• Sonuç bulunamadı

1.7. Uzaktan Eğitim

1.7.1. Dünyada Uzaktan Eğitimin Tarihçesi

Yaşadığımız dünya sürekli bir değişim ve gelişim içerisinde olmuştur. Dünya üzerine gelen her toplum dünya medeniyeti için ortaya koymuş olduğu katkıları bir sonraki nesillere bırakmıştır. Bilim ve teknolojik gelişmelerle birlikte de insan hayatının her alanında değişim ve gelişim devam etmiş ve edecektir. Araştırmaya konu olan uzaktan eğitim kavramı da bu değişim ve gelişime ayak uydurarak eğitim alanında günümüzde adından oldukça fazla söz ettirir hale gelmiştir. Uzaktan eğitim kavramı ile birlikte eğitim artık herkesin istediği zaman ulaşabileceği, zaman ve mekân kavramının ortadan kalktığı ve öğrencilere bireysel öğrenme fırsatları sunan bir yapıya dönüşmeye başlamıştır. Bu dönüşümün arka planında ise geniş kitlelerin eğitime ulaşmak istemesi, eğitim için ayrılacak olan ekonomik bütçenin yüksek olması ve bireylerin bunu karşılamakta zorluk çekmesi ve öğretmen merkezli klasik sistemlerden öğrencinin merkeze alındığı sistemlere geçilmesi gibi durumların etkili olduğundan söz edilebilir.

Uzaktan eğitim kavramının gelişim süreci ile ilgili farklı sınıflandırmalara ulaşmak mümkündür. Fakat kavramın ortaya çıkış süreci ile ilgili elde edilen veriler, ortak görüşlerin ortaya konulduğunu göstermektedir.

Moore & Kearsley (2012, s. 24) tarafından uzaktan eğitimin gelişim süreci 5 farklı aşama olarak ele alınmış ve her aşama kendinden bir önceki aşamayı içererek gelişime devam etmiştir. Bu aşamalar:

Tablo 1.1. Moore ve Kearsley'e göre uzaktan eğitimin aşamaları

1. Aşama Yazışma-mektup yoluyla öğretim (Correspondence)

2. Aşama Radyo yayını ve televizyon yayını (Broadcast radio & television)

3. Aşama Açık üniversiteler (Open universities)

4. Aşama Telekonferans (Teleconferencing)

Uzaktan eğitimin tarihsel gelişimini İşman (2011, s. 36)’da 5 farklı evrede ele almıştır. Moore ve Kearsley’den farklı olarak İşman uzaktan eğitimin tarihçesinde ilk evreyi mektupla öğretimden önceki dönemle başlatır. Daha sonra sırasıyla mektupla öğretim evresi, tek yönlü radyo ve televizyon uygulamaları, çift yönlü radyo ve televizyon uygulamaları ve uydular ile gelecek teknolojiler evreleri uzaktan eğitimin tarihçesini oluşturmaktadır. Ayrıca her evre Moore & Kearsley (2012)’inde belirttiği gibi bir önceki evreyi kapsayarak gelişimini sürdürmektedir.

Uzaktan eğitimin gelişim süreçleri incelendiğinde aslında eğitim teknolojisi alanındaki gelişmelerle paralellik gösterdiğinden söz edilebilir (Uşun, 2006, s. 210). Her saniye gelişmekte olan teknoloji böylelikle eğitimde de kendini göstermiş ve klasik yöntemler zamanla teknolojik gelişmelerin ortaya çıkardığı yeni yöntemlerle desteklenmiştir.

Mektupla uzaktan eğitimden önceki dönemde İşman (2011, s. 37)’ın aktardığına göre öğretmen ve öğrenci arasında yüz yüze bir görüşme ve karşılıklı etkileşim olmamaktadır. Bu dönemde öğretim materyalleri öğrencilere posta hizmetleri ile gönderilir, öğrenciler gönderilen materyallere kendileri çalışır ve gönderilen sınav sorularını cevaplayarak öğretmene posta ile geri gönderir, öğretmen sınav evrakları kendisine ulaştıktan sonra değerlendirmelerini yapar ve öğrencilere yine posta yoluyla sınav sonuçlarını duyururdu.

Dünya üzerinde ilk mektupla uzaktan eğitimin izlerine 1728 yılında İsveç’te rastlanılmaktadır. 20 Mart 1728 tarihinde yayınlamış olan Boston Gazetesi’nde steno dersleri verileceğine dair bir ilan yer almıştır (Uşun, 2006, s. 210). 1833 yılında yine bir İsveç gazetesinde uzaktan eğitim ile ilgili bir kompozisyon öğretimi konulu ilan yayınlanmıştır. Ancak bu ilanlar çift yönlü iletişimden ya da herhangi bir notlamadan bahsetmemiştir. 1836 yılına gelindiğinde İngiltere’de Londra Üniversitesinde dış sınav uygulaması yapılmıştır (İşman, 2011, ss. 38-39).

Stenograf olan Isaac Pitman, 1840 yılında mektupla steno öğretmeye başlamıştır. Öğrencilere İncil’den küçük bölümlerin steno ile yazılması öğretilmiş ve öğrencilerden bu bölümlerin not verilmek üzere Pitman’a geri gönderilmesi istenmiştir

(Uşun, 2006, s. 211). 1843 yılında ise benzer çalışmalar Phonographic Correspondance Society tarafından organize edilmiştir. İlk örnekleri bu şekilde ortaya çıkan mektupla uzaktan eğitim zamanla İsveç, ABD, Almanya, İngiltere, Fransa, Danimarka, Hollanda, Malezya, Zambiya ve Nijerya gibi ülkelerinde aralarında bulunduğu geniş bir coğrafyayla birlikte dünyanın dört bir yanında, insan hayatında önemli bir yere sahip olan eğitimin her kademesinde ve türünde kullanılır hale gelmiştir.

Mektupla uzaktan eğitim uygulamalarına teknolojik gelişmelerle birlikte radyo ve televizyon sistemleri dahil olmuştur. Bu gelişmeyle mektupla uzaktan eğitim kavramı artık yerini uzaktan eğitim kavramına bırakmıştır.

Amerika’da 1912 yılında St. Josep Koleji ilk radyo yayın lisansını alarak radyo üzerinden uzaktan eğitime başlamıştır. Daha sonrasında birçok kurum lisans için başvurmuş ve 1920’li yıllarda uzaktan eğitim kurumları tarafından 176 radyo istasyonu kurulmuştur. 1920 yılının ortalarında İngiltere, 1929 yılında Çin, 1930 yılında Kanada, 1947 yılında Kolombiya ve 1949 yılında Hindistan uzaktan eğitimde radyoyu kullanmaya başlamıştır (İşman, 2011, ss. 45-48). Radyodan sonra icat edilen televizyon teknolojisi de eğitimde kullanılan teknolojilerden birisidir. Eğitimde televizyon ilk olarak 1932-1937 yılları arasında ABD’de bulunan Iowa Üniversitesi’nde kullanılmıştır (Uşun, 2006, s. 214). ABD’de eğitsel içerikli yayınlarda televizyonun kullanımı ise 1953 yılında gerçekleşmiştir. İngiltere 1957, Japonya 1961, Fransa 1966, Kanada 1980 yılında uzaktan eğitimde televizyonu kullanmaya başlamıştır. Bunun yanında dünya genelinde birçok ülke uzaktan eğitim faaliyetlerinde televizyon teknolojisini kullanmıştır (İşman, 2011, ss. 49-51). Radyonun eğitimde kullanılması ile birlikte mektupla yapılan uzaktan eğitim faaliyetlerinde harcanan zamandan tasarruf edildiğinden söz edilebilir. Zira öğretmen ve öğrencinin her etkileşiminde yer alan posta hizmetleri uzaktan eğitim süreçlerini uzatabilir. Öğretmen ve öğrencinin birebir etkileşime girememesi yine bu dönemde göz çarpan olumsuzluklar arasında yer alabilir. Televizyon da zamanla gelişerek uzaktan eğitimde önemli bir teknoloji haline gelmiştir. İlk başlarda radyo ve televizyon

sistemlerinde yaşanan teknik problemlerinde zamanla giderilmesiyle uzaktan eğitim, mektupla uzaktan eğitimden sonra kritik bir aşamayı geride bırakmıştır.

Uzaktan eğitimde öğrenen ve öğretenin etkileşime geçme konusunda yaşadıkları sıkıntılar uzaktan eğitim faaliyetlerine telekonferans sistemlerinin dahil edilmesiyle çözüme kavuşturulmuştur. Artık öğrenciler uzaktan eğitim faaliyetlerinde öğretmenleriyle birebir sesli veya görüntülü olarak etkileşime geçerek sorularını iletebilecek ve öğretmenlerde öğrencilerine anlık olarak dönüt verebilecektir. İşman (2011, ss. 53-54) telekonferans teknolojisinin uzaktan eğitime yansımasını iki aşamada ele alır. Bunlar sesli telekonferans ve video telekonferans yöntemleridir. Sesli telekonferans yöntemini ilk olarak Wisconsin Üniversitesi 1970 yılında uygularken, video telekonferans yöntemi ise ilk defa Amerika’da Ulusal Teknoloji Üniversitesinde kullanılmıştır. Genel olarak ise 1960-1995 yılları arası uzaktan eğitimde telekonferans tekniklerinin kullanıldığı zaman dilimi olmuştur. Uzaktan eğitimde telekonferans sistemini diğer tekniklerde olduğu gibi dünya üzerinde birçok ülke kullanmıştır (İşman, 2011).

Ağustos 1981 tarihi uzaktan eğitim için bir başka dönüm noktası olmuştur. Bu tarihte IBM tarafından ilk bireysel bilgisayarlar tanıtılmıştır. Şirketlerin zamanla rekabet ortamı oluşturmasıyla bilgisayar fiyatlarının ucuzlamasını sağlamış ve birçok öğrenci bilgisayar sahibi olarak derslere bilgisayar ile katılmaya başlamıştır. Bilgisayar konferans sistemi 1988 yılında ABD’nin Illinois Eyaletinde bulunan ortaokul öğrencileri için kullanılmıştır. 1980’li yıllarda bilgisayar temelli uzaktan eğitim uygulayan bir diğer ülkede Japonya olmuştur. Bilgisayar temelli uzaktan eğitim faaliyetlerinin bir diğer örneği de İngiltere Açık Üniversitesi tarafından gerçekleştirilmiştir. Bilgisayar temelli uzaktan eğitim sisteminin yanı sıra kullanılan bir diğer teknikte bilgisayar aracılığıyla uzaktan eğitimdir. Bu modelle öğretmen ve öğrenci arasında kurulan iletişim daha da hızlanmıştır. 1982 yılı itibariyle de bilgisayar aracılığı ile uzaktan eğitim dünya genelinde yayılmıştır. Günümüzde ise gelişen teknolojilerin öğretime olan katkısıyla birlikte kolej ve üniversitelerin %85’inde iletişim teknolojileri ile uzaktan eğitim dersleri verilmektedir (İşman, 2011, ss. 59-63).

Dünya üzerinde ilk olarak yazışma ile başlayan uzaktan eğitim faaliyetleri gelişen dünya sayesinde niteliklerini artırmış ve tekniklerini yenilemiştir. Bilim ve teknolojinin ortaya koymuş olduğu yeni sistemler uzaktan eğitime katkı sunmuş, eğitime ulaşmakta güçlük yaşayan bireylerin de eğitime ulaşmasını sağlamıştır. Ortaya konulan yeni iletişim sistemleri sayesinde yapılan uzaktan eğitimin kalitesinin ve niteliğinin arttığından söz edilebilir. Öğrencilerin uzaktan eğitim sürecinde ilk başlarda öğretmenleriyle iletişime geçme süreçleri çok meşakkatli iken zamanla çift yönlü modellerin ortaya konulmasıyla bu sorun çözüme kavuşturulmuştur. Günümüzde ise gelişen bilgisayar sistemleri ve internet altyapısı sayesinde birçok kurum derslerini bilgisayar aracılığıyla internet üzerinden gerçekleştirmektedir. Alan yazında ortaya konulan bilgiler göstermiştir ki uzaktan eğitim ve uzaktan eğitim faaliyetleri çok yeni olmayıp aslında köklü bir geçmişe sahiptir. Ülkeler teknolojik gelişmeleri uzaktan eğitime entegre ederek eğitim sistemlerinde kullanmış ve kullanmaya da devam etmektedir.

Benzer Belgeler