• Sonuç bulunamadı

Karahanl› Devleti

9. yüzy›lda Karahanl›lar, Orta Asya'da belirgin bir güce sahip-lerdi. 10. yüzy›lda Satuk Bu¤ra Han'›n ‹slamiyet'i devletin resmi di-ni ilan etmesiyle, Karahanl› Devleti Orta Asya'daki ilk Müslüman Türk devleti oldu. Satuk Bu¤ra Han ile birlikte 200.000 Türk ailesi de ‹slamiyet'i kabul etti.21Böylelikle Orta Asya'daki güçler denge-sinde ‹slamiyet yerini alm›fl oldu.

Karahanl›lar, ‹slamiyet'i sadece seçmekle kalmam›fl; onun

di-¤er Türk boylar›na duyurulmas› görevini de üstlenmifllerdir. Bu dönemde özellikle Kaflgar bölgesinde, kapsaml› ‹slami çal›flmalar yap›lm›fl ve eflsiz eserler yaz›lm›flt›r. Dönemin en önemli kitaplar›

aras›nda, Yusuf Has Hacib'in Kutadgu Bilik(Mutlu K›lan Bilgi) adl›

eseri ve Kaflgarl› Mahmud'un Divan-› Lügat-it Türkisimli eserleri say›labilir. Birinci eser devlet yönetimi, ikincisi de dil bilimi ala-n›nda türlerinin ilk örnekleri olmufltur.

‹slamiyet, Türkler'e yeni ufuklar açt›. 11. yüzy›l, Türkler'in ‹s-lam dünyas›nda gün geçtikçe güçlendi¤i bir dönem oldu. Tarihçi-lerin aktard›¤›na göre, Hazreti Muhammed (sav)'in Müslüman Araplara "‹leride bu ümmetin efendisi Türkler olacakt›r" dedi¤ine dair rivayetler dilden dile dolafl›yordu. Kaflgarl› Mahmud'un kita-b›n›n bafl›nda Türkler'e hakimiyet verildi¤i, herkesin Türkler'e muhtaç oldu¤u ve bu nedenle Türkçe ö¤renmesi gerekti¤i yaz-maktayd›.

Karahanl›lar devri özellikle Türk kültür ve sanat tarihi bak›m›n-dan önem tafl›r. Bu dönemde, yerleflim merkezlerinde camiler, köprüler, kervansaraylar ve benzeri yap›lar infla edilmifl; e¤itim kurumlar› aç›lm›fl; Buhara ve Semerkant bilim merkezi durumuna gelmifl; Türk dili de büyük bir geliflme olana¤› bulmufltur.

‹lk Türk mutasavv›f› Ahmed Yesevi Karahanl›lar zaman›nda ya-flad›. Ahmed Yesevi ve halefleri, Orta Asya'da ‹slamiyet'e ça¤›ran elçiler oldular; bu topraklarda ‹slamiyet'in yay›lmas› için büyük çaba harcad›lar. Anadolu Türk evliyalar›n›n ço¤u Ahmed Yese-vi'den e¤itim ald›. Ahmed Yesevi ve onun ard›ndan gelenler Türk-çeyi yayg›n olarak kulland›lar; böylece Türkler'in ‹slamiyet'i tan›-malar›na unutulmaz katk›larda bulundular. Bunun Türk Birli¤i'nin kurulmas› yolundaki önemli kilometre tafllar›ndan birisi oldu¤u aç›kt›r.

Karahanl› Devleti 13. yüzy›l›n ilk çeyre¤ine kadar ayakta kald›;

bu tarihteki Mo¤ol istilalar› sonucunda y›k›ld›.

G

Gazneliler

Gazneliler Devleti, ad›n› Do¤u Afganis-tan'da bulunan baflkentleri Gazne'den alm›fl;

ça¤›n›n en güçlü devletlerinden biri olmufltur. 997 y›l›nda Gazneli Mahmud'un iktidara gelmesiyle en parlak ça¤›n› yaflam›flt›r. Gaz-neli Mahmud Müslümanl›¤› yayma konusundaki çabalar›yla her-kesin takdirini kazanm›fl; devletin s›n›rlar›n› Toharistan ve Mave-raünnehir'den Pencap'a, Multan'a ve Sind'in bir bölümüne kadar geniflletmifltir. Hindistan'a 17 kez sefer düzenlemifl ve Kuzey Hin-distan'› topraklar›na katm›flt›r. Bölge insanlar› büyük oranda ‹sla-miyet'i seçmifller; böylece günümüzdeki Pakistan Devleti'nin te-meli at›lm›flt›r.

Gazneli Mahmud'un ‹slamiyet'i tebli¤ etme yolundaki çal›flma-lar› Ba¤dat'taki halife taraf›ndan da desteklenmifl ve ona "Sultan"

unvan› verilmifltir. Türk tarihinde sultan unvan›n› ilk defa o kullan-m›flt›r. fiüphesiz Gazneli Mahmud Türk-‹slam tarihinin en büyük flahsiyetlerinden biridir.

Ayn› devirde, ünlü Türk düflünürü Ebu Reyhan el-Biruni, Gaz-ne'de çal›flmalar›n› sürdürmüfltür. Bu geliflme, söz konusu döne-min Türk-‹slam kültür tarihinin en önemli ça¤lar›ndan birisi olarak an›lmas›nda rol oynam›flt›r. Firdevsi'nin "fiehname"si de yine bu dönemde Sultan Mahmud'a sunulan yap›tlar aras›ndad›r.

Sultan Mahmud'un ard›ndan yerine o¤lu Sultan Mesud geçmifl-tir. Dandanakan Savafl›'nda Gazneliler, Tu¤rul ve Ça¤r› Beyler ko-mutas›ndaki O¤uz kuvvetlerine yenilmifl ve Selçuklu hakimiyetine girmifllerdir.

O

O¤uzlar

Türk Milleti'nin her devirde en büyük bölümünü oluflturan O¤uzlar, siyaset ve medeniyet sahas›nda da en büyük rolü oyna-m›fllard›r. ‹slamiyet'i seçmelerinden önce Göktürk Devleti'ni; ‹sla-miyet'le tan›flmalar›ndan sonra Harzemflahlar, Akkoyunlu ve Ka-rakoyunlular Devletlerini, Selçuklu ve Osmanl› ‹mparatorluklar›n›

kuranlar O¤uzlar'›n soyundand›r. O¤uz ad›, kabile, boy anlam› da bulunan ok sözünden eski Türkçede ço¤ul eki olan "z" ekiyle türe-tilmifltir. 24 boy halinde yaflayan O¤uzlar, boy yap›lar›n› her gittik-leri yere tafl›m›fllard›r.

O¤uzlar'›n 24 boyu, O¤uz Han'›n Gün, Ay, Y›ld›z, Gök, Da¤ ve Deniz adlar›ndaki alt› o¤lunun ve bu alt› o¤lun her birinin dörder o¤lunun soyundan türemifltir. 24 boyun on ikisi Bozoklar, on ikisi Üçoklar fleklinde adland›r›lm›flt›r. Bozoklar'›n sembolü yay, Üçok-lar'›n sembolü ok olmufltur. (Bugün Türkiye'de yaflayan Türkler'in soy a¤açlar›na bak›l›rsa, ço¤unun 24 O¤uz boyundan birine men-sup oldu¤u görülür. Türkiye'deki birçok yer ad› ve buralarda yafla-yanlar›n isimleri de O¤uz boylar›n›n isimleridir.)

Bozoklar, O¤uz Han'›n Gün Han, Ay Han ve Y›ld›z Han adl› o¤ul-lar›ndan meydana gelmifllerdir: Kay›lar, Bayatlar, Alkaevliler, Ka-raevliler, Yaz›rlar, Dodurgalar, Dögerler, Yaparl›lar, Avflarlar, Be¤-dililer, K›z›klar, Kark›nlar.

Üçoklar, O¤uz Han'›n Gök Han, Da¤ Han ve Deniz Han adl› o¤ul-lar›ndan meydana gelmifllerdir: Bay›nd›rlar, Peçenekler, Çavul-durlar, Çepniler, Salurlar, Eymürler, Alayuntlular, Yüregirler, ‹¤-dirler, Bü¤düzler, Y›valar ve K›n›klar.

Peçenekler'i önlerine katarak Do¤u Avrupa'ya yönelen O¤uzlar,

kalabal›k topluluklar oluflturdular; Uz veya Guz fleklinde adland›-r›ld›lar. Ruslar ise bunlara do¤rudan do¤ruya Türk ad›n› verdiler.

Peçenekler'in ard›ndan göçlerine devam eden Uzlar'›n büyük bir k›sm› 1064 y›l›nda Tuna'y› aflarak Balkanlar'a geçti; di¤er bir bölü-mü bugünkü Ukrayna'n›n güneyinde yerleflti. Bunlardan baz›lar›

Karakalpak ad›yla tan›nd›lar. 11. yüzy›l ortalar›nda Balkanlar'da yurt tutan Uz topluluklar›n›n bir bölümü Vardar Ovas›'ndaki bafl-ka Türk unsurlarla bafl-kar›flarak, buran›n tam bir Türk yurdu olmas›n›

sa¤lad›lar. Uzlar'›n kalan k›sm› Dobruca'da yerleflerek, bugünkü Gagauzlar'›n temelini meydana getirdiler.

Benzer Belgeler