• Sonuç bulunamadı

Yıllık ortalama sıcaklık değerleri 1. istasyonda 17,43 ˚C, 2. istasyonda 15,39˚C, 3. istasyonda 15,81˚C, 4. istasyonda 13,71˚C, 5. istasyonda 14,50˚C, 6. istasyonda 13,79˚C, 7. istasyon 14,36˚C ve 8. istasyonda 15,67˚C olarak kayıt edilmiştir. Yüzeysel su kalitesi yönetmeliğine göre 1. sınıf suların sıcaklığı 25˚C ve altı olarak belirtilmiştir. Tüm istasyonların ortalama sıcaklık değerlerine bakılarak suların 1. sınıf kalitede olduğu görülmüştür.

Yıllık ortalama elektriksel iletkenlik değerleri 1. istasyonda 511,2 μS cm-1, 2. istasyonda 304,1 μS cm-1, 3. istasyonda 362,7 μS cm-1, 4. istasyonda 230,5 μS cm-1, 5. istasyonda 191,7 μS cm-1, 6. istasyonda 170,1 μS cm-1, 7. istasyonda 214,9 μS cm -1 ve 8. istasyonda 329,5 μS cm-1 olarak ölçülmüştür. Doğal sularda elektriksel iletkenlik değerleri 50-1500 μS cm-1 arasındadır (Anonim, 2004). Elektriksel iletkenlik suda bulunan tuzların veya çözünebilen maddelerin toplamı olarak tanımlanır ve jeolojik faktörlerle birlikte dışarıdan gelen faktörlere de bağlıdır (Dirican, 2008). Elektriksel iletkenlik değerleri 1000 μS cm-1 üzerine çıktığında sulardaki kirlilik artar (Polat, 1997). Elektriksel iletkenliğin 1. istasyonda diğer istasyonlara göre yüksek olması buradaki iyon konsantrasyonunun daha yüksek olduğunun göstergesidir. Tüm istasyonlarda ilkbahardan sonbahara kadar elektrik iletkenlik değerlerinde artış görülmüştür. Bu durumun başlıca sebepleri yazın buharlaşmanın artması, su girdisinin azalması, organik maddelerin minerilizasyonunun artması ve akarsulardaki düşük su seviyesinin bir sonucu olarak artan iyonik konsantrasyondur (Barlas ve ark., 1995; Kıvrak, 2006). Yüzeysel su kalitesi yönetmeliğine göre birinci sınıf suların elektriksel iletkenlik değerlerinin 400’den küçük olduğu, 2. sınıf suların elektriksel iletkenlik değerlerinin 400-1000

aralığında olduğu belirtilmiştir. Eldeki verilere göre 1. istasyonun 2. sınıf sular kalitesinde, diğer 7 istasyonun ise 1. sınıf sular kalitesinde olduğu tespit edilmiştir.

Yıllık ortalama TDS değerleri 1. istasyonda 389,4 mg L-1, 2. istasyonda 240,9 mg L -1,3. İstasyonda 279,7 mg L-1, 4. İstasyonda 186,1 mg L-1, 5. İstasyonda 153,7 mg L-1, 6. İstasyonda 138,4 mg L-1, 7. İstasyonda 175,5 mg L-1 ve 8. istasyonda 261,3 mg L -1 olarak ölçülmüştür. TDS 2 μm’den küçük tüm iyon partiküllerinin toplamını ifade eder. Tuzluluk konsantrasyonunu oluşturan birbirinden ayrılmış tüm elektrolitleri ve çözünmüş organik maddeleri kapsar. Temiz sularda TDS tuzluluğa yakındır. TDS standartları bazı ülkelerde ve sağlık örgütlerinde su kalitesinin belirlenmesinde kullanılmaktadır. TDS değerinin Amerika Birleşik Devletleri Çevresel Koruma Ajansı (EPA) tarafından belirlenen üst sınırı 500 mg L-1 'dir (WHO, 1996). Sekiz istasyonda da ölçülen TDS değerleri 500 mg L-1 altındadır. TDS ile elektriksel iletkenlik arasında ilişki olduğu bilinmektedir (Horne ve Goldman, 1994). Bu nedenle TDS değerleri de elektriksel iletkenlik değerleri gibi 1. istasyonda daha yüksektir.

Yıllık ortalama pH değerleri 1. istasyonda 8,09, 2. istasyonda 8,02, 3. istasyonda 8,07, 4. istasyonda 8,12, 5. istasyonda 8,17, 6. istasyonda 8,23, 7. istasyonda 8,19 ve 8. istasyonda 8,27 olarak ölçülmüştür. 1. sınıf sularda pH değerinin 6,5 ve 8,5 arasında olması gerektiği su kirliliği kontrol yönetmeliği ile belirtilmiştir (Anonim, 2004). Verim oranı yüksek sularda gün ışığı süresince algal fotosentez CO2’ i sudan uzaklaştırarak pH’ı artırmaktadır (Jones-Leeve Lee, 2005). Tüm istasyonlarda Mart-Nisan aylarında ve yaz aylarında pH değerlerinde artış gözlenmiştir. Bu artışın fotosentez kaynaklı olduğu düşünülmektedir. Buna göre sekiz istasyon da 1. sınıf sular kalitesindedir.

Yıllık ortalama çözünmüş oksijen değerleri 1. istasyonda 3,40 mg L-1, 2. istasyonda 3,01 mg L-1, 3. istasyonda 3,22 mg L-1, 4. istasyonda 3,71 mg L-1,5. istasyonda 3,54 mg L-1, 6. istasyonda 4,32 mg L-1, 7. istasyonda 4,28 mg L-1 ve 8. istasyonda 3,98 mg L-1 olarak ölçülmüştür. Çözünmüş oksijen konsantrasyonu ile sıcaklık arasında ters, pH arasında ise doğrusal bir ilişki vardır (Tanyolaç, 2009). Çözünmüş oksijen

konsantrasyonunun en yüksek değerleri ilkbaharda gözlenmiştir. Yüzeysel su kalitesi yönetmeliğine göre birinci sınıf suların çözünmüş oksijen değerlerinin 8 mg L-1’ den büyük olduğu, 2. sınıf suların çözünmüş oksijen değerlerinin 8-6 mg L-1 aralığında olduğu, 3.sınıf suların çözünmüş oksijen değerlerinin 6-3 aralığında olduğu ve 4. sınıf suların çözünmüş oksijen değerlerinin 3 mg L-1’den küçük olduğu belirtilmiştir. Eldeki ortalama çözünmüş oksijen verilerine bakıldığında sekiz istasyonun da 3. sınıf sular kalitesinde olduğu görülmektedir.

Yıllık ortalama NO3-N değerleri 1. istasyonda 1,165 mg L-1, 2. istasyonda 0,444 mg L-1, 3. istasyonda 0,721 mg L-1, 4. istasyonda 0,283 mg L-1, 5. istasyona 0,344 mg L -1, 6. istasyonda 0,103 mg L-1, 7. istasyonda 0,342 mg L-1 ve 8. istasyonda 0,332 mg L-1 olarak ölçülmüştür. Su kirliliği kontrol yönetmeliğince 1. sınıf sularda NO3-N için verilen maksimum değer 5 mg L-1 olarak belirtilmiştir (Anonim, 2004). Buna göre sekiz istasyonda da ölçülen NO3-N değerleri 1. sınıf sular kalitesindedir.

Yıllık ortalama NO2-N değerleri 1. istasyonda 0,018 mg L-1, 2. istasyonda 0,018 mg L-1, 3. istasyonda 0,009 mg L-1, 4. istasyonda 0,005 mg L-1, 5. istasyonda 0,009 mg L-1, 6. istasyonda 0,007 mg L-1, 7. istasyonda 0,009 mg L-1 ve 8. istasyonda 0,031 mg L-1olarak ölçülmüştür. Su kirliliği kontrol yönetmeliğince 1. sınıf sularda NO2-N için verilen maksimum değer 0,01 mg L-1 olarak belirtilmiştir (Anonim, 2004). Bu sebeple NO2-N yönünden 3., 4., 5., 6. ve 7. istasyonlar 1. sınıf sular kalitesindeyken, 1., 2. ve 8. istasyonlar 2. sınıf sular kalitesindedir.

Diyatomeler nitrit, nitrat ve amonyum gibi farklı azot kaynaklarının yanı sıra üre, aminoasitler ve peptidler gibi çözünmüş organik azot bileşikleri de kullanabilirler (Reynolds, 1984). NO3-N, oksijen oranı yüksek sularda yaygın görülür ve diyatomelerin en çok tercih ettiği formdur. NO3-N, 8 istasyonda da diyatomelerin gelişimini sağlamak için uygun konsantrasyonlarda bulunmaktadır (Reynolds, 1997). Oksijen konsantrasyonu yüksek olan sularda NO2-N ve amonyuma çok az miktarda rastlanmaktadır (Cirik ve Cirik, 1995).

Yıllık ortalama PO4-P değerleri 1. istasyonda 0,066 mg L-1, 2. istasyonda 0,075 mg L-1, 3. istasyonda 0,076 mg L-1, 4. istasyonda 0,037 mg L-1, 5. istasyonda 0,044 mg L-1, 6. istasyonda 0,016 mg L-1, 7. istasyonda 0,113 mg L-1 ve 8. istasyonda 0,199 mg L-1olarak ölçülmüştür. Algler fosforu sadece PO4-P formunda kullanabilirler (Horne ve Goldman, 1994). 8 istasyonda da PO4-P değerleri diyatome gelişimini sağlamak için uygun konsantrasyonlarda bulunmaktadır (Reynolds, 1997).Su kirliliği kontrol yönetmeliğince 1. sınıf sularda PO4-P için verilen maksimum değer 0.05 olarak belirtilmiştir. Buna göre PO4-P yönünden 4., 5. ve 6. istasyonlar 1. sınıf sular kalitesindeyken 1., 2., 3., 7. ve 8. istasyonlar 2. sınıf sular kalitesindedir

Yıllık ortalama TP değerleri 1. istasyonda 0,120 mg L-1, 2. istasyonda 0,092 mg L-1, 3. istasyonda 0,086 mg L-1, 4. istasyonda 0,043 mg L-1, 5. istasyonda 0,124 mg L-1, 6. istasyonda 0,052 mg L-1, 7. istasyonda 0,278 mg L-1ve 8. istasyonda 0,237 mg L-1 olarak ölçülmüştür. Su kirliliği kontrol yönetmeliğince 1. sınıf sularda TP’un maksimum değeri 0,02 mg L-1 olarak belirlenmiştir (Anonim,2004). 4. ve 6. istasyonlar 1. sınıf sular kalitesindeyken diğer istasyonlar 2. sınıf sular kalitesindedir. PO4-P ve TP yönünden 7. ve 8. istasyonlarda ölçülen değerlerin diğer istasyonlara göre daha yüksek olması bu istasyonların daha kirli olduğuna işaret etmektedir. Yıllık ortalama SiO2 değerleri 1. istasyonda 14,34 mg L-1, 2. istasyonda 12,49 mg L -1, 3. istasyonda 14,91 mg L-1, 4. istasyonda 14,17 mg L-1, 5. istasyonda 14,45 mg L-1, 6. istasyonda 15,42 mg L-1, 7. istasyonda 16,33 mg L-1 ve 8. istasyonda 26,34 mg L-1 olarak ölçülmüştür. SiO2 diyatome gelişiminde kullanılan ana besin tuzlarından birisidir. Eksikliğinde diyatome gelişimi durmaktadır (Kilham, 1971). Sekiz istasyonda da ölçülen değerler diyatomelerin gelişimini sağlamak için uygun konsantrasyonlarda bulunmaktadır (Kilham, 1971).

Benzer Belgeler