• Sonuç bulunamadı

BELEDİYELERİN SORUMLULUKLARI

Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Politika Yaklaşımı Çerçevesinde Türkiye'de Belediyelerin Hukuksal

BELEDİYELERİN SORUMLULUKLARI

Dünyada her beş, Türkiye’de ise her üç kadından birisinin şiddete maruz kaldığı düşünüldüğünde kadınların en önemli sorunlarından birisinin ka-dına yönelik şiddet olduğu söylenebilmektedir38. Bu sorunla mücadele kapsamında 2000’li yıllarda Türkiye’de bir dizi sosyal, siyasi ve hukuksal geliş-me yaşanmıştır. Bu adımlardan önemli bir tanesi de 2006 tarihli 17 sayılı Başbakanlık Genelgesi’si-dir; çünkü bu belge devletin kadına yönelik şiddet-le mücadeşiddet-lede sorumluluğunu açıkça kabul ettiği ilk belgedir39.

38 WHO, Multi-counrty Study on Women’s Health and

Domes-tic Violence Against Women Initial Reports on Prevelance, He-alth Outcomes and Women’s Responses, WHO, 2005; ALTINAY,

Ayşegül, G./ARAT, Yeşim, Türkiye’de Kadına Yönelik Şiddet, Pun-to, İstanbul, 2007.

39 UYGUR, Gülriz, “2006 tarihli 17 sayılı Sayılı Başbakanlık Ge-nelgesi Işığında Kadına Yönelik Şiddeti Önlemeye Yönelik Devletin

Kadınlara ve çocuklara yönelik şiddetle ve na-mus cinayetleriyle mücadele kapsamında çıkartı-lan bu Başbakanlık Genelgesi’nde, kadınlara yöne-lik şiddet içeren eylemlerle mücadele, bir devlet politikası olarak benimsenirken bu konuda sorum-lu kurusorum-luşlar belirtilmiş ve bunlarla işbirliği içinde olunması gerekliliğinin altı çizilmiştir. Bu sorumlu kuruluşlardan birisi de yerel yönetimler/belediye-lerdir. Örneğin, Genelge’nin 14. maddesine göre yerel yönetimler “kent planlanmasında, sokak ve parkların iyi aydınlatılması ve kadınların acil şiddet hatlarına kolay ulaşılabilmesini sağlamak amacıy-la telefon kulübelerinin sayıamacıy-larının arttırılması gibi kadına yönelik şiddetin önlenmesi konusunda ge-rekli hizmetlerin sunulması”ndan sorumludur. Bu genelgeye göre kadına yönelik şiddetle mücadele ve namus cinayetlerinin önlenmesi amacıyla yerel yönetimler, koruyucu ve önleyici tedbirlerin alın-masında, hizmet kurumları oluşturulmasında ve kurumsal hizmetler verilmesinde, eğitim hizmet-lerinde, “sorumlu kurum” veya “işbirliği yapılacak kurum” olarak belirtilmektedir. Genelgeye göre yerel yönetimlerin sorumlu tutulduğu hizmetler; kadınların istihdam ve ekonomik problemlerini çözmek, kadınların eğitim seviyesini ve bilinç dü-zeyini arttırmak, şiddete uğrayan kadınları ko-rumak ve toplumda bu sorunla mücadele etmek şeklinde ifade edilmiştir40.

Genelge’de belirtilen çözüm önerileri; “koru-yucu önleyici tedbirler, hizmet kurumları, sağlık, hukuk ve eğitim” başlıkları şeklinde sınıflandırıl-mıştır. Yerel yönetim ve belediyeler de bu hizmet ve sorumlulukların sadece koruyucu önleyici ted-birler, hizmet kurumları ve eğitim tedbirleri baş-lıkları altında ele alınmıştır. Nitekim kadınların eği-timlerini tamamlayabilmeleri ve aktif iş hayatına katılabilmeleri için ihtiyaç duydukları yuva, kreş, bakım evi gibi destek hizmetlerinin sağlanması, okur-yazarlık kursları oluşturulması, kız çocukla-rının eğitimine destek verilmesi, bilgilendirme ve farkındalık için broşür dağıtılması, kadın hakları, Ödevi: Değişen Devlet Anlayışı mı?”, Birkaç Arpa Boyu… 21.

Yüz-yıla Girerken Türkiye’de Feminist Çalışmalar: Prof. Dr. Nermin Abadan Unat’a Armağan Cilt 2 (der. S. Sancar). Koç Üniversitesi

Yayınları, İstanbul, 2011, (s. 883-913).

40 2006 tarihli 17 sayılı Sayılı Çocuk ve Kadınlara Yönelik

Şiddet Hareketleriyle Töre ve Namus Cinayetlerinin Önlenmesi İçin Alınacak Tedbirler konulu Başbakanlık Genelgesi, T.C.

toplumsal cinsiyet rolleri hakkında kadına yönelik güçlendirici çalışmalar yapılması, toplumsal cin-siyet eşitliği eğitimi verilmesi, kadın sığınma ev-lerinin nitelik ve niceliksel kalitesinin arttırılması ve desteklenmesi, şiddet gören kadınlara geçici konut tahsisi yapılması, rehberlik ve danışmanlık hizmeti verilmesi, kadına yönelik şiddetle müca-dele için bilinç yükseltme ve eğitim çalışmalarının yanı sıra kamuoyu araştırma ve çalışmalarının gerçekleştirilmesi ve veriler toplanması benzeri pek çok uygulama ve kararda yerel yönetimler, sorumlu ve işbirlikçi kurum olarak gösterilmekte-dir. Özellikle, kadın sığınma evi ve kadına yönelik şiddetle ilgili başvuru merci olarak ulaşılacak ilk kademe olarak yerel yönetimlerin görüldüğü an-laşılmaktadır. Ancak belediyelerin bu sorumluluk-ları yerine getirmede çok da başarılı olmamasorumluluk-ları, bu düzenlemelerin etkin şekilde hayata geçiril-mediğini ve bu konuda eksik bir düzenleme ve denetleme mekanizması olduğunu göstermekte-dir. Yasal düzenlemelerin varlığı önemli ve öncü adımlardan birisi olmasına rağmen, uygulamaya yansıtılmadığı takdirde etkin bir çözüm için elbet-te yeelbet-terli olamayacaktır.

SONUÇ

Yerel siyaset ve yönetim, toplumsal yaşamı ve bi-reylerin gündelik hayatlarını daha yakından etki-leyen kararları almaktadır. Bu nedenle toplumsal cinsiyet temelli farklılıkların ve önceliklerin, yerel yönetimlerde daha belirgin olması gerektiği savu-nulmaktadır41. Nitekim sosyal yaşam alanının dü-zenlenmesinden sorumlu olan en küçük siyasi bi-rimleri kapsayan yönetim bibi-rimleri yereldir. Soka-ğın ya da mahallenin yaşam alanı içinde bu etkiyi görece daha çok hissedenler, hizmetlerden daha çok faydalanacaklar, toplumsal cinsiyet rollerin-den ötürü kadınlardır. Diğer bir deyişle, yerel yö-netimler hem erkek hem de kadın ihtiyaçları göz önünde bulundurularak dizayn edilmeli ve sorum-luluklarını bu bilinçle yerine getirmelidir. Örneğin İngiltere, İspanya, Hollanda, Yunanistan, Belçika gibi ülkelerde yerel düzeyde eşitlik politikaları-na verilen önem sayesinde kadınların merkezi 41 ALKAN, 2005; NYIRI, Zsolt/ VENGROFF, Richard, “The Gender Gap in Local Political Leadership: The Case of Central and Eastern Europe ”, the 2004 Annual Meeting of the American Political

Science Association (2-5 Eylül 2004), Chicago, USA, 2004, s.

3–4; WEDEL Heidi, Siyaset ve Cinsiyet,(C. Kurultay, Çev.). Metis Yayınları, İstanbul, 2001; Clarke ve diğerleri, 1995.

politikalara yabancılaşması ve bu politikaların eli-tist sonuçları önlenebilmiştir42. Nitekim hem ulus-lararası sözleşme ve kararlar, hem ulusal kararlar hem de demokratik toplumun gerekliliği siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik her türlü alanda top-lumsal cinsiyet eşitliği duyarlılığının ana plan ve programlara yerleştirilmesinde devlet kurumları-na, kuruluşlarına ve siyasilere önemli sorumluluk-lar yüklemektedir. Bu gelişmelere paralel osorumluluk-larak Türkiye’de de toplumsal cinsiyete duyarlı politika ve hizmetler gerçekleştirme bilinci, ağırlıklı olarak 2000’li yıllarda devletin gündemini meşgul ede-cek noktaya ulaşmıştır. Bu bağlamda Türkiye’de hem siyasal hem de hukuksal pek çok gelişme gerçekleşmiştir. Bunların başında da yerel yöne-timlerin ve yöneticilerin bu sürece dahil edilmesi-nin gerekliliğine dair müdahale ve düzenleme giri-şimleri gelmektedir. Nitekim Türkiye’de kadınların statüsünü güçlendirmekten ve toplumsal cinsiyet eşitliği yönünde politikalar üretmekten sorumlu olan KSGM, 2006, 2008 ve 2012 tarihlerindeki Eylem Planları’nın hepsinde, yerel yönetimlere ve belediyelere düşen sorumluluk ve yetkilerin sıklık-la altını çizmekte ve bunsıklık-ların teşvik edilmesi ge-rektiğini belirtmektedir. Ancak pek çok araştırma, Türkiye’de kadınların yerel yönetimler tarafından sunulan hizmetlere çok az ulaşabildiğini ve yerel hizmetlerin kadınlar düşünülmeden uygulandığı-nı göstermektedir43. Bu çalışma Türkiye’de yerel yönetimlerde toplumsal cinsiyete duyarlı politika konusundaki bu eksikliklere dair yasal ve siyasal düzenlemelerin getirdiklerini ortaya koymaya çalışmıştır.

Şunu da belirtmek gerekmektedir. Yasal ve siyasal düzenlemeler, genellikle “olması gerekeni ve bunun yasal ve siyasal olarak nasıl yapılması gerektiğini” söylerler; ancak bu metinler “olması gereken” alanı düzenlediği için, bu metinlerde ya-zılanların o toplumda var olduğunu sanmak yanlış-tır”. Aksine bu alanlardaki sorunlar ve düzenleme eksiklikleri nedeniyle yasalaşır ve siyasal alanda 42 SANCAR ÜŞÜR, Serpil, Siyasal Yaşam ve Kadınlara Destek

Politikaları, KSGM Yayınları, Ankara,1997, s. 19–20.

43 ALKAN, 2005; KARDAM, Nuket, Turkey’s Engagement with

Global Women’s Human Rights, Ashgate Publishing, Burlington,

USA, 2005, s. 146; BİRLEŞMİŞ MİLLETLER NÜFUS FONU, Kadın

Dostu Kentler Projesi 2006-2010, Birleşmiş Milletler Kadın

ve Kız Çocuklarının İnsan Haklarının Korunması ve Geliştirilmesi Ortak Programı (BMOP), Türkiye, http://www.kadindostukentler. com/indextr.html.

Hacettepe Hukuk Fak. Derg, 3(1) 2013, 31–44 43

gündeme gelirler44. Bu araştırmada ele alınan bel-geler, bu alandaki düzenlemelerin gerekliliğinin kısmen de olsa farkında olunduğunu göstermek-tedir. Ancak bu konuda açık bir çözüm ve uygula-manın hala eksik olduğunu da ortaya koymaktadır. Örneğin KSGM’nin Eylem Planları’nda ve 2006 tarihli 17 sayılı Başbakanlık Genelgesi’nde sıklıkla yerel yönetim ve yöneticilere önemli sorumluluk-lar düştüğü belirtilmektedir; ancak 2005 tarihli 5393 sayılı Belediye Kanunu’nda, kadın sığınma evi açma dışında, bu tür politika ve önerilere dair somut bir hukuksal düzenleme hala yapılmamış ve belediyelere bu konularda görev verilmemiştir.

O nedenle Türkiye’de yerel siyasette, toplum-sal cinsiyet gereksinimlerine ve eşitsizliklerine du-yarlı yaklaşımların geliştirilmesi, buna yönelik hu-kuksal ve siyasal düzenlemeler yapılması gerekli-dir. Bu düzenlemeler yapılırken de göz önünde bu-lundurulması gereken önemli bir husus, toplumsal cinsiyete duyarlı politika anlayışını, her açıdan bu sürece dahil etme gerekliliğidir; çünkü Türkiye’de yerel yönetimlerin/belediyelerin genellikle ve öncelikle pratik toplumsal cinsiyet gereksinimle-rine yönelik duyarlıkları ve hizmetleri önceleme eğilimleri olduğu görülmektedir. Nitekim Wedel45, stratejik ve pratik çıkar/gereksinim ayrımında, iki noktanın gözden kaçırılmaması gerektiğinin altını çizmektedir. Birincisi stratejik çıkarların gerçek-leştirilmesi, kadınların kısa vadeli pratik çıkarları-nı tehlikeye atma riskini içinde barındırmaktadır. Bunu önlemek adına, bu kadınların pratik çıkarla-rının farkına vararak bunları siyasallaştırmaları ve stratejik çıkarlara dönüştürmeleri hedeflenmeli-dir. İkinci olarak da cinsiyet çıkarlarının, kadınla-rın etnisite, sınıf gibi diğer çıkarlakadınla-rından sadece bir tanesi olduğu unutulmamalıdır. Yerel yönetim-lerde uygulanması beklenilen toplumsal cinsiyete duyarlı politikaların, bu hassasiyetlerin hepsini birden barındırması gerekliliği, bu konuda oluştu-rularak strateji ve düzenlemelerin önemini daha da açıkça şekilde ortaya koymaktadır.

Sonuç olarak toplumsal cinsiyete duyarlı politika uygulamalarının içselleştirilmesi ve yay-gınlaştırılmasında yerel yönetim ve belediyelere önemli sorumluluklar düşmektedir. Bunun gerçek-leştirilebilmesi için gereken önemli adımlardan bir tanesi yasal-siyasal düzenlemelerin yapılması ve 44 ALKAN, 2005, s. 134.

45 WEDEL, 2001, s. 44.

bunların uygulamaya yansıtılabilmesidir. Ancak yukarıdaki örnekler, Türkiye’de bu konuda önemli eksiklikler olduğunu göstermektedir. Bu düzen-lemelerin birinci temel eksiliği, yasal düzenleme-lerde bu sorunu görmezden gelmekten kaynak-lanmaktadır. Nitekim kadın sığınma evi dışında, toplumsal cinsiyete duyarlı yerel politikayla ilgili herhangi bir kurum, politika veya madde 2005 tarihli 5393 sayılı Belediye Kanunu’na henüz gir-memiştir. İkinci eksiklik de yapılan düzenlemele-rin veya bu tür politikaların uygulanmamasından kaynaklanmaktadır. Elbette toplumsal cinsiyete duyarlı düzenlemeleri gerçekleştirmenin önünde uygulamada yasal bir engel yoktur. Ancak bu ko-nudaki karar ve uygulamalar, yöneticilerin duyar-lılık ve inisiyatifine bırakıldığından güdük kalma olasılıkları artmaktadır. Üstelik toplumsal kabuller dolayısıyla bu tür politika yaklaşımları için ilk baş-larda zorlayıcı ve denetleyici yasal düzenlemele-rin gerekliliği şart görünmektedir.

YA R A R L A N I L A N K AY N A K L A R

ALKAN, Ayten, Yerel Yönetimler ve Cinsiyet: Kadınların Kentte Görünmez Varlığı, Dipnot Yayınevi, Ankara, 2005.

ALTINAY, Ayşegül, G./ARAT, Yeşim, Türkiye’de Kadına Yönelik Şiddet, Punto, İstanbul, 2007.

AVRUPA KONSEYİ, 1995 tarihli Tavsiye Kararları, 1995. AVRUPA KONSEYİ, 2002 tarihli 5 sayılı Tavsiye Karar,

2002.

AVRUPA KONSEYİ, Kadına Karşı Şiddet ve Ev içi Şiddetle Mücadele Etme ve Önleme Hakkında Avrupa Konseyi Sözleşmesi, 2011.

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER, Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi (CEDAW), 1981.

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER, Nairobi Üçüncü Dünya Kadın Konferansı, Nairobi, BM, 1985.

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER, The Rio Declaration on Enviorement and Development 1992. BM Yayınları, 1992.

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER, Kadına Karşı Şiddetin Tasfiye Edilmesine Dair Birleşmiş Milletler Bildirisi, BM Yayınları, 1993.

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER, Pekin Deklarasyonu ve Eylem Planı (A/CONF.177/20), BM, Pekin, 17 Eylül 1995. BİRLEŞMİŞ MİLLETLER NÜFUS FONU, Kadın Dostu

Kentler Projesi 2006-2010, Birleşmiş Milletler Kadın ve Kız Çocuklarının İnsan Haklarının Korunması

ve Geliştirilmesi Ortak Programı (BMOP), Türkiye, http://www.kadindostukentler.com/indextr.html. (erişim tarihi 10.04.2013).

CLARKE, Susan, E./ STAEHELİ, Lynn, A./ BRUNELL, Laura, “Women Redefining Local Politics”, The Theories of Urban Politics, (der. D. Judge, G. Stoker ve H. Wolman), Sage Publications, Thousand Oaks, California,1995, (s. 205-227).

EVERTZEN, Annette, Gender and Local Governance, Netherlands Development Organisation, Hollanda, 2001.

GÖZÜBÜYÜK, Şeref, Türkiye’nin Yönetim Yapısı, Turhan Kitabevi, Ankara, 2008.

KARDAM, Nuket, Turkey’s Engagement with Global Women’s Human Rights, Ashgate Publishing, Burlington, USA, 2005

KOYUNCU LORASDAĞI, Berrin/ SUMBAS, Ahu, “The Role of Female Mayors in Combating Violence against Women: The Case of 2009 Local Elections in Turkey “, IPSA, Reshaping Power, Shifting Boundaries (08-12 Temmuz 20(08-12), İspanya/ Madrid, 20(08-12, http:// www.ipsa.org/my-ipsa/events/madrid2012/paper/ role-women-mayors-combating-violence-against-women-case-2009-local-e, (erişim tarihi 11.04.2013). KSGM, Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi Eylem Planı

2006-2010, KSGM Yayınları, Ankara, 2006.

KSGM, 2008-2013 Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Eylem Planı, KSGM Yayınları, Ankara, 2008.

KSGM, 2012-2015 Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Eylem Planı, KSGM Yayınları, Ankara, 2012.

MOLYNEUX, Maxine, “Mobilization without Emancipation? Women’s Interests, the State, and Revolution in Nicaragu”, Feminist Studies, 11 (2), 1985, (s. 227-254). NYIRI, Zsolt/ VENGROFF, Richard, “The Gender Gap in

Local Political Leadership: The Case of Central and Eastern Europe ”, the 2004 Annual Meeting of the American Political Science Association (2-5 Eylül 2004),Chicago, USA, 2004.

SANCAR ÜŞÜR, Serpil, Siyasal Yaşam ve Kadınlara Destek Politikaları, KSGM Yayınları, Ankara,1997. SUMBAS, Ahu, Demokrasi ve Kadın Temsili Çerçevesinde

Yerel Siyasette Kadın Temsilinin Etki ve Katkıları, 2009 Yerel Seçimleri Örneği, Yayınlanmamış Doktora Tezi, Ankara, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2012.

UNDP, Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği İndeksi, BM Yayınları, http://hdr.undp.org/en/media/HDR_2011_ EN_Table4.pdf, (erişim tarihi: 25.02.2012), 2011. UYGUR, Gülriz, “2006 tarihli 17 sayılı Sayılı Başbakanlık

Genelgesi Işığında Kadına Yönelik Şiddeti Önlemeye Yönelik Devletin Ödevi: Değişen Devlet Anlayışı mı?”, Birkaç Arpa Boyu… 21. Yüzyıla Girerken Türkiye’de Feminist Çalışmalar: Prof. Dr. Nermin

Abadan Unat’a Armağan Cilt 2 (der. S. Sancar). Koç Üniversitesi Yayınları, İstanbul, 2011, (s. 883-913). WEDEL Heidi, Siyaset ve Cinsiyet,(C. Kurultay, Çev.).

Metis Yayınları, İstanbul, 2001.

WHO, Multi-counrty Study on Women’s Health and Domestic Violence Against Women Initial Reports on Prevelance, Health Outcomes and Women’s Responses, WHO, 2005.

Avrupa Yerel Yönetimler Özerlik Şartı, http://www. belgenet.com/arsiv/sozlesme/aas_122.html. (erişim tarihi: 12.11.2011).

2011 tarihli 633 sayılı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, T.C. Resmi Gazete, 27958, 08 Haziran 2011.

2006 tarihli 17 sayılı Çocuk ve Kadınlara Yönelik Şiddet Hareketleriyle Töre ve Namus Cinayetlerinin Önlenmesi İçin Alınacak Tedbirler konulu Başbakanlık Genelgesi, T.C. Resmi Gazete, 26218, 04 Temmuz 2006.

2012 tarihli 29239 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun, T.C. Resmi Gazete, 28239. 08 Mart 2012.

2005 tarihli 5393 sayılı T.C. Belediyeler Kanunu, T.C. Resmi Gazete, 25874. 13 Temmuz 2005.

26 Nisan 2012 tarihli 5393 sayılı Belediye Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (Esas Numarası 2/561), 26 Nisan 2012.

02 Mayıs 2012 tarihli 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (Esas Numarası 2/584), 02 Mayıs 2012. 24 Ocak 2013 tarihli 5393 sayılı Belediyeler Kanununda

Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (Esas Numarası 2/1206), 24 Ocak 2013.

1982 T.C Anayasası, T.C. Resmi Gazete, 17863, 09. Kasım 1982.

Mali Hakları veya Kullanım Hakkını Devralanların