• Sonuç bulunamadı

Etkileşimci ve Dönüşümcü Liderlik (Transaksiyonel ve Transformasyonel)

1.3 Liderlik Kuramları

1.3.2 Modern Liderlik Kuramları

1.3.2.3 Etkileşimci ve Dönüşümcü Liderlik (Transaksiyonel ve Transformasyonel)

liderlik modelleridir. 1978 yılından itibaren, yönetim ve liderlik yazımında klasik ve geleneksel lider davranış biçimleri yanında Burns ve Bass, yaptıkları araştırmalarda yeni bir ayırımın yapılmasının zorunlu olduğuna işaret etmiştir. Bu ayrım, geleneklere ve geçmişe daha bağlı Etkileşimci liderlik ile geleceğe, yeniliğe, değişime ve reforma dönük Dönüşümcü liderlik biçimleridir.

Etkileşimci liderlik biçiminde davranış sergileyen yöneticiler; yetkilerini, çalışanları ödüllendirme, daha çok çaba göstermeleri için para ve statü verme biçiminde kullanırken, Dönüşümcü liderler astlarına bir görevin olduğunu ilham ettirme ve bir vizyona yöneltme ve yönlendirmeye çaba sarf ederler. Dönüşümcü liderler astlarını veya izleyicileri, onların tüm yetenek ve becerilerini ortaya çıkararak ve kendilerine olan güvenlerini arttırarak, onlardan normal olarak beklenenden daha fazla sonuç almayı hedefleyerek motive ederler (Şencan, 2006: 9). Böylece, örgüt üyeleri görevlerinin öneminin daha çok farkına varmakta, örgütsel görevleri uğruna kendi bireysel çıkarlarının üstüne çıkmalarına yardımcı olunarak değiştirilmiş olmaktadır. Bu havayı ve değişimi sağlayan ve böylece organizasyonda reform ve yenilik başlatan kimselere dönüşümcü lider adı verilmektedir.

Geçmiş Bugün Bugün Gelecek Geçmişle bugünü bağdaştırma Bugünle geleceği bağdaştırmak (Etkiletişimci Liderlik) (Dönüşümcü Liderlik)

Şekil 1.1 Etkileşimci-Dönüşümcü Liderlik Kaynak: Çil, 2009: 38

Burns iki tip liderlik öne sürmektedir. Birincisi dönüşümcü liderlik, ikincisi ise işlem bazlı liderliktir. Dönüşümcü liderlik yaklaşımına göre lider ile izleyenlerin birbirlerini daha üst hedeflere ulaşmayı sağlayan motivasyon, istek ve değerler düzeyine dönüştürebilirler. Dönüşümcü liderlik terimi ilk olarak Downton’un çalışmasında ortaya çıkmasına rağmen liderlik çalışmalarındaki önemini politik sosyolog James MacGregor Burns’un Leadership isimli klasik çalışmasıyla kazanmıştır. Burns'e (1978) göre dönüştürücü liderlik izleyenleri, liderlere dönüştürür. Aynı zamanda liderler, değerleri temsil eden kişiler haline gelirler. Liderler özgürlük, adalet, eşitlik ve barış gibi değerleri temsil ederler. İşlem bazlı liderlik izleyenler ile liderlerin arasındaki takasa dayanır. Takas ekonomik, politik ya da psikolojik

olabilir (Burns, 1978). Yeni vergiler olmayacağına söz vererek oy kazanan politikacılar işlemsel liderliğe örnek olarak gösterilebilir. İşlem bazlı liderlikte karşılıklı çıkarlar söz konusudur. Ancak dönüşümcü liderlikte hem liderin, hem de takipçilerin yüksek hedeflerine yönelik birlikte hareket etme ve değerleri yaşatma esastır (Cansoy, 2015: 25).

Dönüşümcü liderliğin bileşenleri: Karizma, etkileyici ve ilham verici bir yönlendirme, düşünmeye teşvik etme, bireyleri önemsemedir. İşlem bazlı liderlik bileşenleri: Şartlı bir biçimde karşılıklı ilişkiler kurulması, görevini yapanlar ile yapmayanlara yönelik davranışların belli kurallara bağlanmasıdır. Liderlik bazlı olmayan boyutu ise yapılacak işe yönelik standartları takipçilere bırakma ve serbestlik tanıma şeklindedir.

Dönüşümcü liderlik; etkin olarak değişimi yürürlüğe koymak, bu değişime kılavuzluk edecek ileri görüşlülüğü oluşturmak, değişim için duyulan ihtiyacı tanımlamada lidere imkan tanıyacak yeteneklerinin bir kümesidir. Dönüşümcü liderler, süreçten çok fikirlerle ilgilenirler ve ilham vericilik görevini de üstlenirler. Sonuçlara nasıl ulaşılacağını bilgilendirmede olduğu gibi, sonuçların tasarımlanmasında da izleyicilerin isteklilik, bilinçlilik ve farkına varma düzeylerini yükseltir. İzleyicilerin isteklerini genişletir veya ihtiyaçlarını değiştirir. Görev zorunluluğunun ötesinde ve üstünde, başarı konusunda izleyicileri güdüler.

Etkileşimci lider, dönüşümcü lidere göre daha gelenekçi yapıya sahiptir. Geçmişteki olumlu ve yararlı gelenekleri sürdürme, bunları gelecek nesillere bırakma bakımından yararlı hizmetlerde bulunur. Dönüşümcü lider ise; insanlar arası ilişkileri geliştiren ve onların arasındaki iletişimi artıran bir kişiliğe sahiptir. Aynı zamanda, grubun ve organizasyonun kendini anlaması ve güven duygusunu artırmasına önem verme yolu ile astların sadece varolma amacı gütmekten uzaklaştırarak, başarı ve büyümeye doğru yönlendirir, yeteneklerinin geliştirilmesini sağlayacak örgütsel iklimi oluşturur.

1.4 Siyasi Lider

Yapmış olduğumuz çalışma kapsamında genel liderlik kuramlarının dışında kalan ancak bu çalışma bağlamında incelemek zorunda olduğumuz en önemli lider tip siyasi liderdir. Her grubun başarıya ulaşma sürecinde bir lidere ihtiyacı olduğu kaçınılmaz bir gerçektir. Siyasi arenada en üst seviyeye ulaşmak ve iktidarı ele geçirmek zorunda olan siyasi oluşumlar da iyi bir siyasi lidere sahip olmak zorundadırlar. Bu açıdan siyasi liderin atacak olduğu adımlar, tutum ve davranışlar onun ne kadar iyi bir lider olduğunun göstergesi konumundadır.

Siyasal lider, siyasal topluluğun başında bulunarak, söz konusu topluluğu amaçları yönünde kanalize eden, üyelerin bireysel amaçlarıyla topluluk amaçlarını koordineli hale

getiren ve üyelerde ortak bir bilinç oluşturarak siyasal topluluğu yükseltme çabası içerisinde olan kişidir (Arklan, 2006: 48). Liderlerin siyaset süreci içerisindeki belirleyiciliği sadece Türkiye için değil, birçok ülke için de söz konusudur. Artık siyasetin temel aktörü siyasal partiler değil liderlerdir ve söz konusu bu gerçek siyasal sistemden bağımsızdır (Yıldız, 2002: 81).

Siyasal iletişimin odağında genel olarak siyasal liderler bulunur. Siyasal liderlik, siyaset kurumunun ve siyasal iletişimin en merkezi konumunda yer almaktadır. Gerçekten siyasal iletişim bağlamında doğru konumlandırılmış bir lider, bir partiye seçim kazandırabilir; elbette ki yanlış konumlandırılmış bir lider de seçim kaybettirir. Lidere rağmen seçim kaybedilebilir ama lidere rağmen seçim kazanmak ise zordur.

Partilerden daha fazla tanınan ve partiler üzerinde önemli bir etkiye sahip olan liderler, belirli bir grubu yönlendiren ve bu grubun gücünden yararlanan kimselerdir. Sosyal uyum gücü fazla olan ve iletişim becerileri gelişmiş olan liderler, genellikle kendine güveni çevresindekilerden daha çok olan, vizyon sahibi, yaratıcı, daha az kişisel davranabilen, çabuk fikir ve eylem gösteren, cesaretli, değişime açık, istikrarlı, çevresindekilerin davranışlarına karşı duyarlı kişiler olmaktadır. Bu bağlamda liderliğin, makam ve statüden çok kişiliğin ürünü olduğu görülmektedir, ancak liderlerin de bir tek değil birden çok kişiliğinin olduğu unutulmamalıdır

Bir siyasi partinin, seçimden galip ayrılıp iktidar olabilmesi için gerekli olan en önemli koşul yeterli miktardaki bir seçmen desteğini almasıdır.Siyasi parti ve adayların bunu elde edilebilmesi için, seçmenin karşısına bir siyasal ürün paketi ile çıkmak ve bu pakete dayalı olarak onların desteğini almak istediğini vurgulaması gerekmektedir. Bu paketin içerisinde lider ve liderin özellikleri, parti ve partinin politikaları da dahil bütün unsurları, adaylar ve adayların özellikleri başta olmak üzere, benzer bir çok unsur yer almaktadır. Bu unsurlardan en önemlisi siyasi partinin lideridir.

Palmer (2002)’nin aksine, Treadway vd. (2004), seçmeni etkileyecek en önemli özelliğin güvenilirlik olduğunu belirtmişlerdir. Siyasi bir liderde aranılan en önemli özellik bu kişinin güvenilir olması ve verdiği sözleri tutmasıdır. Bir başka görüşe göre ise seçmenleri etkileyecek en önemli özelliğin liderin yaşam tecrübesi olduğudur. Bir başka çalışmada ise, liderin seçmenleri etkileyen en önemli özelliğinin, seçmenlerle kurduğu doğru iletişim olduğu belirtilmektedir. Liderin ahlaki yönünün de seçmen davranışları üzerindeki olumlu etkilerinin bulunduğu açıktır (Polat ve Külter, 2008: 10).

Sosyal sorunlara çözüm bulmadaki başarısı ise siyasi lideri seçmenlerin gözünde farklı bir noktaya taşıdığı araştırmacılar tarafından sıklıkla dile getirilmektedir.Literatürde siyasi

liderin önemi konusundaki görüşlerde genel bir paralellik gözlenirken; siyasi liderde bulunması gereken özellikler, bu özelliklerin seçmenler açısından göreceli önemi ve onların kararlarını etkileme konusundaki görüşlerde dikkate değer farklılıklar görülmektedir. Ayrıca, seçmenlerin siyasi liderde aradıkları özelliklerin ülkelerin sosyal, kültürel ve siyasal altyapılarına göre de farklılık gösterebileceğini ve bu konudaki çalışmaların ülke bazında yapılmasının siyasal pazarlama çalışmalarının başarısı açısından daha anlamlı ve faydalı olabileceğini kaydetmek gerekir. Siyasi liderin ve taşıdığı özelliklerin, adayların imajı ile uyumlu olması beklenmektedir (Kotler, 1975: 18).

Kısaca, siyasi lider dünyanın başka ülkelerinde de oldukça önemlidir (İslamoğlu, 2002:117) ve seçmenlerin çoğu zaman parti ile lideri özdeşleştirdikleri ve bazen bütün bir partiyi ‘o partinin lideri’ ile ifade ettikleri bilinmektedir. Bu bakımdan, seçmen kitlesinin önemli bir oranını oluşturan genç seçmenlerin siyasi liderlerde hangi tür özellikleri aradıkları ve bu özelliklerin hangilerinin daha fazla öneme sahip olduğu sorularına cevap verilmesi, siyasal pazarlama çerçevesinde sorulması ve cevaplandırılması gereken en önemli sorulardır. Bu soruların cevabı, siyasi liderin kendi stratejilerini söz konusu seçmen grubunun beklentileriyle daha uyumlu bir hale getirmelerine yardımcı olacaktır.

Masciulli politik liderliği anlamak ve açıklamak, tahmin etmek ve normatif reçetelere ulaşmak için liderlerin ve onların takipçilerinin hem eylemlerini, tutumlarını, inançlarını, karakterlerini, güç ilişkilerini, etik-etik olmayan değerlerini hem de liderlerin tarihsel durumlarını ve kültürel-kurumsal bağlamlarını araştırmak gerektiğini vurgulamaktadır. Bu bakış açısı durumsal yaklaşım sergilemektedir (Başarır, 2015: 90).

Özellikle ülkemiz siyasi tarihinde siyasal liderlerin iletişim süreci içerisinde başında bulundukları partilerden daha baskın rol üstlenerek seçmeni etkilemede büyük bir rol taşıdıkları söylenebilir. Siyasi liderle maksadına varmak veya takipçilerinin hedeflerine ulaşmak için, onların gündeminde sürdürülebilir destek ve konumunu korumak adına teknik destekleri, araçları kullanır (Başarır, 2015: 90). Siyasal partiler, kendi iç ve dış iletişimlerinde, kendilerini tanımlamakta ve anlatmakta sorun yaşadıkça, parti liderlerinin seçmen kitlesi ve tercihi üzerindeki etkisi de giderek güçlenmiş hatta siyasal partiler lider partisine dönüşmüştür (Yalın Eroğlu, 2012: 83).

Siyasi liderden tam anlamıyla tüm liderlik özelliklerini üzerinde taşıması ve bu özellikleri uygulaması beklenir. Siyasal yaşam içinde liderlerin yerine getirmesi gereken önemli görev ve sorumlulukları vardır. Bu sorumlulukları ve görevlerinin belli başlı olanlarını temsil görevleri, politika belirleme görevleri, gündemde kalabilme ve bürokratik görevler şeklinde tasnif etmektedir. Çobanoğlu (2007: 198) siyasi liderlerin mesajlarının hedef kitleler

tarafından daha kolaylıkla algılanabilmesi için korku, yeterli düzeyde tekrar, uzmanlık bilgisi, karşı görüşlere yer veren çift yönlü sunum ve ikna edici iletişim gibi yollara başvurarak etkililik sağlamaya çalışması gerektiğini söylemektedir.

Gerek dünya siyasi tarihi gerekse Türk siyaseti çok sayıda siyasi lidere tanıklık etmiştir. Kuşkusuz bir yıldız gibi parlayıp sönen liderler olduğu gibi, ülkelerinin seyrini değiştiren, kendi dönemleri dışında da etkilerini sürdüren pek çok lider mevcuttur. Bu liderlerin kendilerine özgü özellikleri olduğu kadar, pek çok ortak noktaları da vardır. İleri görüşlülük, kararlı, tutarlı davranışlar ve elbette insanları etkileyebilmelerini sağlayan karizmaları, ideolojik ve amaçsal bakımdan birbirlerinden taban tabana farklı liderlerin dahi sahip oldukları ortak özelliklerdir.