• Sonuç bulunamadı

M. İskiyal platonun laterali Tibial Fleksiyon ve Siyatik sinirden inerve

3. BİREYLER VE YÖNTEM

5.3. Kas Esneklikler

Dansçılarda esneklik, değişik faktörlere bağlı olarak gelişip, dansın estetik bir şekilde yapılması ve yaralanmaların önlenmesi açısından önemli bir özelliktir (121). Esneklik, dans yarışmalarında özellikle puanlanan büyük hareket genişliğine olanak sağlar ve uygun denge yetenekleriyle birlikte artmış esneklik, rutin dans performanslarında ön koşuldur (122). Esneklik, spordaki normal biyomekanik işleyişin ana unsurudur. Esnekliğin azalması birçok hareketin normal biyomekaniğini değiştirebilir ya da kas yorgunluğuna sebep olabilir. Bu da bireyi yaralanmalara açık hale getirir (120). Herkeste olduğu gibi yaşlandıkça dansçılarda da vücut esnekliği azalmaya başlar. Dansçılar, bu durumun farkında oldukları için sürekli germe, esneme egzersizleri yaparak esnekliklerini devam ettirmek isterler; ancak esnekliğin devamı için yapılan bu sürekli hareketler, dansçılarda kas veya fasya gibi yapıların zarar görmesine sebep olabilir (123).

Literatürde dansçılarda gövde hiperekstansiyon esnekliği, lateral fleksiyon ve lumbal bölge fleksiyon esnekliğinin değerlendirildiği bazı çalışmalar bulunmakla beraber (124, 125), bu testleri farklı dans türlerini karşılaştırmak için kullanan herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır. Literatürde olmayan farklı dans türlerinde

esnekliğin karşılaştırıldığı çalışmamızda sağ-sol gövde lateral fleksiyon esnekliği ve lumbal bölge esnekliği açısından üç grup arasında fark görülmezken, gövde hiperekstansiyon esnekliğinde salsa dansçılarının daha iyi olduğu bulunmuştur. Bu fark, hem salsa dansçıları ile halk oyunları dansçıları arasında, hem de salsa dansçıları ile kontrol grubundaki bireyler arasında çıkmıştır. Gövde hiperekstansiyon esnekliğinin salsa dansçılarında daha iyi olmasının nedeninin, salsa dans figürlerinde bu hareket paterninin daha sık kullanılması ve salsa dansçılarının ısınma egzersizlerinde bu harekete daha fazla yer vermelerinden kaynaklanabileceği düşünülmüştür.

Baltacı ve Ergun (1996), halk oyunları dansçılarında fiziksel uygunluk parametrelerini inceledikleri çalışmalarında kadın ve erkek dansçıları birbirleri ile karşılaştırmışlar; aralarında diğer paramatreler yönünden anlamlı bir fark bulamasalar da, gövde hiperekstansiyon esnekliğinde erkek dansçıların, Otur-Uzan Testi’nde erkek kadın dansçıların daha iyi ortalamalara sahip olduğunu bulmuşlardır (126). Bizim çalışmamızda erkek ve kadın dansçıların esneklikleri birbirleri ile karşılaştırılmadığı için bu çalışmanın sonuçlarını bizim çalışmanın sonuçları ile karşılaştırmak mümkün değildir. Buna karşılık farklı dans türlerindeki dansçıların esneklikleri birbirleri ile karşılaştırılmış ve salsa dansı yapanların özellikle gövde hiperekstansiyonu yönünden halk dansı yapanlara göre daha iyi olduğu sonucuna varılmıştır.

Ocak ve Tortop, kadınlarda 12 haftalık halk oyunu eğitiminin fiziksel uygunluk parametreleri üzerine olan etkilerini inceledikleri bir çalışmada, esnekliği Otur-Uzan Testi ile değerlendirmişler ve halk oyunlarının kadınlarda esneklik üzerine olumlu etkileri olduğunu ortaya koymuşlardır. Çalışmacılar Türk Halk Oyunlarının geniş bir hareket yelpazesine sahip olup, bireylere fiziksel olarak katkı sağlayacağını sonucuna varmışlardır (127). Yine Ramirez ve Wojcik’in kadın dansçılarda yaptıkları bir çalışmada, esnekliği Otur-Uzan Testi ile değerlendirmişler ve çoğu dansçının esnekliğinin iyi olduğunu, fakat bazı dansçıların sonuçlarının kötü olduğunu bildirmişlerdir. Bu nedenle sonuçları kötü olan dansçıların esnek olmalarının onlar için önemli olması sebebiyle esnekliklerini geliştirmeleri gerektiği kararına varmışlardır (128). Çalışmamızda da fleksibiliteyi ölçmek için kullandığımız Otur-Uzan Test sonuçları üç grup arasında anlamlı bir fark olduğunu göstermiş ve bu farkı yaratan grubun salsa dansçılarının grubu olduğu belirlenmiştir. Grupları ikili olarak birbiri ile

karşılaştırdığımızda halk oyunları dansçıları ile salsa dansçıları arasında anlamlı bir fark bulunmazken, salsa dansçıları ile kontrol grubundaki bireyler arasında, salsa dansçıları lehine anlamlı bir fark bulunmuştur.

Bütün bu sonuçlardan, salsa dansçılarının hamstringler, lumbal ekstansörler ve gastrocnemius kas esnekliklerinin, halk oyunları dansçılarına göre daha iyi olduğu sonucuna varılabilir. Hamstringler, lumbal ekstansörler ve gastrocnemius kaslarının esnekliği, dansçılarda estetik figürlerin meydana gelmesinde, düzgün bir omurga sağlanmasında ve hareketlerin düzgün bir şekilde idame ettirilmesi için gerekli olan pelvisin öne rotasyonunun yapılmasında merkezi rol oynarlar (129).

Alricsson ve ark. kayakçılara verilen dans eğitiminin kayakçılardaki kas esnekliği üzerine olan etkisine bakmışlar; çalışma grubunda omurganın fleksiyon, ekstansiyon, lateral fleksiyon, rotasyon esneklik değerlerinin arttığını ortaya koymuşlardır. Buna karşılık, kalça fleksiyon ve abduksiyonla kombine rotasyonda anlamlı bir fark görülmediğini ve dans eğitiminin ayak bileği açıları üzerinde de herhangi bir etkisinin olmadığını bildirmişlerdir (125).

Sonuç olarak literatürde olduğu gibi bizim çalışmamızda da dans eğitiminin sedanter bireylere göre esnekliği artırdığı; ancak salsa dansının halk danslarına göre esnekliği artırmada daha etkili olduğu; bu farkın da salsa dansındaki hareketlerin özelliğinden kaynaklandığı düşünülmüştür. Bu sonuçlara bakarak, dansçıların aldıkları düzenli dans eğitimlerin esnekliklerini arttırmaları için faydalı olduğu ve bu sayede dans gösterileri esnasında istenilen estetikliğe sahip olabilecekleri kararına varılmıştır.

Benzer Belgeler