• Sonuç bulunamadı

Güney Kore Örneği

4. DÜNYADA ve TÜRKİYE’DE TEKNOEKONOMİ POLİTİKALARI

4.1. Ülke Örnekleriyle Teknoekonomi Politikaları

4.1.3. Güney Kore Örneği

Kore, 1910-1945 yılları arasında bir nevi Japonya’nın sömürgesi olduğundan üretim tesislerinin büyük bir bölümü de Japonlara aitti. 1945 yılında bağımsızlığına kavuşan bu ülke, Güney ve Kuzey Kore olarak ikiye ayrılmıştır. Bu ayrılıkla birlikte ülkenin ekonomisi de ikiye bölünmüş. Tarım ve tekstil üretimi Güney Kore’de sanayi tesisleri ise Kuzey Kore’de yer almıştır. 1950 yılında başlayan Güney Kore ve Çin destekli Kuzey Kore arasındaki savaşlarda Güney Kore birçok kayıp vermiş ve üretim tesislerinin büyük bir bölümünü kaybetmiştir (Ayhan, 2002: 326).

Güney Kore, savaş sonrasında sıkı bir toparlanma dönemine girmiş, 1960’lı yıllara gelindiğinde, kalkınmaya hız kazandıracak planlar ve bu planlardaki bilim ve teknoloji politikaları aynı dönem Türkiye’nin bilim ve teknoloji politikalarıyla benzerlik göstermiştir.

Güney Kore ana hatları itibariyle, kalkınma alanında Listgil görüşte bir strateji izlemiş; bu stratejiyi yapılandırmada Japon deneyimlerinden etkilenmiştir. Güney Kore’nin benimsediği ulusal stratejisi, dünya teknolojisine yetişmeyi bununla kalmayıp, çağın yeni jenerik stratejilerine egemen olmayı hedeflemiştir. Belirlediği bu strateji, tıpkı List formülasyonunda olduğu gibi, dünya teknolojisini edinmek, bu alanda yeniliklere imza atmak ve edinilen teknolojiyi bir üst düzeyde yeniden üretebilme becerisini kazanmayı esas alınarak oluşturulmuştur. Teknoloji alanında

ilerlemeyi amaçlayan Güney Kore, kalkınmada bütüncül bir yaklaşım sergilemiş, sanayi, eğitim ve Ar-Ge alanlarında uyguladıkları politikaları benimsemiş olduğu ulusal stratejisi doğrultusunda belirlemiştir (Göker, 2000: 10).

Güney Kore’nin belirlediği strateji uzun dönemli bir strateji olduğundan kararlılıkla izlenebilmesi için devlete son derece önemli bir rol biçmektedir. Devlet bu strateji çerçevesinde yöneten aktör rolünü üstlenmiş dolayısıyla bütün ulusal varlıklarını seferber ederek Güney Kore’nin başarısında belirleyici bir rol oynadığı görülmektedir (Göker,1993: 10).

1960 yılı sonrasında süratli bir kalkınma dönemi içine giren Güney Kore, o dönemde ithal ettiği ürünleri taklit yoluyla üretmeye çalışmış, elde edilen bilgiler ülke içinde yaygınlaştırılmıştır. Sanayinin araştırma ihtiyacını karşılamak üzere, devlet, 1966’da Kore bilim ve Teknoloji Enstitüsü’nü (KIST) kurmuştur. 1970’lerde ağır sanayi kalkınmasına dayandırılmış sanayileşme çalışmaları sonucu bu alanda bir gelişim sağlanmıştır. 1980’lere doğru, sanayi kendi araştırmasını yapabilecek düzeye ulaştığında, KIST, daha uzun dönemli araştırmalara yöneltilmiş; 1981’de de Kore İleri Bilim Enstitüsüyle (KAIS) birleştirilmiştir. ABD ve Avrupa’daki Güney Koreli bilim adamlarının ülkeye dönmelerini ve üstün yetenekli Güney Koreli öğrencilerin ülkede kalmalarını sağlayacak bilimsel araştırma ortamını yaratmak üzere KAIS ve KIST birleştirilerek Kore İleri Bilim ve Teknoloji Enstitüsü (KAIST) kurulmuştur. Bu sayede, ülkenin atılım yaptığı ileri teknoloji alanlarına yönelik olarak, bilim doktorası ve master derecelerine sahip elemanlar yetiştirebilecektir. 1989’da KAIST’ten ayrılan KIST, bu kez ülkenin yeni yönelim alanlarıyla ilgili enstitüler kurmakla görevlendirilmiştir. Bu enstitülerin sanayinin acil isteklerine cevap vermemesi üzerine devlet 1989 yılında Endüstriyel Teknoloji Akademisi’ni (KAITECH) kurmuştur. Bu enstitü her yıl yaklaşık 200 milyon dolarlık kamu fonu kullanmaktadır. Bu arada, önemli bir nokta da devletin Güney Kore’de yarı- iletkenlerin üretilebileceğini göstermek bu sanayi dalı için gerekli olan teknoloji altyapısını sağlamak üzere, 1979’da Kore Elektronik Teknolojisi Enstitüsü’nü (KIET); telekomünikasyon sanayilerini desteklemek üzere Kore Telekomünikasyon Araştırma Enstitüsü’nü (KETRI) kurmuş olması önemli adımlarından biridir. 1980’lerde hedefine ulaştıktan sonra KIET ve KETRI birleştirilerek Bütünleşik

Hizmetler Sayısal Şebekesi (ISDN) ve optik iletişim aygıtları ve optoelektronik ve uydu iletişim sistemleri alanlarında araştırma yapmakla görevli kılınan Elektronik ve Telekomünikasyon Araştırma Enstitüsü (ETRI) kurulmuştur (Göker, 2000: 12).

Genel itibariyle Güney Kore’nin 1980 yılı sonrasına bakıldığında, teknoloji politikasında radikal bir değişikliğe uğradığı görülmektedir. Güney Kore hükümeti, milli yenilik sistemini oluşturmak amacıyla çalışmalarına hız kazandırmıştır. Ar- Ge’nin büyük kısmı özel sektör firmaları veya kamu özel ortaklıkları yoluyla gerçekleştirilmeye başlanmıştır. Kamu araştırma kurumlarının odağı ileri teknolojilere yönelmiş ve üniversite araştırma laboratuvarları ile işletmeler arasında köprü görevi görmüştür. Kore, almış olduğu karar ile teknolojiye sahip olma politikasını değiştirmiştir. 1980 öncesinde yabancı ülkelerden transfer edilen teknolojiye yönelik kısıtlamalar kaldırılmaya başlanmış ve liberalizasyon sağlanmıştır. Güney Kore’de Ar-Ge planlama ve politikaların uygulanması merkezi bir sistemle gerçekleştirilmektedir. Bu merkezileştirilmiş sistem, belirli teknoloji ve ürünlerin geliştirilmesi ve ticarileşmesi için uzu vadeli stratejilere imkan hazırlamıştır. Güney Kore’nin en önemli ihracat ürün türleri 1960’dan itibaren 10’ar yıllık dönemler itibariyle değişmiş olduğu gözlenmektedir (Ayhan, 2002: 327-328).

• 1960’lar; maden ve tarım ürünleri

• 1970’ler; tekstil kontraplak tüketici elektroniği, çelik, gemi, basit üretim servisleri,

• 1980’ler televizyon, video kaset kaydediciler, otomobil, mikro dalga fırınlar, basit teçhizat,

• 1990’lar; yarıiletkenler, düz panel display, multimedya ürünleri, telekomünikasyon gereçleri, HD TV, gelişmiş (sofistike) teçhizat, hassas aletler.

Güney Kore’nin teknoloji edinimi ve üretimi yolunda, yabancı sermaye yatırımlarının belirleyici olmamış, daha çok yatırım malları ithal edilerek geliştirme

yolu tercih edilmiştir. 1960’lı yıllarda doğrudan taklit edilen teknoloji üretiminde oluşturulan eğitim sisteminin iyi sonuçları Ar-Ge faaliyetleri ile de desteklenince kendi teknolojisini üretebilme yetisini kazanmıştır (Alçın, 2010: 135-136)

Benzer Belgeler