• Sonuç bulunamadı

2.3. Toplu Taşıma Türleri

2.3.2. Kılavuzlanmış Sistemler

Ray üzerinde kılavuzlanarak, genelde diğer araçlardan ayrı işletilen sistemlere kılavuzlanmış sistemler denir. Kılavuzlanmış sistemleri de genel olarak tramvay, hafif raylı sistem (HRS), metro, banliyö sistemleri, manyetik yataklı sistemler ve monoray sistemleri olarak tanımlayabiliriz.

Banliyö trenler

Bu trenler kentleri çevreleyen yerleşim merkezlerine veya kentleşmeden sonra plan dahilinde şehrin dışına yapılan yerleşimlerdeki ulaşım talebini karşılamak üzere demiryolu hattı üzerinde hizmet veren, vagon ve çekicilerden oluşan toplu taşıma sistemleridir.

Banliyö trenleri, kentten uzaklığı 10 -25 km olan yerler için kullanılan özel trenler olup kapasiteleri en az tramvaylar kadardır. Bazı Avrupa ülkelerinde kent içi tramvay şebekesi ile bağlantılı olan ve aynı tip elektrikli vagonlar ile işletilen sistemler de mevcuttur. Banliyö taşıma sistemleri, yalnızca kısa mesafede yolcu taşımaya elverişli vagonları nedeniyle normal demiryollarından ayrılabilmektedir. Başlangıçta birçok yerde banliyö taşımaları için mevcut kentler arası demiryolu ağı kullanılırken, yolcu trafiğinin giderek artması özel hatların ayrılmasını ve garların düzenlenmesini gerekli kılmıştır. Banliyö hatlarının hız, düzen, konfor, yüksek kapasite gibi olumlu niteliklerinin anlam kazanabilmesi için yeterli bir sıklık seviyesinde hizmet sunabilmesi önemlidir (Yazıcı, 2010).

1800’lerde kullanılmaya başlanan bu sistemler Türkiye’de ilk olarak 1800’lü yılların sonlarında hizmet vermeye başlamıştır (Arıç Döner, 2012). Ülkemizde İzmir ve İstanbul gibi şehirler banliyö trenlere sahip ulaşım sistemlerini kullanmaktadırlar.

Şekil 2.6. Banliyö Trenler

Hafif raylı sistemler

Hafif raylı sistemler tek araç veya kısa dizi halinde vagonlara sahip kendine ait yolu ve rayları olan kent içi taşımacılık yapan gücünü elektrikten alan sistemlerdir. Çevreci

ve yüksek yolcu kapasiteli olan bu sistem, birçok olumlu cazip yönlere sahip bir toplu taşıma sistemidir. Tek operatörle ortalama 800 ile 1200 m arası istasyonlara sahip yine ortalama 60-90 km/saat hızlara çıkabilen 10000 ile 20000 kişi taşıyabilen bu sistemler, kentlerde hem yaşam kalitesinin artmasında, hem de gelecek hareketlilik taleplerinin yönetilmesinde çok değerli çözümler sunabilmektedirler. Dakikliği ve sağladığı güvenli ulaşım dolayısı ile insanlar için tercih sebebi olmaktadır. İlk yatırım maliyetleri yüksek olsa da işletme maliyetleri bu sistemin kullanılabilirliğini arttırmaktadır. Gelir seviyesi yüksek insanların dahi toplu taşımaya olan ilgisini arttıran bu sistem, birer kent mobilyası olarak da kent mimarisine katkı sağlamaktadır.

Şekil 2.7. Hafif Raylı Sistemler

Tramvay sistemleri

Karayolu ulaşım araçları ile aynı alanı kullanan, yol ve trafik durumuna göre bir sürücü tarafından kumanda edilen, elektrik enerjisini katenerden alan, günümüzde daha çok bir adım atılarak binilebilen alçak zeminli araçların kullanıldığı en düşük yolcu kapasiteli raylı toplu taşım sistemleridir. Karayoluna aynı seviyede döşenen raylar üzerinde hareket ettiğinden mevcut karayolu trafik düzenine uymak zorunda olup bu araçlara geçit ve kavşaklarda karayolu araçlarına göre geçiş üstünlüğü sağlanmaktadır. (Armstrong, Wright 1986)

Bu sistemlerin hafif raylı sistemlerden farkı, kendilerine ayrılmış yolları diğer araçların da kullanabilir olmasıdır. Trafikle ortak yürüyen bu araçlar, kent içi kamulaştırma sorunlarına bir ölçüde çözüm sunmuştur. Genelde iki veya üç körüklü şeklinde tek araç olarak çalışırlar. İstanbul, Ankara ve İzmir dışında Kayseri, Samsun ve Kocaeli gibi şehirlerimiz, bu sistemi uygulayarak ulaşım sistemlerinde çözüm oluşturmuşlardır.

Şekil 2.8. Tramvay

Metro sistemleri

Büyükşehirlerde semtler arası işleyen, ulaşımı yerin altından sağlayan tren, yer altı treni olarak metroyu tanımlamaktadır. Yolcu taşıma kapasitelerine ait hedefler doğrultusunda çoğunlukla yer altında çalışan bu sistemin, yeryüzünde hizmet sunduğu bölümleri de olmaktadır. İlk yatırım maliyeti çok yüksek olan bu sistemler, bulunduğu şehrin ana ulaşım omurgasını oluşturmaktadır. Bu yüzden diğer ulaşım unsurları bu sisteme göre planlanır ve pozisyon alırlar. Çok hızlı ve konforlu olan bu sistem uygun fiyat ve güvenilirlik bazında da kamuyu kendine çeken ve ilk alternatif olarak kendini gösteren ulaşım sistemidir. Enerji temini genellikle raylardan sağlanan, ancak enerjinin katener veya rijit katener üzerinden sağlandığı örnekleri de görülebilen,

kendi içinde kapalı olan bu sistemler tek yönde saatlik yolcu kapasitesi 50000-75000 arasında olduğu kabul görmektedir.

Şekil 2.9. Metro

Monoraylar

Monoray sistemleri tek raylı olup yerden yüksek çalışan ve köprü ve viyadük tarzı sanat yapıları üzerinde seyreden toplu taşıma sistemleridir. Monorayların, hemzemin ve tünel içerisinde çalışan çeşitleri de vardır fakat bu tarz monoraylar çok ender bulunur. Monoray sistemleri akıllı ulaşım sistemlerinin en iyi örneklerinden olup bilgisayar tabanlı bir işletim sistemi ile işletilmektedirler. Özetle sürücüye ihtiyaç olmadığı ve otomatik olarak kullanıldığı için beşeri hataların minimal seviyelerde kaldığı bir sistemdir. Monoraylar, ulaşım talebi olan fakat hafif raylı sistemler ile ağır raylı sistemlerin hedefleri arasında kalan talepleri yönetebilmek için uygundur. Süper iletken mıknatıs teknolojisi sayesinde sahip olduğu hız, kötü hava şartlarında hizmet verebilmesi ve raylı sistemlerin en büyük engeli olan eğimli coğrafyalarda verimli şekilde çalışabilmesi, monorayların bir adım öne çıkmasını sağlayan özellikleridir. Monoraylar yerden yükseltili yapıya sahip olduklarından istasyonlara erişim son derece kolaydır. Raylı sistemlerde olduğu gibi istasyon erişimi için yapılması gereken tünellere ihtiyaç yoktur. Sistemde ısıtma, havalandırma, güvenlik, yürüyen

merdivenler olmadığından yapım ve kullanım aşamasında maliyetler metro sistemleri kadar yüksek değildir.

Şekil 2.10. Monoray

Benzer Belgeler