• Sonuç bulunamadı

GiriĢimciler farklı kiĢilik özelliklerine sahiptirler. GiriĢimciler yaratıcı çözümleri ve kuralları esnetici çabaları nedeniyle çoğu kez takdir edilseler de giriĢimci davranıĢlar bazen kendi etik ikilemlerini oluĢturabilir, uzun dönemde veya

seri giriĢimlerde giriĢimci hangi davranıĢın etik olup olmadığı konusunda çatıĢma yaĢayabilir(Saylı ve Kızıldağ, 2007). Genel olarak kimi giriĢimcinin etik olarak değerlendirdiği davranıĢlar etik dıĢı olarak görülebilir. Bu da giriĢimsel faaliyetlerde etik değerlerin belirgin olmadığını göstermektedir.

GiriĢimcilik, geliĢen ve değiĢen her yeniliğin takipçisi olmayı ve buna paralel uygun stratejileri belirlemeyi gerektirmektedir. Uygulanan planlar geliĢtirilen stratejilere bağlı olarak her defasında yeni bir boyut kazanmaktadır. Örgüt ekseninde giriĢimci için esas olan, her ortamda görülemeyenleri görerek gerekli çözümleri uygun zamanda üretmek ve mantıklı riskleri kabullenebilme yetisine sahip olmaktır. Örgütsel giriĢimcilik, dıĢarıda rakiplerin, içeride ise diğer örgüt mensuplarının göremediği fırsatları görerek olası riskleri üstlenip, örgütü; misyonu doğrultusunda bugünle ve yarınla barıĢık yaĢatma gayesinin gerekliliği olarak gerçekleĢmiĢ bir olgudur. Dolayısıyla örgütler hem iĢgücünün ahlaki ikliminden hem de çalıĢanların kendilerine ahlaki bir model oluĢturmalarından örgütteki giriĢimciler sorumludurlar (Gül, 2008: 68).

Etik, bireylerin hem ferdi olarak iĢ yapmada hem de birlikte iĢ yapmada sahip olduğu sosyal bir sermayedir. GiriĢimcilerin iĢ yapma uygulamalarının iĢe yansıtılmasıdır. Piyasadaki görünmeyen ancak düzenleyici ellerden birisi de piyasadaki kiĢilerin etik anlayıĢıdır(Top, 2006: 123). GiriĢimcilerin etik anlayıĢı bu kapsamda piyasayı Ģekillendiren etkenlerden biri olarak kabul edilmektedir. Ancak literatürde etik ve giriĢimcilik kapsamları mikro düzeyde ele alınmıĢtır. GiriĢimcinin örgütsel dinamikler ve firma düzeyindeki etik anlayıĢı sadece firmayı ilgilendiren bir konu değildir. Bunun sonuçları küresel olan etik açısından daha geniĢ bir çevreyi ilgilendirmektedir(Harris vd., 2009: 408).

GiriĢimciler, uygulama sürecinde karĢılaĢtıkları somut olaylara karĢı karar almak zorundadırlar. Farklı durumlar ya da seçenekler arasında seçim yapmanın gerektiği bir yerde de, doğal olarak değer yargıları devreye girmekte ve sonuçtan hem giriĢimci hem baĢkaları etkilenmektedir. Bu kapsamda seçim yapmanın ya da karar vermenin, etiğe uygun bir yönü bulunmaktadır. GiriĢimci kararlarında öncelikli olarak “kar” maksimizasyonunu sağlamak dikkat çekmektedir. Dolayısıyla ekonomik olarak etkin ve verimli olan, ayrıca “kar” elde etme sonucuna ulaĢtıracak karar etkin

ve doğru karar olarak kabul edilmektedir(Sökmen ve Tarakçıoğlu, 2011: 120). Ancak uzun vadede bu kararın etik kapsamda ele alınması ve faaliyetin sorgulanması, alınan karar etik değilse giriĢimci için zarara neden olabilmektedir.

GiriĢimcinin baĢarı elde etmesinde ve sürdürmesinde gurur ve erdem sahip olunması gereken iki önemli özelliktir. Gururun ileriye ve geriye dönük iki yönü vardır. Bu kapsamda önemli olan gururun ileriye dönük yanıdır. GiriĢimciler ilerde gurur duyulan kiĢiler olmayı arzulamaktadır. Bu da bu giriĢimcilerin baĢarısının yanı sıra etik anlayıĢı ile doğrudan alakalıdır. Eyleme yön veren karakter özellikleri olarak tanımlanan erdem ise, giriĢimcinin faaliyetlerinde etik davranmasını gerektiren ikinci bir etkendir(Hicks, 2009: 53).

GiriĢimci etiği dendiğinde ilk akla gelen kavramlardan biri sorumluluktur. Bireyin hem kendisine karĢı, hem de çevresindeki insanlara karĢı yerine getirmesi gereken görevler bütünü olarak tanımlanan sorumluluk, giriĢimciler tarafından yeterince önemsemediği taktirde sosyal çevrede giriĢimci için prestij kaybına neden olur. GiriĢimciler açısından sorumluluk sadece bireysel bir yük değildir. GiriĢimsel faaliyetlerdeki bütün adımlar giriĢimcinin sorumluluğunda kabul edilmektedir(Tevrüz, 2007: 43-45). Bu kapsamda giriĢimcilerin sorumluluk duygusuna sahip olmaları ve etik değerler çerçevesinde bu sorumluluklarını yerine getirmesi baĢarının anahtarı konumundadır.

Yenilikler yapmak yeni yollar aramayı ve mevcut olanı incelemeyi gerektirir. GiriĢimsel faaliyetlerde yenilikler yapmak giriĢimciliğin en önemli özelliklerinden biridir. Yenilik yapmak, etik standartların ve davranıĢların temel prensibini terk etmek anlamına gelmez(Cohen ve Eımıcke, 1999). Ancak yenilik yaparken yeniliklerin etik değerlere uygunluğu giriĢimci için dikkat edilmesi gereken bir konudur.

GiriĢimciliği bir iĢ veya yaĢam biçimi olarak seçenler için baĢarısızlık riski değiĢen ortamdan dolayı sürekli tehdittir. Bu tehlikeleri bertaraf ederek durumu düzeltmek oldukça önemlidir. Bu kapsamda “baĢarısızlık karĢısında duyulan utanç” olarak tanımlanan yüz kaybı dikkat çeker. Yüz kaybı ile iĢ namusu öne çıkarılarak iĢ yapacak kiĢilerin yani giriĢimcilerin sosyal guruplardan etkilenmesi

amaçlanmaktadır(Top, 2006: 123). Yüz kaybının getirdiği sosyal statü kaybı ve utanç duygusu giriĢimcilerin etik değerlerini daha fazla önemsemesini gerektirmektedir. GiriĢimcilerin faaliyetlerini etkileyen çevresel ve örgütsel faktörlerin yanı sıra giriĢimcilerin kendilerine özgü etik ikilemleri vardır. GiriĢimcilerin etik ikilem derecesi ve aldığı kararlar giriĢimcilerin yüz kaybı yaĢama olasılığını belirleyen bir etkendir(Harris vd., 2009: 409).

ĠĢ için yazılı etik standartların mevcudiyetinin bir zorunluluk olmamasının yanı sıra, ihtiyaç duyulan etik değerler hangi kültürel normda ve hangi inanç bazında bulunursa bulunsun, bazı hususlar konusunda çoğu kiĢi hem fikirdir. Bu hususlar; birbirine itimat edebilen kiĢiler ve toplumsal yapı, söze sadakat, ülkeye ve topluma gerekli kiĢisel sadakat ve aidiyet, emanete saygı, birlik olma duygusu, haklara saygı, belli kalite ve standartları koruma ve geliĢtirme, zamanında teslim, zamanında ödeme, iyi niyet kurallarına uyma, Ģeklinde sıralanabilir(Top, 2006: 124).