• Sonuç bulunamadı

Hakemin Seçimi, Reddi ve Çekinmesi

Bu aşamadan sonra uyuşmazlığın çözümü için hakem heyeti oluşturulup oluşturulmayacağının gerekliliği komisyon merkezi tarafından irdelenir. Uyuşmazlığa konu miktar 15.000 Türk Lirası ve bu meblağın üzerinde ise hakem heyetinin oluşturulması ve dosyanın bu hakem heyetince karara bağlanması zorunludur. Hakem heyeti en az üç kişiden oluşur ve kararlarını çoğunlukla verir. Hakem listesinde hukukçu hakem varsa heyetin en az bir üyesinin hukukçu olması gerekir (STİY. m.16/7).

Dosyayı karara bağlayacak hakemler, hakem listesinden, komisyon tarafından, (SK.m.30/15) uzmanlık alanları dikkate alınarak, sıra usulüne göre seçilmektedirler. Buna göre, sıra kendisine gelen hakemin uzmanlık alanı ilgili dosyayı çözmeye müsait değilse, uzmanlık alanı dosyayı çözüme bağlamaya uygun ilk sigorta hakemi seçilir. Tahkimin nihai amaçlarından olan daha kısa süre içerisinde uyuşmazlık çözümü ilkesi dikkate alınarak, coğrafi kriterler ve hakemin iş yükü de hakem seçiminde dikkat edilen unsurlardandır (STİY. m.16/8).

Hakem seçiminin taraflar tarafından değil de komisyon başkanlığı tarafından yapılması göze çarpan bir adaletsizlik göstermese de doktrinde, komisyon başkanlığının oluşumu ve komisyona gelen üye sayılarının geldikleri yerler dikkate alındığında,

66

eleştirilmiştir173. Gerçekten de komisyon başkanlığının yapısı dikkate alındığında, hakem

seçimi konusundaki dengenin genellikle başvurucu pozisyonundaki sigorta ettiren veya sigortalı aleyhine bozulması oldukça muhtemeldir. Bu durumun hakemlerin bağımsızlığı ve tarafsızlığı ilkesini gündeme getirmesinin yanında, adil yargılanma hakkını ihlal edeceği de düşünülebilir174.

Dosyayı hangi hakem veya hakemlerin inceleyerek karara bağlayacakları belirlendikten sonra, belirlenen hakemler uyuşmazlığın taraflarına derhal bildirilir (STİY. m.16/9). Bu bildirim uygulamada, elektronik posta veya cep telefonlarına gönderilen kısa mesaj şeklinde yapılmaktadır.

Hakemlerin bağımsızlığını ve tarafsızlığını korumak amacıyla Sigortacılık Kanunu’nda ve Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’te düzenlemeler getirilmiştir. Hakemlerin tarafsızlığına ilişkin düzenleme, Sigortacılık Kanunu’nun 30.maddesinin 19.fıkrasında yapılmıştır. Buna göre sigorta hakemleri tarafsız olmak mecburiyetindedirler. Tarafların HMK.’da yer alan hâkimi ret sebeplerine dayanarak hakemi reddetmeleri de mümkündür. Buna göre taraflar, durumun öğrenilmesinden itibaren en geç 5 iş günü içerisinde komisyona bir dilekçe ile ret talebinde bulunabilirler (SK.m.30/15).

Kanuni düzenleme bu şekilde olmakla birlikte, yönetmelikteki düzenleme özellikle süre yönünden kanundakinden farklıdır. Yönetmeliğe göre taraflar, atanan hakem veya hakemleri, atamanın öğrenilmesinden itibaren 15 gün içinde yazılı olarak reddedebilirler (STİY.m.17). Bu konuda kanuni düzenlemeye itibar etmek gerektiği açıktır175. Yönetmelik

ve kanun arasındaki bir diğer esaslı sorun da ret talebinin zamanı ile ilgilidir. Kanun ret talebini, reddi gerektiren durumdan itibaren yapmak gerektiğini düzenlemiştir. Oysa yönetmelik, tarafların atamayı öğrenmelerinden itibaren 15 gün içinde ret taleplerini beyan etmelerini düzenlemektedir. Söz konusu yönetmeliğin bahsettiğimiz her iki yönden de kanuna ve dolayısıyla hukuka aykırı olduğu hususu açıktır.

Taraflar sigorta hakeminin reddine ilişkin taleplerini tahkim komisyonuna iletirler. Ret talebi üzerine komisyon müdürü her iki tarafı da dinler ve bu konuda en geç beş (5) iş günü içinde kararını verir (SK.m.30/15). Uyuşmazlığa hangi hakemin bakacağına tahkim komisyonu başkanlığı karar vermektedir. Fakat hakemlerin reddine ilişkin talepler hakkında karar mercii Sigortacılık Kanunu’nun ilgili düzenlemesinden de anlaşılacağı üzere komisyon

173 Yeşilova Aras/Yeşilova s.306 174 Yeşilova Aras/Yeşilova s.309 175 Yeşilova Aras/Yeşilova s.328

67

müdürüdür. Yani sigorta tahkiminde hakemlerin reddine dair karar verme yetkisi hakemlerde değil müdürlerdedir.

Doktrinde, hakemlerin reddi taleplerine konu vakıaların incelenmesinden sonra komisyon müdürünün en azından bir gerekçeli metinle ret taleplerini karara bağlaması gerektiğinden söz edilmiştir. Böyle yapıldığı takdirde gerçekten de tarafların hangi olaylar sonucu reddi talep ettiği ve bunları nasıl ispatladığı, komisyon müdürlüğünün de ret talebi hakkındaki kararını verirken nasıl bir yol izlediği düzgün bir şekilde açığa çıkmış olur176.

Tarafların sigorta hakemini çeşitli sebeplerle reddetmeleri üzerine, ret talebi hakkında müdürlükçe talebin reddine karar verilmesi halinde yargılamaya hakkında ret talebinde bulunulmuş hakemin devam edeceği açıktır. Tahkim yargılamasının, komisyon müdürünün ret talebinin reddine ilişkin verdiği karar gölgesinde geçebileceğinden bahisle, tarafların yargılamaya olan güveninin ve desteğinin azalabileceği hususu da gözden kaçmamalıdır177.

Hakemlerin reddine yönelik talep komisyon müdürlüğünce karara bağlanıncaya kadar tahkim yargılamasının devam edip etmeyeceği sorusu da gündeme gelmektedir. Hakemlerin reddi hakkında karar verme süresinin 5 iş günü olduğu da değerlendirildiğinde bu sorunun yargılama açısından fazla bir önemi bulunmadığı gözükmektedir. Çünkü komisyon müdüründen hem 5 iş günü içerisinde tarafları dinlemesi hem de konu hakkında bir karar vermesi beklenmektedir. Açıklanan sebeplerle hakemin reddi kurumunun tahkimde etkin bir çözüm yöntemi olup olmadığı hususu tartışmalara açıktır178.

Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik uyarınca: -Hakem uyuşmazlık taraflardan birine yol göstermişse,

-Hakem taraflardan birine veya ilgili bir üçüncü kişiye kanunen gerekli olmadığı halde yargılamaya ilişkin görüşünü beyan etmişse,

-Hakemin, tanık, bilirkişi veya HMK anlamında hakem veya hâkim sıfatıyla dinlenmiş veya hareket etmiş olması halinde,

-Hakemin taraflardan biriyle dördüncü dereceye kadar yansoy hısımlığı bulunuyorsa, -Hakemin tarafsızlığını zedeleyebilecek önemli bir sebep varsa, hakem yazılı olarak reddedilebilir (STİY. m.17/1).

176 Yeşilova Aras/Yeşilova s.331 177 Yeşilova Aras/Yeşilova s.331-332 178 Yeşilova Aras/Yeşilova s.332

68

Yine Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik uyarınca:

-Hakemin kendisine ait veya doğrudan ya da dolaylı olarak ilgili bulunduğu uyuşmazlıkların varlığı halinde,

-Aralarındaki evlilik bağı kalksa bile eşinin; kan veya kayın yönünden alt soyunun ve üst soyunun; ikinci dereceye kadar kan veya üçüncü dereceye kadar kayın hısımlarının; aralarında evlatlık ilişkisi bulunan şahısların uyuşmazlıklarının önüne gelmesi halinde,

-Taraflardan birinin vekili, vasisi, kayyımı olarak hareket etmesi halinde,

-Tahkim yargılamasında, yönetim kurulu üyesi olduğu tüzel kişiye ait uyuşmazlıkların önüne gelmesi gibi durumların varlığı halinde hakem, ilgili uyuşmazlığı görmekten yasaklıdır (STİY. m.18/1).

Benzer Belgeler