• Sonuç bulunamadı

20. yy Öncesi (1800-1950) yy Sonrası (1951 ve sonrası) Genel Ortak Paydalar

2.1.1.3. Dünya’da Termal Turizmin Analiz

Günümüzde belirli yaĢ ve gelir düzeyine sahip insanlar, sağlıklarını korumak ve rahatsızlıklarını gidermek amacıyla ulusal ve uluslararası termal turizm talebine önemli kaynak oluĢturmaktadır (Karamustafa ve diğerleri, 2009: 496). Sağlık için turizm faaliyetlerine katılma eylemi; Avrupalı toplumlarda yaygın bir Ģekilde rastlanan bir motivasyon olmasıyla birlikte, Asya ve Amerika‟lı toplumlarda bu faaliyetlere katılma oranının son yıllarda gözle görülür bir Ģekilde arttığı görülmektedir (Mueller ve Kaufmann, 2001: 5). Öte yandan termal turizme olan talebin artarak; termal turizmin son yıllarda daha popüler bir turizm türü olması, termal kaynaklara sahip olan ülkelerin bu alana dikkatlerini daha fazla vermelerine neden olmuĢtur. VatandaĢlarının sağlıklı yaĢam ve sağlığına önem veren ülkeler, mineralize termal suların bu etkinliğinin daha fazla farkına vararak, yapmıĢ oldukları yatırımlar ve tedavi üniteleri ile buna bağlı diğer kompleksler sayesinde termal turizmden önemli kazançlar elde etmektedir (Özbek, 1991: 16).

Günümüzde termal kaynaklara sahip bir çok ülke, daha fazla turist çekmek için, dinlenme, eğlenme, spor ve termalle sağlıklı yaĢamı hedef alan bu hizmetleri; turistlere daha etkin bir Ģekilde sunmak üzere birbirleriyle kıyasıya rekabete girmiĢlerdir (Güvenç, 2007: 16-17). Termal turizme yönelik talep durumları incelendiğinde bu turizm türünün hem arz, hem de talep bakımından baĢkentini Avrupa kıtası oluĢturmaktadır (Vajirakachorn , 2004: 7). Avrupa‟da 1500‟den fazla nitelikli termal merkez bulunmakta ve bu merkezlerin büyük bir kısmı farklı segmentlerdeki termal müĢteriler için değiĢik ürün ve hizmetler sunmaktadır (Radnic ve diğerleri, 2009: 75).

Termal turizmin baĢkentini oluĢturan Avrupa kıtasında termal turizmden en fazla payı Almanya almaktadır. Almanya, sahip olduğu termal arz ve talep açısından Avrupa‟nın en büyük termal turizm potansiyeline sahiptir. Almanya‟da 263 resmi belgeli termal merkez bulunmakta ve bu tesisler yılda 10 milyon turist tarafından ziyaret edilmektedir (Aksu, 2009: 34). Almanya‟da toplam termal yatak kapasitesi 750 bin civarında olup, bu tesislerde daimi statüde 280 bin iĢgören istihdam edilmektedir. Almanya‟da

aynı zamanda çok sayıda termal Ģehir bulunmakta olup bu Ģehirlerden en

gözdesi ise Bad Füssing‟dir (ÇalıĢkan, 2009: 27,

http://www.jeotermaldernegi.org.tr/termal%20i.htm, 03.03.2010). Almanya‟da termal Ģehirlerin yanına kurulan tesisler tüm yıl boyunca yüksek doluluk oranlarına sahiptir. Ülkenin farklı bölgelerinde yoğunlaĢan bu tesisler termal turizmden ülke olarak Almanya‟nın yüksek varıĢ sayısı ve gelir elde etmesine önemli derecede katkı sağlamaktadır (ÇalıĢkan, 2009: 27).

Avrupa kıtasının termal turizmde ön plana çıkan diğer bir ülkesi ise Avusturya‟dır (Radnic ve diğerleri, 2009: 75). Avusturya‟nın sağlık turizmine yönelik önemli bir geçmiĢi olmasıyla birlikte, bu ülkede termal tesisler tarafından sunulan hizmetlerin kalitesi oldukça yüksektir (Koch ve diğerleri, 2007: 1). Avusturya‟da değiĢik konsept ve içeriklere sahip 1300 termal otel ve spa merkeziyle 80 wellness tesisi bulunmaktadır. Yüksek kaliteli hizmetin yanında sunmuĢ olduğu önemli termal turizm hizmetleriyle Avrupa‟nın ikinci popüler destinasyonu olan Avusturya; termal turizmden elde ettiği gelir ile Avrupa pazarının %10'una tek baĢına sahiptir (Özbek ve Özbek, 2008: 103).

Macaristan, termal turizmi diğer turizm çeĢitleri ile iyi bir Ģekilde entegre eden ve termal turizmde önemli potansiyele sahip diğer bir Avrupa ülkesidir (Özbek, 2001: Kültür ve Turizm Bakanlığı, 04.03.2010). Macaristan‟da 1300 nitelikli termal su kaynağı üzerine kurulmuĢ, uluslararası standartlara uygun 400‟den fazla tesis bulunmaktadır (Pongrac ve Tamas, 2008, Kültür ve Turizm Bakanlığı, 04.03.2010). Bu tesislerden elde edilen gelirler, Macaristan ekonomisinde oldukça önemli bir paya sahiptir (Pongrac ve Tamas, 2008: 1; Radnic ve diğerleri, 2009: 76).

Avrupa‟da termal kaynaklardan önemli derecede pay alan diğer bir ülke ise Hırvatistan‟dır (Vajirakachorn, 2004: 23). Hırvatistan, çok sayıda nitelikli termal tesis ve termal yatak kapasitesine sahip olup; 2008 yılında bu kaynaklar 1 milyon 203 bin kiĢi tarafından ziyaret edilmiĢtir (Radnic ve diğerleri, 2009: 80; Statistical Yearbook of Croatia, 2010). Ortaya konulan bu rakam, az nüfusa sahip olan Hırvatistan açısından oldukça önemli bir turist

miktarı olup; termal turizmden elde edilen gelirler ise Hırvatistan ekonomisine termal turizmin etkisini ortaya koymaktadır (Radnic ve diğerleri, 2009: 73).

Ġtalya‟da binlerce yıllık termal kaynaklar Roma öncesi dönemden bu yana birçok hastalığın tedavisinde kullanılırken, ülkedeki toplam tesis sayısı 380, termal turizmde misafir edilen yıllık turist sayısı ise 600 bindir (Türksoy ve Türksoy, 2010: 708). Ġtalya‟da 20 farklı bölgede bulunan 380 termal merkezin önemli bir kısmı ülkenin kuzey bölümünde olup, bunu güney ve adalar bölgelerinin takip ettiği görülmektedir. Ġtalya‟da sadece termal otellerde 16,000‟den fazla iĢgören istihdam edilmektedir (Li Castri, 2009: 265).

Çek Cumhuriyeti ve Slovakya da, son yıllarda geliĢmiĢ tedavi kaplıca merkezleri kurarak; termal turizmden daha fazla gelir ve ziyaretçi elde etmeyi amaçlayan diğer iki Avrupa ülkesidir. Ġki ülkede toplam 60 tedavi edici termal merkez bulunmakta olup bu merkezler yılda 400.000‟den fazla hastaya termal tedavi hizmeti sunmaktadır (Güvenç, 2007: 47). Öte yandan Avrupa‟nın diğer küçük ülkesi Slovenya‟da ise, uluslararası standartlara uygun 15 büyük termal destinasyon bölgesi bulunmaktadır (Snoj ve Mumel, 2002: 363-364; Radnic, 2009: 76). Avrupa‟nın termal turizm alanında ön plana çıkan diğer bir ülkesi ise Fransa‟dır. Fransa denizden uzak iç kesimlerdeki sağlık merkezleriyle Avrupa‟da zengin termal turizm ürünlerine sahip ülkelerden birisidir (Keskin, 2008: 18). Fransa‟da çoğu ülkenin iç kesimlerine konumlanmıĢ uluslararası standartlara uygun 104 konaklama tesisi bulunmaktadır (Topay ve Küçük, 2010: 85). Avrupa‟da termal turizmi baĢarılı bir Ģekilde gerçekleĢtiren Ġsviçre, Alp dağlarının yakınında bulunan konumu ile zengin termal suların çıktığı ülke olup; bu ülkedeki termal tesisler yılda 800 bin kiĢi tarafından ziyaret edilmektedir (Radnic ve diğerleri, 2009: 75; http://www.jeotermaldernegi.org.tr/termal%20i.htm, 03.03.2010;).

Avrupa‟da termal turizmin analizinin yapılmasından sonra, termal turizmde ön plana çıkan diğer bir bölgenin ise Amerika kıtası olduğu ifade edilebilir. Termal turizm Avrupa kıtası gibi Amerika kıtası için de oldukça önemli bir turizm türünü oluĢturur (Vajirakachorn, 2004: 8). Bu bölgede termal turizmdeki en önemli pay ise, Amerika BirleĢik Devletleri tarafından elde

edilmektedir. ABD‟de 14.600 termal merkez bulunmakta ve bu merkezler her yıl 13 milyon kiĢi tarafından ziyaret edilmektedir. Aynı zamanda ABD‟de bu tesislerde 303.700 kiĢi daimi surette istihdam edilmektedir (Ġlban ve KaĢlı, 2009: 1277). ABD‟nin Arkansas eyaleti baĢta olmak üzere bir çok bölgesinde termal turizmin geliĢmesi ve turizmin 12 aya yayılmasına yönelik çeĢitli çalıĢmalar ve yoğun politikalar uygulanmaktadır. Uygulanan bu politika ve hedeflerin sonucunda gelecek yıllarda termal turizmde ABD‟nin daha yüksek pay alacağı tahmin edilmektedir (Vajirakachorn , 2004: 21; Ġlban ve diğerleri, 2008: 107, http://www.jeotermaldernegi.org.tr/termal%20i.htm, 03.03.2010).

Amerika BirleĢik Devletleriyle birlikte Amerika kıtasında termal turizminden önemli derecede pay alan diğer bir ülke ise Kanada‟dır. Kanada‟da toplam 2100 nitelikli termal tesis bulunmakta ve bu tesislerden yılda 1.5 milyar dolar gelir elde edilmektedir (Supapol ve Barrows, 2007: 8). 1990‟lardan itibaren Uruguay ve Arjantin de termal turizmden gelir elde eden diğer Amerika kıtası ülkeleridir. Uruguay ve Arjantin hükümetlerince jeotermal kaynakların çıkarılması ve geliĢtirilmesine yönelik gerçekleĢtirilen ortak çabaların sonucunda bu kaynaklar, gerek Arjantin gerekse Uruguay için bölgesel kalkınmanın önemli bir önceliği olmuĢ ve her iki ülkede termal tesis sayılarıyla termal bölgelerine yapılan ziyaret sayılarının artması sağlanmıĢtır (Segemar, 2002: 25-26).

Termal turizminin baĢarılı uygulamalarının gerçekleĢtirildiği diğer bir bölge ise Asya kıtasıdır. Asya‟da bulunan termal destinasyonlar özellikle Asya‟lı olmayan toplumlar tarafından önemli derecede talep görmektedir (Mielniczak ve Sinaga, 2005: 7). Asya ülkelerini bu turizmde ön plana çıkaran unsur, bu ülkelerin termal turizmle birlikte çok farklı masaj ve dinlendirici hizmetleri hedef kitlelerine sunmasından kaynaklanmaktadır. DeğiĢik içerikli hizmetlerin hedef kitleye sunulması sonucunda, Asya ülkeleri termal turizmden önemli avantajlar sağlamaktadır. Asya kıtasında termal turizmde ön plana çıkan ilk ülke Japonya‟dır (Lee ve King, 2008: 342). Japonya‟da toplam 1500 kaplıca bulunmakta ve bu kaplıcalarda yılda 100 milyon geceleme gerçekleĢmektedir (Ġlban ve diğerleri, 2008: 107; Selvi, 2008: 286). Japonya‟nın Beppu Ģehrini yılda 12 milyon kiĢi sadece termal turizme

katılmak amacıyla ziyaret etmekte olup ortaya konulan rakamlar göz önüne alındığında, termal turizmin Japonya açısından önemi tespit edilebilir (Tunçsiper ve KaĢlı, 2008: 121).

Asya kıtasında termal turizmde ön plana çıkan diğer bir ülke ise, Tayvan‟dır. Tayvan, volkanik bir coğrafya üzerinde olması nedeniyle çok sayıda kimyasalları içerisinde barındıran farklı özelliklerdeki termal sulara sahiptir (Hsieh ve diğerleri, 2008: 429). Tayvan‟da toplam 121 adet uluslararası standartlara sahip termal merkez bulunmakta olup; bu merkezleri her sene 2 milyondan fazla kiĢi ziyaret etmektedir (Chen ve diğerleri, 2011: 5). Tayland, Asya‟nın termal otel ve sağlık turizmi kapsamında ön plana çıkan diğer bir ülkesidir. Tayland‟da bulunan termal otelleri termal ve sağlık amacıyla yılda 2.5 milyondan fazla turist ziyaret etmektedir (Hirankitti ve diğerleri, 2009: 2).

Asya kıtasında termal turizm alanında ön plana çıkan diğer bir ülke ise, Malezya‟dır. Malezya açısından termal turizm yeni geliĢen bir turizm türü olmasıyla birlikte; bu turizm türü yakın bir zamandan bu yana ülkede önemli geliĢmeler göstermiĢtir (Tourism Ministry of Malaysia, www.motour.gov.my/en/statistic, 22.2.2011). Malezya‟da termal ve sağlık merkezlerinde çoğunluğu yabancı ziyaretçi olmak üzere yılda 120 binden fazla ziyaretçi gelmekte ve bu ziyaretçilerden 50 milyon dolar gelir elde edilmektedir (Dahlan, 2011: 3). Malezya turizm ofisi bu turizm türünün ülke turizmi açısından önemli bir fırsat olduğunu görerek, özellikle bu segmente yönelik yoğun ve etkin bir pazarlama ve tanıtım çabaları ortaya koymakta ve bu yönde yapılan tanıtım çalıĢmalarına ise her geçen gün daha büyük bütçeler ayırmaktadır (Health Tourism to Drive Earnings, 2.2.2011).

Dünya‟da termal turizmin analiz edilmesiyle birlikte ortaya konulması gereken diğer bir konu, bu turizm türünün dünyada çok sayıda ülke yöneticileri ve karar vericiler tarafından dikkate alınmasıdır. Günümüzde ülke yöneticileri ve karar vericiler, bu turizm türünden elde edilen gelirlerle destinasyonlarda geceleme sayılarının mümkün olduğu kadar arttırılmasını hedeflemektedir. Bu hedeflerin gerçekleĢtirilebilmesi için ülke yöneticileri ve

karar vericilerin, termal turizm üzerine çeĢitli politikalar belirlediği ve gerekli altyapı ve teĢvik imkanlarını sektör yatırımcılarına sundukları görülmektedir (Tourism Ministry of Malaysia, www.motour.gov.my/en/statistic, 22.2.2011).