• Sonuç bulunamadı

198

Fussilet Suresi, 41/53

199 Enbiya Suresi, 21/30

Etik kelimesi; köken anlamı Latince’de “karakter” olan “ethos” kelimesinden almaktadır. İngilizce “ethics” kelimesi de bu kelimeden türemiştir. Velasques, etik kavramını; bir bireyin ya da toplumun ahlak standartlarını gözden geçirme ve nasıl uygulandığını ve akla uygunluğunu sorgulama faaliyeti olarak tanımlamaktadır.201

Başka bir ifadeyle, bireyin hareketlerinin ahlakî ilkelere uygunluğunun değerlendirilmesidir. Doğru, yanlış, iyi, kötü, faydalı, zararlı, kabul edilebilir ve kabul edilemez gibi kavramların standartlarını oluşturan ahlakî ilkelerin genel adı etiktir.202

Etik, yaşamları boyunca çok çeşitli kararlar vermek durumunda olan bireyleri doğru seçimlere yönlendiren ilkelerdir.203

Hayatın her alanında bu ilkeler geçerlidir. Siyaset etiği, tıp etiği, ticaret etiği, çevre etiği ve tüketim etiği buna örnek olarak gösterilebilir. Tüketim gibi sonuçları hayatın her yönünü etkileyen bir faaliyetin de etik ilkelerden bağımsız olarak sürdürülmesi düşünülemez.

Literatürde tüketim etiği ile etik tüketim kavramları konusunda anlam karmaşası bulunmaktadır. Bu kavramlar zaman zaman birbiri yerine kullanılmaktadır. Tüketim etiğinde, bir ürünün tüketiminden vazgeçilmesi ya da tüketimin azaltılması gibi konular öne çıkmamaktadır. Tüketim etiğinde önemli olan, gündelik hayattaki tüm tüketim davranışlarını ahlakî bir iyilik ve denge içerisinde sürdürmektir. Örneğin, doğada her canlının yaşama hakkına duyulan saygıdan dolayı hayvanlar üzerinde test edilen belli ürünleri tüketmeme davranışı, doğal çeşitliliğin korunması sonucunu beraberinde getirecektir. Burada öne çıkan nokta, tüketicinin içinde taşıdığı “diğer canlıların yaşam hakkına saygı duyma” olgusudur.204

201 Buğday, a. g. e. , ss. 61

202 Buğday, a. g. e. , ss. 61 203

Ramazan Menekşe, “Ankara’da Faaliyet Gösteren A Grubu Seyahat Acentelerinde Çalışmakta Olan Personelin Tüketiciye Karşı Etik Davranışlarını Algılama Düzeyleri Üzerine Ampirik Bir Araştırma”, Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Dergisi, Cilt: 4, Yıl: 4, Sayı:1, 2008, s. 83-117

Etik tüketim davranışında ise, tüketim belli amaçlara ulaşmak için bir araç konumundadır. Birey, tüketici olarak davranışları ile mevcut sistemin yanlış uygulamalarına karşı tepkisini ifade etmektedir.205

Tüketim etiği, bireylerin ürünleri satın alma, elde etme, kullanma ve tüketme faaliyetlerine rehberlik eden ahlakî ilkeler, kurallar ve standartlar olarak tanımlanabilir.206

Bu tanımlamaya göre; bireylerin, tüketim deneyimlerini gerçekleştirirken ahlakî değerlerinden etkilendikleri söylenebilir. Tüketim etiği kapsamında incelenen davranışlar arasında, alışveriş sırasında hırsızlık, alışveriş yaparken herhangi bir ürüne zarar verme, eksik hesabı bildirmeme gibi davranışlar bulunmaktadır.207

Etik tüketim davranışı ise, “bireyin; etik olarak üretilen, topluma ve diğer

canlılara zarar vermeyen, ürün ve hizmetleri tercih etmesi” olarak tanımlanabilir.208

Bu seçim, ürünlerin satın alınmasının yanı sıra satın alınmamasını da içermektedir. Diğer bir ifadeyle, boykot davranışları da etik tüketim davranışı kapsamındadır.209

Etik tüketim davranışı, literatürde farklı araştırmacılar tarafından farklı içeriklerle çalışılmıştır. Tüketiciler etik bir tercihte bulunurken, üç faktörü göz önünde bulundururlar. Kusurun/kabahatin işlendiği yer, davranışın yasalara uygun olup olmaması ve sebep olunan zararın derecesi.210

Etik tüketim davranışının en önemli boyutu, sadece bireylerin tüketim alışkanlıklarının değiştirilmesi değil, modern tüketim anlamının, hedeflerinin ve tüketiciye yüklediği sorumlulukların tüm bireyler tarafından anlaşılmasıdır. Langeland (1998), bireylerin etik tüketim davranışları gerçekleştirerek kişiliklerini geliştirdiklerini ve kimliklerini bulduklarını belirtmektedir.211

Tüketicilerin, etik olduğunu düşündükleri ürünleri tercih edip, etik olmayandan uzak durmaları,

205Buğday, a. g. e. , ss. 62

206Buğday, a. g. e. , ss. 62 207Buğday, a. g. e. , ss. 62

208 Ferda Hekimci, “Ekonominin Yükselen Değerleri; “Etik Tüketicilik” ve “Etik Ticaret”, Tüketici Yazıları (II), Hacettepe Üniversitesi Tüketici - Pazar - Araştırma – Danışma Test ve Eğitim Merkezi, Ankara, 2010, s. 47-65

209 Buğday, a. g. e. , ss. 62 210 Buğday, a. g. e. , ss. 62 211 Buğday, a. g. e. , ss. 65

işletmelere neyin üretilip neyin üretilmeyeceği ve üretim sürecinin nasıl olacağı konusunda mesaj vermektedir.212 Bireyler, etik olarak üretilmiş ürünleri tercih ederek, ahlakî konular, çevresel ve toplumsal problemlere ilişkin endişelerini göstermektedirler.213

Etik tüketim ile dindarlık arasındaki ilişkiye baktığımızda, oldukça sıkı bir bağın olduğunu görmekteyiz. Dinlerin vurgulamış oldukları ahlakî değerler ve erdemler, etik tüketimin konusunu oluşturmaktadır. Etik tüketim, bireyin seçme hakkını doğru ve zararsız bir şekilde kullanmasını esas almaktadır. Dinlerin tüketim anlayışı ile etik tüketim ve tüketim etiği anlayışı paralellik göstermektedir. Tüketim etiğinde, tüketim davranışı ahlakî bir iyilik ve denge üzerine inşa edilmektedir. Bu davranış, tüm dinlerin onayladığı ve önem verdiği bir davranış biçimidir.

Ancak, dinlerin tüketim anlayışında ahlakî ilkeler ve erdemlere önem veriyor olması mensupları tarafından davranışa dönüştürülmesinin bir sebebi değildir. Çünkü her birey, farklı bir dindarlık tipolojisine sahiptir. Kimisi gösterişçi dindar, kimisi gerçek dindar, kimisi şekilci dindar kimisi liberal dindar, kimisi geleneksel dindar kimisi radikal dindar, kimisi ılımlı dindar kimisi ise katı dindar olabilmektedir.

Görüldüğü üzere birçok dindarlık tipleri bulunmaktadır.214

Buradan hareketle her bir dindarın temsil ettiği bir dindarlık tipi bulunmaktadır. Bu dindarlık tipine göre de tüketim anlayışı şekillenmektedir. Dindarlık tipolojileri çeşitlilik gösterdiklerinden etik tüketim ile ilişki kurmak oldukça teferruatlı olacağından dolayı burada bu konuya yer vermenin uygun olmadığı kanaatindeyiz.

Dindarlığın boyutları üzerinden etik tüketim ile ilişkilendirme yapmamız bilimsel veri açısından daha tutarlı olacaktır.

Dinin emir ve yasaklarına uyan, hayatında dinin öğretilerini yaşatmaya çalışan, dininden duygusal yönden tatmin olan, iç motivasyonlu bir birey; herhangi bir ürün ya da hizmet satın alırken insan hakları, iş sağlığı, iş güvenliği, nükleer güç,

212 Buğday, a. g. e. , ss. 65

213 Buğday, a. g. e. , ss. 65

nükleer silah, sorumsuz pazarlama uygulamaları, etik ticaret, hayvanlar üzerinde gerçekleştirilmiş test, hatalı ürünlerin satılması, karaborsacılığın yasaklanması, tartının doğru tartılması, köylülerin mallarının şehirlilere ulaşması adına çıkan sıkıntılara karşı duyarlı olması gibi birçok konuyu göz önünde bulundurabilmektedir. Tercihlerini dininin etik çerçevede emrettiği ve yasakladığı ürün ve hizmetlerden yana kullanabilir.

Ayrıca iç motivasyonlu ve dindarlığı etki boyutunda yaşayan dindar, dinî kaynaklı etik ürün ve hizmetleri tercih ederek neyin üretilip neyin üretilmeyeceği mesajını topluma ve işletmelere göstermiş olmaktadır. Böylece çevreye duyarlı ve toplumsal problemlere ilişkin endişeli tutumunu tüketim tercihleriyle insanlara sergileyebilmektedir.