• Sonuç bulunamadı

Hurufat Defterleri’ndeki kayıtlardan Hoca Musa isminde bir hayır sahibi tarafından yaptırıldığı anlaşılan bu cami, günümüzde hala ayakta durmaktadır. Yapım tarihi şu ana kadar kesin tespit edilemeyen camiye Muharrem 1111 / Temmuz 1699 tarihinde imam ataması yapıldığı tespit edilmiştir. Bu durumda H. 1111/ M.1699-1700 tarihinden önce yaptırıldığı söylenebilir. Muharrem 1111 / Temmuz 1699 tarihli atama kaydına göre; Abdurrahman kendi isteğiyle imamlık görevini bırakınca, Abdullah bir akçe ile bu göreve getirilmiştir219. Şevval 1117 / Şubat 1706 tarihli kayıtta Abdullah’ın görevi yenilenirken220 Şaban 1118 tarihli kayıtta ise Mustafa’nın görevinin yenilendiği görülmektedir221. Abdullah’ın akıbeti ya da Mustafa’nın bu göreve nasıl getirildiği hakkında bir bilgi verilmemiştir. Ayrıca Abdullah bir akçe alırken Mustafa’ya yarım akçe verilmiştir.

Mustafa öldüğü zaman oğlu Abdurrahman olduğu halde hariçten Abdülaziz’in kendine berat ettirdiği anlaşılınca Safer 1134 / Aralık 1721 tarihli atama kaydıyla görev Abdülaziz’den alınarak Abdurrahman’a verilmiştir222. Mustafa oğlu Abdurrahman hizmetini terk ettiği için Rebîü’l-âhir 1146 / Ekim 1733 tarihinde görevden alınarak, yerine yine Mustafa isminde başka birisi atanmıştır223. Mustafa’nın ölmesinden sonra ise Şaban, 1150 tarihinde yerine Ömer Halife getirilmiştir224. Ömer’in ölümünden sonra, Cemâziye’l-evvel 1163 / Mayıs 1750 tarihinde göreve getirilen Osman’ın ataması

217 V.A.D. No: 1113, Vr.16a. 218 V.A.D. No: 556, Vr.17b. 219 V.A.D. No: 1140, Vr.272b. 220 V.A.D. No: 1141, Vr.79a. 221 V.A.D. No: 1141, Vr.79b. 222 V.A.D. No: 1116, Vr.19b. 223 V.A.D. No: 1109, Vr.114a. 224 V.A.D. No: 1109, Vr.114b.

Şevvâl 1171 tarihinde yenilenmiştir225. Osman günde yarım akçe almaktadır. Osman’ın ölümünden sonra ise yerine oğlu Osman Rebîü’l-evvel 1189 / Mayıs 1775 tarihinde atanmıştır226.

Osman’ın kendi isteğiyle görevi bırakması üzerine Rebîü’l-âhir 1197 / Nisan 1783 tarihinde, yerine Mehmet bin İsmail getirilmiştir227. Öte yandan caminin hatibi Halil’in hizmetini terk etmesi üzerine hatiplik görevi de Muharrem 1198 / Aralık 1783 tarihinde imam Mehmet’e verilmiştir228. Ancak hatiplik görevi aynı yıl içinde Mehmet’ten alınarak Halil’e geri verilmiş; Halil’in feragati üzerine Veliyüddin Halife atanmış, sonra ondanda alınarak tekrar imam Mehmet’e verilmiştir229. Bunun üzerine Halil konuyu mahkemeye taşımıştır. Yapılan duruşmada tarafların ve Çukurkent köyü ile komşu köylerden şahitlerin dinlenmesiyle Halil’in hatipliğe ehil olmadığı, Mehmet’in daha ehil olduğu ve cemaat tarafından da sevildiği anlaşılmıştır. Bunun üzerine mahkeme kararıyla hatiplik, Muharrem 1198 / Aralık 1783 tarihinde caminin imamı Mehmet’e verilmiştir230.

Mehmet sahip olduğu imamet ve hitabet görevlerinin yarım hissesini Şevval 1203 / Temmuz 1789 tarihinde kendi isteğiyle küçük oğlu İsmail’e bırakmıştır231. İsmail öldüğü zaman geride çocuğu yoktur, Mehmet ise Kıreli a’yanı için kavga ederken ölünce Safer 1205 / Kasım 1790 tarihinde imamlık Ali bin Osman’a, hatiplik ise Halil bin Mustafa’ya verilmiştir232.

İmam Ali bin Osman çocuksuz olarak ölünce görev boş kalmıştır. Mehmet bin İsmail göreve talip olmuş; yapılan araştırma sonucunda imamlığa ehil olduğu ve halk tarafından sevildiği anlaşılınca Şaban 1229 / Ağustos 1814 tarihinde imamlık görevine atanmıştır233. O’nun ölümünden sonra ise oğulları arasında yapılan imtihan sonucunda büyük oğlu Mustafa ve küçük oğulları İsmail ile Abdullah uygun görülerek imamlık ve hatiplik görevine, Cemâziye’l-âhir 1232 / Mayıs 1817 tarihinde atanmışlardır. Abdullah’ın çocuksuz olarak ölmesi üzerine hissesi, Şaban 1235 / Haziran 1820

225 V.A.D. No: 1112, Vr.96a; No: 1110, Vr.75b. 226 V.A.D. No: 1115, Vr.29a.

227 V.A.D. No: 1111, Vr.47b. 228 V.A.D. No: 1111, Vr.47b. 229 V.A.D. No: 1111, Vr.48a. 230 V.A.D. No: 1111, Vr.48a. 231 V.A.D. No: 551, Vr.77a. 232 V.A.D. No: 551, Vr.77b. 233 V.A.D. No: 551, Vr.29b.

tarihinde kardeşleri İsmail ve Mustafa’ya verilmiştir234. Hurufat Defterleri’nde bu kayıttan başka imam atamasına ilişkin kayıt tespit edilememiştir.

Hurufat Defterleri’nde tespit edilebilen, Hoca Musa Camii’ne ilk hatip ataması Abdülaziz’in atamasıdır. Babası Abdurrahman’ın kendi rızasıyla görevi bırakması üzerine, Şevvâl 1117 tarihinde bu göreve getirilmiştir235. Ancak Safer 1118 / Haziran 1706 tarihli atama kayıtlarında Abdurrahman’a müdahale olduğu anlaşıldığı için göreve geri getirildiği belirtilmektedir236. İlginç olan ise Safer 1118 / Haziran 1706 tarihli bu şekilde iki ayrı kaydın olmasıdır. Sehven iki defa mı kaydedildi yoksa aynı zamanda iki defa müdahale ile mi karşılaştı bilinmemektedir. Görev Abdullah’a geri verilirken Abdülaziz’den bir daha söz edilmemiştir. Abdülaziz kadıya yanlış bilgiler vererek görevi kendi üzerine berat ettirmiş, durumun anlaşılması üzerine de görevden alınmış olmalıdır. Kayıtlarda sözü edilen dışardan müdahalede onun müdahalesi olabilir. Abdurrahman’ın bu göreve ne zaman ve nasıl getirildiği hakkında Hurufat Defterleri’nde herhangi bir bilgi verilmemiştir. Ancak Zilkade 1143 / Haziran 1731 tarihli atama kaydından öldüğü ve görevin Şeyh Mehmet’e verildiği anlaşılmaktadır237.

Mehmet’in ölümü üzerine Safer 1164 / Ocak 1751 tarihinde yine Mehmet isimli başka bir kişi atanmıştır238. Mehmet ölünce de görev, kendi oğlu Abdülaziz Halife’ye, kaza kadısı Seyit Ali Efendi arızıyla verilmiştir239. Abdülaziz’in ölümünden sonra da emmisi Musa Halife Rebîü’l-evvel 1173 / Kasım 1759 tarihinde hatipliğe atanmıştır240. O’nun bu görevi Şevvâl 1190 tarihinde yenilenmiştir241. Musa’nın kendi isteğiyle görevi bırakmasıyla Safer 1197 / Şubat 1783 tarihinde Halil hatip olmuştur242. Halil görevini sürdürürken, kötü niyetli bazı kişiler İstanbul’a giderek hatiplik görevini almaya çalışmışlar ancak durumun anlaşılmasıyla, görev Şaban 1197 / Temmuz 1783 tarihinde Halil’e geri verilmiştir243.

234 V.A.D. No: 555, Vr.30a 235 V.A.D. No: 1141, Vr.79a.

236 V.A.D. No: 1141, Vr.79a; No: 1141, Vr.79b. 237 V.A.D. No: 1109, Vr.113b.

238 V.A.D. No: 1112, Vr.96a. 239 V.A.D. No: 1110, Vr.76b. 240 V.A.D. No: 1110, Vr.76b. 241 V.A.D. No: 1216, Vr.40. 242 V.A.D. No: 1111, Vr.47b. 243 V.A.D. No: 1111, Vr.47b.

Halil’in hizmetini terk etmesi üzerine hatiplik görevi de Muharrem 1198 / Aralık 1783 tarihinde caminin imamı Mehmet’e verilmiştir244. Ancak hatiplik görevi aynı yıl içinde Mehmet’ten alınarak Halil’e geri verilmiş; Halil’in ferâgati üzerine Veliyüddin Halife atanmış, sonra ondanda alınarak tekrar imam Mehmet’e verilmiştir245. Bunun üzerine Halil konuyu mahkemeye taşımıştır. Yapılan duruşmada tarafların ve Çukurkent köyü ile komşu köylerden şahitlerin dinlenmesiyle Halil’in hatipliğe ehil olmadığı, Mehmet’in daha ehil olduğu ve cemaat tarafından da sevildiği anlaşılmıştır. Bunun üzerine mahkeme kararıyla hatiplik, Muharrem 1198 / Aralık 1783 tarihinde caminin imamı Mehmet’e verilmiştir246.

Mehmet sahip olduğu imamet ve hitabet görevlerinin yarım hissesini Şevval 1203 / Temmuz 1789 tarihinde kendi isteğiyle küçük oğlu İsmail’e bırakmıştır247. İsmail geride çocuğu olmadan ölmüş, Mehmet ise Kıreli a’yanı için kavga ederken ölünce, Safer 1205 / Kasım 1790 tarihinde hatiplik Halil bin Mustafa’ya verilmiştir248. Halil bin Mustafa beratını kaybedince, Cemâziye’l-evvel 1215 Ekim 1800 tarihinde kendisine yeniden berat verilmiştir249. Halil bin Mustafa’nın çocuğu olmadığı için ölümünden sonra görevin önceki sahipleri Mehmet ve İsmail, Cemâziye’l-âhir 1216 / Kasım 1801 tarihinde yeniden hatipliğe atanmışlardır250. Burada ilginç olan şey; yukarda da bahsedildiği gibi Safer 1205 / Kasım 1790 tarihli kayıtta Mehmet ve İsmail’in öldüğü ve hatiplik görevinin Halil’e verildiği söylenmekte idi. Şimdi ise 11 yıl sonra yeniden Mehmet ve İsmail’e verilmektedir. Peki Mehmet ve oğlu İsmail eğer ölmediler ise görevin kendilerinden alınarak Halil ‘e verilmesine neden 11 yıl boyunca itiraz etmemişlerdir. Acaba Halil’den korkmuşlar mıdır? Bu konuda herhangi bir bilgi verilmemiştir. Ancak gerçek olan Mehmet ve oğlu İsmail’in, Halil’in ölümünden sonra ortaya çıkarak görevi tekrar almalarıdır. İsmail’in ölmesiyle hissesi, Cemâziye’l-âhir 1218 / Ekim 1803 tarihinde, babası ve ortağı Mehmet’e verilmiştir251.

Yukarda da anlatıldığı üzere, İsmail oğlu Mehmet, caminin imamı Ali bin Osman’ın çocuksuz olarak ölmesi üzerine, imamlık görevine de talip olmuş ve Şaban

244 V.A.D. No: 1111, Vr.47b. 245 V.A.D. No: 1111, Vr.48a. 246 V.A.D. No: 1111, Vr.48a. 247 V.A.D. No: 551, Vr.77a. 248 V.A.D. No: 551, Vr.77b. 249 V.A.D. No: 552, Vr.30a. 250 V.A.D. No: 552, Vr.30a. 251 V.A.D. No: 553, Vr.37b.

1229 / Ağustos 1814 tarihli atamayla kendisine imamlıkta verilmiştir252. Burada çelişkili bilgiler karşımıza çıkmaktadır. İsmail oğlu Mehmet 1197 yılında caminin imamlığına atanmış, 1198 de ise kendisine hatiplikte verilmiştir. 1205 yılında ise Mehmet’in öldüğü söylenerek imamlık Ali bin Osman’a, hatiplik ise Halil bin Mustafa’ya verilmiştir. İsmail oğlu Mehmet, 1216 yılında Halil bin Mustafa’nın ölmesiyle yeniden ortaya çıkarak hatipliği tekrar almış:1229 yılında da Ali bin Osman’ın ölümüyle imamlık görevini üstlenmiştir. Acaba hayatta olduğu halde 1205 yılında neden öldüğü söylenmiştir? Ya da neden onca yıl suskun kalmıştır. Bu konularda Hurufat Defterleri’ndeki kayıtlarda herhangi bir bilgi verilmemiştir. İsmail oğlu Mehmet’in ölümünden sonra ise oğulları arasında yapılan imtihan sonucunda büyük oğlu Mustafa ve küçük oğulları İsmail ile Abdullah uygun görülerek imamlık ve hatiplik görevine, Cemâziye’l-âhir 1232 / Mayıs 1817 tarihinde atanmışlardır. Abdullah’ın çocuksuz olarak ölmesi üzerine hissesi, Şaban 1235 / Haziran 1820 tarihinde kardeşleri İsmail ve Mustafa’ya verilmiştir253. Bu kayıtta İsmail’in adı geçmektedir. Hal bu ki, Safer 1205 / Kasım 1790 ve Cemâziye’l-âhir 1218 / Ekim 1803 tarihli kayıtlarda İsmail’in öldüğü söylenmekte idi. Buradan o kayıtlardaki İsmail’in öldüğü bilgisinin de yanlış olduğu ortaya çıkmaktadır

Hurufat Defterleri’nde Hoca Musa Camii’ne kayyım atandığı da görülmektedir. Muharrem 1120 / Nisan 1708 tarihli atama kaydına göre, yarım akçe ile Mehmet, kazanın kadısı Mustafa’nın arzıyla kayyımlığa atanmıştır254.

Hoca Musa Camii’ne Şevval 1117 / Şubat 1706 tarihinde müezzin de atanmıştır. Bu göreve Süleyman getirilmiştir255.

I. V. Devlet Şah Köyündeki Camiler ve Mescitler   A. Camiler 

Benzer Belgeler