• Sonuç bulunamadı

tanık olduğu bazı olayları anlatmasından o tarihte hayatta olduğu, aynı zamanda bu olayları da kavrayacak bir çağda bulunduğu anlaşılmaktadır.66

İşte söz konusu şiileştirme politikası sebebiyle olsa gerek Aliyyu’l-Kârî Herat’tan ayrılıp Mekke’ye yerleşmiştir.67 Ancak bu seyahatin ne tarihi ne de güzargâhı bilinmemektedir. Muhtemelen bu seyahat, Herat’ın Safevilerce işgal tarihi olan 916/1510 ila, Mekke’deki ilk hocası Ebu’l-Hasen el-Bekrî’nin ölüm tarihi olan 952/1545 tarihleri arasında geçer.68

Hayatını Mekke’de geçiren Molla Aliyyu’l-Kârî, yine bu şehirde 1014/1606 yılında vefat etmiştir. Doğum tarihi kesin olarak tesbit edilemeyen Aliyyu’l-Kârî’nin hicri onuncu asrın önemli ilim adamlarından olduğu kabul edilir. Ölüm haberi Mısır’a ulaşınca Ezher uleması büyük bir cemaat halinde Aliyyu’l-Kârî’nin gıyabi cenaze namazını kılmışlardır.69

2.2. İlmî Şahsiyeti ve Etkilendiği Kültürler

Aliyyu’l-Kârî doğduğu yer olan Herat şehrinde ilköğrenimini gördü. Kur’ân-ı Kerîm’i öğrendi ve ezberledi. Kıraat ilmini hocası Mu‘înuddîn İbnu’l-Hâfız Zeynuddîn el-Herevî’den aldı.70

Molla Aliyyu’l-Kârî çok yönlü, araştırmacı bir bilim adamıdır. Mutaassıp derecede Hanefi olan Molla Aliyyu’l-Kârî’nin mezhebine bağlılığı yüzünden diğer mezhep imamlarına ve taraftarlarına karşı müsamahasızlığı dikkat çeker. O, samimi, tavizsiz bir hanefi olarak mezhebini heyecanla savunmuştur.71

Zamanındaki bidat ve hurafelere cesaretle karşı koyan Aliyyu’l-Kârî bazı konularda İmam Malik ve Şafii’ye itirazda bulunması, hanefileri tenkit eden şafii fukahasına ağır bir dille cevap vermesi72 ve Muhyiddîn İbnu’l-‘Arabî’nin vahdeti

66 el-Kârî, a.g.e., I, 16; Karadaş (Cağfer), ‘‘Aliyyu’l-Kârî’nin Hayatı, Eserleri ve Selef Akidesine Dönüş Çabası’’, Uludağ Ü. İlahiyat Fakültesi Dergisi, c.5, sayı. 5, Bursa,1993, s.289.

67 el-Leknevî, a.g.e., s. 8.

68 Karadaş, a.g.e., s. 289.

69 Serkîs, a.g.e., II, 1792; Bilginsoy, a.g.e., s.1.

70 el-Kârî, a.g.e., I, 16.

71 Bilginsoy, a.g.e., s.1.

72 el-Muhibbî, a.g.e., III, 185.

23 olan ilgisi yanında İbn Teymiyye ve İbn Kayyim’in ilmî kudretlerini takdir etmiş ve onları savunmuştur. Özellikle ‘mevzu’ hadislerle ilgili çalışmalarıyla da tanınan Aliyyu’l-Kârî itikadi konularda Selefiyye’nin görüşlerini benimsemiş, bu sebeple kelam ve tasavvuf konularında aşırı temayüllere sahip bazı gruplara karşı çıkmıştır.

Muhalifi birçok âlim ve mutasavvıfın onun eserlerinin okunmaması yolundaki menfi tavır ve telkinleri, kendi sahalarında değerli olan bu eserlerin elden ele dolaşıp okunmasına engel olamamıştır. Şevkanî bazı konularda büyük imamlara itirazda bulunmaktan çekinmemesini bir müçtehitte bulunması gereken tavır olarak değerlendirirken Abdu’l-Hayy el-Leknevî ve diğer bazı âlimler onu hicri 100. yılın başlarındaki müceddidlerden saymışlardır. Kendisi de bunu kendine verilmiş bir nimet olarak görmüş ve bu nimete teşekkür niyetiyle bunu bizzat dile getirmiştir.73

Mütevazı ve sade bir hayat yaşayan Aliyyu’l-Kârî, kötü söz ve işten uzak bir halde, hayatını Kur’ân istinsahı ile kazanır, her yıl yazıp etrafını süslediği Mushafları satmak suretiyle geçimini temin ederdi.74 Bütün vaktini araştırmaya ve telife veren Aliyyu’l-Kârî, sabırla ve dikkatle faydalı eserler bırakmıştır.75 İfadeleri açık ve anlaşılır, işlediği konular doyurucu ve özgün olan Ali b. Sultan Muhammed el-Kârî aşağıda vereceğimiz pek çok eserin şerhini yapmıştır.”76

2.3. Eserleri:

Aliyyu’l-Kârî, İslami ilimlerin her dalında 180’e yekın eser vermiş ve bunların hemen hepsinin yazma nüshaları günümüze kadar gelmiştir.77

Basılmış eserleri şunlardır:

73 el-Muhibbî, a.g.e., III, 185; Özel, ‘‘Aliyyu’l-Kârî’’, DİA, II, 403.

74 Muhammed ‘Abdurrahmân eş-Şemma‘, ‘‘Molla Aliyyu’l-Kârî’’, Âfâku’s-Sekâfe ve’t-Turâs, yıl.1, sayı. 1, 1414/1993, Dubâî, s. 62.

75 Muhammed ‘Abdurrahmân eş-Şemma‘, a.g.m. s. 63.

76 Bilginsoy, a.g.e., s.2.

77 Eserlerine geniş bilgi için bkz., el-Kârî, a.g.e., I, 26; Kutlay (Halil İbrahim), Ali el-Kârî ve Eseruhû fî İlmi’l-Hadîs, Beyrut, 1986, s. 95-96; Muhammed ‘Abdurrahmân eş-Şemma‘, a.g.m. s. 64-94; Özel,

‘‘Aliyyu’l-Kârî’’, DİA, II, 403-405.

24 Hadis alanındaki bazı eserleri;

1. Mirkâtü’l-Mefâtîh

Hatîb et-Tirmizî’nin Begâvi’ye ait Mesâbîhu’s-Sunne’yi tamamlayarak yazdığı Mişkâtu’l-Mesâbîh isimli eserinin en önemli şerhi olup, Kahire ve Multan’da basılmıştır.

2. el-Esrâru’l-Merfû‘a fi’l-Ahbâri’l-Mevzû‘a (el-Mevzû‘âtu’l-Kübrâ)

el-Mevzû‘ât ve Mevzû‘âtu ‘Aliyyi’l-Kârî adlarıyla basılan eseri Muhammed es-Sabbâğ tahkik ederek neşretmiştir. (Beyrut 1391/1971). Kitap ayrıca Mevlâna Fazlulhak Dilâverî tarafından Hintçe’ye (Lahor 1887), Ahmet Serdaroğlu tarafından da yer yer kısaltmalar yapılarak Türkçe’ye tercüme edilmiştir.(Usûl-i Hadîs ve Mevzû‘ât-ı ‘Aliyyi’l-Kârî Tercemesi, Ankara 1966).

3. el Masnû‘ fî Ma’rifeti’l-Hadîsi’l-Mevzû‘ (el-Mevzû‘âtu’s-Suğrâ)

Lahor’da basılan eser daha sonra ‘Abdulfettâh Ebû Gudde tarafından tahkik edilerek neşredilmiştir. (Halep 1389/1969; Beyrut 1389/1978; Kahire 1984). Aliyyu’l-Kârî, mevzû hadislere dair bu iki eserinde mevzû olduğu konusunda ittifak bulunan hadisleri toplamış ve alfabetik olarak düzenlemiştir.

4. el-Ehâdîsu’l-Kudsiyye ve’l-Kelimâtu’l-Ünsiyye, Kırk Hadîsi Kudsiyye’dir.

H. 1316 ylında kaleme almıştır. Aksekili Köse Mehmet Efendi tarafından haşiyelerle birlikte 1312 yılında yapılan neşrei yanında 1316 (İstanbul) ve 1927 yıllarında da

25 8. Cem’ul-Vesâ’il fi Şerhi’ş-Şemâ’il

Tirmizî’nin eş-Şemâ’ilül Muhammediyye adlı eserinin en önemli şerhi olup İstanbul (1290) ve Kahire’de (1317, 1318) neşredilmiştir.

Sadru’ş-Şerîa’nın en-Nukâye adlı eserinin önemli şerhlerinden biri olup birkaç defa basılmışıtır.

2. el-Mesleku’l-Mutekassıt bi’l-Menseki’l-Mutevassıt

Sindî’nin Lübâbu’l-Menâsik adlı eserinin şerhidir.(Bulak 1288; Kahire 1303) 3. Fethu’r-Rahmân bi-Fezâ’ili Şa‘ban (Bulak 1307)

4. Şerh ‘alâ Nebze fî Ziyâreti’l-Mustafâ (Bulak 1287) 5. el-Hızbu’l-A‘zam ve’l-Virdu’l-Efham

Ayetlerde ve sahih hadislerde bulunan duaları bir araya getiren ve bazı şerhleri yapılan bu eser, Haremeyn-i Şerifeyn Osmanlılar’ın elindeyken Mekke kadısı tarafından Arafat’ta hutbe yerine okunurdu. Çeşitli baskıları yapılmıştır.

6. er-Râ’id fî Mesâ’ili’l-Ferâ’id

7. Risâle fî Tezyîni’l-‘İbâre li-Tahsîni’l-İşâre

Akait ve kelam alanındaki bazı eserleri;

1. Minehu’r-Ravzi’l-Ezher fî Şerhi’l-Fıkhi’l-Ekber 2. Dav’ul-Me‘âlî Şerhu Bed’il-Emâlî

26

Bunlardan başka el-Esmâru’l-Ceniyye fî Esmâ’il-Hanefiyye; Şerhu’l-Muvatta’; Envâru’l-Kur’ân ve Esrâru’l-Furkân; Şerhu ‘Akâ’idi’n-Nesefî; Ferâ’idu’l-Kalâ’id ‘alâ Ehâdîsi Şerhi’l-‘Akâ’id; Şerhu’ş-Şâtıbiyye gibi önemli yazma eserlerini de zikretmek gerekir.

27 ALİYYU’L-KÂRÎ’NİN KASİDE-İ BURDE ŞERHİ

Benzer Belgeler