• Sonuç bulunamadı

İşbirlikli öğrenmenin etkiliğini araştırmaya yönelik gerek yurt içinde gerekse yurt dışında yapılmış bir çok araştırma vardır (Bakınız Bölüm 2). İşbirlikli öğrenme ile ilgili yapılan araştırmalardan elde edilen sonuçlar, bu yöntemin bilişsel ve duyuşsal düzeyde bir çok yönden yararlı olduğunu göstermektedir.

İşbirlikli öğrenmenin, öğrenci başarısını artırdığı bir çok çalışmada ortaya konulmuştur (Açıkgöz 1992, 1993; Akinsola 1999; Altıparmak ve Nakipoğlu 2002; Altıparmak 2001; Aslan ve Afyon 2005; Ateş 2004; Balfakih 2003; Bilgin ve Geban 2004; Boxtel, Linden ve Kanselaar 2000; Çalışkan, Selçuk ve Erol 2005; Daubenmire 2004; Dilek ve Gürdal 2004; Hevedanlı ve Akbayın 2005; Johnson, Johnson ve Smith 1998; Kagan, Kagan ve Kagan 2000; Kasap 1996; Lewis, Stern ve Linn 1993; Merebah 1987; Sucuoğlu 2003; Şahin 1996; Tezcan, Yılmaz ve Babaoğlu 2005; Towns ve Grant 1997).

İşbirlikli öğrenmenin hatırda tutma üzerinde olumlu etkileri olduğunu ortaya çıkaran bir çok araştırma vardır (Açıkgöz 1992, 1993; Aslan ve Afyon 2005; Dilek ve Gürdal 2004; Hevedanlı ve Akbayın 2005; Kasap 1996; Nakiboğlu ve Benlikaya 2001).

Eğitimde başarıyı etkileyen bir başka değişken öğrencinin konu, okul, öğretmen vb. öğelere ilişkin tutumudur. Öğrencinin eğitimle ilgili tutumlarının olumlu olması onun başarısını artıracaktır. Yapılan araştırmalar işbirlikli öğrenmenin öğrencinin okul ve öğrenme ile ilgili tutumlarını olumlu yönde etkilediğini göstermektedir (Açıkgöz, 1992, 1993). İşbirlikli öğrenme yönteminin öğrencilerin tutumlarına etkilerinin incelendiği araştırmaların bir çoğunda bu yöntemin öğrencilerin tutumlarını olumlu yönde değiştirdiği saptanmıştır (Açıkgöz 1993;

Altıparmak 2001; Aslan ve Afyon 2005; Ateş 2004; Bilgin 2006; Bilgin ve Geban 2004; Broyles 1999; Daubenmire 2004; Johnson, Johnson ve Smith 1998; Sadler 2002; Samiullah 1995; Towns ve Grant 1997).

Başarıyı sağlayan en önemli değişkenlerden biri katılımdır. İşbirlikli öğrenme öğrenci katılımını artıran bir yöntemdir (Açıkgöz 1992; Altıparmak ve Nakiboğlu 2002; Aslan ve Afyon 2005; Mills, McKittrick, Mulhall ve Feteris 1999; Nakiboğlu ve Benlikaya 2001; Tezcan, Yılmaz ve Babaoğlu 2005; Yu ve Stokes 1998). Ayrıca Aslan ve Afyon (2005)’un çalışmalarında değindiği üzere Akın (1996) da çalışmasında işbirlikli öğrenme yönteminin öğrenci katılımını artırdığı sonucunu bulmuştur.

İşbirlikli öğrenmenin üst düzey bilişsel stratejilerin (sınıflama, geri getirme, formülleştirme, kavram geliştirme, problem çözme, ayrıntılı olarak işleme, akıl yürütme, sıraya dizme, vb.) kullanım sıklığını artırdığını gösteren bir çok araştırma bulgusu vardır (Açıkgöz 1992; Aslan ve Afyon 2005).

Araştırmalar işbirlikli öğrenmenin, olumlu öğrenme çevresinin yaratılmasını kolaylaştırdığını ortaya koymuştur (Açıkgöz, 1992). Yapılan araştırmalar, işbirlikli öğrenmenin her düzeydeki ve yaştaki insanlar arasında hoşlanma duyguları, yardım etme ve destekleme davranışlarını artırdığını ortaya koymuştur (Açıkgöz 1992; Aslan ve Afyon 2005). İşbirlikli öğrenmenin sözel iletişim becerilerini geliştirdiği (Aslan ve Afyon, 2005; Balfakih 2003’in aktardığına göre Lonning 1993), benlik saygısını artırdığı (Açıkgöz 1992; Aslan ve Afyon 2005), öğrencilerin güdülenmesinde olumlu etkileri olduğu (Açıkgöz 1992; Berger ve Hazne 2005; Daubenmire 2004; Chung- Schickler 1998’in aktardığına göre Courtney, Courtney ve Nicholson 1994), kaygıyı azalttığı (Açıkgöz 1992; Aslan ve Afyon 2005; Chung-Schickler 1998’in aktardığına göre Courtney, Courtney ve Nicholson 1994) belirlenmiştir.

Bilindiği gibi okulun amacı öğrencileri sadece belli dersler ve konular hakkında bilgilendirmekten ibaret değil, onların bedensel, zihinsel, duygusal ve sosyal gelişimlerine de yardımcı olmaktır. İşbirliğine dayalı öğrenme yöntemi

çocukların öğrenmeleri yanında onların çeşitli yönlerden gelişimlerini de olumlu yönde etkilemektedir. Öğrencilere, özellikle günümüzde “başarının sırrı” olarak tanımlanan ekip çalışması becerisinin kazandırılmasında, sosyal becerilerinin geliştirilmesinde ve iyi arkadaşlık ilişkilerinin oluşturulmasında oldukça etkili bir yöntemdir. Yaşam boyu gerekli olan değişik sosyal görevlerin öğrenilmesinde, karşılaşılan güçlüklerin çözümünde ve insanları tanıma ve anlama yeteneğinin gelişiminde önemli etkilere sahiptir. Kişiler arası ilişkiler kurma ve iletişim becerilerini kazandırmada en etkili yöntemlerden birisidir. İşbirliğine dayalı öğrenme yöntemi problem çözme ve yaratıcı düşünme yetilerinin kazandırılmasında da etkili bir araçtır. Bireysel ve yarışmacı öğrenme yöntemlerinden farklı olarak bu yöntem, problemleri çözüme kavuşturmak için öğrencilerin birlikte çalışması temeline dayanır. Bir probleme birlikte çözüm aramak, daha fazla çözüm önerisi üretmek demektir. Yaratıcı düşünmenin en etkili araçlarından olan beyin fırtınası da birlikte çalışmayı gerektiren bir stratejidir. Bu strateji, problemlere daha fazla çözüm önerilmekle birlikte, sonuçta grubun çözüm önerilerinden birisinde anlaşma sağlamasını gerektirir. Bu uygulama, öğrencilere, “farklı düşüncelere sahip olmakla birlikte akılcı bir düşünce çevresinde birleşebilme” (demokratik anlayış) becerisini kazandırma işlevi görür. Birey kendi görüşlerini diğerlerine kabul ettirmeye çalışırken, diğerlerinin görüşlerini de analiz, sentez ve tartışmayı öğrenir ki bu da eleştirel düşüncenin gelişimine önemli katkılar sağlar (Yılmaz, 2001).

Geleneksel sınıflar öğrencilerin not için yarıştığı bir yapıdır. Bu tarz sınıf yapılarının daha ilerisi kaygıları arttırır ve eşit düzeyde yarışamayan öğrencilerin sistemden çekilmesine neden olur. İşbirlikli öğrenme ise sınıfa tüm öğrencilerin başarısının hedeflendiği bir yaklaşım getirir. İşbirlikli sınıflar karşılıklı desteğin ve düşük kaygının yaşandığı, kendine güveni ve güdüyü arttırmaya neden olan bir çevredir (Kagan, Kagan ve Kagan, 2000).

Çağımızda bilim ve teknolojideki hızlı değişmeler ve kentleşme olgusunun getirdiği sorunlar, bireylerin daha çok işbirliği yapmalarını zorunlu kılmaktadır. Toplum; aile, dernekler, sendikalar, politik partiler gibi değişik işbirlikli grupların bir bileşimi niteliğinde olduğundan, okulların da, işbirlikli etkinlikleri vurgulayan yerler

olması beklenir. Oysa, toplumdaki temel kuruluşlar arasında yer alan okulların, işbirlikli etkinlikleri en az uygulayan yerler olduğu söylenebilir. Bilindiği gibi, öğrenciler, ancak laboratuvar ya da proje gruplarında işbirlikli yaşantılara sahip olabilmektedir. Bu etkinlikler de, ülkemizde okul yaşamının çok küçük bir bölümünü oluşturmaktadır. Öğretmenler arasında ise işbirliği hemen hemen hiç yok gibidir. İşbirlikli öğrenme teknikleri ise, gerek öğretmenler, gerekse öğrenciler arasında işbirlikli yaşantıların oluşturulmasında etkili olabilir. Böylece, okulda edinilen işbirlikli yaşantıların, toplum yaşamına da olumlu yönde yansıması; özünde işbirliğinin yattığı demokrasinin temel ilkeleriyle yaşama geçirilmesine katkıda bulunması, beklenen bir olgu olarak görülebilir. Gerek bilişsel, gerekse duyuşsal çıktılar açısından olumlu etkileri olduğu bir çok araştırmayla kanıtlanan işbirlikli öğrenme yöntemi, hemen her eğitim aşamasında kullanılabilecek ekonomik bir yöntemdir. Bu yöntem, okullardaki araç-gereçler kullanılarak, ek bir gider olmaksızın sınıf ortamında kolaylıkla uygulanabilir (Gömleksiz, 1995).

Yapılan araştırmalar, işbirlikli öğrenmenin başarıyı artırdığı, çalışılan konuya karşı olumlu tutum geliştirdiği, kendiyle gurur duymayı artırdığı, yaşıtları arasındaki farklılıkların daha kabullenilmesini ve kavramsal gelişmeyi artırdığını ortaya koymuştur. Bununla birlikte, bu çalışmaların büyük çoğunluğu 1-12. sınıf öğrencilerini içermektedir. Birkaç çalışma üniversite öğrencileri üzerinedir. Bugüne kadar, işbirlikli öğrenme etkinliklerinin öğrenciler için ne anlama geldiğini birkaç çalışma rapor etmiştir. İşbirlikli öğrenme deneyimleri konusunda, öğrencilerin düşünceleri sessiz kalmıştır (Towns ve Grant, 1997).

İşbirlikli öğrenme etkinlikleri, öğrencilere etkileşim ve iletişim becerilerini geliştirmeleri için olanak sağlamaktadır. Çoğu işveren, iş için başvuranların teknik becerilerine ek olarak etkileşim ve iletişim becerilerine de değer vermektedir. Çoğu çekici ve yüksek ücretli pozisyonların bazısı diğerlerini güdüleme, liderlik sergileme ve karmaşık otorite yapılarını anlama becerileri gerektirmektedir. İş piyasası gittikçe daha yarışmacı olmaktadır ve öğrenciler etkili iletişim ve etkileşim becerilerinin iş bulmalarında, üretkenliklerinde ve kariyerlerindeki başarılarında anahtar olabileceğinden haberdar olmalıdırlar (Towns ve Grant, 1997).

Kısacası, işbirlikli öğrenmenin başta başarı olmak üzere hatırda tutma, transfer, üst düzey bilişsel stratejiler, derse katılma, öğrenme çevresi algıları, arkadaş ilişkileri, özürlülerin normal grupta eğitimi, benlik saygısı, tutum, kaygı ve denetim odağı gibi bir çok bilişsel ve duyuşsal öğrenme ürünü ve süreci üzerinde olumlu etkilerinin bulunduğu söylenebilir. Bilişsel değişkenler yanında duyuşsal değişkenler üzerinde dikkati çekecek derecede olumlu etkilerinin bulunması, işbirlikli öğrenmenin önemini daha da artırmaktadır (Açıkgöz, 1992).