• Sonuç bulunamadı

78

79 Başbakanlık İletişim Merkezi(BİMER)-Doğrudan Başbakanlık Genelgesi, 20 Ocak 2006 tarihli ve 26055 sayılı Resmi Gazete ‘de yayımlanmıştır. Genelgenin gerekçesinde “günümüz kamu yönetiminde “yönetişim” ve “yönetime katılma”

kavramlarının ön plana çıktığı” ifade edilmektedir. “Bu kavramların hayata geçirilebilmesinde vatandaşların yönetime ilişkin şikayet, talep, görüş ve önerilerini kolayca iletebilmelerine yönelik iyi işleyen, hızlı ve etkin bir sistemin kurulması”

demokrasinin sağlıklı bir şekilde işletilmesi için gerekli görülmüştür. Bu “şikayet, talep, görüş ve önerilerin derhal işleme alınıp değerlendirilmesi, sonuçlandırılması ve ilgilisine hızlı bir şekilde cevap verilmesi amacıyla da kamu kurum ve kuruluşlarının halkla ilişkiler uygulamalarına ilişkin düzenlemeler yapılması” gerekliliğinin üzerinde durulmuştur.

Genelge ile “Başbakanlığa yapılacak başvuruların yurt genelinde kabulü ve Bakanlıklar ile valiliklere yapılan başvuruların Başbakanlıktan izlenmesi” amaçlanmış ve “Türkiye genelinde aranabilir bir telefon numarası tahsisi ile bir bilgi işlem programı kurulması” öngörülmüştür. “Böylece vatandaşlar tarafından yapılan yazılı ve sözlü başvuruların gereğinin yapılması amacıyla ilgili kamu kuruluşu veya birimine ulaştırılması, en kısa sürede cevap verilmesi, gecikme halinde ilgili birimin uyarılması, bütün bunların bir otomasyon içinde yürütülmesi, istatistiksel verilerin alınması ve merkezden denetlenmesi” amaçlanmaktadır.

Literatürde CİMER’i kamu yönetiminde bir inovasyon örneği olarak ele alan çalışmalar mevcuttur. İnovasyon, İktisat Terimleri Sözlüğü’nde “yenilik”, Güncel Türkçe Sözlük’te “yenileşim” olarak tanımlanmıştır. Genellikle özel sektör için kullanılan bu kavram, kamu sektörüne uyarlandığında vatandaşa bilmedikleri ya da var olan bir hizmetin yeni niteliğinin uygulanmaya konması, yeni bir organizasyona sahip olması anlamı taşımaktadır (Gökçe, 2016: 106). CİMER’i kamu yönetiminde inovasyon örneklerinden gören Şengül, inovasyon kavramını kamu sektöründe

80

“teknolojik, sosyal ve örgütsel olmak üzere üç şekilde” ayırmış ve kavramı daha çok

“teknolojik yeni bir ürün ve yöntem olarak, eskiye oranla daha yüksek performans geliştirmesi” olarak ele almıştır. Çalışmasında bu bağlamda Türkiye’de son dönemde inovatif çalışmaların hızlandığı ve kamu sektöründe öne çıkan inovatif örneklerden10 birinin de CİMER olduğu tespitini yapmıştır (Şengül, 2015). Karkın ve Zor da

“vatandaş-idare etkileşimi bağlamında bilgi edinme hakkı” ile ilgili çalışmalarında, CİMER’i “idarede bir inovasyon” örneği olarak ele almaktadır. Çalışmada, inovasyon kavramı çerçevesinde günümüz halkla ilişkiler anlayışındaki gelişim de bu süreçle ilişkilendirilmiştir. CİMER, “vatandaş ile idare arasındaki geleneksel tek yönlü ilişkinin, çift yönlü ilişkiye dönüşmesini sağlamaktadır.” Bu etkileşim sayesinde de idarenin ihtiyaç duyduğu inovatif dönüşümü sağlayacağı ve vatandaşların CİMER aracılığıyla istek, öneri ve şikayetlerini kurumlara bildirmeleri yönetime katılmalarını ve yönetişimin gerçekleşmesini sağlayacağı öne sürülmektedir (Karkın ve Zor, 2017).

Grafik-3: CİMER’e yıllara göre başvuru sayıları

Kaynak: BİMER (2018), Yıllara Göre Başvuru Sayıları, 23.04.2018 tarihinde BİMER:

“https://www.bimer.gov.tr/bimer-sayisal-verileri” adresinden alındı.

10 E-Devlet ve UYAP diğer inovatif örneklerdir (Şengül,2015).

129297 137716 217859 384852

649115

822287 866885

1168853 11240051267665

1729952

0 200000 400000 600000 800000 1000000 1200000 1400000 1600000 1800000 2000000

2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015 2016

YILLARA GÖRE BAŞVURU SAYILARI

81 Grafik-3’te CİMER’e yıllar itibariyle yapılan başvuruların sayısal verileri verilmiştir. Bu verilere bakılarak, CİMER’e yapılan başvuruların yıllar itibariyle artış gösterdiği görülmektedir. Başvurularda yaşanan bu artış sistemin yaygınlaştığının bir göstergesi olarak değerlendirilebilmektedir. Sistemin yaygınlaşması, başvurulara yapılan dönüşler ve işlemler ile sorulara ve sorunlara verilen yanıtlarda halk arasında cevaplanma ve sorunlarına çözüm üretilme hususunda güven oluşturmasının bir sonucudur. Diğer taraftan başvuruların sürekli artması aynı konularda yapılan başvurulara üretilen çözümlerde süreklilik sağlanmadığının göstergesi olarak da değerlendirilebilmektedir. Başvurularda yaşanan sürekli artışta diğer bir etken de kamu kurumları kanalıyla CİMER’in tanıtımının fazlaca yapılmış olmasıdır. Bakanlıklar resmi internet sayfalarında CİMER reklamlarına yer vererek bireyleri istek, öneri ve şikayetleri için CİMER sayfasına yönlendirmektedir. Bu da CİMER’in bireylerin kolay erişim sağlanan bir sistem olması nedeniyle sıkça kullanmaya başladıkları bir mekanizma olmasını sağlamaktadır.

Başvurulara yapılan işlem sayılarına bakıldığında ise 2014 yılında 2.766.360, 2015 yılında 3.859.240 ve 2016 yılında 6.159.734 olduğu görülmektedir. Kurum bu başvurular neticesinde en çok başvurulan üç konuyu kamu/özel sektör çalışanları, emniyet-güvenlik hizmetleri ve mahalli hizmetler olarak tespit etmiştir (BİMER, 2018).

Bir kurumun sorun alanlarını tespit etmiş olması halkla ilişkilerin örgüt ve çevresi arasında sağlanacak bütünleştirme amacının yerine getirilmesini sağlayacak dönüşümlerin yapılmasını da kolaylaştırmaktadır (Yağmurlu, 2007: 74).

CİMER bir halkla ilişkiler uygulaması olarak çeşitli ödüllere layık görülmüştür.

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) ve Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) tarafından “2006 yılı e-TR Ödülleri” kapsamında “Kamudan Kamuya e- Hizmetler”

kategorisinde, TÜHİD-2007 “6. Altın Pusula Halka İlişkiler Ödülleri” kapsamında “e-İletişim” kategorisinde ödüllendirilmiştir. Ayrıca 4. Avrupa e-Devlet Ödülleri

82 yarışmasında Vatandaşlara Yönelik e-Devlet Uygulamaları kategorisinde “İyi Uygulamalar” listesine seçilmiştir. Son olarak da Boğaziçi Üniversitesi Yöneticileri Vakfı tarafından “ Özgün İyi Yönetim Uygulaması” olarak seçilmiştir (BİMER, 2016).

Türkiye’nin bilgi toplumuna dönüşümünü ve elektronik devlet sisteminin işleyişini hızlandırmak amacıyla başlatılan CİMER uygulaması, 32.068 kullanıcı ile 25.738 kurum ve kuruluşun alt birimlerinde hizmet sunmaktadır. Elektronik ortamda verdiği hizmetler ile kamusal iletişimde coğrafi uzaklığı, kurum ve kuruluşlar ile iletişimi anlık veya günlük mesafeye indiren uygulama, devletin hizmet sunumunda vatandaş odaklılığını da ön plana çıkaran bir halkla ilişkiler uygulaması olarak kabul edilmektedir (Turan vd. , 2015: 219).

CİMER incelenen kurumlar içerisinde başvuru sayıları göz önünde bulundurulduğunda en çok kullanılan mekanizma olduğu anlaşılmaktadır. Hatta diğer kurumlardan rol çaldığı bile söylenebilmektedir. Bunun bir nedeni halkın Cumhurbaşkanının şahsına ulaşıyor izlenimine kapılmasıdır. Halbuki başvurular ilgili makamlara yönlendirilmektedir. Burada CİMER’in verimliliğine etki eden diğer bir etmende CİMER’den gelen yazıların ilgili kurum personelince cevaplanması ve bütün kurumlar için bu hususta tek ve ortak bir politika belirlenmemiş olmasıdır. Bu da kurum yöneticilerinin bu konudaki kendi politikalarının CİMER’in işleyişi üzerinde etkili olmasına imkan vermektedir.

CİMER, halk tarafından yaygın kullanılan bir uygulama olmasına karşın bir halkla ilişkiler uygulaması olarak halk-devlet bütünleşmesini sağlayacak verimliliğe ulaşması CİMER’in sadece bir şikayet mekanizması olarak algılanmasının ötesine geçilmesi ile mümkün olacaktır. CİMER, bir şikayet kanalı olması dışında istek ve önerilerin de ulaştırılabildiği bir düzenlemedir. İstek ve önerilerin de bu kanal yolu ile ulaştırılması yönetime katılmayı, ortak olmayı sağlayabilecektir. Bu şekilde bir

83 katılımcılık için halkın öncelikle buradan yapacağı önerilerin hayata geçirilebileceği inancına sahip olması gerekmektedir. Bu inancı oluşturmak ise kurumun faaliyetlerine bağlıdır.