• Sonuç bulunamadı

3.2. TÜRKİYE’DE İDARE İÇİNDEKİ İNSAN HAKLARINA İLİŞKİN

3.2.2. İdare İçindeki İnsan Haklarına İlişkin Diğer Birimler

3.2.2.5. İl ve İlçe İnsan Hakları Kurulları

BM Genel kurulunun 20.12.1993’te kabul ettiği “Paris İlkeleri” uyarınca bütün üye ülkelerde insan hakları ihlallerini takiple görevli üst kurullar oluşturulması öngörülmektedir. Söz konusu Paris Prensiplerine göre, bu tür ulusal kuruluşların görev ve yetkileri açık bir biçimde belirlenmeli, sivil toplum kuruluşlarının temsiline izin verilip çoğulcu yapısı sağlanmalı, bağımsızlıklarını tehlikeye düşürmeyecek biçimde bir mali ve idari özerkliğe kavuşturulmalı, yeterli altyapı ve mali olanaklara sahip kılınmalı, yetki alanına giren konularda gerekli araştırmayı yapma ve bilgi ile belgeleri toplama, ilgili kişileri dinleyebilme olanağına sahip olmalı, görüşlerini kamuoyuna aktarabilmelidir.202

Bu amaçla, İl ve İlçe İnsan Hakları Kurullarının Kuruluş, Görev ve Çalışma Hakkında Yönetmelik203 ile toplumda ve kamu görevlilerinde insan hakları

bilincini geliştirmek, insan haklarını korumak, ihlal iddialarını incelemek ve araştırmak, insan hak ve özgürlüklerinin kullanılmasının önündeki engeller ile hak ihlallerine yol açan sosyal, siyasi, hukuki ve idari nedenleri incelemek, araştırmak ve bunların çözümüne ilişkin önerilerde bulunmak üzere illerde “İl İnsan Hakları Kurulu” ile ilçelerde “İlçe İnsan Hakları Kurulu” kurulmuştur (m.1).204

2 Kasım 2000 tarih ve 24218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelikte kurul üyeleri şu şekilde belirlenmiştir: İnsan hakları il kurulu, belediye başkanı, üniversite rektörü veya görevlendireceği öğretim üyesi, emniyet müdürü, il jandarma komutanı, sağlık müdürü, milli eğitim müdürü, sosyal

201 Dervişoğlu, s.102.

202 Tezcan vd., s.360.

2033056 sayılı Başbakanlık Teşkilatı Hakkında Kanun’un geçici 6. maddesine dayanılarak çıkarılan

2.11.2000 tarih ve 24218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yönetmelik gereğince İl ve İlçe İnsan Hakları Kurulları’nın yapısı belirlenmiştir. Daha sonra bu yönetmelik yürürlükten kaldırılarak, hazırlanan yeni yönetmelik 23 Kasım 2003 tarih ve 25298 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

204 İl ve İlçe İnsan Hakları Kurullarının Kuruluş, Görev ve Çalışma Hakkında Yönetmelik,

hizmetler müdürü, kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan bir avukat veya hukukçu, baro temsilcisi, tabip odaları temsilcisi, ticaret ve sanayi odası temsilcisi, esnaf ve sanatkârlar birlik başkanlığı temsilcisi ve sivil toplum kuruluşlarından, ilçe insan hakları kurulları ise il insan hakları kurulunda yer alanların ilçeye uyarlanarak elde edilen kişi ve kuruluş temsilcilerinden oluşmaktadır.

23 Kasım 2003 tarih ve 25298 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan yeni yönetmelikle ise, kuruldan emniyet müdürü, il jandarma komutanı, sağlık müdürü, milli eğitim müdürü ve sosyal hizmetler müdürü çıkarılmıştır. Kuruldan çıkarılan görevlilerin yerine il genel meclisinin bir temsilcisi, TBMM'de grubu bulunan siyasi partilerin il başkanları veya görevlendirecekleri temsilcisi, meslek odaları veya sendikalardan bir temsilci, yerel basından bir temsilci, muhtar, okul-aile birliklerinden bir temsilci ve sivil toplum örgütlerinden en az üç temsilcinin seçilmesi öngörülmüştür.

Kurulların kamu görevlisi ağırlıklı yapısı ortadan kaldırılmış sivil toplum ağırlıklı yeni bir yapı oluşturulmuştur. İllerde en az 17 ilçelerde en az 15 üyeden oluşan İl ve İlçe İnsan Hakları Kurullarının sadece iki üyesi kamu görevlilerinden, diğer üyeler ise sivil toplum kuruluşları, meslek odaları ve siyasi parti temsilcilerinden oluşmaktadır.205

İl ve İlçe İnsan Hakları Kurulları İllerde Vali, İlçelerde Kaymakam başkanlığında bir kamu görevlisi ile birlikte, belediye başkanı, il genel meclisi, üniversite, baro, tabipler odası, sanayi ve ticaret odası, okul aile birliği, muhtar, yerel medya, sendika, sivil toplum kuruluşlarından sivil üyelerden oluşmaktadır. Üye sayısı sınırlandırılmamış olup, bazı İHK’ nda üye sayısı otuza kadar çıkmaktadır. Bu üye yapısıyla kurulların iki üye dışındaki tüm üyeleri atanmamış kişilerden oluşmaktadır. Kurullar insan hakları eğitimi ve bilinçlenmesine de katkıda bulunmaktadır. Son yıllarda atılan adımlarla kurulların insan hakları ihlalleri olmadan önce “önleyici” faaliyetlere ağırlık vermeleri, örneğin

205 Tezcan vd., s.360.

nezarethanelere yaptıkları habersiz ziyaretlerle insan hakları ihlallerini asgari seviyelere indirilmesinde ciddi katkıları olmaktadır.206

81 il ve 957 ilçede kurulan İnsan Hakları İl ve İlçe Kurulları belirlenen görevleri yerine getirmediğinden dolayı birçok eleştirinin de odağı olmuştur.

Arslanel, Efe ve Hamdemir, üyelerin yetki ve görevleri açısında değerlendirme yaparak, “kurulun üzerinde belirleyici etkiye sahip olan valinin, aynı zamanda başkanlığını da yaptığı kurulun çalışmalarını istediği gibi yönlendirmesi de kuvvetle muhtemeldir. Bu ihtimal de kurul başkanının insan hakları anlayışına göre şekillenmesi tehlikesini doğurmakta ve bu durum İl İnsan Hakları Kurulları’ nın çalışmalarının ilden ile farklılık göstermesi gibi bir durumun ortaya çıkması ihtimalini de beraberinde getirmektedir.”207 ifadesini vurgulamıştır.

Dervişoğlu, “Kurulların üyeleri arasından insan hakları alanında doğrudan uzmanlık bilgisinden istifade edilebilecek akademisyen, hukukçu, doktor, sendikacı ve STK temsilcileri olmakla birlikte insan hakları alanının kendine özgü ve çok boyutlu özerk bir alan olduğu ve gittikçe artan bir şekilde uzmanlık bilgisi gerektirdiği gözden kaçırılmamalıdır. Yönetmelik hükümlerine göre kurullarda en az üç olması gereken STK’ rı bazı illerde sadece birdir. Bazı illerde STK’ larının az olması, sivil toplum örgütlenmesinin ülkemizde yeterli düzeyde olmamasından kaynaklanmaktadır.”208demektedir.

Elkatmış bu kurulların işlemediğine örnek göstermek amacıyla: “örnek olarak muhtarlarımız il ve ilçe kurullarının üyesi olmalarına rağmen, ne kendilerinin burada üye olduklarını biliyor, ne onlar ‘sen üyesin’ diye toplantıya çağırıyor, zaten de toplanmıyorlar, dolayısıyla bu iş kâğıt üzerinde kalıyor kanun uygulanmıyor.”209

ifadesiyle kurulun işlevsizliğini vurgulamıştır.

206 Dervişoğlu, s.108.

207 Nazan Arslanel, Haydar Efe ve Barkam Hamdemir, “Türkiye’de Devlet Eliyle Oluşturulmuş

İnsan Hakları Kurumsal Yapısı Üzerine Eleştirel Bir İnceleme”, Kafkas Üniversitesi İİBF

Dergisi, Cilt:1, Sayı:2, s.145

208 Dervişoğlu, s.108.

209 Mehmet Elkatmış, “Türkiye ve İnsan Hakları”, Demokrasi Konferansları, Türk Demokrasi Vakfı Yayınları, 2003, s.104.

Şengül ise il ve ilçe kurullarında görevli sivil toplum kuruluşlarını eleştirerek; “Sivil Toplum Örgütleri de İl ve İlçe insan hakları kurullarında üye olmalarına rağmen, haydi vatandasın bilgisi yok ama örgütler de bu kurulların toplanması için herhangi bir mücadele içersinde değiller. ”210 diyerek bu konudaki görüşlerini

belirtmiştir.