• Sonuç bulunamadı

Bor Kazası’nda Vakıflar

Toplumun sosyo-ekonomik ihtiyaçlarından birini karşılamak hedefine yönelik olan vakıflar, toplumu ayakta tutan en önemli müesseselerden birisidir (Bülbül, 2009:181). Öyle ki fethedilen şehirler vakıf sisteminden yararlanılarak yeni bir anlayışla imar edildiği gibi, ıssız kervan yolları geçitlerinde ve önemli tutunma merkezlerinde yeni yerleşim birimleri kurulmuştur, bu merkezler ise vakıflar sayesinde daha da gelişmiştir (Öztürk, 2002: 436).

Osmanlı Devleti’nde günün şartlarına ve ihtiyaçlarına göre her alanda vakıfların kurulduğu görülmektedir. Devletin sosyal yönünü oluşturan vakıflar, toplumun zaruri ihtiyaçlarının karşılanmasında önemli rol oynamıştır. Memleketin ekonomik ve sosyal yapısının gelişiminde işlevleri düşünüldüğünde vakıf kurumlarının önemi daha iyi anlaşılacaktır.

Vakıf kelime olarak sahibi bulunduğu bir mülkü toplumun menfaatine ebedi olarak dahsis etmek şeklinde ifade edilmektedir (Pakalın, 1983: 577). Vakıf kelimesi mevkûf yani vakıf şartlarının konusu teşkil eden menkûl ve gayrimenkul malları ifade etmek için de kullanılmıştır. Bu anlamda vakıflar iki kısma ayrılmaktadır. Bunlardan ilki bizzat kendisinden yararlanılan vakıflardır ki, bunlara “müessesât-ı hayriye” adı verilmektedir. Mabetler, mektepler, medreseler, imaretler, zaviyeler, kütüphaneler, misafirhaneler, köprüler, hastaneler, çeşmeler ve sebiller bunlardandır. Diğeri ise birinci kısımda ifade edilenlerin sürekli ve düzenli bir şekilde işlemesini sağlayan bina, arazi, para ve bunların benzeri gelir kaynaklarını teşkil eden vakıflardır. Bunlara Osmanlıda “asl-ı vakf” denilmekte idi (Sak, 2005: 2).

Toplumların temelinde yardımlaşma, dayanışma ve paylaşım yer almakta ve bu unsurlar devletleri güçlü kılmaktadır. Osmanlı Devleti’nde yardımlaşma büyük öneme sahipti. Bu nedenle vakıfların devletin kuruluşu ile birlikte gelişme gösterdiğini görmekteyiz. Daha kuruluş döneminde vakıflara yer verilmiş, devletin gücü oranında vakıfların sayısı artmıştır. Yardımlaşmanın ve sosyal devlet olmanın

gereği olarak vakıfların Osmanlının en güçlü olduğu dönemde zirve yaptığı tespit edilmiştir (Yediyıldız, 1986: 153-172).

Osmanlı Devleti’nde vakıfların daha çok maddi yönden güçlü olan kişilerce kurulduğu, bunların başında da sultanların ve devlet adamlarının geldiği görülmektedir. Devlet kudret ve salahiyetlerinin mutlak sahip ve temsilcisi olan sultanların özel bağış ve müsaadeleriyle bazı büyük devlet adamları tarafından kurulmuş vakıflar da bulunmaktadır (Barkan ve Meriçli, 1988:122). Bor’da Veziriazam Sokullu Mehmed Paşa ve zevcesi Đsmihan Sultan’ın kurduğu vakıf buna güzel bir örnektir (BOA.C.EV. 15937/313).

Vakıfların en iyi şekilde hizmet verebilmesi ve varlığını uzun süre koruyabilmesi için de tedbirler alınmıştır. Gerekli şartlar ve vakfa tahsis edilen mallar vakfiyelerde belirtilmiştir. Ayrıca vakıflarda mütevellinin kim olacağını ve kimlerin çalışacağını, özelliklerini, sayılarını, yapacakları işleri ve bunlara ödenecek ücretleri bizzat vakfı kuranlar tespit etmiştir. Vakıfta çalışacak olanlar bu şartlara göre atanır ve vakfiyede belirtilen şartlara göre hizmet verirlerdi. Vakıf kurucuları tesis ettikleri vakıfların iyi yönetilmesi için işin niteliğine göre görevlendirdikleri kimselerde belirli vasıflar ve toplumsal normlar aramışlardır (Yüksel, 2002:466- 467). Belgelerde geçen “lede’l-imtihân istihkāk-ı nümâyân olmağla” ifadesi bu durumu göstermektedir (VAD.No: 542, vr.33b).

Bor Kazası merkezinde ve köylerinde bulunan bütün camilerin, mekteplerin, medreselerin ve zaviyelerin vakıfları bulunmaktadır. Bunların dışında sadece vakıf adına atama yapılan müstakil vakıflarla ilgili birtakım atama kayıtları tespit edilmiştir. Bu sebeple vakıflarla ilgili bilgiler aşağıda verilecektir.

II.I.I.Bor Merkezindeki Vakıflar

II.I.I.I. Karaca Mahallesi Avarız ve Çırağı Vakfı

Osmanlı döneminde mahallede oturan fakirlerden ölenlerin defin masrafları, mahallenin sokak, kaldırım, su yolları gibi ortak yerlerin yapım ve onarımları için kurulmuş vakıflara avarız vakfı denirdi (Pakalın, 1983:114). Bor Kasabası’ndaki bazı

mahallelerde avarız ve çırağ vakıfları bulunuyordu. Bunlardan biri Karaca Mahallesi Avarız ve Çırağı Vakfı’dır.

Karaca Mahallesi Avarız ve Çırağı Vakfı’na nazır atamaları yapılmıştır. Karaca Mahallesi Avarız ve Çırağı Vakfının nazırı olan Hacı Mustafa’nın elinde beratı olmadığından Rebiülevvel 1182 / Temmuz-Ağustos 1768’de berat verilmiştir (VAD.No:1076, vr.61a).

II.I.I.II. Đbn Sırrı Mahallesi Avarız ve Nukud Vakfı

Đbn Sırrı Mahallesi’nde bulunan Avarız ve Nukud Vakfı’nın nazırı olmadığından kadı Abdurrahman’ın arzıyla H. 1129 / M. 1716-1717’de Hacı Hüseyin nazırlığa tayin edilmiştir (VAD.No:1133, vr.76b).

II.I.I.III. Sofyan Mahallesi Vakfı

Sofyan Mahallesi Vakfı’na adı geçen mahalle sakinlerinden toplanan vakıf eşyaların mütevellisi olan Halil’in oğlu Seyyid Đbrahim’in vefatıyla yerine 16 Cemaziyelevvel 1217 / 14 Eylül 1802’de oğlu Seyyid Mustafa mütevelliliğe tayin edilmiştir (VAD.No:539, vr.44b). Seyyid Mustafa’nın vefatı ile yerine Zilkade 1218 / Şubat-Mart 1804’te oğlu Seyyid Đbrahim mütevelliliğe atanmıştır (VAD.No:539, vr.44b). Seyyid Đbrahim’in vefatı ile yerine 22 Safer 1221 / 11 Mayıs 1806’da oğlu Seyyid Halil mütevelliliğe tayin edilmiştir (VAD.No:539, vr.46a).

II.I.I.IV. Mahmud Efendi Vakfı

Süfla Kadı diye bilinen Mahmud Efendi’nin evlatlık şartıyla vakfeylediği vakfın mütevellisi olan Akif’in vefat etmesi ile yerine kadı Osman’ın arzıyla Zilkade 1154 / Ocak-Şubat 1742’de Şerif Hatice Hatun mütevelliliğe tayin edilmiştir (VAD.No:1079, vr.98a). Mahmud Efendi Vakfı’nda evlatlık şartıyla mütevelli olan Seyyid Ahmed’in ataması H.1172 / M.1758-1759’da Sultan III. Mustafa’nın cülusu ile yenilenmiştir (VAD.No:1097. vr.31a).

II.I.I.V. Hacı Esad Vakfı

Hacı Mahmud Mahallesi sakinlerinden Abdülkadir’in oğlu Hacı Esad’ın H.1096 / M.1684-1685 tarihli vakfiyesinde, Unpazarı civarındaki han ve dört adet dükkânı vakfeylediği ve bunlardan hanın kirasından elde edilen gelirlerin Hacı Mahmud Mahallesi’nde Hacı Mahmud’un yaptırdığı camide ne şekilde kullanılacağı ve vakfın mütevelliliğine de oğlu Mehmed Efendi’yi tayin eylediği bilgileri yer almaktadır (VAD.No:618, s.66). Bu taksimat Hacı Mahmud Camii kısmında aktarılmıştır. Bundan başka Hacı Esad Vakfı ile ilgili bir adet belge tespit edilebilmiştir. Abdülkadir oğlu Hacı Esad Vakfı’nda evladiyet ve meşrutiyet üzere mütevelli olan Esad Efendi’nin vefat etmesi ile yerine 8 Muharrem 1259 / 8 Şubat 1843’te oğlu Abdullah mütevelliliğe tayin edilmiştir (BOA.C.EV.27/1339).

II.I.I.VI. Kemal Efendi Vakfı

Köprü muzafatından Kemal Efendi Vakfı’nın mütevellisi olan Mehmed’in ataması Receb 1103 / Mart-Nisan 1692’de Sultan II. Ahmed’in cülusu ile yenilenmiştir (VAD.No:1141, vr.68b).

Kemal Efendi Vakfı’nda bir akçe ile dersiâm olan Mustafa’nın yerine Zilkade 1111 / Nisan-Mayıs 1700’de Đbrahim ve Kemal dersiamlık görevine tayin edilmişlerdir (VAD.No:1141, vr.69a).

II.I.II. Köylerdeki Vakıflar

II.I.II.I. Ahi Mahmud Vakfı

Ahiler Köyü’nde bulunan Ahi Mahmud Vakfı’nda evlatlık üzerine mütevellisi olan Seyyid Süleyman’ın ataması, naib Ahmed arzıyla Zilhicce 1107 / Temmuz 1696’da Sultan II. Mustafa’nın cülusu ile yenilenmiştir (VAD.No:1140, vr.85b). Ahi Mahmud Vakfının mütevellisi olan Seyyid Süleyman’ın ataması Rebiülevvel 1120 / Mayıs-Haziran 1708’de Sultan III. Ahmed’in cülusu ile yenilenmiştir (VAD.No:1133, vr.75a).

II.I.II.II. Ahmed Vakfı

Ahmed Vakfı Kargah Köyü’nde bulunmakta idi. Ahmet Vakfı’nın mütevellisi olan Süleyman’ın vefat etmesiyle yerine 22 Safer 1203 / 22 Kasım 1788’de Mehmed mütevelliliğe tayin edilmiştir (VAD.No:1074, vr.38a). Vakfın mütevellisi olan Mehmed’in H. 1203 /M. 1788-1789 yılında görevi bırakması ile yerine Seyyid Mehmed’in oğlu Seyyid Mustafa mütevelliliğe tayin edilmiştir (VAD.No:537, vr.56b). Ahmed Vakfı’nın mütevellisi olan Seyyid Mehmed’in oğlu Seyyid Mustafa’nın H. 1204 / M. 1789-1790’da görevden ayrılması ile yerine Musa’nın oğlu Mehmed mütevelliliğe tayin edilmiştir (VAD.No:537, vr.57a).

II.I.II.III. Tahiraldı Vakfı

Kazlı Mescid Köyü’nde bulunan Tahiraldı Vakfı’nda mütevelli ve kayyım olan Şeyh Ahmed’in beratı Receb 1103 / Mart-Nisan 1692’de Sultan II. Ahmed’in cülusu ile yenilenmiştir (VAD.No:1141, vr.68b). Merhum Tahiraldı Mescidi’nin vakfında mütevelli ve şeyh olan Ahmed’in beratı Safer 1112 / Temmuz-Ağustos 1700’de Sultan II. Mustafa’nın cülusu ile yenilenmiştir (VAD.No:1141, vr.69a). Tahiraldı Mescidi’nde mütevelli ve şeyh olan Ahmed’in vefat etmesi ile yerine Şevval 1117 / Ocak-Şubat 1706’da oğlu Mehmed mütevelli ve şeyhliğe tayin edilmiştir (VAD.No:1141,vr.70b).

Bor’da Tahiraldı Şeyh Hamza’nın evladına vakf eylediği Kazlı Mescid Köyü’nde görevde olan Süleyman’ın eski beratı Receb 1113 / Aralık 1701’de Sultan II. Mustafa’nın cülusu ile yenilenmiştir (VAD.No:1141, vr.69a).

Benzer Belgeler