• Sonuç bulunamadı

İzmir Enternasyonal Fuarı

I. BÖLÜM

2. TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NDE BASIN HAYATI

2.8. İzmir Enternasyonal Fuarı

Temellerinin 17 Şubat 1923’teki İzmir İktisat Kongresi’nde açılan sergiye kadar dayandığı İzmir Fuarı, 1935 yılına kadar milli kimliğini korumuş ve Atatürk’ün isteği ile 1936 yılında İzmir Enternasyonal Fuarı, Türkiye’nin en büyük fuar alanı olarak kurulmuştur. Kurulma amacını; dünya ülkeleriyle ekonomik, sosyal, kültürel ve diplomatik anlamda ilişki kurma düşüncesi oluşturmuştur.353

Kadın Gazetesi, İzmir Enternasyonal Fuarı’nı yakından takip etmiş hatta Fuar için özel sayılar çıkarmıştır.354 Bu özel sayılarda, İzmir’in ticaretinden, eğitimine, kültüründen sanatına dek her türlü konulara yer verilmiştir. Oruz ve gazete yazarlarından bazıları İzmir’e giderek, gözlemlerini anlatmıştır.

İzmir Fuarı her yıl devlet büyüklerinin iştirakleri ve açılış konuşmaları ile başlamıştır. 1954’te İzmir Belediye Başkanı fuarın önemini çok güzel bir şekilde özetlemiştir:355

“Biraz sonra açacağımız 23. İzmir Enternasyonal Fuarımızın ticaret, güzel sanatlar ve kültürün bir arada toplu ifadesi olduğuna ve eserin yalnız İzmir’in değil, Türkiye’mizin müşterek bir malı olarak iktisadi faaliyetlerin ma’kesi ve memleket ekonomisini yabancılara tanıtan değerli bir eser bulunduğuna inanıyoruz. İktisadi bir karakter taşıyan Fuarımız, şüphesiz ticareti teşvik etmekle beraber turizm ve milletlerarası münasebetlerde bilhassa kültür mübadelesinde çok mühim hizmetler ifa etmektedir.”

diyerek sözlerini belediyenin yapmış olduğu çalışmalarla bitirmiştir.

Fuarda, ziraat makinelerinden ağır makinelere, ilaç sanayinden endüstriyel faaliyetlere kadar her konuda her alandan zengin pavyonlar bulunmaktadır. Sümerbank, Etibank, Türkiye Emlak Kredi Bankası, Bağcılar Bankası, Toprak

      

353 Esra Polat, Uluslar Arası İzmir Fuarının Kuruluşu ve İlk Sergiler, Dokuz Eylül Üniversitesi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, İzmir 2008, s. 137.

354 Bkz. Ek.12.

106

Mahsulleri Ofisi, Et ve Balık Kurumu, Emekli Sandığı, Kızılay, Çocuk Esirgeme Kurumu ve birçok devlet teşekküllerinin pavyonları dikkat çekmektedir.356

Amerika, Fransa, Sovyet Rusya, İngiltere, Macaristan, Polonya, Çekoslovakya, Hollanda, Avusturya, Belçika, Almanya, İsrail, İran, Romanya, Bulgaristan, İtalya ve daha bir sürü ülke de çeşitli sanayi ürünleri ile iştirak etmişlerdir.357 ABD Cumhurbaşkanı Eisenhower’in gönderdiği mesaj da fuarın önemini tanımlar niteliktedir:358

“ABD, İzmir Enternasyonal Fuarına iştirak etmekle bahtiyardır. Bu fuar vasıtasıyla Türk milleti, insanlığın muhayyelesini ve yaratıcı kudretini harekete getiren serbest fikir mübadelesini tesis ve takviye etmektedir. Fuar, bütün milletlerin daha olgun ve daha memnuniyet verici bir hayata erişmeleri bahsindeki faaliyet ve terakkiyi süratlendirecektir. Fuarınızda teşhir edilecek Amerikan malları, bizim için asırlık sanayi terakkimizi daha iyi istihsal ve imalde bulunmak için devam etmekte olan araştırmalarımızı, daha az emek sarfı ile daha ucuza mal etmek ve bunları daha fazla kimsenin istifadesine arz eylemek yolundaki gayretlerimizi göstermektedir.

Amerikan sanayi gelişmelerinin, bütün milletin işbirliği yapması neticesinde elde edilmiş bulunmasından gurur duymaktayız. Halkın çalışması ve tasarrufu yüzünden Amerikalı, ferden memleketin iktisadi gelişmesinde çok mühim rol oynamıştır.

Türk milletinin cevheri ve tükenmez enerjisi, beklenen refahı ve inkişafı sağlayacaktır. Bundan emin bulunmaktayız.”

Bu mesajdan anlaşıldığı gibi İzmir Fuarı, devletlerin kendini uluslararası alanda tanıtmasından hareketle, kendi gelişmeleri açısından da önemli bir yer teşkil etmektedir.

      

356 Kadın Gazetesi, 8 Eylül 1956, s. 3. 357 Kadın Gazetesi, 8 Eylül 1956, s. 3. 358 Kadın Gazetesi, 8 Eylül 1956, s. 1. 

107

Kadın Gazetesi’ne göre İzmir Fuarı’nda dikkatleri üzerine toplayan, katlı havuzun yanındaki büyük binaya sahip olan Sümerbank pavyonudur. Sümerbank, bankacılıkta, selüloz sanayii, deri-kundura sanayii ve tekstil sanayiinde geniş ilerlemeler, büyük hamleler yapmıştır. Kadın Gazetesi de memlekette böyle bir müessesenin bulunmasını milli bir gurur olarak görmektedir.359

Kadın Gazetesine göre İzmir Fuarı’nı diğerlerinden ayıran en büyük fark, kadın hürriyetinin bariz bir şekilde görünmesidir. Çünkü eski panayırlar erkek topluluklarından oluşurken İzmir Fuarı’nı neredeyse yarı yarıya kadın ve erkek topluluğu oluşturmaktadır.360

      

359 Kadın Gazetesi, 9 Eylül 1955, s. 3. 360 Kadın Gazetesi, 9 Eylül 1954, s. 11. 

108

IV. BÖLÜM

KADIN GAZETESİNDE SOSYAL ve KÜLTÜREL HAYAT

1.KADIN GAZETESİNDE EĞİTİM, DİL ve EDEBİYAT

Bir toplumun çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşabilmesinin temel taşlarından birisi eğitimdir. Her toplumda olduğu gibi Türk toplumunda da eğitim açısından kadının önemi büyüktür. Kadın, milli kültürün değer hükümlerini benimseyerek millî ve dinî ideallere ulaşmış bir kişilik seviyesine vardığı takdirde; gerek aile içinde, gerek daha geniş çerçeve olan toplum içinde görevlerini yerine getirebilir. Türk milletinin de milli mücadele yıllarında bile Maarif Kongresi’ni toplaması eğitime verilen önemin en güçlü kanıtı olmuştur.361

Gazete yazarlarından Ilgaz’da eğitime verdiği önemi şu satırlarıyla dile getirirken: “ iyi ve faziletli olmak, hizmet vermek, faydalı olmak nerede olursa olsun

unutulmaz ve buda hocalarımızın, öğretmenlerimizin ve ailemizin eseridir.”362

Oruz ise “ Bir genç kızın yalnız dikiş veya başka bir sanat öğrenmesi kifayet etmez. Ona muayyen bir kültür seviyesi verilmelidir ki cemiyete gereği kadar faydalı

olsun.” diyerek özellikle kadın eğitimini bu şekilde özetlemiştir.363

Gazetede sıklıkla yer alan haberlerin başında Kız Sanat Enstitüleri ve Köy gezici kursları vardır. Çünkü kadınların sosyal, siyasi ve ekonomi hayata katılmasında en önemli unsurun eğitim olduğu düşünülmüştür. Gazeteye göre bir kadın sadece ev hanımı, anne olacaksa bile eğitimli ve bilinçli olmalıdır. Çünkü toplumun geleceği olan çocukların eğitimli ellerde büyütülmesi okulda alınacak eğitimin de üzerinde gelmektedir. Bu şekilde düşünüldüğünde Kadın Gazetesi’nin eğitim hakkındaki düşüncesi Şemsettin Sami’nin kadın eğitimi hakkındaki

      

361 Fahri Kayadibi, Kadın Eğitiminin Önemi ve Kalkınmadaki Rolü, İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Konferansları Dergisi, S. 28, İstanbul 2011, s.20.

362 Ilgaz, Eğitim İşleri, Kadın Gazetesi, 2 Ekim 1950, s.1-2.

109

görüşleriyle benzer nitelik taşımaktadır. Şemsettin Sami “Kadınlar” isimli kitabında kadının eğitiminin önemini şu sözlerle açıklamıştır:364

“Eğitim görmüş bir kadın anasını, babasını, ailesinin öteki üyelerini ne kadar memnun, kocasını ne kadar mutlu kılar, çocuklarını ne kadar eğitirse kendisi de ne kadar esenlik içerisinde yaşarsa, eğitim görmemiş kadın da çevresini o ölçüde bezdirir, tiksindirir, çocuklarını o kadar kötü eğitir.”

Çağdaşlaşma yolunda adımlar atan ve okuyucularını buna teşvik eden gazetenin üzerinde zaman zaman eski kelimeler görülmektedir. Bazı ifadeler için Osmanlı devri lügatine müracaat edilmekle birlikte, genel olarak gazete de halkın anlayabileceği günlük konuşma dili hakimdir.

26 Eylül 1932 yılında Atatürk, Dolmabahçe Sarayı’nda bilginler, öğretmenler ve davetlilerin huzurunda dil kurultayı yapmıştır.365 Her yıl gazetenin kutladığı dil bayramı için makaleler yayınlanmıştır. Ilgaz, “Dil Bayramı ve Davamız” adlı makalesinde, Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküş sebeplerinden birinin de dil ayrılığı olduğuna değinmiştir. Ona göre dil, milletlerle birlikte doğar, büyür, genişler ya da daralır. Bizde ise 1928’den sonra okuma yazmada bir güçlüğün kalmadığını, annelerin ve ihtiyarların bile okullara koştuğunu dile getirmiştir.366

1960 yılına gelindiğinde memlekette yapılan hükümet darbesi Dil Kurultay’ının toplanmasına engel teşkil etmemiştir. Gazetenin 9 Temmuzdaki manşetini, “27 Mayıs devrimi dil davasına el koydu” oluşturmuştur. Buna göre, kuruluşundan bu yana Türk Dil Kurumu bir hayli çalışarak büyük sözlükler oluşturmuş, eski kelimeler yerine yenilerini tanıtmıştır. Dile yeni kelimeler kazandıran kurum, vekâletler yerine bakanlıklar, mebus yerine milletvekili, reis yerine başkanı kabul etmiştir. Fakat Milli Eğitim Müdürlüğü’nün bu kuruma sırt çevirmesi tekrar ağdalı kelimelerin kullanılmasına sebep olmuştur. Ilgaz, 27 Mayıs ile birlikte dilin de kurtulacağını Türk Dil Kurumu tarafından çıkarılan kelimelere       

364 Şemsettin Sami, Kadınlar, Gündoğan Yayınları, İstanbul 1996, s. 28.

365 Hasene Ilgaz, Okuduklarım Gördüklerim Yazdıklarım, Türk Şehitlikleri İmar Vakfı Yayınları,

İstanbul 2011, s. 18.

110

tekrar dönüleceğini düşünmüş ve dil davasının kurtulmuş olduğunu dile getirmiştir.367

Kadın Gazetesi çıkış amacında da bahsettiği gibi memlekete ve aileye yararlı görülen ve kadınlığın tekâmülüne yardım edecek, ilim, sanat, fikir hareketlerine ve kadınla ilgili, görüş, duyuş, düşünceleri tüm dünyaya yaymak için 1949 yılından başlayarak 1950 yılı sonuna kadar birer sayfa İngilizce yayın yapmaya başlamıştır. Bedia Küçükaksoy tarafından kaleme alınan makalede bu mevzudan şöyle bahsedilmiştir:368

“ …İffet Halim Oruz’un gayret ve fedakârlığıyla Kadın gazetesine ilave edilecek olan İngilizce neşriyatı Kıbrıs, Mısır, Pakistan ve Hindistan’da okunacağı ve ana mevzuumuz olan tanışmada en kuvvetli bir vasıta sağlayacağı için, güçlükle meydana getirilebilen bu teşebbüsü memnunlukla karşılar cemiyete hayırlı başarılar dilerim.’’

Gazetenin İngilizce sayfalarında Türkçe yayınlanan bazı haberlerin özellikle Oruz’un başmakalelerinin İngilizcesi verilmiş ve “Kadın Gazetesi bu sayfaları

dünya kadınlığına hitap edebilmek için ayırmıştır” diyerek sayfanın en başına not

düşmüştür.369

Kadın Gazetesi, edebiyat için özel bir köşe açmasa bile hemen her sayısında edebiyat bölümüne yer ayırmıştır. Ayrıca fıkralara, şairlere, şiirlere, bilmecelere, atasözlerine, hikâye ve roman tefrikalarına da yer vermiştir. Zaman zaman da fıkra ve şiir müsabakaları başlatmıştır.

Şiir Müsabakası, Fıkra Müsabakamız,

diye açılan köşede müsabakaya girmek için gerekli şartlar maddeler halinde bildirilmiştir. Fıkraların müstehcen olmaması ve öğretici tarzda olması mevzusunda

      

367 Ilgaz, Dokuzuncu dil kurultayı toplanırken, Kadın Gazetesi, 9 Temmuz 1960, s. 1-5.

368 Bedia Küçükaksoy, Türkiye- Pakistan Dostluk Cemiyeti, Kadın Gazetesi, 5 Eylül 1949, s. 1-3. 369 Bkz. Ek.13. 

111

uyarı yapılmıştır. Müsabakanın sonucu açılandıktan sonra ise noter huzurunda çekilecek kura ile şu hediyeler dağıtılacaktır: 370

Çamaşır makinesi, dikiş makinesi, bulaşık makinesi, elektrikli süpürge, avize, düdüklü tencere, kadın ve erkek çamaşırları, çeşitli tuvalet eşyaları, kadın ve erkek ayakkabıları, ütüler, kumbaralar.

Görüldüğü üzere gazete zaman zaman kampanyalar yaparak okuyucu kitlesini artırma yolunda adımlar atmıştır. Ayrıca dağıtılan hediyeler de yine kadınların hayatını kolaylaştıran nitelikte eşyalar olmasıyla dikkat çekmektedir.

Benzer Belgeler