• Sonuç bulunamadı

İşitme muayene yöntemleri

Belgede ÖNSÖZ. eğerli hekimler, (sayfa 134-140)

Kronik etki: Mesleki işitme kaybı

Kutu 1: İşitme muayene yöntemleri

Rinne Testi: İletim tipi işitme kaybını değerlendirmek için yapılır. Diyapozon titreştirilerek kulak kepçesine yakın tutulur. Ses giderek azalırken hastadan sesi duymadığı zamanı bildirmesi istenir.

Bu noktada diyapozonın sapı mastoid çıkıntıya temas ettirilir. İşitilmiyorsa, işlem tersine uygulanır;

diyapozon yeniden titreştirilip önce mastoide uygulanır. Ses kemik iletimiyle algılandıktan sonra hava iletimiyle de algılanıyorsa, orta kulak sağlıklıdır. Yani iletim tipi işitme kaybı yoktur.

Weber Testi: Diyapozon titreştirilip kafanın tepe noktasına temas ettirilir. Bir kulakta iletim tipi işitme kaybı varsa, kişi o kulakta sesi net olarak duyacaktır. Her iki kulakta da varsa, daha çok etkilenen kulakta sesi daha net olarak duyacaktır. Sensori-nöral işitme kaybında ise bu bulgular tersine döner. Kişinin orta kulağı normalse, ses iç kulak iletimi iyi olan kulakta daha iyi duyulur.

Tanısal Testler

Tek tanı aracı saf ton odyometrisidir. GBİK genellikle 4000 Hz(4 kHz) civarında, bazen 6000 Hz’de “V”

or “U” şeklinde bir çentiğe neden olur. Çentik zamanla derinleşir ve genişler. Genellikle 8000 Hz’de düzelir. Bu görünümü senil presbiakuziden ayrımında en önemli özelliğidir. Senil presbiakuzide 8000 Hz’de düşme başlar. Ancak bu ayrım zamanla ve işitme kaybının artmasıyla birlikte kaybolur; işitme kaybının gürültüye mi, yaşlılığa mı, yoksa ikisine birden mi bağlı olduğuna mı karar vermek zorlaşır.

Akut akustik travmada bu çentik dar ve derin, kronik gürültü maruziyetinde geniştir; çentiğin şekli ikisini ayırmakta yeterlidir. 125-2000 Hz arasındaki kayıplar genellikle başka nedenlere bağlıdır.

İnsan konuşma sesi genellikle 500 - 2000 Hz aralığındadır. 4 kHz, 6 kHz ve 8 kHz frekansları genellikle bunun üzerindedir ve “yüksek frekanslar” olarak adlandırılırlar. Bu frekansları etkileyen işitme kayıpları

“yüksek frekanslı işitme kayıpları” olarak adlandırılırlar. GBİK bunun bir örneğidir; 2 kHz’in altındaki frekanslarda genellikle hasar yoktur. Kalıcı hasara genellikle geçici reversibl eşik kaymaları öncülük eder. Bunlar disko, konser gibi ortamlarda bulunmanın sonucudur. Birlikte tinnitus görülür. Genellikle 16 saatte, bazen 48 saate kadar uzayan sürelerde düzelir.

Aralıklı tekrarlanan gürültü, zaman içinde düşük frekanslı işitme kaybına neden olabilir.

Ayırıcı Tanı

 İşitme siniri hasarı

 Otoskleroz: Erken erişkin yaşta başlayan iletim tipi işitme kaybı vardır. Rinne ve Weber testleri ayırıcı tanıda yardımcıdır.

 Barotravma : Orta ve iç kulağı etkiler. Kalıcı veya aralıklı çınlama, baş dönmesi ve sensorinöral işitme kaybı yapar. Dalma ve uçma gibi mesleki nedenleri vardır.

 Meniere hastalığı : Endolenfatik sıvı artışına bağlıdır. Düşük tonlarda sensorinöral işitme kaybı ve takiben düşük perdeli bir kulak çınlaması vardır. Kulakta dolgunluk hissi ve baş dönmesi olur. Uzun zaman aralıklarıyla hastalık tekrarlar.

 Akustik nörinom

 İlaçlara bağlı ototoksisite; Böbrek toksisitesi olan ilaçların çoğu aynı zamanda ototoksiktir.

 Kronik otite bağlı orta kulak hastalığı.

Tedavi

 Gürültüden uzaklaştırma en etkili yöntemdir.

 Sigara kolaylaştırıcı faktördür, bıraktırılmalıdır.

 KVS hastalıkları, hiperlipidemiler, diyabet varsa kontrol altına alınmalıdır.

 Ototoksik ilaç kullanımından kaçınılmalıdır.

Komplikasyonlar

 Kalıcı işitme kayıpları

 HT

 Sinirlilik

 Uyku bozuklukları

 Duymamaya bağlı iş kazalarının meydana gelmesi

 

Prognoz

Maruziyetten yıllar sonra, yavaş gelişir. Maruziyet koşulları ve kolaylaştırıcı faktörler düzeyini artırır.

Düzenli odyogramlarla 4000 Hz’deki işitme kayıplarının erken fark edilmesi önemlidir. Fark edilmeyen 4000 Hz tabanlı çentikler, gürültü maruziyetinin devamıyla düşük frekanslara doğru genişleyecektir.

Konuşma seslerinin 500-2000 Hz civarında olduğu hatırlanmalıdır. Konuşma sesleri frekansları etkilenmeden önce yakalanan vakalar sosyal hayatlarında iletişim gereksinimlerini sürdürmek için yardımcı araçlara ihtiyaç duymayacaktır.

 

Duyarlılık

Sigara içenler ile KVS hastalıkları, hiperlipidemisi, diyabeti olanlar, 55 yaş üzerindekiler daha duyarlıdır.

Hasta Bilgilendirme

Ortamdan uzaklaşmanın işitme kaybının ilerlemesini durduracağı belirtilmeli ve diğer kolaylaştırıcı faktörlerden uzaklaşmanın önemi anlatılmalıdır. Geçici işitme kayıplarının düzeleceği anlatılmalıdır.

Önleme

İşyeri ortam gözetimi yapılmalıdır. işyeri ortam gürültü ölçümü yapılarak ve çalışanların kişisel gürültüye maruziyetleri ölçülerek işyeri gürültü haritası çıkarılmalı ve işyeri risk değerlendirmesi yapılmalıdır.

Gürültüyü azaltacak gerekli teknik ve mühendislik önlemleri alınmalıdır. Kulak koruyucuları kullanılmalıdır. Çalışanların sağlık gözetimi yapılmalıdır. İşe giriş muayenesi yapılarak gürültülü ortamda çalışmaya uygun çalışanlar seçilmeli ve riskli bireyler belirlenmeli ve risk değerlendirmesi sonucuna göre düzenli periyodik muayeneler yapılmalıdır.

 

 Gürültü düzeyinin azaltılması için teknik önlemler,

 Daha sessiz makinelerin kullanımı,

 Ses absorbsiyonu,

 Yansıma önleyici paneller, örtüler,

 Kulak koruyucular,

 Ortam ses ölçümleri,

 Ortamda gürültü düzeyi ölçümü sonucunda 80 dB’den yüksek değerlerin saptanması durumunda çalışan işçilerin taşıyacakları kişisel dozimetrelerle ölçüm tekrarlanmalıdır.

 Gürültülü alanlarda işçilerin kısa süreli çalıştırılmaları,

 Eğitim,

 İşe giriş muayeneleri; yüksek riskli bireylerin belirlenmesi,

 Periyodik muayeneler,

 İşten uzaklaştırma,

 Tarama Odyometreleri:

o Ortam izleminde odyometri: Her iki kulakta 4000 Hz tabanlı çentik saptanması durumunda birincil ve ikincil önlemler gözden geçirilmelidir. İzleyen odyogramlarda çentiğin derinleşmesi gürültü nedenli sağlık riskinin yönetiminde başarısızlığı ifade eder. Her ne kadar bireysel duyarlılıklar da etkili olsa aynı alanda çalışan ve çalıştırılacak işçilerde benzer sonuçların er geç ortaya çıkacağı bilinmelidir.

o Kişisel maruziyet izleminde odyometri: Çentik tabanını temsil eden duyulabilen ses şiddetinin (çentik derinliği) izleyen odyogramlarda büyümesi kabul edilemez gürültü maruziyetinin sürdüğünü gösterir. 2000 Hz frekansının etkilenmesine izin verilmemelidir.

 Etkilenme için referans kabul edilen ortam ölçüm değerleri 8 saat çalışma esasına dayalıdır.

Bu sürelerin üzerinde çalışılan işlerde güvenli değerlerden bahsedilemez.

 İşe giriş muayenelerinde saptanan 4000 Hz tabanlı çentik işçinin işe alınmasında engel sayılmamalıdır. Durumun işe giriş öncesinden kaynaklı olduğu belgelenmelidir. Gürültünün kontrol altına alındığı işyerlerinde izleyen odyogramlarda çentik derinleşmeyecektir. Akustik çentik oluşmuş olan kişilerin duyarlılığının azaldığı hatırlanmalıdır.

 Ses şiddeti semilogaritmik artışla tanımlıdır. Kişisel koruyucuların ses şiddetini aritmetik hesaplarla düşürdüğü iddiası dikkate alınmamalıdır.

TİTREŞİME BAĞLI

HASTALIKLAR 26

Özellikleri, görülmesi, maruziyet kaynakları

Mekanik titreşim, merkezi bir sabit konumun salınım hareketleri olarak tanımlanabilir. Titreşim sıklığı Hertz (Hz) birimiyle ifade edilir. Uçak, otomobil, inşaat, elektrikli aletler vb. alet, makine, ekipman ve zemin gibi nesneler ile temas yoluyla insan vücudunda hissedilir. Vücudun titreşim kaynağına temas durumuna göre iki alt grupta değerlendirilir;

 Tüm vücut titreşimi (TVT): Her çeşit ulaşım, sanayi ve inşaat taşıtları gibi titreşen bir yüzeyin üzerinde olmak ya da titreşen bir sanayi makinesinin yakınında çalışmak gibi koşullarda hissedilir.

 El-kol titreşimi (EKT): Titreşim sağlayan aletlerin elle tutulması ve kullanılmasıyla hissedilen titreşimdir.

Bu bölümde sadece EKT ele alınacaktır. EKT ile ilgili frekans aralığı 5-1500 Hz arasında değişmekle birlikte, genellikle 125-300 Hz arasında ortaya çıkar. Titreşim maruziyeti; belirli bir zaman süresindeki (genellikle 8 saat) ve m/sn2 olarak ölçülen maruziyetin ortalaması olarak ifade edilir.

Taşlama, eğirme, zımpara taşı ve döner testere kullanımı, yüksek basınçlı su hortumu, pnömatik tokmak, matkap, çekiç kullanımı, presleme gibi işlemler, yol ve beton kırılması, el değirmenciliği, çim biçme makinesi, yol silindiri kullanımı EKT’nin mesleki maruziyet kaynaklarıdır. Titreşim çoğu zaman kapalı alanlarda ve gürültü maruziyetiyle birliktedir.

EL KOL TİTREŞİMİ 26.1

Etki mekanizması

Titreşim hasarı; bireysel duyarlılık, titreşimin şiddeti, maruziyet sıklığı, süresi (yıl), yalıtım düzeyi, kavrama gücü, kaynakla etkilenen vücut kısmı, kullanılan aletlerin bakım onarımı gibi çeşitli faktörlere bağlıdır. Titreşimin iletimi, fiziksel özellikleri kadar parmak-el –kol sisteminin dinamik cevabıyla da ilişkilidir. EKT Sendromu (EKTS), titreşimle birlikte çeşitli faktörlerin etkisi altında gelişen karmaşık bir süreçtir (Tablo 1).

Düşük frekanslı titreşimler (<50 Hz) el ve önkolda çok az kayıpla iletilirler. Dirsekteki kayıp pozisyonla ilgilidir, dirseğin fleksiyonu arttıkça kayıp artar. Titreşimin frekansı arttıkça enerji kaybı da artar. 150 - 200 Hz üzerinde, titreşim enerjisinin çoğu el ve parmaklardaki dokulara yayılır. El ve parmaklardaki yumuşak doku hasarlarından yüksek frekans, bilek, dirsek ve omuzdaki hasarlardan ise düşük frekans(darbeli aletler) sorumludur. Sürekli titreşim, cilt reseptörlerinin duyarlılığını deprese etmekle kalmaz, aynı zamanda parmak sinirlerinde perinöral ödem, fibrozis ve sinir lifi kaybı gibi patolojik değişiklikler de yapar. Ayrıca kemik ve eklem hasarları, görme bozukluğu, iç kulak hasarına bağlı olarak denge bozukluğu gibi birçok soruna neden olur. Semptomlar aylar yıllar içinde gelişir. Ortalama 3 m/s2 üzerinde günlük titreşime maruz kalan işçilerin %10’unda 10 yıl içinde beyaz parmak ve periferik

Tablo 1: EKT sırasında etkilenmeyi artıran bazı faktörler Titreşimin

özellikleri Alet ve işlemler Maruziyet koşulları Çevresel

koşullar Kişisel özellikler

 Koruyucu eldiven kullanımı

 Etkilenme eğilimi

Klinik

EKTS , etkileyen faktörlerle ilişkili olmak üzere, çoğu zaman farklı semptom ve bulguların bir bileşimidir;

 Vasküler hastalıklar: Mesleki Raynaud fenomeni

 Periferik sinir hastalıkları

 Kemik ve eklem hastalıkları

 Kas hastalıkları

 Diğer hastalıklar (tüm vücut, SSS).

Belgede ÖNSÖZ. eğerli hekimler, (sayfa 134-140)