Çocuk gelişiminde 0-6 yaş dönemi ol dukça önemli bir yer tutmaktadır. Çün kü, çocuk bu yaş döneminde çok hızlı
bir gelişim seyri arz eder. Çocuk ilk eği
timini ailede alır ve onun ilk öğretmen
leri ebeveynleridir. Çocuğun yaşamının
ilk yıllarında çevresinin etkisiyle geliştir diği davranış repertuarının, okulda iste
nen ve başarıyı etkileyen davranış reper tuarıyla benzerliği oranında öğrenme
kolaylaşır ,veya zorlaşır. Görüldüğü gibi ebeveyn’in öğrettikleri ve yakın çevre den alınan bilgiler, çocuğun yaşamını
önemli ölçüde etkiler. Bununla birlikte çocuk için gerekli olan en etkin eğitim ebeveyn ve öğretmenin birlikte çalışma
larıyla gerçekleşir. Dolayısıyla okulönce si eğitim programına ebeveyn katılımını sağlamak çocukların gelişimi açısından önemle üzerinde durulan bir konu hali ne gelmiştir. Bu görüş geleneksel okul
öncesi programlarındaki yaklaşımlardan farklıdır. Geleneksel yaklaşımlarda aile
çocuğu kuruma getirir, bırakır ve acil
durumlar dışında okulda çocuğuyla et kileşimde bulunması desteklenmez. Okulda öğretmen çocukla ilgilenen onu yöneten, gözleyen tek kişidir. Bu koşul lar altında çocuk istenen davranışı kaza
namadığında öğretmen aileyi, aile öğret meni suçlayabilir. Ancak bu tür bir tu tum tüm bunların merkezinde yeralan
çocuğu etkileyerek davranışlarına yansı
yabilir (Yıldıran, 1983, s.82).
Çocuğunu ilk olarak bir okulöncesi eğitim merkezine bırakan bir ebeveyn
bazı çelişkili duygular yaşayarak endişe duyabilir hatta çocuğundan ayrıldığı için kendisini suçlayabilir. Böyle bir du rumda okulöncesi kurumda çalışan per sonel ve öğretmene büyük sorumluluk lar düşmektedir. Ancak öğretmenlerin
ve kurumun bu sorumlulukları yerine
getirirken karşılaşabilecekleri bazı prob lemler mevcuttur. İşe yeni başlayan öğ retmenler genellikle ebeveynlerden da
ha gençtir. Öğretmenin kendi ebeveyni ne yönelik çelişkili duyguları bulunabi-
lir. Genç ebeveynler çocuk yetiştirme
konusunda yeterince olgunlaşmadıkla
rından onlarla iletişim kurmak zor olabi lir. Öğretmen empatik ve kolay iletişime girebilen bir birey olsa dahi ebeveyn’in
beklenmedik istekleri ve katı eleştirileri
karşısında sinirlenip olumsuz tepki göste
rebilir. Eğer öğretmen aynı zamanda
ebeveyn değilse okuldaki ebeveynlerin
deneyimleri ve bilgileri karşısında kendi ni kötü hissedebilir. Ebeveynler genellik le öğretmenlere çocuklarının problemleri
ve gelişimleri hakkında soru sorarlar ve
eğer tatmin edici cevap alamazlarsa der hal kırıklığa uğrayıp tatminsizliklerini di le getirirler (Robison, 1977, s. 446). Böy
le durumlarda öğretmenler ebeveynleri eleştirmemeli ve yeni isteklerini dinleyip
anlamaya çalışmalıdırlar. Ebeveynler ço cuklarıyla ilgilenmek için yeterli zamana sahip olmayabilirler ya da onları disipline etmeyi bilemeyebilirler. Öğretmenler bu
konularda yargılayıcı olmamalıdırlar. Öğ
retmenler aile yapısına yönelik tutum ve değerlerini gözden geçirip netleştirmen, bunu yaparken çocukların gelmesi gere ken tek ve doğru bir aile yapısı olmadığı nı unutmamalıdırlar. Öğretmenler ço
cukların okuldaki davranışlarını etkile
yen ev hayatna ilişkin faktörleri gözden kaçırmamalıdırlar (Morrisan, 1988).
Çocuğun eğitimine ailenin katıldığı
durumlarda öğretmenler çocuklar hak
kında ayrıntılı bilgi alabilirler ve böylece
öğrencilerin ilgilerini olumlu olumsuz
etkenleri, ev ortamındaki değişimleri,
aile-çocuk ihtiyaçlarının daha gerçekçi
daha duyarlı ve daha planlı olmasını
sağlayabilirler (Allen; Catron, 1993). Çalışan ebeveynin katılımı ise işinden dolayı çocuğuyla yeterince ilgileneme-
mesinden doğan stresini ve suçluluk
duygusunu azaltır. Programdaki diğer
ailelerle iletişim ebeveynlere destek sağ
lar, onları cesaretlendirir.
Çocuk da ebeveyni programa dahil edildiğinde, anne babasının eğitimine önem ve değer verdiğini daha küçük
yaşlarda görme fır satını elde eder.
Böylece okula bı rakılıp unutulma- dığı gerçeğini ya
şar (Allen; Catron, 1993).
Ailelerin eğitim
programa katılı
mıyla ebeveynin kuruma ve öğret
mene olan güveni
artabilir. Ebeveyn çocuğuyla birlikte fa
aliyetlere katılmayı eğlenceli bulabilir ve çocuğunun öğrenme intiyaçlarını bile
rek kendinden emin olur. Aynca ebe veyn katılımıyla çocuğun gelişimine yö
nelik bilgiler doğrudan ve ayrıntılı bir bi çimde alınabildiğinden öğretmen yaptığı
çalışmalarda kendini daha güvende his
seder (Read, 1987).
Ancak tüm bunların gerçekleşebilmes için öğretmen-ebeveyn iletişimi birbirin
tamamlayıcı nitelikte olmalıdır ve karşılık lı güven ortamı oluşturulmalıdır. Ebe veyn-öğretmen arasındaki ilişki açık, say
gılı, kişisel, hassas, empatik ve pozitif ol
ma niteliğini taşımalıdır (Robinson, 1977)
Okulöncesi dönemde aile-okul işbirli
ği ve ebeveyn katılımını arttırma düşün cesi özellikle Amerika’da bazı ebeveyn
çocuk programlarının oluşmasına yolaçmış-
tır. Ebeveyn-çocuk programları sosyal de
ğişimlerden etkilenen
ebeveyne destek sağlar
ve ebeveynlerinin bazı
bilgileri paylaşmaları na, arkadaş edinmele rine yardımcı olur. Bu
programlar ebeveynle rin gücünü teşvik et mek, fikirlerle bilgile
rin paylaşımını ve des
teğini arttırmak düşün
cesi üzerine yapılandı rılmıştır. Amerika Bir-
leşik Devletlerinde Nova Üniversitesinde
gerçekleştirilen Aile Merkezi’nde progra
ma dahil olan ebevey
nin sınıflara bebekle
riyle birlikte katılmala rı esas alınmaktadır.
Bu merkezde yapılan tüm eğitsel çalışmalar
da ebeveyn aktif rol al maktadır (Segal,
1987).
Ancak Türkiye’de bazı okulöncesi ku
ruluların özel uygula
KAYN AKLAR
Calron Carol. Ailen, Jan Early Childhood
Curriculum. USA: Mac millan Publishing Com pany, 1993.
Morrison, George,
Early Childhood Educa
tion Today. USA: Merrill Publishing Comp.,
1988
Read, Kotherine
Early Childhood Pror-
gams. USA: W.B Saun ders Company. 1987.
- Robinson. Helen
Exploring Teaching in
Early Childhood Educa tion. USA. Allyn and Ba con Inc., 1977.
- Kuşin, İclal, ‘Okul ön cesinde Aile ve Okul iş birliği'. YAPA 7. Oku
löncesi Eğitimi ve Yay
gınlaştırılması Semineri.
Eskişehir 1991 İstanbul:
YA-PAyayıncılık.
Segal, M. Marilyn. "Classes for Parents and Young Children: The Fa mily Center Model’
Approaches to Early Childhood Education.
(Ed. Jaipoul Roopnorine, Janies Johnson) USA: Merrill Publishing Comp., 1987. ss. 35- 47.
- Yıldıran, Güzver, "Okulöncesi Eğilimde Okul, Ano Baba ve Çev- re Arosında İşbirliğinin Sağlanması’ Okulönce
si Eğitim ve Sorunları.
Ankara: Türk Eğitim Der neği Yayınları
maları dışmda yapılanmış bir aile katı
lım programı bulunmamaktadır. Bunun la birlikte Kuşin’in 1991 yılında İstan bul’da yaptığı bir pilot çalışma sonucun da elde edilen verilere göre ailelerin okulöncesi kurumlarla karşılıklı olarak
yakın destek ve işbirliği içinde olmak is
tedikleri saptanmıştır. Bu noktada ebe veyn katılım ve okul aile işbirliğinin na
sıl gerçekleşebileceğine ilişkin bir soru
akla gelmektedir.