• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 3: İBRAHİM SÜREYYA BEY ANADOLU’DA

3.2. İbrahim Süreyya Bey Amasya’da

Mustafa Kemal Paşa’nın kendilerini daveti üzerine İbrahim Süreyya Bey ve arkadaşları 19 Haziran 1919’da Amasya’ya gelmişlerdir202. Mustafa Kemal Paşa arkadaşlarının her birinin ellerini sıkarak karşılamış ve hep birlikte kumandanlık binasına geçmişlerdir. Bu sırada Mustafa Kemal Paşa tarafından güvenliği sağlamakla görevlendirilen İbrahim Süreyya Bey, askerliğini yapmış olan gençlerin evlerinden silahlarını getirerek, onbaşı ve çavuş rütbesindekiler ile birlikte çalışmalarını istemiştir. Yaşı küçük ve silahsız olanlara da çevreyi gözlemleyip, şüphelendikleri bir durum olursa silahlı olanları uyarmaları ile görevlendirmiştir203.

Akşam yemeğinden sonra Mustafa Kemal Paşa, Rauf Bey ve Ali Fuat Paşa bir toplantı yapmışlar, Ordu Müfettişliği Erkan-ı Harp Reisi Miralay Kazım (Dirik) Bey de gerekli notları almak üzere orada hazır bulunmuştur. Görüşmeler sırasında ulusal birliğin sağlanması ve vatanın kurtarılması yönünde bir görüş birliğine varılmıştır204. Toplantı sırasında Mustafa Kemal Paşa’nın Merzifon’daki İngiliz kuvvetlerinin her an saldırı

199 Cebesoy, s.128. 200 Tufan, s.11. 201 Orbay, s.303. 202 Cebesoy, s.128. 203 Yiğit, s.102. 204

55

düzenleyebilecekleri ihtimalini belirtmesi üzerine, Ali Fuat Paşa bizzat güvenlik önlemlerini almak istemiştir.

Mustafa Kemal Paşa’nın güvenlik konusunu İbrahim Süreyya Bey’in hallettiğini söylemesi üzerine, Ali Fuat Paşa İbrahim Süreyya Bey’in sivil olduğunu, bir karargâhın korunması için alınması gerekli olan tedbirleri bilemeyeceğini belirtmiş, bu durum o sırada İbrahim Süreyya Bey’i oldukça üzmüştür. Mustafa Kemal Paşa İbrahim Süreyya Bey’in Derne’de kendisinin komuta ettiği birliklerde askerlik tecrübesi kazandığını vurgulayarak, Ali Fuat Paşa’nın bu konuda müsterih olmasını istemiştir205.

Amasya’daki görüşmeler esnasında Rauf Bey Batı Anadolu’daki halkın ve askeri kuvvetlerin durumu hakkında bilgi vermiş ve genel bir değerlendirme yapmıştır. Bu görüşmede ülkeyi kurtarmak amacıyla halkın harekete geçmesini sağlamak için, illerden seçilen temsilcilerle Sivas’ta milli bir kongre toplanması kararı alınmış, toplantıya katılamayan Erzurum’daki 15. Kolordu Kumandanı Kazım Karabekir Paşa’yı da durumdan haberdar etmek için Mustafa Kemal Paşa’nın imzasıyla kendisine bir telgraf gönderilmiştir.

Kazım Karabekir Paşa alınan kararlar da mutabık olduğunu, fakat Sivas’tan önce Erzurum’da bir kongrenin toplanması gerektiğini belirtmiştir. Mustafa Kemal Paşa, asıl kongrenin Sivas’ta toplanması şartıyla Kazım Karabekir Paşa’nın görüşünü desteklemiştir. Bu kararlar alınırken Kazım Karabekir Paşa dışında Mersinli Cemal Paşa ile Albay Refet (Bele) Bey’in fikri de alınmış, hatta Mersinli Cemal Paşa İtalyanlardan temin edeceği silahlarla derhal halkı harekete geçireceğini bildirmiştir.

Mustafa Kemal Paşa tarafından görüşmelere katılmak amacıyla davet edilen Refet (Bele) Bey Amasya’ya gelmiş, fakat Samsun Mutasarrıfı Hamid Bey, Pontusçu Rumların zararlı faaliyetleriyle meşgul olduğundan toplantılara katılamamıştır206. Toplantılarda alınan kararlar yazıya dökülmüş ve Amasya Tamimi diye adlandırılan kararname ortaya çıkmıştır. İbrahim Süreyya Bey yapılan toplantılara dinleyici olarak katılmış, alınan kararları onaylamıştır207. 21-22 Haziran 1919 gecesinde Mustafa Kemal

205 Yiğit, s.103. 206 Orbay, s.307-312. 207 Cebesoy, s.135.

56

Paşa’nın yaveri Cevat Abbas Bey’e yazdırdığı Amasya Tamimi’nde şu kararlar alınmıştır:

“1-Vatanın bütünlüğü ve milletin bağımsızlığı tehlikededir.

2-İstanbul hükümeti üzerine aldığı sorumluluğun gereğini yerine getirememektedir. Bu durum milletimizi yok olmuş gibi gösteriyor.

3-Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.

4-Milletin içinde bulunduğu durum ve şartların gereğini yerine getirmek ve haklarını gür sesle cihana duyurmak için her türlü baskı ve kontrolden uzak milli bir hey’etin varlığı zaruridir.

5-Anadolu’nun her bakımdan en güvenli yeri olan Sivas’ta hemen milli bir kongrenin toplanması kararlaştırılmıştır.

6-Bunun için bütün illerin her sancağından milletin güvenini kazanmış üç temsilcinin mümkün olan en kısa zamanda yetişmek üzere yola çıkarılması gerekmektedir.

7-Her ihtimale karşı, bu mesele milli bir sır olarak tutulmalı ve temsilciler, gereğinde yolculuklarını kendilerini tanıtmadan yapmalıdırlar.

8-Doğu illeri adına, 23 Temmuzda, Erzurum’da bir kongre toplanacaktır. O tarihe kadar öteki illerin temsilcileri de Sivas’a gelebilirlerse, Erzurum Kongresi’nin üyeleri de Sivas genel kongresine katılmak üzere hareket ederler. 208

Amasya’da kayıtlara geçirilmemiş, içeriği hakkında sadece Kazım Karabekir Paşa’ya bilgi verilen gizli bir karar alınmış, beklenmeyen bir durum karşısında kalındığında Sivas Kongresi’ne “Milli Meclis” mahiyeti verilmesi ve Mustafa Kemal Paşa, Kazım Karabekir Paşa, Ali Fuat Paşa ve Rauf Bey’den oluşan dört kişilik bir heyetin “Milli Hükümet” olarak çalışması kararlaştırılmıştı209.

“Amasya Kararları”nı Ali Fuat (Cebesoy) Paşa ile Rauf (Orbay) Bey imzaladıktan sonra sıra Refet (Bele) Bey’e gelince Bele, duraksama gösterir ve Ali Fuat (Cebesoy) Paşa’ya sorar:

208

Kemal Atatürk, Nutuk 1919-1927, Yayına Haz. Zeynep Korkmaz, Ankara: Atatürk Araştırma Merkezi Yayınları, 2000, s.21-22.

209

57

-Kongrenin gerektiğinde bir hükümet oluşturacağı anlaşılıyor. Acaba siz de böyle mi anlıyorsunuz?

-Evet, Kongre’nin her şeyi inceleyip görüştükten sonra milletin özgürlük ve bağımsızlığını elde etmek amacıyle bir hükümet kurulması gerekiyorsa bunu yapabileceğini ben de anlıyorum.

Bunun üzerine Mustafa Kemal Paşa’nın uzattığı kararı Refet (Bele ) Bey de imza eder.”210

Amasya’da üzerinde durulan önemli bir nokta, başlatılacak olan direnişin hangi kaynaklara ve imkânlara dayalı olarak sürdürüleceğiydi. Ülkedeki imkânsızlıklar karşısında Sovyet Rusya’dan faydalanılması düşünülmüş ve Rauf Bey İstanbul’daki Karakol Cemiyeti’nden Kara Vasıf ve arkadaşlarının Ruslardan yararlanma yollarını araştırdığından bahsetmiştir. Kazım Karabekir Paşa’nın aksine Mustafa Kemal Paşa da bu görüşü desteklemiş, fakat Komünist bir eğilimle değil, daha çok bir son çare olarak düşünmüştür211. Amasya Tamimi’nde alınan kararları İstanbul’daki Kara Vasıf ve Tophaneli Şevket Beylere de bildirmek üzere kendilerine mektup yazılmış ve mektupları yerlerine ulaştırma görevi de Maliye Müfettişi Arif Bey’e verilmiştir212. Alınacak cevapları da yine Arif Bey ulaştıracaktı. Kara Vasıf ve arkadaşları

İstanbul’daki gizli faaliyetleri yürütüyorlar ve çevrelerini de her geçen gün biraz daha arttırıyorlardı213.

Mustafa Kemal Paşa’nın bir kongre toplamak amacıyla Erzurum’a gitmesinden önce, vatanın parçalanmasını önlemek amacıyla, doğu illerinin tanınmış simaları tarafından kurulmuş olan Vilayat-ı Şarkiyye Müdafaa-i Hukuk-i Milliye Cemiyeti’nin Erzurum

şubesi, 17 Haziran 1919 tarihinde bir vilayet kongresi toplamıştır. Erzurum’ a bağlı sancak ve kazalardan gelen 21 delegenin katılımıyla beş gün boyunca devam eden bu kongrede, Ermeni propagandaları ve Kürtlerin özgürlüğü konuları tartışılmış, Ermeni

210

Kemal Arıburnu, Sivas Kongresi Samsun’dan Ankara’ya Kadar Olaylar ve Anılarla, Ankara: Atatürk Araştırma Merkezi, 1997, s.31. 211 Özdemir, s.49-50. 212 Orbay, s.313. 213 Cebesoy, s.133.

58

istilasını engellemek amacıyla halkın silahlandırılması ve Müslümanların bulundukları topraklardan göç etmemeleri yönünde önemli kararlar alınmıştır214.

22 Haziran 1919 sabahı Amasya’da alınan kararların heyecanı içerisinde Ali Fuat Paşa, yaveri İdris Bey ve İstanbul’daki bazı kişilere yazılan mektupları Kara Vasıf Bey’e teslim edecek olan Arif Bey Ankara’ya, Mustafa Kemal Paşa, İbrahim Süreyya ve Rauf Beyler de otomobille Erzurum’a hareket etmişlerdir. Refet Bey de yaveri Üsteğmen Hikmet Bey ile Sivas’taki görevinin başına dönmüştür. Mustafa Kemal Paşa Amasya’dan hareket etmeden önce Sivas Valisi Reşit Paşa’ya bir mektup göndermiş ve ek olarak Amasya Beyannamesini de mektubun içine koymuştur. Ayrıca arkadaşları ile birlikte Sivas’a gelmeden önce şehirde gerekli güvenlik önlemlerini almak amacıyla Doktor Albay İbrahim Tali Bey’i de Sivas’a göndermiştir.

İbrahim Süreyya Beyler Mustafa Kemal Paşa ile birlikte Amasya’dan ayrılırken Müftü Hacı Hafız Tevfik Efendi, Topcuzâde Ali Bey, Miralayzâde Hamdi Efendi, Şeriye Mahkemesi Başkanı Mehmed Ragıp Bey’lerin çevreden topladıkları cesur silahlı süvariler kendilerini korumuşlar ve gidecekleri güzergâhtaki tüm güvenlik önlemlerini almışlardır. Saraydüzü Kışlası’ndaki vedalaşma merasiminden sonra, Mustafa Kemal Paşa üstü açık, Benz marka, dolma tekerlekli otomobile binmiş, sabahın alacakaranlığında dört otomobil arka arkaya heyecan içerisinde Tokat’a doğru hareket etmiştir215.

Amasya’dan ilk durak yeri olan Tokat’a geldiklerinde eşyalar arasındaki içinde Milli Mücadele için harcanacak paranın bulunduğu bavulun kaybolduğu fark edilmiş, telgraf görüşmelerinden bir sonuç alınamayınca Yüzbaşı Osman Tufan Bey bavulu bulmakla görevlendirilmiş, bir araba kiralayarak yollardaki eşkıya tehlikesine rağmen Amasya’ya gitmiştir. Amasya’ya vardığı zaman yetkililerin bavulu aramadıklarını görünce, kendilerini biraz korkutmuş ve bavul henüz terhis edilmemiş bir Ermeni askerin evinde bulunmuştur. Olay çözüldükten sonra Osman Tufan Bey Erzurum’a kadar giderek parayı Mustafa Kemal Paşa’ya teslim etmiştir216.

214 Selahattin Tansel, Mondros’tan Mudanya’ya Kadar, C.II, İstanbul: Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları, 1991, s.13.

215

Menç, s.102,134.

216

Tufan, s.11-12.Bir başka kaynağa göre kayıp çanta bir fırıncı tarafından bulunmuş ve Amasya’daki bir komiser muavinine teslim edilmiştir (Menç, s.135).

59