• Sonuç bulunamadı

Hıristiyanların Durumundan Kaynaklanan Sebepler

Arnavutluk’ta Osmanlı yönetimi altında Katolik kilisesi zor bir durumda bulu-nuyordu. Bunun sebebi Vatikan’ın politikalarıydı. Vatikan batılı devletleri sürekli Os-manlı’ya karşı kışkırtmıştır. 1571 yılında Tivar, Osmanlı Devleti’ne katılınca bütün Ar-navutluğun piskoposu olan Tivar piskoposu Ambrosius İtalya’ya kaçmıştır.118 Tivar fethinden 1610 yılına kadar Arnavutluk’ta piskopos yoktu. Arnavutluk’ta Katolik kili-se’nin durumu ancak piskopos Mario Bizzi’nin gelmesiyle raporlar halinde Vatikan’a sunulmuştur. Bu raporlardan açık bir şekilde Katolik papazların durumunu öğrenebili-yoruz. Mario Bizzi, ilk önce papazların sayı olarak yetersizliğinden şıkayetçi olmuştur. O, bütün Arnavutluk’ta sadece üç piskoposun yardımcısı olduğunu bildirmiştir. Bunlar bile sürekli Arnavutluk’ta bulunmamışlardır. Çok az sayıda olan papazların durumu ise

      

116 Bkz. Riza, Skender, Kosova Gjate Shekujve XV, XVI, XVII, Rilindja, Prishtine 1982. s. 398 

117 Bkz. Çetin, Osman, Sicillere Göre Bursa’da İhtida Hareketleri ve Sosyal Sonuçları (1472-1909), T.T.K.yayınları, Ankara 1994, s. 53. 

rinde gereken dualar okunmamış ve halk arasında huzursuzluğa sebep olmuştu.119 Katolik papazların kendi aralarındaki çekişmeler ve kavgalar da problemin başka bir boyutunu teşkil etmekteydi. Bu kavga ve çekişmeler genellikle maddi çıkarlarından ileri gelmiştir. “20 Haziran 1628 tarihinde İşkodra’nın Barbullush köyü halkı,

papazla-rın arasındaki kavgalardan şıkayetçi oldu. Bu kavga komşu Zadrima bölgesi papazlapapazla-rın Barbulush’ta vergi toplamasından meydana gelmişti’’.120

Vatikan’dan gönderilen Arnavut olmayan papazların Arnavutluk gelmesi de Ka-toliklerin durumunu pek değiştirmedi. Onların arasında kötü huylu olanlar vardı. Bun-dan dolayı yerli ve yabancı papazlar arasında çekişmeler başladı. Dukagin bölgesinde toplanan yerli papazlar Roma’ya protesto dolu bir mektup yazdılar. Mektupta ‘Eğer yabancı papazlar uzaklaşmazlarsa Roma ile ilişkileri keseceklerini’ yazıyorlardı. Tabi ki Roma bu isteğe olumlu cevap vermedi. Dolayısıyla iki taraf arasında çekişmeler devam etti.121

Arnavutluk’ta kiliselerin durumu da hiç iyi değildi. Osmanlı fethi sırasında bir-çok kilise tahrip olmuş durumdaydı. Mesela Kruya kilisesi fetih esnasında bunlardan biridir.122 Bir kısmı ise kendi haline terk edildi. Çünkü nüfusun bir kısmı İtalya’ya göç etmişti. Bu terk edilmiş kiliseler Müslüman tebaa için camiye çevrildi. Fakat bu olay zorla olmayıp o bölgede Hıristiyanların olmayışından kaynaklanmıştır. Mesela Tivar fethinden sonra en büyük kilise ve şahane mimarisi olan Shen Gjergj kilisesi camiye çevrildi. Kale içinde Preze kilisesi de camiye çevrilip genişletildi. Genel itibarıyla halkı Müslüman olan bir bölgede artık Hıristiyan kalmadığı için kilise camiye çevrilirdi.

Arnavutluk’ta Katoliklik gerilemeye başladıktan sonra Vatikan geç da olsa ön-lem almaya çalışmıştır. Örneğin 1622 yılında ‘Dini Yayılmanın Kutsal Derneği (Sacra Congregatione de Propaganda Fide) kuruldu. Bu dernekle birlikte Arnavutluk’ta 1634

      

119 Bkz. Arnold, a.g.e, s. 175-176.  120 Zamputi, İnjac, a.g.e, s. 297.  121 Bkz. Basha, Ali, a.g.e, s. 246. 

köyüde Katolikliğin devam etmesini sağladılar. Kurdukları bazı merkezler şuralardadır: İşkodra’nın Grude ve Shas köyü, Kuzey Pult, Puka, Zadrima, Kruya’nın Derven köyü ve Mirdita bölgesinin birkaç köyü. Vatikan’ın faaliyetleri kuzey Arnavutlukla sınırlı kalmadı. Güney Arnavutluk’un Himara bölgesine Birleşik kilise (Uniterian) rahipleri gönderildi. Bu rahipler Ortodoks ve Katolik kiliselerin bir olduğunu savunuyorlardı. Bunun sonucunda 1577 yılında Himara’nın halkı Papa’yı kendilerin manevi lideri ola-rak kabul ettiler. Fakat Ortodoks papazları bu durumu fark edince hemen önlemler aldı-lar ve Himara halkını yeniden Ortodoks kilisesine bağladıaldı-lar123.

Arnavutluk’ta Hıristiyanlığın gerilemesinde Ortodoks kilisesi de etkili olmuştur. İlk iki yüzyılda Ortodoks kilisesi Fener Patrikhanesine çok bağlı olduğu için İslam’a geçen Ortodoksların sayısı az idi. Bu dönemde Osmanlı Devleti Ortodoksların hamisi olmuştur. Osmanlılar Ortodoksları İslam’a geçmek için zorlamamışlardır. Fakat Osman-lı-Rusya savaşları başlayınca durum değişti. Rusya kendini Slav Ortodoksların lideri olarak ilan etti. Bağımsız Ortodoks kiliseleri olan Bulgar ve Sırplar için bu yeni durum yararlarına oldu. Fakat bağımsız kilisesi olmayan Arnavut Ortodoksları olumsuz yönde etkilendi. Bağımsız Ohri piskoposluğun 1767 yılında kaldırılması Arnavut Ortodoksla-rın aleyhine işledi. Böylece Arnavut Ortodoksları çok uzak kalan Fener Patrikhanesi’ne doğrudan bağlandılar. Zaten bundan sonra Fener Patrikhanesinin Ortodoks dünyası üze-rinde etkisi çok azaldı. Ortodoks Arnavutları kendilerini sahipsiz hissedince, yavaş-yavaş İslam’a geçme yolunu seçtiler. Sebepler aşağı yukarı kuzeydeki Katoliklerin İs-lam’a geçmesi gibi oldu. Papazların moral çöküntüsüne düşmesi ve Fener Patrikhanesi-nin ilgisizliği onları Ortodoksluktan soğutmuştu.124

Kosova ve Makedonya Arnavutlarının ayrıca tahlil edilmesi gereken bir durumu vardır. Bu bölgeler fetihten önce üç yüz sene Ortodoks Sırp kilisesinin baskısı altında bulundular. Bu bölgede Katolik Arnavutlar batı dünyasıyla ilişkilerini kesmişlerdi. Ka-tolik halkın çoğu Ortodoksluğa geçmek suretiyle rahat nefes almaya çalışmış, fakat yine de baskı altında kalmışlardı. Sırp Ortodoks kilisesi onlar için devamlı yabancı kaldı çünkü bu kilise Arnavutların Sırpların kültürü içinde asimile olmalarını da istemekteydi.

      

123 Bkz. Duka, Ferit, et-al, a.g.md, Historia e Popullit Shqiptar, I-IV, c. I, ss. 515-725, s. 600.  124 Bkz. Basha, Ali, a.g.e. s. 255. 

değişmelerini istemekteydi. Katolik olarak kalan Arnavutlar ise Sırp yönetimi altında acımasızca eziliyordu.

Bu bölgelerde Osmanlı yönetimi Sırp yönetimini kökten söküp attı. Osmanlıların diğer dinlere karşı olan hoşgörüsü bu bölgede yaşayan Arnavutlar için kurtarıcı oldu. Sırp baskısından kurtulan halk yavaş-yavaş İslam’ı seçti. İslam’a girenler hep etnik Ar-navutlardan oluşuyordu. Bu bölgede yaşayan Sırplardan İslam’a giren nerede ise hiç yoktur.

Benzer Belgeler