.”110 ayetindeki Kelime

Tevhid, Đslâm, ortak değer, ortak akıl ve erdemlilik anlamına gelmektedir. Bu ayette vicdanların, muhtelif milletlerin, farklı dinlerin, çeşitli kitapların, temelli bir vicdanda, hak bir sözde nasıl birleşebilecekleri, Đslâm'ın insanlık âleminde ne kadar geniş, ne kadar açık, ne kadar doğru bir hidayet yolu, bir hürriyet kanunu öğretmiş olduğu ve artık bunun Arap ve Arap olmayana ait olmadığı tam olarak gösterilmiştir111

“Rabbinin “Kelime”si doğruluk ve adalet yönünden tamam oldu.”112 ayetindeki “Kelime” mefhumu ile “bugün üzerinizdeki nimetimi tamamladım” ayetinde belirtilen nimet, Đslâm ve Đslâm’ın devamlılığı nimetidir.113 Đslâm'ın, yani Allah'ın Kelimesi’nin, haberleri, bildirdikleri, uyarıları, va'dleriyle doğru, hükümleriyle adaletli olduğunu ortaya koymaktadır.

Đsa’nın Allah’ın kelimesi olmasına gelince bunda da anlaşılamayacak bir husus yoktur. Zira, belirttiğimiz gibi, her varlık Allah'ın “Kelime”sidir; ama Đsa'ya ayrıca “Kelime” denilmesi, onun insanın maddî alana çıkması silsilesinde yeniden başa dönmüş olması, yani, yine Kur’ân'ın belirttiği üzere, aynen Âdem gibi babasız yaratılmış olmasındandır.114

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Bedir savaşında müşriklerle savaşıp onları hezimete uğrattıktan sonra Yahudiler; “Bu Musa’nın bize müjdelediği muzaffer olacak olan peygamberdir, vakit kaybetmeden kendisine tabi olup muzaffer olalım, demişlerdir.

108 Lokman, 31/27. 109 Al-i Đmran, 3/39. 110 Al-i Đmran, 3/64.

111 Elmalılı, Hak Dini Kur’ân Dili, C.I, 155. 112 En’am, 6/15.

113 Ünal, Ali, Kur’an’da Temel Kavramlar, Beyan Yayınları: 45. 114 Elmalılı, Hak Dini Kur’ân Dili, C.II, 1101.

Bazıları ise böyle söyleyenlere şöyle cevap vermişlerdir; acele etmeyin hele bir bakalım. Böylece ikinci savaş, Uhud savaşı gerçekleşince Peygamber (s.a.v)ve Ashabı büyük bir kırılma görünce dediler ki bu, bahsi geçen ve müjdelenen peygamber değildir. O, peygamber olsaydı bu seviyede bir kırılma görmezdi diyerek şekavet yoluna gitmişler ve Müslüman olmayı reddederek peygamber(s.a.v.) ile aralarındaki süresi belli ahitleşmeyi süresinden önce bozdular. Ka’b b. Eşref altmış süvari ile Mekke’ye gitti; Mekke müşrikleriyle “Kelime” birliği(ittifak)’ni sağlamak amacıyla ortak askeri stratejik birliğini kurdurduktan sonra Medine’ye geri döndüler. Bunun üzerine şu ayet nazil oldu “(Resûlüm!) Đnkâr edenlere de ki: Yakında mağlup olacaksınız ve cehenneme sürüleceksiniz. Orası kalınacak ne kötü bir yerdir!”115 Mekke Müşrikleri ile Medine Yahudileri arasındaki bu askeri birlik antlaşması ki sonucunda Hendek (Ahzap) savaşı çıkmış ve bu antlaşma metnine ‘“Kelime Birliği” denilmiştir.116 Aktardığımız tarihi olayda kelime mefhumunun güç birliğine delâlet ettiği söylenebilir. Bu da kelime mefhumunun farklı bir boyutunu bize göstermektedir.

“Kâfirlerin “Kelime”sini aşağı, Allah'ın “Kelime”sini yüce kıldı.”117 ayetindeki “kâfirler” kelimesi, küfür ordusu; Allah'ın kelimesi ise Đslâm ordusu anlamındadır. “Kelimetü’l-küfr”, kâfirlerin düzeni; “Kelimetu’l-U’la ise, Allah'ın düzeni anlamına gelmektedir. Kâfirler yeryüzünde Allah'ın kelimesine aykırı bir düzen kurdukları, yaratılışı değiştirdikleri için, onların inanç ve bu inancın yansıdığı düzene de “Kelime-i Habise” denmiştir. “Habis kelimesinin (asılsız fikrin) misali de, kökü bile olmayan, yüzeyde kalmış, dayanaksız habis şecere (meyve vermeyen ağaç) gibidir”.118

Mealindeki ayette habis kelimesinin bu anlamda kullanıldığı görülmektedir.

“Rabbinden bir “Kelime” geçmemiş olsaydı, aralarında hükmolunurdu.”119

ayetinde “Kelime”, Allah'ın ezelî bilgisindeki hükmü demektir.120 Bu anlamda, her kelimenin maddî olarak görünmesi şart değildir. Hüküm de varlığını hissettiren bir kelimedir. Taş bir kelime olduğu gibi, hareket, söz ve inanç da bir kelimedir.121 Yine, Kur’ân'da geçen Kelime-i Tayyîbe hem Đman veya Đslâm, hem de, bu iman veya Đslâm’ın somutlaşmış, canlı hale gelmiş ve erdemli insanlardan oluşmuş temiz toplum

115 Al-i Đmran, 3/12.

116 Tabersi, Şeyh Ebu Ali el’Fadl b.el’Hasan, Mecmu’l-Beyan fi Tefsiru’l-Kur’ân, Daru’l – Fikr, Beyrut,

C.II, 78.

117 Tevbe, 9/40. 118 Đbrahim, 14/26. 119 Yunus, 11/19.

120 Ünal, Kur’an’da Temel Kavramlar, 43-47.

ve yönetim anlamına gelmektedir. “Görmedin mi, Allah nasıl bir misâl getirdi; güzel bir sözü (“Kelime”-i), kökü (yerde) sâbit, dal(lar)ı ise göğe ulaşan güzel bir ağaç gibi (kıldı)”.122 ayetinde geçen “Kelime-i Tayyibe” zikrettğimiz bu anlamlara yakın bir manada kullanılmış olup, “Kelime-i Habise”nin zıddı bir anlamı taşımaktadır.

Kur’ân’a göre, evrende bilinçsiz katı madde gibi görünen her bir mevcudun, canlı ve bilinçli, birbirleriyle bağımlı, iç içe geçmiş tesbih görevleri vardır. Bir ağaç, hem bütün bir ağaç olarak, hem de o ağacın yaprakları, meyveleri, çiçekleri de ayrı ayrı kendi başlarına bir bütünlük içinde Allah’ın varlığına tanıklık yaparlar.123 Her mevcut anlamlı bir cümledir. O mevcudu oluşturan parçalar ise birer “Kelime”dir. Đnsanlar konuşurken kurdukları cümlelerin “Kelime”leri ve harfleri o cümlenin tüm anlamını taşımazlar. Her cümlenin taşıdığı mesajın tümünü, perde arkasında gösterdiği gibi, o cümleyi oluşturan her bir “Kelime”yi de aynen göstermektedir.124 Büyüklük ve küçüklük, bütün ya da parça, ilân ettiği mesaj itibariyle, yapmış olduğu tesbih görevi itibariyle, farklı değildir. Bir meyvenin hücresi de ancak Yaratıcısının ilmi, iradesi ve gücü ile hareket eder. Bir ağaç büyürken de aynı ilânı yapar, gökyüzü denizinin oluşturduğu cümlenin “Kelime”leri olan güneş, yıldızlar ve gezegenler de hareket ederken aynı anlamı ve mesajı insanlara verir.

Hz. Âdem’in Rabbi’nden aldığı “Kelime”lerle, Hz. Đbrahim'in denendiği “Kelime”ler aynı “Kelime”lerdir. “Derken Âdem, Rabbinden (birtakım) “Kelime”ler aldı. Bunun üzerine (Allah da) tevbesini kabul etti. Şüphesiz O, tevbeleri kabul edendir, esirgeyendir.”125 “Bir zamanlar Rabbi Đbrahim'i bir takım “Kelime”lerle sınamış, onları

tam olarak yerine getirince: Ben seni insanlara önder yapacağım, demişti. "Soyumdan da (önderler yap, yâ Rabbi!)" dedi. Allah: Ahdim zalimlere ermez (onlar için söz vermem) buyurdu.”126 Aktardığımız iki ayette geçen kelime mefhumu her iki peygamber için yakın anlamda kullanıldığı anlaşılmaktadır. Söz gelimi, Đbrahim’in sınandığı kelimeler, ahval ve şerait, meşairu’l- Đslâm olan ve aynı zamanda menasiku’l hac rükünleri, tevhid ilkelerinin simgeleri olan ay, yıldız, güneş, putları kırma, ateşe atılma, hicret etme, zebhi Đsmail ile emr olunma ve hanifliğin ilkeleridir.127

122 Đbrahim, 14/24. 123 Đbrahim, 14/24.

124 Đbn-i Hişam, Katru’n- Neda, s.29-30. 125 Bakara, 2/37.

126 Bakara, 2/124.

127 Tabatabai, Allame, Seyyid Muhammed Hüseyin, el-Mizan fi Tefsiru’l- Kur’ân, Kum, C.1, 267-275.

Bu anlam ve bağlantıları daha iyi anlama ve kolayca kavrama açısından Kur’ân’da geçen kelime mefhumunun kullanımları ile ilgili olarak özet mahiyetinde şöyle bir tablo sunulabilir:

Tablo-2

Ayetlerin Toplamı Ayetlerin Geçtiği Süre ve Numaraları Kur’ân’da “Kelime”’nin Anlamları On dokuz (19) defa

En’am 6/115’de iki (2) defa

zikredildiğinden numaralar on sekiz adettir.

A’raf, 7/158; Taha, 20/129; Yunus, 10/19,33,64,82,96; Hud, 11/110,119; En’am, 6/34,115; Şura, 42/14,21,24; Kehf, 18/27; Fussilet, 41/45; Enfal, 8/7; Fetih, 48/15;

Kaza Ve Đlahi Sünnet Anlamında

Sekiz (8) defa

Meryem, 19/10,26,29; Yusuf, 12/54; En’am, 6/111; Al-i Đmran, 3/41,46; Maide, 5/110;

Beşer Arasında Konuşma Anlamında

Altı (6) defa

Hud, 11/105; Mü’minun, 23/100,108; Bakara, 2/174; Al-i Đmran, 3/77; Nur, 24/16;

Kıyamet Gününde Zalimlere Đlahi Hitap Anlamında Beş (5) defa Fatır, 35/10; Zuhruf, 43/28; Đbrahim,

14/24,26; Al-i Đmran, 3/64;

Hak Ve Tevhid, Đtikad Ve Đman Etme Anlamında

Beş (5) defa A’raf, 7/143, 144; Şura, 42/51; Bakara, 2/253; Nisa, 4/164;

Yüce Allah’ın Nebî Ve Resûllerle Konuşması Anlamında

Dört (4) defa Maide, 5/13,41; Bakara,2/75, Fetih, 48/15;

Đlahi Kelâmın Tahrifine Yeltenme Ve Mesuliyeti Hakkındaki Anlamında Dört (4) defa Rum, 30/35; Bakara, 2/118; Yasin, 36/65; Al-i Đmran,3/46 Şehadet, Burhan Ve Delil Anlamında Üç (3) defa Nisa, 4/171; Al-i Đmran, 3/39,45; Nebî Anlamında

Üç (3) defa Zümer, 39/19,71; Mu’min, 40/6; Azap Anlamında

Đki (2) defa Lokman, 31/27; Kehf, 18/109; Đlahi Güç, Kuvvet Ve Kudret Anlamında

Bir (1) defa Tevbe, 9/6; Kur’ân Anlamında

Bir (1) defa Tahrim, 66/12; Vahiy Anlamında

Bir (1) defa A’raf, 7/148; Beşerle Đlahi Đletişimin Oluştuğu Dizim Anlamında

Bir (1) defa Ra’d, 13/31; Ba’as/ Dirilme Günü Anlamında

Bir (1) defa Nebe; 78/38; Melaiketlerin Sözü Anlamında

Ayetlerin Toplamı Ayetlerin Geçtiği Süre ve Numaraları Kur’ân’da “Kelime”’nin Anlamları

Bir (1) defa Bakara, 2/37; Adem Tövbesinin Kendisiyle

Kabul Olunan Anlamında

Bir (1) defa Fetih, 48/26; Takva Anlamında

Bir (1) defa Saffat, 37/171; Peygamberlere Đlahi Yardım

Anlamında

Bir (1) defa A’raf, 7/137 Sevap Anlamında

Bir (1) defa Bakara, 2/124; Sınama Anlamında

Bir (1) defa Đbrahim, 14/26; Yalan Ve Kötü Söz Anlamında

Özetle Kur’ân-ı Kerim’de “Kelime” mefhumu dokuz ana başlık altında gelmektedir. Bu ana başlıklar şu şekilde sıralanabilir:

a) Yüce Allah’ın vasıtasız olarak kuluna işittirdiği Kelâm. b) Kelâmullah olan Kur’ân.

c) Allah’ın harikuladesi (acaibi) olan “Kelime”. d) Đlahi menasik anlamında “Kelime”.

e) Âdem’(a.s.)ın Rab’inden sınandığı ve esinlendiği kelimat. f) Tevhid “Kelime”si olan Lailahe Đllallah anlamında “Kelime”. g) Đlahi sanata harikulade anlamında kelimat.

h) Đsa ibn’i Meryem anlamında “Kelime”. i) Đlahi din anlamında kelimat. 128

Benzer Belgeler