• Sonuç bulunamadı

2. İKİNCİ BÖLÜM : GÖÇ TEORİLERİ

2.1. GÖÇ TEORİLERİ

2.1.2. Ekonomik Temelli Göç Teorileri

1960’lı yıllarda ortaya atılan neo-klasik göç teorileri dayandıkları iktisat modeline ve göçün kurallarına uygun olarak “bireysel faktörleri” göç analizine dahil etmiştir. Bu teoreme göre göç süreci bireysel girişimin bir parçası olarak yorumlanmıştır. Bu teoremin makro ve mikro iki boyutu bulunmaktadır.

2.1.2.1.1. Neo-Klasik Ekonominin Makro Göç Teoremi

Lewis’e göre uluslararası göç, sermaye ve emeğin coğrafi olarak eşitsiz dağılımından kaynaklanmaktadır. Fakir ülkeler, sermayeye göre daha fazla iş gücü arzına sahipken zengin ülkeler iş gücüne oranlara daha fazla sermaye arzına sahiptirler (Güllüpınar, 2012: 58).

Emek miktarının yoğun olması emeğin karşılığı olan ücretin düşük olması demektir. Aksi durumda emeğin kıt olduğu bölgelerde emeğin değerinin yani ücretin yüksek olmasına karşılık gelir. Neo-klasiklere göre ülkeler arası bu ücret farklılıkları göçe neden olmaktadır (Bayraklı, 2007 : 8).

Göç sonucunda iş gücü arzı fakir ülkede azalmaya başlarken zengin ülkede artmaya başlar. Ücret oranları fakir ülkelerde artmaya başlarken zengin ülkelerde azalmaya başlar. Uzun dönemde iş gücü maliyetleri göç yoluyla kendiliğinden ayarlanır ve uluslararası ücret dengesi sağlanır. Bu teoreme göre göçün kendisi emek piyasasını dengeleyici bir mekanizmadır.

Lewis’in neo-klasik makro ekonomik teorisi göçün yeniden tersine dönmesini açıklamakta yetersiz kalmaktadır. Çünkü göç veren ve göç alan ülkeler arasındaki ücretlerin eşit seviyede süreklilik arz etmesi durumunda yani ücret farklılıklarının giderilmesi halinde, iş gücü göçü hareketi sona erecektir. Göç hareketleri artık yaşanmayacaktır. Yine bu teoremde göç hareketlerinin birincil mekanizmaları iş gücü piyasalarıdır. Diğer piyasalar göz ardı edilmiştir ( Güllüpınar, 2012: 58).

31 2.1.2.1.2. Neo- Klasik Ekonominin Mikro Göç Teoremi

Makro ekonomi denge modelinin tersine, mikro ekonomi bakış açısı, beşeri sermaye teorisi çerçevesinde bireysel tercihlere vurgu yapmaktadır (Bozdağ ve Atan, 2009 :164). Neo-klasik mikro ekonomide analiz edilecek birim, toplumun en küçük ferdi olan insandır. Bu teoreme göre ücret farklılıkları iş gücü göçünü açıklamak için yeterli değildir. Gelir seviyesine ek olarak çalışma şartları, teknik imkanlar ve sosyal güvenceler de bir ülkeye yapılacak olan iş gücü göçünde tetikleyici unsurlardandır. Göç kararının finansal fakat aynı zamanda psikolojik de olan kazanç ve maliyetlerinin akılcı ekonomik hesaplamalarıyla birlikte ortaya çıkmaktadır. Bireyler göç kararı alırken rekabet içinde olan en iyi iki ülkeyi karşılaştırırlar ve birini seçerler. Bireyler maliyet/ kar hesaplamasına dayalı olarak göçü gerçekleştirirler. Göç kararı verilirken hedef ülkedeki ekonomik kazancın yanında yaş, deneyim, öğrenim, medeni durum gibi bireysel değişkenler de hesaplamalara dahil edilir. Kısaca uluslararası göç hareketleri gerek kazanç gerek istihdam açısından farklılıkların değerlendirilmesi sonucu bireylerin gönüllü olarak aldıkları rasyonel bir eylemdir( Güllüpınar, 2012: 60).

2.1.2.2. Yeni Ekonomi Teoremi

Bu teorem 1990’lı yıllarda Oded Stark tarafından geliştirilmiştir. Yeni ekonomi teoremi, göçün tek tek bireyler tarafından değil bazen hane halkının bütün bireyleri bazen de birbiriyle ilgili çok sayıda birey tarafından alınan kolektif bir karar olduğunu savunur. Aile gelirini göç süreci için riske atamayacak kadar fakir olanlar ülkelerinde kalırken, bu riski göze alabilecek kadar harcama yapabilenler göç sürecine katılacaktır. Teoreme göre aile içinden bir veya bir kaç kişinin göç sürecine katılması ailenin gelirini arttıracak ve çeşitlendirecektir. Bu sayede ailenin geliri için bir tür ekonomik güvence sağlanmış olacaktır. Ailenin aldığı göç kararıyla birlikte beklenen gelir en üst düzeye çıkmakta, gelirle ilgili riskler azaltılmakta ve yerel piyasadaki başarısızlıklar azaltılmaktadır (Adıgüzel, 2018: 28).

32 Yeni Ekonomi Teoremine göre göçe üç finansal faktör neden olmaktadır:

 Diğergamlık: Aile bağı nedeniyle kişinin kendi çıkarları dışında ailenin çıkarlarını düşünmesi ve bu nedenle göçe karar vermesi,

 Güvence: Gelir şoklarını aşabilmek için insani ve sosyal gelişim,

 Yatırım: Hayat boyu göç planının bir parçası olarak anavatanda gerçekleştirilmeye çalışılan varlık birikimi

Yeni ekonomi teoreminin neo- klasik makro ekonomik göç modelinden farkı ülkelerarası ücret eşitsizlikleri dengelense de uluslararası göç devam eder der. Yeni ekonomi teoremi genel olarak neo-klasik mikro ekonomik göç modeliyle aynı görüşleri savunur. Neo- klasik mikro ekonomik göç modelinden farkı ise göç kararını kimin verdiği (birey ya da hane halkı), gelir ve riskin nasıl hesaplandığıdır (Güllüpınar, 2012 : 64).

2.1.2.3. İkiye Bölünmüş Ekonomi Teoremi

İkili iş gücü piyasası hipotezini 1979 yılında Micheal J. Piore öne sürmüştür. Bu teoriye göre gelişmiş sanayi ülkelerinin ekonomik yapısı, iki sektörden oluşmaktadır. Bu sektörler sermaye- yoğun birincil sektör ve onu destekleyen ikincil emek-yoğun sektördür. Birincil sektörde yüksek vasıflı elemanlar istihdam edilirken ikincil sektörde düşük ücret seviyeli elemanlar istihdam edilir. Birincil sektörde yüksek ücret düzeyi, sosyal güvence ve istihdam devamlılığı söz konusudur. İkincil hizmet sektöründe ise “hizmetçi niteliğinde sosyal statü” ve istihdamın devamlılığı konusunda kayda değer istikrarsızlık hakimdir. İkincil sektörün bu saydığımız nedenleri ve kayda değer istikrar sağlamaması nedeniyle ülke vatandaşları ikincil sektör işlerinden kaçmaktadır.

Az gelişmiş bölgelerde düşük ücret düzeyinde çalışan kişilere kimi zaman göçedecekleri ülkelerdeki ikincil sektördeki işler daha cazip gelmektedir. Göçmenler göçü bazen geçici bir eylem olarak gördüklerinden terfi ihtimalinin az olduğu ikincil piyasalarda çalışmayı ülke vatandaşlarına göre daha kolay kabul edebilmektedir. Bütün bu sebeplerden gelişmiş sanayi toplumları, ikincil piyasalarda çalışmayı kabul eden göçmenleri iş gücü açığını kapatmak adına ülkelerine kabul etmektedir. Çünkü

33 gelişmiş ülkelerin sanayilerinin gelişmesi adına bu iş gücüne ihtiyaçları vardır(Nasırova, 2016: 24).

Bu teori, Avrupa ve ABD’de savaş sonrası ortaya çıkan göç eğilimlerini açıkladığı için önem taşır. Ancak sadece çekici faktörleri ve piyasanın talep yönünü araştırması sebebiyle dar kapsamlı bulunmaktadır (Özcan, 2011: 199).

Benzer Belgeler