• Sonuç bulunamadı

I. KIRGIZİSTAN’DA BASIN TARİHİ

I.3. Bu Günkü Kırgızistan Coğrafyasında Kırgızlar Tarafından Yayımlanan Gazete

I.3.1. Erkin-Too Gazetesi 1924

Kırgız dilinde basın işleri 23 Mayıs 1924’te Bolşeviklerin Rusya Komünist Parti’sinin XIII. Kongresinde Sovyet Cumhuriyetlerinde propoganda amaçlı, yerli halkın dilinde yayımlanacak basına izin vermesiyle yayın çıkarılmaya başlanmıştır. Bu karar, 1924 yılının Ocak ayında XII. Bütün Türkistan Kongresi Orta Asya’da SSCB’ye bağlı ayrı ayrı millî cumhuriyetleri kurmak gerektiğini ortaya koyduklarından sonra çıkmıştır. Böylece, aynı yılın 14 Ekim’de bütün Rusya merkez icra komitesinin ikinci meclisinde RSFSC’13ye bağlı (diğer Orta Asya Sovyet Cuhuriyetleri ile aynı zamanda) Kara Kırgız Muhtar Vilayetinin kurulmasına dair

13

karar imzalanmıştır (Orozova, 1984). Çok geçmeden bu karar neticesinde, Kırgızstan’ın ilk gazetesi Erkin Too yayın hayatını başlar.

Erkin Too’nun ilk sayısı Sosyalist ihtilalinin yedinci yıl münasebetiyle (Sasıkbayev, 1981: 6) 7 Kasım 1924’te Türkistan Sovyet Sosyalist Muhtar Cumhuriyeti’nin başkenti Taşkent’te Sredazgosizdat’ın (Sredneaziyatskoe gosudarstvennoe izdaniye/Orta Asya yayın evi) bir numaralı musulman14 basın evinde, 19 işçi çalışan özel atölyede Arap harfleriyle Kırgızca 4 sayfa halinde (Altmışeva, 2013: 75 ), 2 bin adet olarak yayımlanmıştır (Öskönov, 2014: 5).

Gazete bazı nedenlerden dolayı sürekli yayınlanamamıştır Taşkent’te 6 sayısı neşredilmesi gerekmesine karşın sadece 3 sayısı yayınlanmıştır. 1925 yılın Ocak ayının başında Erkin Too gazetesi Pişpek’e (Bişkek) taşınmıştır (Erkin Too, 1924: 1). Profesör H. Karasaev’in “Erkin Too” gazetesinin ilk sayısının çıkışının anlatmasına göre ilk başta redaksyonda sadece dört kişi çalışmışlardır. Baş editör olarak tayın edilen Osmonkul Aliev, yardımcısı Sıdık Karaçev, ve Kara Kırgız eğitim öğretim Ensitüsünün öğrencileri Hüseyin Karasaev ve Mustafa Akmatov. Mustafa ikisi kopyacı ve düzeltici olarak çalışmışlardır. Kendi yayınevi yok olduğu için “Ak Col” gazetesinin yayınevinde çıkarmışlardır. Erkin-Too 615 sayısına kadar Taşkent’te yayınlanmıştır. Birinci sayıları bedava dağıtılmıştır. Daha sonra diğer sayıları Pişpek’te (şimdiki Bişkek/Kırgızistan) çıkmıştır (Orozova, 1984). Erkin-Too ilk yıllarda Moskova’da yayınlanan Pravda gazetesinin iç ve dış içeriğinden örnek olarak faydalanmıştır (Karabaev, 1966: 81). Bunun nedeni bazı kaynaklarda gösterildiği gibi tecrübesizlik değil sadece o zamanlarda uygulanan rejimin dayattığı mecburiyetlerden kaynaklanmıştır. Hatta o dönem çıkan gazetelerin hepsi rejim tarafından kontröl edilip takip altına alınmıştır.

Erkin-Too’nun ilk sayısının hazırlığını, Taşkent’teki Orta Asya Komünist Üniversitesinde ve Kazak-Kırgız Eğitim Enstitüsünde okuyan, yukarıda bahsi geçen daha önce Kazak gazetelerinde baş editörlük yapan Kırgız öğrencileri yapmıştır. İlk başta gazetenin birinci sayılarında Özbek daktilocuları bazı kelimeleri anlayamadıkları için Özbekçeye değiştirip yazmışlardır (Karasaev, 2001: 237). İlk

14

Öskönov, Toktomuş (2014), “Erkin-Too”nun Algaçkı Kadamdarı, Kırgız Tuusu, 31 Ekim-3 Kasım № 83-84,s.5

15

H. Karasaev, gazetenin Taşkent’te iken 6 sayısı neşredilmiştir ama yukarıda belirttiğimiz gibi Erkin Too gazetesinin 3 sayısı matbaalar dolu olduğu için, sıra gelmemiş, sıra gelse bile bazen harflerin eksikliğinden dolayı zamanında yayınlanamamıştır diye belirterek sadece 3sayısını çıkartabildikleri belirtmiştir.

dönemde gazete çıkaran yazı kurulunu O. Aliev, K. Tınıstanov, E. Arabayev, S. Karaçev, H. Karasayev’der oluşturuyordu. 1925 yılı Bişkek’e taşındığı zaman editörler; Sıdık Karaçev, Osmonkul Aliev, mütercim Tatar Türkü Akecan Kenzin, sorumlu editör Şarip Kökönov, daktilocu Fazullin, kopyacı Aykul Ubukeev, katlayıcı Bökön idi (Sasıkbaev, 1988: 4).

O dönemde en aktif yazı elemanları Mukay Elebayev, Kasımalı Cantöşev, Kubanıçbek Malikov, Coomart Bökönbayev, Cuma Camgırçiyev, Uzakbay Abdukaimov, Ömürkul Cakişev, Masıraalı Kırbaşev, Ziyaş Bektenov, Taşım Bayciyev, Tazabek Samançin16 (Karabayev, 1966:106). Siyasetçiler, A.Sıdıkov, E. Arabayev, K. Tınıstanov, T. Aytmatov, B. İsakeev, T. Usubaliyev. Gazeteciler-M. Dögdürov, A. Sopiyev, T. Suvanberdiyev, N. Canaliyev vs.. Bilim adamları- H. Karasayev, K. Karakeev olmuşlardır (İbraimov, 2014: 12).

Eylül 1925’e kadar haftada iki defa Eylül 1925’ten sonra haftada üç defa basılıyor ve 1000 tanesi köy halkına bedava dağıtılıyordu. Gazetenin muhabirleri 45-50 kişiye ulaşmıştır. “Erkin-Too” adının 29 Ağustos 1927’de “Kızıl Kırgızstan” olarak değiştirilmesi hakkında karar çıkarılmıştır ve ismi değiştirilmiştir. Gazete, 30 Ağustos 1927 tarihinde Kızıl Kırgızstan adıyla yayınlanmıştır. Eylül 1928’den itibaren Kızıl Kırgızstan günlük çıkmaya başlamıştır (Altımışeva, 2013: 77).

“Erkın Too” gazetesinin yazı kurulu ve Kırgız Pedagojik Teknik okulu bünyesindeki Kırgız yazarlarının grubu birleşerek Kızıl Uçkun edebi (yazı) kurulu oluşturarak sonraki çıkan millî gazete ve modern edebiyatın gelişmesine zemin teşkil etmişlerdir. Kızıl Uçkun kurulunun üyeleri ise Aalı Tokombaev, Kasımalı Bayalinov, Mukay Elebayev, Moldogazı Tokbaev, Kasımaalı Cantöşev, Cuma Camgırçiyev, Uzakbay Abdukaimov, Coomart Bökönbayev, Kubanıçbek Malikov, Satkın Sasıkbayev, Ömürkul Cakişev, Masıraalı Kırbaşev, Taşım Bayciyev, Ziyaş Bektenov, Kerimkul Cumaşev (Kalabayev, 1966, 118) gibi isimlerden oluşmuştur. Gazetenin işçi ve köylü muhabirlerini siyasî yönden eğitmek için onlara devamlı seminer, toplantı, kısa süreli kurslar verilmiş, “Gazete Arkadaşları” adlı dernekler kurulmuştur.

Gazete, 2 Şubat 1956 yılında ise “Sovettik Kırgızstan” adını almıştır (Orozova, 1984).

16

Tazabek Samançin Erkin-Too Gazetesinin birinci sayısı yayınlandıktan sonra şehri gezip dağıtanlardandır.

Erkin Too, Kırgızistan’da diğer gazetelerin yayın hayatına başlamasına da sebep olmuştur. İlk millî gazete ve dergiler Erkin Too'nun çatısı altında yayın hayatına adım atmışlardır. Bunlardan bazıları önce Erkin Too'nun eki olarak yayımlanmıştır. "Leninçil Çaş" gazetesi ve "Çalkan" dergisi bunun örneğidir (Çakın, 2014: 6).

Erkin-Too ile başlayan Kırgız Basını yeni gazete ve dergilerle gelişmeye devam etmiştir. Bölge komitesi gazetelerin gelişmesi için bizzat görevlendirilmiştir. Böylece hem gazetelerin hem de gazetecilerin sayısı gittikçe artmıştır (Çakın, 2014: 6).

Kırgızistan bağımsızlığı kazandıktan sonra yani 1991 yılından itibaren gazete

Kırgız Tuusu adını almıştır. Günümüzde Kırgızistan Cumhuriyeti Hükümeti’ne bağlı

resmî bir gazete olan Kırgız Tuusu hala yayın hayatına devam etmektedir. Haftada iki defa ve 20 000 adet yayınlanmaktadır.

1930’da Kızıl Kırgızstan gazetesinin işçi ve köylü muhabirlerinin sayısı 600’e ulaşmıştır. Gazetenin tirajının gittikçe arttığı görülmektedir. 1925’te tirajı 2000 iken 1928’de 3000, 1929’da 6500, 1930’da 11 500’e kadar artış göstermiştir.

1930’da gazete bünyesinde 157 daimî, 420 geçici bölge muhabirleri bulunuyordu. Gazetede yayınlanan işçi ve köy muhabirlerinin yazılarında, okurların mektuplarında çeşitli yerlerdeki Sovyet parti kurumlarının, ekonomik ve toplumsal örgütlerin faaliyetleri, vergiler, köylülere toprak dağıtımı, millî eğitim hakkında bilgilere ve halkın hayatı ve kültür haberlerine yer veriliyordu. 1920-1930’lu yılları arasında işçi ve köy muhabirlerinin çoğu eleştirel haber ve makalelerini yayınlarken uydurma ad ve soyad kullanmışlardır, özellikle ünlü gazeteci yazarlar takma ad kullanmışlar ve bu adlarını sık sık değiştirmişlerdir. Çünkü Sovyetler, sosyalist hayatı uygulamaya başladığı için yeni hayat düzenini istemeyenler tarafından gazete muhabirlerinin öldürüldüğü durumlar da olmuştur (Altmışeva, 2013: 75-78).

1925 senesinin başlarında Kırgızistan’da Latin harfleriyle yeni alfabe hareketi gündeme getirilmiştir. 1926’da Bakü’de gerçekleşen Türkoloji Kongresi’nde de Arap yazısından Latin yazısına geçiş konusu ortaya koyulmuştur (Ercilasun, 1993; 112. 22 ). Kırgızistan’dan, yeni Kırgız Latin alfabesi komisyonunu yöneten K. Tınıstanov; İ. Arabayev, O. Aliev ve Bazarkul Daniyar oğlu ile beraber Bakü Türkoloji Kongresi’ne katılmıştır (Karasaev, 2004: 270-275). 1925 yılının Ağustos, Eylül aylarında Erkin

Too’nun baş editörlüğünü yapan ünlü dilci, edebiyatçı, şair K. Tınıstanov (1901-1938) Bakü Kongresinde bütün Türk halklarına Latin alfabesi projesini önermiştir ve kabul edilecek Latin alfabesinin harfleri bütün Türk halkları için aynı olması gerektiğini savunmuştur ama K. Tınıstanov’un projesi kabul edilmemiştir. Arap alfabesi, Kırgız yazısına az uyum sağladığı iddia edilerek Sovyetlerin cehalete karşı mücadelesinde engel teşkil ediyordu. Pratik açıdan Arap harflerini öğrenmek zor, uzun zaman alıyor ve kitap basımında zorluk çıkartıyor diye iddia edilerek, siyasî açıdan İslam diniyle doğrudan ilişkilendiriliyordu. Bazı değişiklikler ve reformlar da Arap alfabesinin zorluğunu ortadan kaldıramamıştır (Bektenov, 1996: 36). Mayıs 1925’te Kırgızistan Muhtar Vilayeti yöneticilerinin özel toplantısında Arap alfabesinden başka alfabeye geçmek tartışılmış ve Latin alfabesinden Kırgız alfabesine geçmek kararı alınmıştır. Aynı sene Bilim Komisyonu Latin alfabesine dayalı Kırgız alfabesini oluşturmuştur. 1927’de Kırgızistan Muhtar Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Sovyetlerinin ilk kuruluş kongresinde, 1927’den itibaren Latin alfabesine dayalı Kırgız yazısına geçme kararı alınmış ve yeni alfabeyi uygulamaya sokmanın zamanı beş yıl olarak belirlenmiştir. Kırgızistan’da okuma yazma bilen halkın yeni yazıya en geç 1930’a kadar geçmesi öngörülmüştür, Kırgız dilindeki yayınevi ve kalem odalarının yeni alfabeye geçmesi ise en geç 1931 senesinin sonu olarak belirlenmiştir. 1926 yılının sonlarına doğru Kırgızistan Muhtar Vilayeti İcra Komitesi’nin oturumunda yeni alfabeyi uygulamayı yönetmek amacıyla özel komite oluşturulmuştur. Komite başkanlığına A. Orozbekov, başkan yardımcısı olarak K. Tınıstanov tayin edilmiştir. 1 Ocak, 1930’da Kırgızistan Muhtar Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin Merkezi İcra Komitesi Arap alfabesine dayalı Kırgız yazısını tamamen ortadan kaldırılmasına ve tüm devlet işlerinin Latin harfleriyle yürütüleceğine dair karar almıştır. Böylece Arap harfiyle Kırgız yazısı 1927’de Sovyetlerin ilk Kuruluş Kongresinde belirlendiği gibi beş sene içinde değil, zamanından iki sene erken, yani üç yıl içinde kullanımdan çıkartılmıştır. Kültür devrimi partinin kontrölü altında işçi ve köylüler arasında okuma yazma bilmezliği ortadan kaldırmayı, sosyalist halk eğitimi sistemini kurmayı, yeni sosyal tabakayı-sosyalist aydınları oluşturmayı, yaşam tarzını yeniden düzenlemeyi, ilim, edebiyat, sanatın gelişmesini öngörmüştür. Toplumun yeniden sosyalist düzenlemesi ile bağlantılı olan kültürel devrim programı uzun yıllara planlanmıştır. Bu çerçevede ilk öğretimi, bilimsel ve teknik bilgiyi yayma faaliyetleri yürütülmüştür (Karasaev, 2004: 270-275).

1927, 1928 ve 1929 yıllarında Kızıl Kırgızstan (Erkin-Too) gazetesinde Kırgızca yazılar hem Arap alfabesiyle, hem Latin alfabesiyle karışık yayınlanmıştır (Altımışeva, 2013:79). 1929-30’lardan başlayarak 1941’e kadar Latin alfabesiyle yayınlanmıştır (Orozova, 1984). 1938-1939’lu yıllar arasında gazetede Kiril alfabesine geçmek ve yeni terimlerin Rusçadaki haliyle yazılması fikirleri dile getirilmeye başlanmıştır. 1940-1941 yıllarında gazetede yazılar Latin ve Kiril alfabesiyle karışık yayınlanmış, Ocak 1942’de tamamen Kirill alfabesiyle yayınlanmaya başlamıştır (Altımışeva, 2013: 88).

Bu gazetenin ilk sayısının birinci sayfasında giriş kısmında, Kara Kırgız Bilim Başkanı, Erkin-Too gazetesinin müteşebbisi İ. Arabayev’in bütün okurlara, tüm Kırgız yurduna hitap eden makalesi yayınlanmışır. Bu makalede “Erkin-Too”

gazetesi bütün dünya ve hatta Rusya, Orta Asya’daki işçi çiftçilerin eylemi ile yaşam biçiminden Kırgız fakir fukaralarına haber veren eğiticisi olur.”-diyerek gazetenin

öneminden ve “Erkin-Too” olarak adlandırılmasından bahsedip gerçeği tanıtan bir araç olacağını belirtmiştir.

Birinci ve ikinci sayfada Ekim Devrimi’nin öneminden bahsedilmiş, burda Çar Hükümetinin halka yaşattığı zorluk ve zulmü, gaspedilen mal-mülk ve araziler hakkında söz edilmiştir. “Padişah hükümeti dine saygı duyduğundan, dini takdir

ettiğinden yararlanan papazlar, mollalar, hocalar işçilerin zar zor buldum dediği bir iki kuruşunu kazıklayarak ceplerine soktular”diyerek hilekar politikasıyla dine saygı

gösteriyormuş gibi misyonerlik faaliyetlerini gerçekleştirmek için yapılan işlerini kast ederek, sanki çok inanıyor gibi istihza edilir. “Abuk sabuk eski bozuk fetvalarla cahil

halkın gözünü karıştırıp çağdaş okulu, çağdaş bilimi, diyen meyveleri zehir edip gösterip fakir sınıfının cahillik ve bilimsizliğine, eziyetine sebep olurdu..” cumlesiyle

çağdaş Usul-İ Cedit mekteplerinin kapatılmasına dair atılan lafları görüyoruz. Makalenin sonunda ise “Yaşasın, ezilen halkı hürriyete çağıran birleşenler partiyası!

Yaşasın, 3-enternasyonel! Yaşasın, yoldaş Lenin’in kurduğu yol, nasihatleri!” gibi

sloganlara rastlarız. Bu da bir taraftan rejime olan bağlılığı belirtirken diğer taraftan da bağımsızlığa kavuşacak güne az kaldı gibi geleceğe doğru bir umitten bahsedilir.

İkinci sayfada Erkin Too/ “Kırgız Halkı ve Lenin Cogunda (Lenin yok iken)” adlı makale Lenin’in portresiyle yayınlanmıştır. “Erkin Too/Kırgız halkı” bildirisinde İşenaalı Arabayev açık açıklamazsa bile halkın perişan durumunu ve ihtilal zamanında yaşanan sıkıntıları dile getirmeye çalışmıştır. Kırgız halkının

sığınabileceği dağdan başka hiç kimsesi kalmadığını, ordan, burdan kovulup, serserilere dönüşüp, kadınları dul, erkekleri köle sınıfına düşen, yeterince her tarafa dağılan zavallıların halini anlatmaya çalışmıştır. Hür dağların arasında, serbest doğup büyüyen halkın tek isteğinin hürriyet ve güzel, zengin servetlere sahip olan dağlar olduğunu belirtmiştir. Bağımsızlık ve dağ için nice kan ve can feda ettiklerinini ve bu güzel dağlara gözü düşenlerin arka arkaya gelip sömürmeye çalışıp serbest bırakmadan sürekli peşinde olduklarını da izah edip sonunda Lenin ve Komunizmi övmüştür.

Üçüncü sayfada “Kırgız Muhtar Vilayeti’nin Önceki Durumu” adlı makale yayınlanmıştır. Bu makale “Türk halkının bir dalından çıkan Kırgız halkı her ne

kadar başka milletlerin idaresinin altında kalmış olsa da günümüze kadar kendi gücünü, namusunu, kahramanlığının arkasında olmuş kendi hayatını vatanını korumuştur” diyerek Kırgızların hayati geçmişini Sovyet dönemine kadar eleştirerek

açıklamıştır. Dönemin rejimine, ihtilalin zorluklarına da değinilmiştir. Yine üçüncü sayfada o dönemde Taşkent’te Orto Asya Komünist Üniversitesi’nde okuyan ünlü Kırgız yazarı, şairi A. Tokombayev’in “Ekim’in Geldiği Zaman” adlı şiiri yayınlanmıştır Dördüncü sayfada, vergi hakkında malümat verilmiştir. İşçi ve çiftçi, halk ekonomisi, millet memleketlerinin teşekkülü vs. gibi konuları değinilmiştir. Aynı yılın 27 Kasım ayında yayınlanan ikinci sayısının ilk sayfasında “Erkin-Too” halk gazetesi olsun adlı makalede gazetenin önemini anlatarak kısmen bazı gazetecileri kast ederek tutuklanıp iki üç ay yatıp sonra çürüp kaybolduğunu belirtmişlerdir. Dolayısıyla ele geçmemek için çok dikkatlı olmak gerekir diye uyarılmıştır. Bu uyarıdan belli oluyor ki basın takip edilip yayınlanan her konu kontrol edilmiştir. Hatta Erkin-Too gazetesinin ilk kopyacısı, sonra editörü Hüseyin Karasaev o zamanlarda rejime karşı yazan gençleri tutuklayıp yok etmiklerini belirterek bu nedenle mahlas ad kullandıklarını ve açıkca gerçeği söylemekten uzak olmaları gerek olduğunu izah etmiştir (Kalabaev, 1966: 86). Bunlar hariç gazetenin belli bir dönem halka bedava dağıtılacağı ve daha sonra parayla satılacak zamanın ilan edileceği belirtilmiştir. Aynı sayfada işçi ve çiftçi işleri, Kırgız halk ekonomisi gibi konular işlenmiştir. İkinci sayfasında dış haberlere yer verilmiştir. Bununla beraber Fransa, tüm Sovyetler Birliği, Çin olayları, Sovyet Birliği ile Almanya ilişksi gibi dış ülkelerin de siyasî durumlarına çok az da olsa değinilmiştir (Erkin-Too, 1924, 1-4).

Benzer Belgeler