• Sonuç bulunamadı

1.3. ENDÜLÜS’ÜN SİYASİ TARİHİ

1.1.1. Eğitim ve Öğretimin Mahiyeti

İslam’ın doğuşundan itibaren insanın gayesinin dünya hayatında, ebedî olan ahiret hayatına hazırlanmak, güzel ahlak sahibi olmak ve hem kendisi hem de içinde yaşadığı toplum için erdemli davranışlarda bulunmak olduğuna vurgu yapılmıştır. Eğitim ve

82 Ebû Zekeriyyâ Yahyâ b. Şeref b. Mürî Nevevi, “Tehzibü’l-esma ve’l-lugat”, thk. Ali Muhammed

21

öğretim kişiyi her türlü cehaletten kurtarıp bu gayenin gerçekleşmesi için kat edilmesi gereken bir yol olarak görülmüştür.83

Endülüs’te eğitim ve öğretim, usulleri bakımından diğer İslam topraklarından birtakım farklılıklar gösterse de hedefleri açısından aynı durum söz konusudur. İslam eğitim tarihinde, Peygamberin ilim halkasında bulunan, ilimle meşgul olan sahabilerin bulunduğu ashab-ı suffe, tüm dönemlerde Müslümanlar için örnek teşkil etmiştir. Peygamberin varisleri olarak görülen ilim adamları, Endülüs’te içtimaî hayatın tanziminde önemli rol üstlenmişlerdir.

1.1.1.1. Eğitim ve Öğretim Mekânları

Endülüs’te eğitim ve öğretim mekân olarak, küttâblar, evler, cami, mescit ve saray gibi yerlerde gerçekleştirilmektedir. Dinî ilimlere dair derslerin cami ve mescitlerde yapıldığı bilinmekteyken, matematik, tıp, astronomi gibi diğer ilimlerin tam olarak nerede yapıldığı bilinmemektedir. Bunun sebebi kaynakların öğrenilen ilimlerle ilgili bilgi vermelerine rağmen öğretimin gerçekleştiği mekân ile ilgili yeterince bilgi vermemeleridir.84

Küttâblar, Endülüs’te öğrenime ilk olarak başlanılan, okuma yazma ve temel dil bilgisi kaidelerinin öğretildiği yerlerdir. Bazen cami ve mescitlere bitişik olabildiği gibi bazen de hocanın evi küttâb olarak kullanılmaktadır. Cami ve mescitler ise ders mekânları olarak kullanılan başlıca yerlerdir. Burada dinî ilimlerle alakalı öğretim yapılmaktayken diğer ilimlerle alakalı öğretim yapılıp yapılmadığı kesin değildir.85

Büyük şehirlerin ulu camilerinde geniş katılımlı dersler yapılmaktayken daha küçük mescitlerde ise daha küçük halkalar halinde dersler yapılmaktadır. Endülüslü coğrafyacılar XI. yüzyılda, Kurtuba’da 491 cami olduğunu kaydetmektedir.86

83 El-Makkarî, “Nefhu’t-Tîb” c. I, s. 217. 84İbnü’l-Ebbâr, “et-Tekmile”, c. I, s. 146.

85 Muhammed Abdulhamîd İsa, “Târîhu’t-ta’lîm fi’l-Endelüs”, Daru’l-Fikri’l-Arabî, 1982, s.162,164. 86 Ebu Ubeyd Abdullah b. Abdulazîz b. Muhammed el-Bekrî el-Endelüsî, “el-Mesâlik ve’l-memâlik”,

22

Kaynaklara göre, camilerde verilen derslerin ne zaman ve kimler tarafından yapılacağı ile alakalı bir düzenlemenin olduğu görülmektedir. Mesela Abdullah b. Sâid, Kurtuba Camiinde (ö. 436/1044) her Cuma, Müslim’in Sahih adlı eserini okutmaktaydı.87 Endülüslü öğrenciler sadece Endülüs’teki cami ve mescitlerde değil Endülüs dışındaki cami ve mescitlerde de ders almaktaydılar.88 Örneğin, İşbîliyeli hadis âlimi Muhammed b. Şureyh, (ö.476/1083) Buhari’nin Sahîh adlı eserini Ebu Zer el-Herevî’den, Mescid-i Haram’da, Babu’n-Nedve’nin yanında dinlemiştir.89

Evler ve saraylar, eğitim mekânlarından bir diğeridir. Hocaların evleri, temel eğitimin alındığı yerler olmakla birlikte, temel eğitim sonrasında alınacak ihtisas derslerinin de mekânı olabilmektedir. Cami ve mescitte çok fazla kalabalık olan ders halkaları hocaların evinde sınırlı sayıda öğrencinin katılımıyla, daha özel konuların konuşulduğu ilim halkaları olmaktadır. Örneğin İbn Abdilberr en-Nemerî (ö. 463/1071), Şatıbe’ye yerleşip vaktini tümüyle ilme adadığı dönemde, evini talebelerine açmış, ilim halkasını burada devam ettirmiştir.90

Saraylar, devletin idarî merkezi olmanın yanı sıra, yöneticilerin çocuklarının eğitim gördüğü yerlerdi. Burada verilen eğitimde, dinî ilimler ve diğer ilimlerin yanı sıra atıcılık ve binicilik konularında da eğitim verilmektedir.91

Verilen eğitimlerde hangi kaynaklardan yararlanıldığı önem arz ettiği için bir sonraki başlıkta Endülüs’te okutulan başlıca eserlere dikkat çekilecektir.

1.1.1.2. Eğitim ve Öğretim Materyalleri

Eğitim ve öğretimin gerçekleştirilmesinde ve sistematik bir hal almasında kuşkusuz hoca faktörünün yanında okutulan kitapların da önemli bir payı vardır.

87 İbn Beşküvâl, “es-Sıla”, c. I, s. 151. 88 Adıgüzel, age, s. 55.

89 Ebubekir Muhammed b. Hayr b. Ömer b. Halife el-Emevî el-İşbîlî, “Fehresetu İbn Hayr el-İşbîlî”, thk.

Muhammed Fuâd Mansûr, Daru’l-Kitabu’l-İlmiyye, Beyrût 1998, s. 131.

90 İbn Hayr, age, s. 140. 91 Adıgüzel, age, s. 58.

23

Endülüs’te eğitimin ilk basamaklarında okuma-yazma öğreniminden sonra Kur’an kıraati, tecvid ve Arap dili üzerinde durulurdu. Bu süreçte öğrenci Kur’an’ı kısmen veya tamamen ezberlerdi. Sonrasında ise Endülüs’te, ilim tahsilinde merkezi bir yer tutan eserler aracılığıyla fıkıh ve hadis tahsiline başlanırdı.92

Öğrenci hangi alanda derinleşirse derinleşsin tahsil hayatına dini ilimleri tahsil etmekle başlardı. Hadis ve fıkıh tahsili için önemli bir yere sahip olan eserlerin başında İmam Malik’in “el-Muvatta’” adlı eseri gelmektedir. Kaynakların verdiği bilgiye göre üzerine pek çok şerh yazılan “el-Muvatta’” medreselerde ezberletilen ilk kitap olarak zikredilmektedir.93

Sahnûn b. Sa’id’in (ö. 240/854) “el-Müdevvenetü’l-Kübra” adlı eseri Endülüs bir yana Kayrevan, Mağrib ve Sicilya’da Malikîlerin, fıkhî faaliyetlerde esas kabul ettikleri temel kaynaklardan biridir. Endülüs’te kadı tayinlerinde “el-Müdevvene”yi ezber bilme şartı aranmakla birlikte, fıkhî faaliyetlerde temel başvuru kaynaklarından biridir.94

Utbî’nin (ö. 255/869) el-Müstahrece adlı eseri, bu alanda kaynak kabul edilen diğer kitaplardan biridir. Endülüs’te “el-Müdevvene”den sonra en çok itibar edilen bu eser için kadı tayinlerinde ezber bilme şartı aranmıştır.95

Hadis tahsilinde ilk dönemlerde imam Malik’in “el-Muvatta” adlı eserinin üzerine yazılan şerh çalışmaları okunmaktayken sonraki süreçte Bakî b. Mahled’in (ö. 276/869) Endülüs’e getirmiş olduğu “Müsned” adlı eserle hadis çalışmaları daha ileri bir boyuta taşınmıştır.96

Bunun dışında İbn Ubeyd ve İbn Kuteybe’nin hadis usulüne dair yazılan eserlerinden başka Buhari, Müslim, Ebu Davud başta olmak üzere doğudaki hadis

92 İsa, “Târîhu’t-ta’lîm”, s. 211-213.

93 M.Yaşar Kandemir, “el-Muvatta’”, DİA, TDV Yayınları, İstanbul 2006, c. XXXI, s. 416-418.

94 Ali Hakan Çavuşoğlu, “el-Müdevvenetü’l-Kübra”, DİA, TDV Yayınları, İstanbul 2006, c. XXXI, s. 470-

473.

95 Ali Hakan Çavuşoğlu, “Utbî, Muhammed b. Ahmed”, DİA, TDV Yayınları, İstanbul 2012, c. XXXXII,

s. 237-239.

24

âlimlerinin eserlerinin Endülüs’e aktarılmasıyla, Endülüs’te bir öğrencinin okuduğu hadis kitapları zengin bir hadis literatürüne kavuşmuştur.97

Meşhur tefsir âlimi Taberî’nin eseri, yazıldıktan kısa bir süre sonra Endülüs’e girmiş ve Tefsir alanında okunan başlıca kitap haline gelmiştir. Kelâm ilmi ile ilgili, Eş’arî kelamının Endülüs’te tanındığı ve başlıca eserlerinin Endülüs’e girdiği bilinmektedir.98

Benzer Belgeler