• Sonuç bulunamadı

Türkiye’de hızla gelişen ve değişen ekonomik, sosyal ve demografik yapı (köyden kente göç, hayat standardı, eğitim ve gelir seviyesi gibi) ve dünya koşulları tekstil ve konfeksiyon ürünleri talebini hızla artırmaktadır. Diğer yandan Türkiye’nin ihracat gelirleri ağırlıklı olarak tekstil ve konfeksiyon ihracatına dayalıdır. DİE verilerine göre 1995-97 döneminde tekstil ve konfeksiyon ihracatından sağlanan gelir yıllık ortalama olarak 9 milyar ABD Doları olmuştur. Tekstil ve konfeksiyon sektörünün aynı dönemde toplam ihracattan aldığı pay ise %38 olmuştur. Grafik 1.1’de değer olarak toplam ihracat, tekstil-konfeksiyon ihracatı ve toplam ihracat içerisinde tekstil-konfeksiyonun payı verilmiştir.

Grafik 1.1. Toplam ve Tekstil-Konfeksiyon İhracatının Gelişimi (Milyar Dolar)

Kaynak: DİE Türkiye İstatistik Yıllığı, Çeşitli Yıllar, Ankara.

Türkiye’nin yıllık pamuk kullanımı 1980-82 döneminde yılda ortalama 314 bin ton iken, 1996-98 döneminde yılda ortalama 1.05 milyon tona ulaşmıştır (TEAE, 1999). İki dönem arasındaki talep artışı 3.3 kattır.

Türkiye’de tüketilen lif pamuğun büyük bir bölümü tekstil ve konfeksiyon dışsatımı yoluyla dünya pazarlarına satılmaktadır (Grafik 1.2)

Grafik 1.2. Tekstil ve Konfeksiyon İhracatının Pamuk Eşdeğeri

0 100000 200000 300000 400000 500000 600000 700000 800000 900000

1980 1982

1984 1986

1988 1990

1992 1994

1996 1998 Miktar (Bin Ton)

Kaynak: TEAE, Pamuk Durum Tahmin Raporu, Aralık 1999, Ankara.

Tekstil ve konfeksiyon ürünleri iç ve dış talebinin hızla artması sonucunda geleneksel olarak net pamuk ihracatçısı olan Türkiye, 1991 yılından itibaren net pamuk ithalatçısı olmayı sürdürmektedir. Nitekim 1996-98 döneminde Türkiye’nin yıllık ortalama pamuk ithalatı 253 bin tona ulaşmıştır. Bu ithalat içerisinde ABD’den ithal edilen pamuğun payı 1996 ve 97 yıllarında sırasıyla 95 ve 135 bin ton olmuştur.

Türkiye’nin pamuk üretimi, kullanımı ve ithalatında birçok faktör etkilidir.

Bu faktörler arasında döviz kuru, Gayrisafi Yurt İçi Hasıladaki (GSYİH) büyüme ve destekleme politikaları Türkiye’nin kendi kontrolünde olan iç faktörlerdir. İç faktörlerden dış ticaret önlemleri, destekleme sistemi ve

diğer konularda hükümet müdahalesi altında yavaş karar alma sürecinin sebep olduğu gecikme de üretim, kullanım ve net ticaret üzerinde etkili olabilmektedir. Türkiye’nin tekstil ve konfeksiyon ürünleri ihracatının artış trendini sürdürmesi beklenmektedir. Ancak orta ve uzun dönemde dünya ticaretinde Türkiye’nin konumunu belirleyecek faktör büyük olasılıkla Dünya Ticaret Örgütü (WTO) kuralları çerçevesinde şekillenecek karşılaştırmalı üstünlüktür.

Türkiye’nin pamuk ithalatının tekstil ve konfeksiyon sektörlerindeki büyümeye bağlı olarak artması ve Türkiye’nin dünya pamuk ithalatında gittikçe daha önemli bir ülke olması beklenmektedir.

Türkiye’de pamuk üretimi, verim ve alan genişlemesi sonucunda önemli miktarlara ulaşmıştır ve Türkiye dünyada başta gelen pamuk üreticisi ülkeler arasında yer almayı sürdürmektedir. Türkiye’de pamuk üretimi ABD ve AB ülkelerine göre göreceli olarak emek yoğundur. Emek bolluğu, sulanan alanların genişlemesi ve verim artış trendi göz önüne alındığında Türkiye’nin pamuk üretiminde karşılaştırmalı üstünlüğünün devam edeceği tahmin edilmektedir. Ancak son yıllardaki üretim artış trendi devam etse bile, üretim talep artışını karşılamada yetersiz kalacaktır. Bu durumda ithalat hızla artmaya devam edecektir.

Tekstil ve konfeksiyon ürünleri talep artışını hızlandıran faktörlerden reel gelir artışı, nüfus artışı, demografik yapının değişimi ve şehirleşme oranı Türkiye’de hızlı bir değişim veya artış göstermektedir. Bununla beraber, pamuk talebindeki artış oranı, iplik üretiminde sentetik liflerin payının artması ile sınırlı olacaktır. Tekstil işletmeleri için önemli girdi bileşimi doğal lifler (pamuk, yün) ve sentetik liflerdir (suni ipek, polyester, v.s).

Son yıllarda sentetik liflerin toplam lif kullanımı içerisindeki payı artmaya başlamıştır. Nitekim toplam lif kullanımı içerisinde sentetik lif kullanımının payı %25 civarına yükselmiştir. Fiyat dışı faktörler de lif kullanımını önemli ölçüde etkilemektedir. Shui v.d., (1993), yaptıkları ampirik çalışmada ABD’nde fiyat dışı faktörlerin uzun dönemde doğal lif talebini %70 oranında açıkladığını belirlemişlerdir.

Çizelge 1.1’de Türkiye’de pamuk üretim bölgelerine göre pamuk ekim alanları ve birim alana pamuk verimindeki değişmeyi görmeye yardımcı olacak rakamlar sunulmuştur. Çizelge 1.1’den görüldüğü gibi Çukurova ve Antalya Bölgesinde pamuk üretimi azalmaktadır. Çukurova Bölgesinde pamuk ekim alanlarındaki azalma ile verim artışı arasındaki fark dikkate alındığında üretimdeki azalma çok büyük miktarda değildir. Türkiye

genelinde ise hem pamuk ekim alanı hem de pamuk veriminde artış devam etmektedir. Ancak pamuk üretimindeki artışın en büyük kaynağı verimdeki artıştır. Grafik 1.3’de görüldüğü gibi reel üretici fiyatları Türkiye’nin net pamuk ihracatçısı olduğu 1980’li yılların başlarındaki seviyesinin altına düşmemiş ve hatta bazı yıllar yüksek seyretmiştir. Pamuk verimindeki artış ve reel pamuk fiyatlarının azalmamış olması, pamuk üretiminde kullanılan faktör fiyatları (işgücü, su, gübre, ilaç vb) reel olarak artmış olsa bile pamuk üretiminde birim alana karlılığının azalmış olamayacağı anlamına gelmektedir. Buna göre, bazı bölgelerdeki pamuk ekim alanlarındaki azalma, büyük olasılıkla bu bölgelerde üreticilerin pamuktan daha karlı olan ürünlere yönelmiş olmasından kaynaklanmaktadır.

Çizelge 1.1. Türkiye’de Pamuk Ekim Alanları (bin hektar) ve Verimindeki (kg/ha) Gelişmeler

Bölgeler 1980-83 1997-99 Artış Oranı (%)

Kaynak: DİE Tarımsal Yapı ve Üretim, çeşitli Yıllar.

Grafik 1.3. Kütlü Pamuk Reel Fiyatları (1980 Fiyatlarıyla)

Kaynak: Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Teşkilatlandırma Genel Müdürlüğü Kayıtları.

2,00

Buraya kadar verilen bilgi ve açıklamalardan da anlaşılacağı gibi son yıllarda Türkiye pamuk pazarında önemli gelişmeler olmuştur ve pazarın dinamik yapısının devam edeceği beklenmektedir. Pazarın bu kadar dinamik olmasına rağmen, pazardaki ekonomik ilişkileri ve pazarın ekonomik değişkenlere gösterdiği tepkiyi analiz eden çalışmalar çok fazla değildir. Sektörle ilgili yapılan çalışmaların çoğu verilerin basit yöntemlerle değerlendirilmesinden ve ampirik bulgulara dayanmayan yorumlardan ibarettir.

Türkiye’de pamuk pazarını ampirik olarak analiz eden ve gelecek yıllara yönelik arz-kullanım projeksiyonlarını türeten çalışmalar oldukça az sayıdadır. TEAE 1997 yılından itibaren pamuk durum ve tahmin raporları hazırlamaya ve yayınlamaya başlamıştır.

Çakmak ve ark., (1999) TEAE için yaptıkları çalışmada “Türkiye Tarımsal Sektör Modeli” ile pamuk arz-ticaret projeksiyonları ve bazı politikaların refah etkilerini analiz etmişlerdir. Schmitz, (1999) Türkiye’nin ticaret politikaları ve pamuk pazarının etkinliğini teorik ve ampirik olarak analiz etmiştir. Koç ve ark, (1998) geliştirdikleri tarımsal politika analizi simulasyon modelinde Türkiye’de bir çok bitkisel ürünün arz tahminlerini de vermişlerdir. Şengül, (1998) İnput-Ouput analizi ile GAP Bölgesinde Tarım ve Tekstil Sektörü arasındaki yapısal ilişkileri belirlemiştir.

Bu çalışmanın ikinci bölümünde “pamuk arz ve kullanımının” ekonomik değişkenlere verdiği tepkiyi belirlemek, gelecek on yıllık dönem için pamuk arz-kullanım projeksiyonlarını yapmak ve bazı politika değişikliklerinin pamuk arz-kullanımı üzerine etkilerini kantitatif olarak ölçmek için geliştirilen “pamuk kısmi denge modeli” açıklanmıştır. Kısmi denge modelinin davranışsal eşitliklerinin ekonometrik sonuçları ve model kullanılarak türetilen pamuk arz- kullanım projeksiyonları da ikinci bölümde sunulmuştur. Bazı alternatif politikaların sonuçları da bu bölümde verilmiştir.

Çalışmanın üçüncü bölümünde ise pamuk ipliği sanayinde maliyet yapısı incelenmektedir. Dördüncü bölümde ise pamuk ipliği sanayinden anket yoluyla sağlanan maliyet verileri kullanılarak yapılan değişken faktör talebi çalışması vardır. Proje raporunun son bölümünde ise çalışmanın genel bir özeti yapılmış ve araştırma bulgularına dayalı olarak sektörün geleceğini ilgilendiren bazı öneriler sunulmuştur.

2. PAMUK ARZ-KULLANIM PROJEKSİYONLARI VE POLİTİKA

Benzer Belgeler