• Sonuç bulunamadı

Dar Mükellef Kurumlarca Elde Edilen Zirai Kazançlar

I. DAR MÜKELLEF KURUMLARIN ELDE ETTİKLERİ KAZANÇ VE

1.4. Dar Mükellef Kurumlarca Elde Edilen Zirai Kazançlar

Kurumların Türkiye’de bulunan zirai işletmelerden elde ettikleri kazançlar dar mükellefiyet esasına göre vergilendirilecektir.

GVK’nun 52. maddesinde zirai kazanç ve zirai faaliyetten bahsedilmiştir. Bu madde hükmü gereğince, zirai faaliyetten doğan kazanç zirai kazançtır.

Zirai faaliyetten ise; arazide, deniz, göl ve nehirlerde ekim, dikim, bakım, üretme, yetiştirme ve ıslah yollarıyla veya doğrudan doğruya yararlanmak suretiyle nebat, orman, hayvan, balık ve bunların ürünlerinin üretilmesini, avlanmasını, avcıları ve yetiştiricileri tarafından korunmasını, taşınmasını, satılmasını veya bu ürünlerden diğer şekillerde faydalanılması anlaşılmaktadır.

Bazı nebat ve hayvan ürünlerinde üretimin doğrudan arazi üzerinde yapılmaması zira faaliyetin mahiyetini değiştirmez. Örneğin; havuzlarda balık yetiştirilmesi zirai faaliyet sayılmıştır. Bu şekildeki bir üretim toprak üzerinde yapılmamaktadır. Buna rağmen zirai faaliyet sayılmaktadır.

Aşım yaptırmak maksadıyla erkek damızlık beslenmesi, çiftçiye ait her türlü ziraat makine ve aletlerinin başka çiftçilerin zirai üretim işlerinde çalıştırılması da zirai faaliyet sayılır.

Ürünlerin değerlendirilmeleri amacıyla ve zirai üretime bağlı olarak işlenmesi de zirai faaliyete girer. Ancak bu faaliyet, aynı teşebbüsün tamamlayıcı parçasını teşkil eden bir işletmede meydana geliyorsa, bu faaliyetin zirai faaliyet sayılabilmesi için işletmenin sınai bir işletme öneminde ve genişliğinde olmaması ve faaliyetini, tamamlayıcı olduğu teşebbüsün mamullerine hasretmesi şarttır.

Satışların dükkan ve mağaza açılarak yapılması halinde, mahsullerin dükkan ve mağazaya gelince kadar geçirdikleri safhalar zirai faaliyet safhasında kalır. Çiftçiler tarafından doğrudan doğruya zirai faaliyetleri ile ilgili alım, satım işlerinin yürütülmesi için açılan yazıhaneler, faaliyetleri bu konuyla sınırlı kalmak şartıyla dükkan ve mağaza sayılmaz.

Yukarıda yazılı faaliyetlerin içinde yapıldığı işletmelere zirai işletme, bu işletmeleri işleten gerçek kişilere adi şirketler dahil, vergiye tabi olsun veya olmasınlar, çiftçi ve bu faaliyetler neticesinde istihsal olunan maddelere de mahsul denir.

Kollektif şirketlerle adi veya eshamlı komandit şirketler zirai faaliyetle iştigal etseler dahi çiftçi sayılmazlar. Zirai faaliyetle iştigal eden kolektif şirketlerin ortakları ile komandit şirketlerin komandite ortaklarının şirket kârından aldıkları paylar şahsi ticari kazanç hükmündedir.39

Dar mükellef kurumların Türkiye’de zirai kazanç elde etmiş sayılması için;

1- Zirai işletmenin Türkiye’de bulunması,

2- Zirai işletmenin işletilmesi karşılığında bir kazanç elde edilmesi, gerekmektedir.

Zirai kazancın elde edilmesinde tahakkuk esası benimsenmiştir.

Dar mükellef kurumların zirai kazançlarının, ticari kazanç gibi tespit edilmesi gerekir. Çünkü, dar mükellef kurumun Türkiye’de zirai kazanç elde edebilmesi için, her şeyden önce Türkiye’de bir zirai işletmenin varlığı ve zirai faaliyetin bu işletmede icra edilmesi gerekmektedir. VUK’un 156. maddesinde işyeri tanımı zirai işyerlerini kapsadığı ve işyeri olunca da kazanç ticari nitelik kazanacağı için bir yabancı kurumun Türkiye’de zirai kazanç elde etmesi hemen hemen imkansızdır.40

Çifte vergilemeyi önleme anlaşmalarının temel taslağı OECD Modeli’nin 6. maddesi hükmü ile tarım ve hayvancılık gelirleri yani zirai faaliyetlerden elde edilen gelirler, gayrimenkul varlıklardan elde edilen gelire dahil edilmiş ve vergilendirme yetkisini dar mükellef kurumların zirai faaliyetlerinin bulunduğu kaynak devlete vermiştir.

1.5. Gayrimenkullerin, Hakların ve Menkul Malların Türkiye’de Kiralanmasından Elde Edilen İratlar:

Türk Vergi Sistemi’nde Gayrimenkul Sermaye İradı GVK’nun 70. maddesinde tanımlanmaktadır. Söz konusu yasa hükmüne göre, 70. maddede yazılı mal ve hakların sahipleri, mutasarrıfları, zilyetleri, irtifak ve intifa hakkı sahipleri veya kiracıları tarafından kiraya verilmesinden elde edilen iratlar gayrimenkul sermaye iradı olarak tanımlanmaktadır. Bunlar:

1- Arazi, bina (döşeli olarak kiraya verilenlerde döşeme için alınan kira

bedelleri dahildir), maden suları, menba suları, madenler, taş ocakları, kum ve çakıl istihsal yerleri, tuğla ve kiremit harmanları tuzlalar ve bunların mütemmim cüzileri ve teferruatı.

2- Voli mahalleri ve dalyanlar

3- Gayrimenkullerin, ayrı olarak kiraya verilen mütemmim cüzileri ve

teferruatı ile bilimum tesisatı, demirbaş eşyası ve döşemeleri

4- Gayrimenkul olarak tescil edilen haklar

5- Arama, işletme ve imtiyaz hakları ve ruhsatları, ihtira beratı (ihtira

beratının mucitleri veya kanuni mirasçıları tarafından kiralanmasından doğan kazançlar, serbest meslek kazancıdır), alameti farika, marka, ticaret unvanı, her türlü teknik resim, desen, model, plan ve sinema ve televizyon filmleri, ses ve görüntü bantları, sanayi ve ticaret ve bilim alanlarında elde edilmiş bir tecrübeye ait bilgilerle gizli bir formül veya bir imalat usulü üzerindeki kullanma hakkı veya kullanma imtiyazı gibi haklar (Bu hakların kullanılması için gerekli malzeme ve teçhizat bedelleri de gayrimenkul sermaye iradı sayılır),

6- Telif hakları (bu hakların, müellifleri veya bunların kanuni mirasçıları

tarafından kiralanmasından doğan kazançlar, serbest meslek kazancıdır),

7- Gemi ve gemi payları (Motorlu olup olmadıklarına ve tonilatolarına

bakılmaz) ile bilimum motorlu tahmil ve tahliye vasıtaları

8- Motorlu nakil ve cer vasıtaları, her türlü motorlu araç, makine ve tesisat ile

bunların eklentileri

Yukarıda yazılı mal ve haklar ticari veya zirai bir işletmeye dahil bulunduğu takdirde bunların iratları ticari veya zirai kazancın tespitine mütellik hükümlere göre hesaplanır.

Tüccarlara ait olsa dahi, işletmeye dahil bulunmayan gayrimenkullerle haklar hakkında bu madde hükümleri uygulanır.

Vakfın gelirinden hizmet karşılığı olmayarak alınan hisseler ile zirai faaliyete bilfiil iştirak etmeksizin sadece üründen pay alan arazi sahiplerinin gelirleri gayrimenkul sermaye iradı sayılır.

1.5.1. Gayrimenkul Sermaye İratlarının Kapsamı:

Gayrimenkul sermaye iratları, gayrimenkul ve menkul mallar şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Bunlar taşınabilir ve taşınmaz şeklindeki mallar olarak anlaşılmalıdır. Taşınmaz mallar GVK’nun 70. maddesinde sayılan arazi, bina, voli mahalleri, dalyanlar bunlara ait tamamlayıcı parçalar ve eklentiler sayılabilir. Medeni Kanuna göre gayrimenkuller üzerindeki tasarruf tapu siciline tescil ile mümkündür.

GVK’nın 70. maddesinde gayrimenkul olarak tescil edilen haklar, ruhsat, markalar, patent, marka, ticaret ünvanı vb. olarak sıralanmıştır.

Günümüz vergi uygulamalarında özellikle dar mükellef kurumların vergilendirilmesinde dikkati çeken haklar royalty, lisanslar, alameti farika, ihtira beratı, know how gibi sınai haklardır. Sözkonusu haklar hakkında kısaca açıklamaya aşağıda yer verilecektir.

Benzer Belgeler