• Sonuç bulunamadı

Hemşirelerin Sağlık Kaygısı Envanteri (SKE), Kaçınma Davranış Ölçeği ve Güvenlik Arama Ölçeği Puan Ortalamaları ile Sosyo-Demografik Özellikler

İŞİNDEN MEMNUNİYET DURUMU Memnun Değil

5.3. Hemşirelerin Sağlık Kaygısı Envanteri (SKE), Kaçınma Davranış Ölçeği ve Güvenlik Arama Ölçeği Puan Ortalamaları ile Sosyo-Demografik Özellikler

Arasındaki İlişki

Sağlık kaygısı, kişinin bedensel belirtilerini yanlış yorumlamasına bağlı olarak, ciddi bir hastalığa yakalanmış olduğu inancını ya da yakalanacağı korkusunu taşımasıdır. Hemşireler düzensiz ve ağır iş koşulları, uykusuzluk, acı çeken ve ölmekte olan insanlara hizmet verme gibi nedenlerle kaygı düzeyi yüksek çalışan grubunu oluşturmaktadır. Hemşirelerin sürekli hasta grupla iletişim içinde olması kendi sağlıkları ile ilgili endişe ve kaygılarını arttırmaktadır. Hafif sağlık kaygısı düzeyinde sağlığı koruyucu davranışlarda bulunurlar, sağlık için tehlikeli durumlardan kaçınırlar. Bu da sağlıklı yaşam biçimi davranış düzeyini arttırır. Şiddetli sağlık kaygısı düzeyinde ise, istenmeyen psikiyatrik belirtiler gelişebilir. Aşırı derecede hastalanma korkusu, hemşirelerin hem iş yaşantısını hem sosyal yaşantısını olumsuz etkilemektedir. Literatürde durumluluk ve sürekli kaygı düzeyini araştıran pek çok çalışma olmasına rağmen, hemşirelerde sağlık kaygısı ile ilgili çalışmaya ulaşılamamıştır.

Güvence alma, kişinin sağlığı ile ilgili kötü giden bir şey olmadığı mesajının, tekrarlayan şekillerde gösterilmesi olarak tanımlanır. Sağlık kaygısı olan kişilere, doktorlarının sağladığı güvence, bedenle ilgili yakınmaların gözden geçirilmesi, fizik muayene ve/veya tıbbi tetkikler şeklinde olabilir. Güvenlik aramanın değişik kaynakları; aile hekimi, kitap okuma vb.’dir. Çalışmalar, hipokondriaklarda, güvence almanın başlangıçta yatıştırıcı bir etkisi olduğunu ancak genellikle 24 saat içinde sağlık kaygısının geri döndüğünü göstermektedir.

Hastalığa yakalanmaktan korkan insanların, tipik davranışlarından biri de hastalıkla ilişkili uyaranlardan kaçmaktır31

. Kaçınma değerlendirmeleri ise sağlık kaygısı olan hastaların tipik olarak kaçındığı durumları, örneğin hastalıkla ilgili TV programlarını izlemek, hastalık hakkında konuşmak, tedavi için hastaneye gitmek vb. içerir. Sağlık kaygısı ile yakından ilişkili olan bu değişkenler katılımcıların güvenlik arama ve kaçınma davranışlarını saptamak amacıyla kullanılmıştır.

Araştırma sonucuna göre, hemşirelerin sağlık kaygısı envanteri (54,5±0,78), kaçınma davranış ölçeği (18,29±0,92) ve güvenlik arama ölçeğinden (29,51±0,60) aldıkları puan ortalamaları düşük bulunmuştur.

96

Yaşa göre SKE, kaçınma davranış ölçeği ve güvenlik arama ölçeğinin puan ortalamaları istatistiksel karşılaştırıldığında hiçbir ölçek arasında anlamlı fark bulunamamıştır. Karapıçak ve ark.’ın çalışmasında en yüksek kaygı düzeyinde 36-45 yaş arasında yer alan hastaların olduğu, kaçınma davranışı puan ortalaması en yüksek 18-25 yaş grubuna ait olduğu bulunurken güvence arama alt boyutu anlamlı bulunmamıştır.

Cinsiyete göre SKE, kaçınma davranış ölçeği ve güvenlik arama ölçeğinin puan ortalamaları istatistiksel olarak karşılaştırıldığında, cinsiyet ile kaçınma davranışı ölçek puan ortalaması ve güvenlik arama davranışı ölçek puan ortalaması arasındaki fark anlamlı bulunmuştur. Buna göre kadınların güvenlik arama davranışı ölçek puan ortalaması yüksek iken erkeklerin kaçınma davranışı ölçek puan ortalaması yüksek bulunmuştur. Karapıçak ve ark.’ın çalışmasında cinsiyete göre kaçınma davranışı ve güvence arama ölçek puanları arasında anlamlı bir fark olmadığı bulunmuştur. Noyes ve ark.’ın (2003) yaptığı bir çalışmada, sağlık kaygısı ve güvence arama puanları, kadınlarda, erkeklere oranla anlamlı derecede yüksek bulunmuştur.

Medeni duruma göre SKE, kaçınma davranış ölçeği ve güvenlik arama ölçeğinin puan ortalamaları istatistiksel olarak karşılaştırıldığında, hiçbir ölçek puan ortalaması arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır.

Çocuk sayısına göre SKE, kaçınma davranış ölçeği ve güvenlik arama ölçeğinin puan ortalamaları istatistiksel olarak karşılaştırıldığında, çocuk sayısı ile sağlık kaygısı envanteri puan ortalaması arasındaki fark anlamlı bulunmuştur. Bir çocuk sahibi hemşirelerin sağlık kaygısı daha yüksektir. Varol (1990)’un çalışmasında ailesinde çocuk sayısı çok olan öğrencilerin kaygı düzeyleri ile çocuk sayısı az olan öğrencilerin kaygı düzeyleri arasında önemli bir fark bulunamamıştır.

Eğitim duruma göre SKE, kaçınma davranış ölçeği ve güvenlik arama ölçeğinin puan ortalamaları istatistiksel olarak karşılaştırıldığında, ölçeklerin puan ortalamaları arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Özcan’ın (1999) çalışmasında eğitim durumuna göre okul yöneticilerinin karar verme stratejileri ile kaygı düzeyleri arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır.

Yaşamın büyük çoğunluğunun geçirildiği yere göre SKE, kaçınma davranış ölçeği ve güvenlik arama ölçeğinin puan ortalamaları istatistiksel olarak karşılaştırıldığında, hiçbir ölçek puan ortalaması arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır.

97

Çalışma yılına göre SKE, kaçınma davranış ölçeği ve güvenlik arama ölçeğinin puan ortalamaları karşılaştırıldığında hiçbir ölçek puan ortalaması arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Özcan’ın (1999) araştırmasında çalışma süresi 6-10 yıl arasında olan yöneticilerin kaygı puan ortalamaları yüksek bulunmuştur.

Ekonomik duruma göre SKE, kaçınma davranış ölçeği ve güvenlik arama ölçeğinin puan ortalamaları karşılaştırıldığında, ölçek puan ortalamaları arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Canbaz’ın (2001) ve Varol (1990)’un çalışmasında ekonomik sıkıntı içinde olmanın kaygıyı arttırıcı bir faktör olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Çalıştığı birime göre SKE, kaçınma davranış ölçeği ve güvenlik arama ölçeğinin puan ortalamaları karşılaştırıldığında, hiçbir ölçek puan ortalaması arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır.

Çalışma şekline göre SKE, kaçınma davranış ölçeği ve güvenlik arama ölçeğinin puan ortalamaları karşılaştırıldığında, hiçbir ölçek puan ortalaması arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır.

Ayda tutulan nöbet sayısına göre SKE, kaçınma davranış ölçeği ve güvenlik arama ölçeğinin puan ortalamaları karşılaştırıldığında, ölçek puan ortalamaları arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır.

İşinden memnuniyet durumuna göre SKE, kaçınma davranış ölçeği ve güvenlik arama ölçeğinin puan ortalamaları karşılaştırıldığında, ölçek puan ortalamaları arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Canbaz’ın (2001) çalışmasında çalıştığı işinden memnun olanların kaygı düzeyleri daha düşük bulunmuştur.

Hastalık durumuna göre SKE, kaçınma davranış ölçeği ve güvenlik arama ölçeğinin puan ortalamaları karşılaştırıldığında, ölçek puan ortalamaları arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır.

Sigara içme durumuna göre SKE, kaçınma davranış ölçeği ve güvenlik arama ölçeğinin puan ortalamaları karşılaştırıldığında, ölçek puan ortalamaları arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır.

98

5.4. Hemşirelerin SYBDÖ ile SKE, Kaçınma davranış ölçeği ve Güvenlik arama